Çok Övüldüğü Halde Size Hitap Etmeyen Filmler

Hobbi… Tamam tamam, şaka :smile:

5 Beğeni

@Mazotci ben daha Grinin Elli Tonu’nu öven görmedim. İmdb puanı da düşük.

@Edward ben özellikle Ayla’ya gıcığım. Film ortalama bir film. Türk yapımı diye gereksiz övülüyor. Bir de afişlerine oscar adayları açıklanmadan biz oscar adayıyız yazmaları var. Sonra adaylar açıklandı ve Ayla yok. Yani pazarlama stratejisi olarak açık açık yalan söylemişler. Bir de sonra Mustafa Uslu çıkıp ben vatanıma hakaret etmedim etseydim bana oscar vereceklerdi şeklinde bir açıklama yaptı ve işi iyice batırdılar.

@UlianaHippogrief Sinema salonu dediğinize göre yeni filmlerden birinden soğudunuz. İlk çekilen üçlemeye bir şans verebilirsiniz. @birisi43 @Buyici @Askeladd Siz de ilk üçlemeyi değil diğer filmleri izleyip seriden soğuduysanız ilk üçlemeye bence bir şans verebilirsiniz.

4 Beğeni

Fight Club bana çok yüzeysel geldi.

The Godfather ilk 20 dakikasından sonra kapatıp bir daha da açmadım.

Star Wars’un çocuklukta edinilmesi gereken bir tutku olduğuna inanıyorum, filmlerini yetişkinliğinde izleyip de büyük hayranı olan pek görmedim. Çocukken izlendiğinde ise büyüleyici bir deneyim olarak hafızanıza kazınıyor. Tabii son üçlemeden sonra ne tutkusu ne de büyüleyiciliği kaldı o ayrı.

Başlığa cevap olarak ise kendi adıma David Lynch filmleri diyebilirim. Yakın dönemde yıldızı parlayan Dennis Villeneuve ve Yorgos Lanthimos’u da ekleyebilirim ama bunların bana hitap etmemesinden ziyade günümüzdeki kendi sinemacılık tarzına sahip yönetmen açığından ötürü yükselmiş epeyce overrated isimler olduğunu düşünüyorum. Ama henüz ikisinin de ikişer filmlerini izledim sanırım, kesin yargıma ulaşmadan önce birkaç filmlerini daha izlerim.

Ek: Şimdi aklıma geldi, Lawrence of Arabia. Gerçi Türkiye’de zaten fazla öveni yok ama Dünya genelindeki algısına bakarak çok övüldüğü söyleyenebilir sanırım.

1 Beğeni

Film olarak değilde dizi olarak bir yorum yapacağım çünkü son zamanlarda cidden sinirimi zıplatan bir konu oldu.

Netflix’te yerli yapımlarımızdan biri olan Aşk 101 dizisine değinmek istiyorum. Dizi 90’larda geçen bir aşk-komedi tarzı bir dizi. Arkadaşlarım,çevrem ve sosyal medya tarafından çok abartıldığını düşünüyorum.

Yok sinirlenince basket koçunu döven öğrenci, öğretmeniyle sınıfta ilişki yaşayan bir kız, bilgi yarışmasına alkol ile giren bir erkek çocuğu. Öğretmeniyle KÜFÜRLÜ konuşan öğrenciler. Ödev ticareti :d (?) Okulda bunca şeyleri yapmalarına rağmen onların okuldan atılmasını istemeyen bir öğretmen. Tahin işi yatsın diye öğretmenleri birbirlerine aşık etme çabası.

Arkadaşlar sizce bu dizinin gerçekliğe uzaktan yakından bir alakası var mı? Ve 90’larda geçmesine rağmen bazı karakterlerin giyiniş tarzı tamamen günümüzdü. Oyuncular gerçekten güzel oynamış onda hiçbir sıkıntı yok. Dizi de gayet akıcı ilerliyor. Fakat bu dizi benim gözümde tamamen Amerikan uyarlaması bir dizi gibi geliyor. Beğenemedim ve abartıldığını düşünüyorum.

4 Beğeni

Düşündüklerinize karşı çıkmıyorum sadece gerçeklikle ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Ülkenin her yerinde, bütün okullarında disiplin ve kuralların işleyişi aynı değil sonuçta. En basitinden benim 2 yıl önce mezun olduğum inanılmaz gevşek lisede, şu an kardeşim Kuzey Kore şartlarında okuyor :sweat_smile: ben kendi dönemimde dizide geçen çoğu şeyi gördüm. Bazı öğrenciler atıldı, bazıları pek çok kez paçasını kurtardı.

Demek istediğim, olaylar paçayı kurtarmak için öğretmenleri birbirine aşık etme gibi saçma bir şey üzerinden gelişse de gerçeklikten aşırı kopuk değil.

90’ları düzgün yansıtmadığı konusunda cidden haklısınız ayrıca. :smile:

1 Beğeni

Cevabınız için size teşekkür etmek istiyorum.
Dizide en çok gözüme batan şey asla 90’ları yansıtmamasıydı sanırım :laughing:

1 Beğeni

Star Wars film serisi için kendimce bunu söyleyebilirim. Bir ara başlamaya heveslendim ama ilk filminin hangisi olduğunu bile bulamadım. IMDb’ de üst sıralarda birçok filmi var ancak şahsen anlam veremiyorum.

1 Beğeni

Birinci film Episode 1.

Episode 2, 3, 4, 5 ve 6 diye gidiyor. Çekim sırası ise: 4, 5, 6, 1, 2, 3.

2 Beğeni

Cevap için teşekkürler. Çekim sırasının öyle olması ise daha bir ilginç geldi. Herhalde episode 4 episode 1 den önce çekildiği için karıştırdım :roll_eyes:

George Lucas’ın bir pazarlama taktiği diye biliyorum. Çok etkili olduğu kesin :slight_smile:

İzleyecekseniz çekim sırasına göre izleyin derim ( Önce 4-5-6, sonra 1-2-3).

1 Beğeni

Çekim sırasına göre izleyince filmin konu bütünlüğü bozulmaz mı? Yoksa Episodelerin numaraları öylesine bir sıralama gibi oluyor.

Hobbit gerçekten kötü film bence. Yüzüklerin Efendisi ne kadar eskimeyen (bir iki efektli sahne dışında) bir film ise Hobbit’in görselliği o derece kötü hazırlanmış. Hikayeyi geçtim bu filmden daha gerçek görün mekanlara sahip oyunlar var günümüzde. Hikayesine kadın sokmaya çalışmalarıı anlayabiliyorum ama başarısız bir yerleştirme bence. Kötü dediysem LotR filmi 9/10 ise Hobbit 6,5/10.

Roma’yı henüz izlemedim ama Diğer saydığınız filmler en sevdiklerim arasındadır. Özellikle bir uzay destanı günümüzde çekilen bir çok bilim kurgu filminden daha iyi görünüyor.

Ama kabul etmem gerekir ki günümüze göre çok yavaş kalıyor bu filmler ve izlemeye hazır olmak gerekiyor. Benim bu filmleri sevme sebebim biraz da günümüzdeki aceleciğin bu filmlerde olmaması sanırım. Bence dingin bir kafayla tekrar izlerseniz fikriniz değişecektir. Özellikle Baba ve 2001 için konuşuyorum.

2 Beğeni

Bozulmaz. 1, 2, 3 çekilene kadar tüm dünya önce 4, 5, 6’yı izledi :slight_smile:

1, 2 ve 3, 4, 5 ve 6’dan önce olanları anlatıyor. Yani 1-2-3’ü prequel gibi düşünebilirsiniz. Tabi dilerseniz önce 1, 2, 3 de izlenebilir. Benimkisi tavsiye sadece.

4 Beğeni

Bence de 4-5-6 ve 1-2-3 şeklinde izlerseniz çok daha fazla zevk alırsınız. 1-2-3 ilk çekilen 4-5-6 için süpriz bozan içeriyor :laughing:

2 Beğeni

Ben de biraz daha yavaş akan sürekli bir aksiyon olmayan bilim-kurgu filmlerini daha çok seviyorum. Ama bir uzay gemisinin üsse yanaşım konmasını da 5 dk izlemeyelim :grin:

Baba filmini sevdim, sıkılmadan seyrettim ama öyle abartılacak bir şey göremedim. En azından bende derin izler bırakmadı.

2 Beğeni

Er Ryan’ı Kurtarmak filmi 4/10
Apocalypse Now yanında berbat olmasının dışında konusu ve ilerleyiş şekli çok kötü,
bir adamın tüm kardeşleri (5/4) ölmüşmüş de anası üzülmesinmiş o tek asker eve dönsünmüş ama bilin bakalım ne oluyor? O aptalı kurtarmak için 8 kişi ölüyor lan 8!
tek iyi yanı oyuncular ve savaşın ne kadar berbat acımasız olduğu gerçeğini iyi yansımaları bu kadar.

Kesinlikle abartılacak bir filmdir Baba, otursak bi saat anlatırım sana

Biraz da dönemine göre bu filmlerin karizması. Ama baba ve 2001 bana göre ölümsüz filmlerden.
İşte tam olarak bahsettiğim 5 dk boyunca o uzay gemisini izlerken aldığım görsel zevki bir çok filmde alamadım. Günümüzün hızına alışmaktan kastım da o biraz. Ne kadar yavaş seviyorum desen de o kadar yavaşa inemiyorsun. Film izlemenin heyecanı da o biraz o uzun ve yavaş sahnelerin hepsinin bir amacı var. Bir de daha aya çıkılmadan bu filmin çekildiğini düşününxe daha da etkileniyorum ben.

Bu arada biraz da karakter ve yaş ile de bağlı bu tarz filmleri sevmek 15 yaşımdayken baba’yı ben de yarım bırakmıştım ama daha sonra izlediğimde çok sevdim. Ağır ve izlenmesi zor filmler ama temposuna ayak uydurabilirsen çok muhteşem olduklarını anlıyorsun. Her sahneden detay yakalıyorsun.

Mesela ben de Eternal sunshine on the spotless mind filmini hiç sevmem. Bana sadece biraz süslü romantik komedi gibi gelir ama onun hakkında 3 saat konuşacak insan da vardır muhakkak. O yüzden çok da şey yapmamak lazım ama siz ileride bir şans daha verin bu muhteşem filme