Psp emulatörü kurdum telefona.Oyun kolu da var Need For Speed Most Wanted 5-1-0 kurdum akıyor.Herkese öneririm.
çok güzel görünüyor ama çok zor diyorlar. başlasam sinir hastası olur muyum? 
1 Beğeni
Evet olmanız mümkün.Yinede yönetim ve planlama tarzı oyunlar seviyorsanız şans verebilirsiniz.Her ne kadar deli olsam da sevdim oyunu.Eğlenceli ve bağımlılık yapıyor.(Başarısız olsanız bile!)
1 Beğeni
2.oyuna da bir bakın mutlaka.
1 Beğeni
- oyunu iki kez baştan sona bitirdim. Çok harikaydı.
1 Beğeni
peki teşekkür ederim.
1 Beğeni
Oynanış ve ekipman üzerine söyleyebileceğim en önemli şey sabırlı ve uyumlu olmak heheh.
Daha önce herhangi bir Souls oyunu oynamadıysanız kafanızda oturtmanız gereken şey ilerlemek değil öğrenmek olmalı. Örneğin sıkı bir düşman ile karşılaştığınızda hemen saldırmak yerine hareket setini öğrenmeye çalışırsanız sinir stres seviyeniz epey azalır. Ekipman olarak ise her seferinde tercihim Kirkhammer ve Hunter Pistol oldu, rahat hissettiğiniz silahları bulana kadar denemeye devam.
Bir diğer önemli konu ki Bloodborne ve The Old Hunters’ı üç kez bitirmemin nedeni de bu, hikaye/lore. Çoğu insan için pek çekici olmayan bir yöntem ama oyunda ne olup bittiğini anlamak için biraz uğraşmanız gerekiyor. Yalnızca canavarları kesip ilerleyerek sona geldiğinizde her şeyin çok ‘‘pff’’ gelmesi mümkün. O nedenle ilerleyişinizle doğru orantılı lore ve npc videolarına 
atmanızı tavsiye ederim.
Bloodborne ile ilgili en çok hoşuma giden şeyler aşağıdaki iki videoda özetlenmiş, oyunu iyice sindirmek için onları da izleyebilirsiniz.
Son olarak Bloodborne oynarken şuna göz atmakta büyük fayda görmüştüm, sizin de aklınızda olsun.
2 Beğeni
Benimde PS4’de ilk Platin kupa aldığım oyun Bloodborne’du. Yarı canla girdiğiniz Cursed/Defiled Dungeon’daki Amygdala mahvetmişti beni. Millet oyun ilk çıktığında ufak glitchden yararlanıp geçmişti ama ben oynarken o glitch’i patchlemişlerdi. Amygdala tek attığı için Perfect Run ile tamamlamam gerekti, kaç denemede geçtim cidden hatırlamıyorum.
2 Beğeni
Amygdala ile dungeon’da dövüşmenin en kötü tarafı, savaş alanın çok dar olmasıydı. Amygdala’nın canını belirli bir oranda azaltınca yaptığı saldırıdan kaçması zor oluyordu.Siz onun dövüşürken hangi silahı kullandınız. Gerhrman’ın kullandığı silah bence ona karşı bayağı etkiliydi.
2 Beğeni
Tonitrus kullanmıştım yanlış hatırlamıyorsam. O silahın kendinden olan bolt hasarı baya işe yaramıştı.
1 Beğeni
Biraz kısa bir silahtı sanırım…
Amygdala saldırdıktan sonra kafa aşağıda kalıyordu, ben de silahın ikinci forma alıp direk kafasına vuruyordum.Silah uzun olduğu için kafasına rahatlıkla vurabiliyordum.Ayrıca, Ludwig’in kılıcı da çok iyi iş görür, hem hızlı hem de ağır saldırı yapabiliyordunuz
1 Beğeni
Sapık gibi, ps4 ve switch te bitirdiğim witcher 3 ü yeni topladığım pc’de de oynuyorum şu an 
2 Beğeni
Beyond a Steel Sky’ı oynuyorum. 26 sene sonra devamı gelmiş bir oyunu kaçıramazdım. Üstelik orijinalini yapanlardan tarafından yapılmışken.
İlk oyunun sonundaki şehri emanet ettiğimiz Joey, Union City’i adeta bir ütopyaya çevirmiş, yeni bir düzen kurmuş. Ardından da şehri bir meclise emanet(bize söylemen) ederek Gap’a doğru yolculuğa çıkmış olaylardan yıllar sonrasında başlıyoruz. Bu sefer kaçırılan bir çocuğu bulmak için Union City’e geri dönüyoruz. Cesur Yeni Dünya’dan esintiler gördüğümüz bu yeni Union City, oyunun indieliğini düşününce güzel tasarlanmış. Çevre ile etkileşimde ya da animasyonlarda aksaklıklar var ama rahatsız etmedi. Aksine oyundan çok keyif alarak oynuyorum. Merak ettiren bir hikâye var. Kimi zaman göndermelerle (Hitchcock’a gibi) kimi zaman Foster’ın kişiliğinden gelen güzel espriler çıkıyor. Oyuna koydukları hackleme mini oyununu çok beğendim, hatta mutlaka diğer oyunlarda da bu kullanılmalı. Oyundaki hackleme sistemi de kısaca şu; etrafımızdaki cihazların algoritmalarını yer değiştiyoruz.
Hikâyeye geri dönersek henüz 3-4 saat oynadığım için aklımda bazı soru işaretleri var. Şu ana kadar Foster’ın babasının LINC’i tasarlayan olduğu, annesini bu uğurda kaybettiği gibi bazı detaylarını oyuna yerleştirmemişler. Ya da ilk oyundaki hangi karakterleri tekrar görebileceğiz bilmiyorum. Ama oyuna koydukları özellikle müze bölümüyle geçmişe güzel bir nostalji yapmışlar.
Oyunda çok fazla bug var. İki defa son kayıttan tekrar yüklemem gerekti. Bazen konuştuğumuz karakterler kamera açısı sebebiyle kaybolabiliyor, ya da gerçekten görünmez oluyorlar. Umarım ileride daha fazla karşılaşmam.
Şu an aklımdaki puan 7-8 arasında.
Düzenleme: Oyunun Türkçe çevirisi harika olmuş. Nasıl bir beklentiyle bu oyuna Türkçe dil de eklediler bilmiyorum ama iyi ki eklemişler.
Xbox Game Preview ve Epic Store’da olan ooblets’e başladım… Çok tatlı bir oyun olmuş… Biraz Animal Crossing, biraz Pokemon gibi 
Yaratıkları dövüştürmek yerine dans savaşı yapılıyor etrafta hoparlörler, tempo tutan seyircilerle… Yani oyundan bir pozitiflik fışkırıyor. Xboxta 1 saat ücretsiz denemesi var, bakın isterseniz… Deneme biterbitmez aldım ben(57tl)…
Ben öyle oyun oynayan biri değilim. “Oyunu oynamak yerine ne kadar sınav hazırlığı yaparım” kuralıyla yaşarım. Ama kurallar esnetilebilir, değil mi? 
4-5 yıl önce Mortal Kombat 2 oynuyordum, pek de fena değildim, ama özel parolayla (hileyle) oynamayı severdim. Bilenler anlayacaktır 
Neyse şimdiyse Toon Cup 2020 oynuyorum, nedeni yok her sene oynarım. Tabii ki Türkiye adından Tamam çok da zor oyun değil ama iyi oynarım. Indirdikten şimdiye kadar bir kere bile yenilmedim. Ama Türkiye hala 2. sırada, yükseltmek lazım
6 Beğeni
Ben geçen yıl Mortal Kombat 11 oynuyordum.
2 Beğeni
Şu sıralar telefonda hiçbir şey oynamıyorum. Ama world conqueror serisi delisiyim.
Bilgisayarda ise gta V, Lineage 2. Artık pek oyun oynayamıyorum
2 Beğeni
En son ‘Borderlands 3’ ü oynadım. PS Store’da yaz indirimleri başlamış, ‘Re3 veya NiOH 2’ yi değerlendirebilirim.
Çok pis bir belaya bulaştım… Ooblets oynuyorum… Şöyle özetleyebilirim: elinize Animal Crossing alın… Sonra buna çekirdekten yetiştirdiğiniz bitkisel pokemonlar ekleyin… Bu pokemonları dövüştürmeyip dans yarışması yaptırdığınız, pozitiflik saçan bir şey
2 Beğeni