Tam yazacaktım mesajını gördüm.Yine linçleyemedik.
Merhaba, bu alıntı hangi eserden?
Terry Pratchett - Domuz Baba’dan. Türkçe halinde birebir aynı olmayabilir ben İngilizce’den okumuştum. Öyle anlık çevirdim kendi kendime.
Teşekkür ederim…
@Ozgurce Orjinalini dili ağır mı yoksa alıntıdaki gibi sade mi?
Kitap Diskdünya serisinin bir parçasıymış galiba. Çok uzun olduğu için sürekli ertelediğim bir seriydi bu vesileyle okusam mı acaba
Aslında buçlara inanmam ama,temiz bir kova burcuyumdur.
Mesajınızı atlamışım kusura bakmayın. Forumda başlığı var mutlaka inceleyin bu arada Genel olarak sade olduğunu söyleyebilirim. Türkçeye çeviren Niran Elçi de gerçekten haeika bir iş başarmış, her ne kadar hiçbir zaman orijinali kadar iyi olmayacak olsa da Türkçeye çevirebilecek en iyi şekilde çevrildiğine emin olabilirsiniz.
Ben domuz babayı Türkçesi henüz çıkmadı için İngilizce okumuştum. Şimdi çıktı aldım ancak tekrardan okumaya hevesim yok. Her ne kadar 41 kitaplık bir seri olsa da Kitaplar ayrı ayrı şekilde okunabilir okuma rehberleri gözünüzü korkutmasın. Ne kadar fazla kitap olursa olsun DiskDünya evrenine girince keşke 40 yerine 80 Belki 100 tane kitap daha olsaydı diyeceksiniz😊
Okuma rehberi için teşekkürler. Neresinden tutacağımı bilememiştim.
Okuduğum kitabı bitirmek üzereyim. Yarın akşam Çınar Yayınlarından çıkan bir kitaba başlamak istiyorum. Hangisine başlayayım karar veremedim.
- Üç Başlı Kerberos
- Kısa Bir Cehennem Ziyareti
- Leziz Kadavralar
0 oylayanlar
Hangi elementi bükmek isterdiniz?
- Hava
- Su
- Ateş
- Toprak
0 oylayanlar
Kan da bükebildikleri için Su diyorum. ATLA izlememişler için sürprizbozan içerir.
Mortal Kombat 11 oyununda Skarlet diye kadın karakter vardı. Dediğiniz özellik vardı Suyu bükebiliyor muydu bilmiyorum, bilmekte istemem
Hep toprak ve su arasında kalmışımdır ama kendimi manevi açıdan suya çok yakın hissettiğim için su diyorum. Kimsenin oyunu topraktan yana kullanmaması biraz üzdü, bana kalırsa ATLA evrenindeki en havalı şeylerden birisi çünkü işin içinde metal, kum ve lava bükücülük de var Gerçi tüm elementler kendine has eşsiz özelliklere sahip ama neyse
Kesinlikle toprak. Toprağın bükülme şekli çok hoşuma gidiyor. Bir de dövüştürdükleri çevreyi istedikleri biçimde değiştirebiliyorlar, bu da bir artı. Çılgın yaşlı adam (Bumi sanırım, metalik bir çeşit tabuta hapsedildiğini hatırlıyorum) ve Toph etkisi de yadsınamaz.
Küçükken izlediğimi hatırlıyorum, anılarım gözümde canlandı birden. Büyük bir heyecanla toprak bükücüleri görmeyi beklediğimi hatırlıyorum .
Kimse yazmamış nedense. Burada sanki birine bir şey fırlatıyor, atıyor gibi. Toprak, ateş, hava ve su. Hmm. En iyisi hava atayım ben.
Hava seçmemin asıl sebebi görünmez olması ve istediğin zaman az hasar vermesi.
Ekleme: Agents of shield izleyenler bilir, Quake gibi olmak vardı.
Hava atmak esprisini yazacaktım ben ama bu esprimden sonra ban yerim diye yazmadım
Açıköğretimde psikoloji lisans bölümü açılması hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Açılsın
- Açılmasın
- Kararsızım
0 oylayanlar
Bu konu ankete bırakılmayacak kadar önemli bir konu. Bence psikoloji ülkemizde hak ettiği yeri bulamamış ve ihmal edilmiş bir konu. Bu sayede bireyler arasında daha derine nüfuz eder
Yüz yüze çaba gerektirmeyen bazı dersler online ya da açıköğretim gibi yapılabilir ama komple bir bölümü -ki insanla uğraşılan bölümden bahsediyoruz- açıköğretime taşımak gereksiz bir harekettir. Önce sosyal medyalarda insanları ben psikologum, bilmem ne uzmanıyım diye dolandıran insanlara çözüm üretsinler. Sonra koskoca bir bilim hakkında konulara girişsinler.
Bu fikrim sadece psikoloji için geçerli değildir. Örneğin bir öğretmenlik bölümünün de açıköğretim olarak açılmasını istemem. Konuları ezberleyip sınava girip hiçbir şey bilmeden mezun olmak ile yerinde eğitim farklı şeydir.
Zaten her sene değişen sınav ve eğitim sistemi yüzünden binlerce öğrenci mağdur oluyor. Bir de böyle davranarak iyice işin içinden çıkılmaz hale sokulmak isteniyor öğrenciler.
Hangisini okumalıyım sizce? 1 saat sonra anketi kapatacağım.
- Solaris
- Kıyamet Polisi
- 1984
0 oylayanlar
Düzenleme: Bu akşam başlıyorum 1984’e. Teşekkür ederim oylarınız için.
Diğerlerine bakmama bile gerek yok. 1984 akar.