Bugün Ben Şunu Öğrendim

Hayata geçirmek istediğim projeleri herhangi bir nedenle sürekli ertelemem gerektiğini sosyal medyadan uzaklaştığımda anladım. Zaman çok kıymetli.

6 Beğeni

Ya abi tamam herkes cinnet geçirip kendini bir anda hapiste bulabilir ama pardon da normal bir insan yatağının altında halihazırda kılıç bulundurmaz.Bıçak falan da değil,direkt kılıç yani.

Kemal Tahir pek haklı değil gibi, kurt kanunu diye birşey yok kurtlar öyle hayvanlar değiller. Belgesel izlerken aklıma geliyordu genelde, detayını öğrendim şimdi.

3 Beğeni

Heracles ile Hercules aynı kişi imiş. Birisi Yunan birisi Roma mitolojisindeki ismiymiş (umarım yanlış öğrenmemişimdir).

8 Beğeni

Doğrudur hocam, hatta Türkiye’deki Ereğli ilçelerinin isim babası da Herakles’tir. Herakleia’dan zamanla evrilerek Ereğli ismini almışlardır.

10 Beğeni

Galiba Kurt Kanunu kitabından bahsediyorsunuz.

Kemal Tahir’in söyledikleri ile pek ilişkilendiremedim. Hangi anlamda haklı değil Kemal Tahir.

Vakti zamanında hem iş hem gezmek için İsraildeyken oradaki arkadaşlar bizi Akdeniz kıyısında Caesarea diye antik bir kente götürmüşlerdi. Şehrin adı Sezar’a atfen verilmiş. Yalnız telaffuzları çok tanıdık geliyordu, düşünüp düşünüp yarım saat sonunda aslında Kayseri şekline çok yakın bir telaffuz ettiklerini, bizim Kayseri’nin isim babasının Sezar olduğunu anlamamla hem şaşkınlık yaşamış hem de saçma bir sırıtış suratımda peydah olmuştu :slight_smile:

5 Beğeni

Siz yazmadığınız için anlayamadım yine bağlantıyı ama herhalde kurtlar düşeni yemiyorlarmış bu konuda haklı değilmiş.

Evet hocam öyle :relieved: maksat muhabbet olsun

3 Beğeni

Orijinal isimlerinden biri Hnefatafl olan, “Viking Satrancı” denilen bir oyun olduğunu öğrendim. Tablut, Brandubh gibi farklı kültürlerde karşılılıkları olduğu pek çok varyantı da bulunuyor.

Varyantlardan birinin oyun tahtası:

Sanırım “Copenhagen Hnefatafl” bu (Turnuvalarda ve genel olarak rekabetçi karşılaşmalarda kullanılan varyant budur) . Kuralları varyantlara göre değiştiği için çok bir şey yazmadım ancak temel kurallar şu şekilde:

-Oyun, bir saldırgan, bir savunmacı olmak üzere iki tarafa sahip.
-Savunmacı, kral denen taşı, varyanta göre dört köşe karesinden birine ya da dört kenardan birine kaçırmaya çalışıyor. Saldırgan da kralı ele geçirmeye çalışıyor.
-Taşların sayısı varyantlara göre değişse de saldırganların taşı, savunmacıların iki katı şeklinde (Kral savunmacı taşların toplamına dahil değil, bu yüzden atıyorum savunmacıda 8+1 taş, saldırganda 16 taş bulunabilir).
-Taşlar yatay ve dikey şekilde istedikleri kareye gidebiliyor (satrançtaki kale taşını düşünün). Taşlar birbirlerinin üstünden atlayamıyorlar.
-Taşları yatay ve dikey olarak iki taşınızla arada sıkıştırarak ele geçiriyorsunuz. Bu şekilde sadece bir taşı ele geçirebilirsiniz. Köşelerde ise varyant izin verirse shieldwall capture denilen kural uygulanıyor, üstten ve yandan (sadece köşe dikey ve yataylarında) rakibin taşlarını tutuyorsanız son bir taş oynayarak komple o sırayı alabiliyorsunuz (Kralı bu şekilde alamazsınız) Kral ise varyanta göre ya iki taşla ya da dört taşla ele geçiriliyor.
-Kral, varyanta göre taşları ele geçirmek için kullanabilir ya da tamamen savunmasız olabilir.

Bir şey atlamadıysam temel kurallar bu şekilde. Tahta 9x9, 11x11, 13x13 ebatlarında oluyor genellikle.

Vakit bulursam kurallar hakkında resim de ekleyeceğim.

Google Play’de bulunan “Hnefatafl” uygulamasıyla bilgisayara ve insanlara karşı oynayabilirsiniz.

7 Beğeni
1 Beğeni

Bugün eğer 6 ay önce Üre gübresinin kilosunu 4 liradan alsaydım şu an 12 liraya satıp zengin olabileceğimi öğrendim. Çiftçilere rahmet yakınlarına sabır diliyorum efenim.

4 Beğeni

Açılmadığı için dizüstü bilgisayarı kapatıyorsunuz. Hazırlamış olduğunuz canlı usb(live usb)’ yi takıyorsunuz. Açma düğmesine bastıktan hemen sonra seri şekilde F9’ u tuşluyorsunuz. Boot ekranı çıkıyor. Oradaki listeden usb’ yi seçip Enter’ ı tuşluyorsunuz. Bilgisayar usb üzerinde açılıyor. Sıfır işletim sistemiyle. Terminali açıp satıra: sudo fsck -fy/dev/sda5 yazıp enter’ ı tuşluyorsunuz. Diskiniz onarılıyor. Sonra bilgisayarı kapatıyorsunuz. USB’ yi çıkarın ve enter’ a basın diyor. Yapıyorsunuz. Sonra tekrar açıyorsunuz bilgisayarı. NOrmal açıldığını görüyorsunuz. Ohhh neyse ki düzeldi deyip rahatlıyorsunuz. Gidip bi çay koyuyorsunuz. :smiley: :smiley:

2 Beğeni

Alzheimer, bunama ve türlü demans türlerinin sosyoekonomik bunalıma sahip toplumlarda daha sık ortaya çıktığına dair bir makale okudum.

3 Beğeni

Youtube algoritmasının gittikçe kafayı yediğini öğrendim şu olayın yaşanmasıyla:

2 Beğeni

İnternetinden faydalanayım diye Starbucks’a geldim. Yanıma bir bey, bir hanımefendi oturdu. Sanırım ablamız bir gruba mensup. “Reenkarnasyon bitecek. Kıyamet gelecek. Sona yaklaştık. Fiziki ve ruhani bedenlerimizi birleştirip ışıktan bedenler oluşturmalıyız evrenin hayrına. Dinlerin frekansları aynıdır. Çakralar… Enerjiler…” gibi cümleler kuruyor. Karşısındaki beyefendi de tahmin ettiğim kadarıyla müslüman ama bu tarikatı dalga geçmek için gözüne kestirmiş ve tarikata katılmak istiyormuş gibi davranıyor. “Sizin kitabınızı kim yazdı?” gibi sorular sorup sonra da “Beni yanlış anlamayın.” diyor. Ben de merakla konuşma nereye gidiyor diye dinliyorum.

Biliyorum dinlemek ayıp ama n’aparsın işte?

Bahsettikleri kitap da şuymuş.

download

7 Beğeni

Redditte takıla takıla garip bilgiler öğrenmeye devam ediyorum Power Rangers ile alakalı.93’ten 2000 e kadar dublör kullanılmıyormuş kostümlü hallerinde bile.Bütün aksiyonu oyuncuların kendisi üstleniyormuş.2000’de Lightspeed Rescue da ise pembe ranger ablamız kostümlü dövüş yaparken gene çat diye bacağını kırıyor.Ondan sonra da oyunculara kostümleriyle dövüş yapmaları yasak hale geliyor.2002’deki Forever Red’de mesela bu durumu çok iyi fark edebilirsiniz kostümlüye geçildiğinde karakterlerin boyları falan değişiyor,hatta Carter’ın göbeği falan var kostümlüyken ki adam normalde yaşayan iskelet gibi bir şey.Kamera arkası fotoğrafında da kostümlüler ile gerçek oyuncuların birlikte olduğu görülüyor ki J.D.F falan normalde kara kuşak karateci falan,ona bile dublör atamışlar.

1 Beğeni

Kurtlar Vadisi’nda adı geçen “İhtiyarlar Meclisi” denen oluşum, dizinin senaristlerinin hayal gücüyle kurgulanmış bir yapıymış.

2 Beğeni

İyi araştırın bence.
En son İhtiyarlar Meclisine aksakallı olarak Binali Yıldırım atandı.

:slight_smile:

2 Beğeni