Güneşin Altın Elmalarını okudum farklı öykülerde var ama Resimli Adam kitabında olan sadece 4 öykü var içinde diğerleri başka öyküler.
Mars Yıllıkları ve Resimli Adam kitabında ise 1 öykü ortak.
Okumuştum ben bunu. Her öyküsü bilim kurgu değildi diye hatırlıyorum.
Dark They Were, and Golden-Eyed bence Bradbury’nin en iyi Mars öyküsü ve ne gariptir ki Mars Yıllıkları’nda yok.
Merhabalar forumda yeniyim umarım birine yanıt vermiyorumdur. Bilim kurgu klasiklerinin yaklaşık 30 tanesini okudum şu ana kadar. Forumda ve internette biraz dolaştıktan sonra çevirinin kalitesiz olduğunu öğrendim. Normalde yazarın üslubu o şekilde sanıyordum şu ana kadar. O yüzden çevirinin kötü olduğunu düşündüğünüz, mimlenen kitapları yazar mısınız? En son tanrı olmak zor iş okudum ve açıkçası bir tane daha okurken benim için sabır sınavı haline gelen, okuduktan 1 ay sonra yüzeysel şekilde hatırlayacağım kitap okumak istemiyorum.
Neuromancer diyorum ben.
Çevirisinde bir sorun mu vardı?
Kesin vardır. Yoksa bile bir şey vardır. Şaka bir yana çeviride sorun yoksa affola.
Bazen çok beğendiğimi kitaplarda sonradan çeviri daha doğrusu çeviride özellikle anlam hataları çıkınca hikayeden soğuyorum. Dedim öyle bir durum mu var.
Bu pahalılıkta, iyi ki Pegasus’tayken almışız. Devamı gelirse eklenir.
Strugatski kardeşlerin kitaplarını okumak biraz zordur ilk başta Uzayda Piknik kitabı ile başlarsanız kardeşlerin yazım diline alışıyorsunuz.
Hyperion’ı BKK içine koymaları stratejik olarak doğru olmuş. Devamı gelir mi bilmiyorum gerçi, sonra şu mars serisi mi neydi ona dönmesin.
Strateji olarak doğru ama Pegasus’un başlatıp devamını getiremediği baskının kapakları çok güzeldi. BKK dışında o kapaklar ile basılmasını isterdim ama elden gelen bir şey yok. Seriyi tamamlasalar yeter
Bizim için iyi olmadı. Hem farklı kapaklarla basılma şansını kaybetti kitap hem de serinin tamamlanması oldukça uzun sürebilir.
Hâlâ seri kitapların BKK dışında tutulması gerektiğini düşünüyorum.
BKK dışı olsaydı muhtemelen yazarı tanımıyorum, daha önce okumadım diye düşünerek almazdım.
Pegasus baskısını bu nedenle almadım.
Diziyi takip ettiğimden, serinin çuvalına İthaki editörleri ne koysa alıp, okuyorum.
Umarım yakında Sefiller’i BKK içinde basmazlar. “Nasıl olsa alacaklar” diye düşünebilirler.
Şahsen ben sadece olumlu yorumları olan kitapları alıyorum.
Dizi benim için bilim kurgu kitapları ve yazarları konusunda referans kaynagı.
Çuvalın içine ne koyarlarsa alıyorum, bazen arka arkaya ana fikri çok benzer kitaplar koyuyorlar çuvala. Yoruyor ama olsun… Yoksa örneğin Octavia E. Butler gibi muhteşem bir yazarı nereden tanıyacaktım.
Adaş haklısın Bilim Kurgu Klasikleri serisi dilimize yeni yazarları kazandırıyor. Hyperion serisinin zaten bilim kurgu klasikleri serisine geleceğini 2024 Mayıs’ta yapılan Ankara Kitap Fuarında öğrenmiştim.
Pegasus’un kapakları aslen Polonya baskısının kapakları. @Everfever’ın özel isteği ve ısrarıyla Pegasus kabul edip, telif ödeyip almıştı onları. İthaki de belki yapardı aynısını ama kendinden önceki yayın eviyle aynı kapağı, üstelik telif ödeyerek tercih edeceğini hiç sanmıyorum.
Bu durumda yeni kapakla geliyor zaten. Forumda sevmeyenler olsa da ben BKK’nin minimalist kapaklarını genel olarak beğeniyorum. Ayrıca BKK içinde olması serinin tamamlanma ihtimalini bana göre arttırıyor zira daha çok okuyucuya ulaştığı için seri yarım kaldığında daha çok baskı oluyor.
2 tane hariç bu seride ne işi var denilen pek olmadı sanki. O ikisinde ise biraz ayıp etti yayın evi ama, haklısınız.