Merhabalar,
Crowdfunding yani kitlesel fonlama işinin Türkiye’deki her seviyedeki yayınevleri için çok uygun olduğunu düşünüyorum, bu sebepten @BilgeOzan’nin önerisiyle ayrıca tartışabileceğimiz bir konu açıyorum.
1- Kitlesel Fonlama Nedir?
"Kitlesel fonlama (crowdfunding), internet devriminin popülerleştirdiği bir fonlama modeli. Bu model ile projeniz ya da vaadiniz için gereken parayı, küçük paylar halinde kişilerden(destekçilerinizden) topluyorsunuz. Destekçilerinize ise bu katkılarından dolayı teşekkür, hediyelik eşya, tişört gibi şeyler ya da ürünün kendisini vererek, en küçükten en büyüğüne farklı kademelerde fon toplayabiliyorsunuz. Genellikle ürünün prototipini yaparak, fotoğrafları ve hatta videosu ile beraber fon isteyen projeler daha başarılı oluyorlar. Projeniz için 10 Dolar gibi küçük rakamlardan, 2 Milyon Dolar gibi ciddi rakamlara kadar fon isteyebilirsiniz. Önemli olan, katılımcılarınızın projeniz için ikna olması.
Dünyada en bilinen kitlesel fonlama sitesi Kickstarter. Sitenin istatistiklerine göre, an itibarı 72.000 proje başarıyla fonlanmış. Toplam projeler için 1 milyar dolardan fazla para toplanarak proje sahiplerini fonlamış. Sitede fonlanan en ciddi projelerden biri ise Pebble isimli akıllı saat. Bir hayal olarak başlayan Pebble, 10 Milyon Doların üzerinde bir fon toplayarak tarihe geçti. Şu anda ticari bir şirket olarak faaliyet gösterirken, ABD’nin en büyük teknoloji mağazalarından biri olan Best Buy’larda da satılıyor…"
Kaynak: makersturkiye.com
2- Hangi Platformlar Mevcut?
Kitlesel fonlama projeleri için dünyada genellikle seçilen 2 platform var, kickstarter.com ve indiegogo.com. Maalesef ülkemizden bu platformlar üzerinde bir proje başlatamıyoruz (şaşırmadık). Yerli alternatiflere bakacak olursak arikovani.com, fongogo.com, crowdfon.com gbi seçenekler var.
3- Güvenilirlik
Bu konu özellikle insanların aklına takılan kısım. Proje destekçisi, projenin başlatıldığı platform ve projeyi başlatan firma olarak toplam 3 taraf var. Platformun (örn. Kickstarter veya Arıkovanı) görevi destekçiden aldığı parayı, bir miktar komisyon aldıktan sonra projeyi başlatan firmaya aktarmak, yani aslında aracı konumda.
Asıl iş yine projeyi başlatan firma tarafından yapılacak şeklinde düşünebiliriz. Aslında bu noktada biraz “müteahhit - maketten eve girme” işine benziyor. Ortada olmayan bir ürüne destek olup hayata geçmesini sağlıyor ve belki daha ucuza sahip oluyorsunuz ama bunun yanında projenin risklerini de yatırdığınız rakamla beraber üstlenmiş oluyorsunuz.
Yazıya gün içerisinde güncelleme yaparak devam edeceğim. Bilgisi, tecrübesi olanlar da katılırsa çok sevinirim.