Instagram’da burcununkitapları olarak hesabı olan Burcu Ablamız bugün foruma katılacak, çok iyi oldu bu. Koray Abi’yi de ikna edebilsek tamamdır. Yada o buralarda mı acaba?
https://instagram.com/burcununkitaplari?utm_source=ig_profile_share&igshid=1nq9u3trywt3x
Ben ve içimdeki diğer benler olarak tepkimiz:
https://www.animationsource.org/sites_content/minions/img_site/evilminion.jpg
Bende bir sıkıntı var çok büyük. İçinden çıkamıyorum. Anlatsam çok kötü geri tepkiler alacağımdan çekiniyorum.
Yazın ben okurum, derdime dert katarım.
bende de çok büyük sıkıntılar var…
hani konu açmıştık ya işyerinde kitap okuyamama sorunsalı diye aha işte o var. hadi canım bunda ne var? aslında sorun okuyamamak değil sadece benim okuyamam. ama aslında sorun sadece okuyamam da değil. neredeyse 40 günü bulan iznimden lütfeder gibi 1 haftayı almam. sorun koca mekanda, onca personelde sadece 4-5 kişinin çalışması. bu 4-5 kişiden biri de ben olmam. şimdi diyecekseniz ki sana öyle geliyor olabilir mi? mesela mevsimsel durumlar, amanına galaksilerin konumu filan ya da sadece ben kaynaklı bir algıda saplantıcılık? bir kere kağıt üstünde mümkün değil. yaklaşık 11 iş var. bunlardan 5 ini bir yan oda yapıyor (o 4-5 kişideki diğer arkadaşlar), 3 üne ben bakıyorum. kalıyor 3. bu 3 işide 1 er 1 er yaklaşık 4 kişilik guruplar üstleniyor ama bu işlerin 3 ü toplamda benim 1 işim belki yapıyor. Bir de bariz bariz hiç iş yapmayan, amca ve teyzeler var. Bunlar öyle bir hiç iş yapmıyor ki, bunlara resmi olarak kağıt üzerinde görev dahi atanmamış… Niye diyorsunuz, haksızlık değil mi? Sen karışma diyorlar. Onlar sakıncalı, sorunlu, kavgalı… E peki her derdi ben niye çekiyorum? Sen denileni yapıyorsun… Anladım. Peki denileni yapmamın ödülü nedir? Delici bakışlar, en ufak hatalı işlemde fırça, izin isteme erken çıkma gibi durumlarda imalı bir tamam, eh hadi git…
Kaldıramıyorum. Aslında işim son 6 aya kadar dünyanın en güzel en rahat işiydi. Ama sorguladıkça, tanık oldukça ve yönetimin adaleti olmayınca olan bu oldu. Sonuç:
Bol bol kafaya takma. Huzursuz tedirgin tetikte geçen günler. Kafada bir doluluk ama ruhta bir boşluk. Şöyle bir an zaman dursa da suratlara haykırsam…
aman, kendini asmış yüz kiloluk bir zenci,
üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten;
ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.
iyi nişan alırdı kendini asan zenci,
bira içmez ağlardı, babası değirmenci,
sizden iyi olmasın, boşanmada birinci…
çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen.
Bende çok çektim bu durumlardan.Ne iş yapıyorsunuz ?
Çözümü yok sanırım bunların özel sektör cidden kanserden bile büyük bir hastalık. Allah yardımcınız olsun. Kendi işinizi kurun der normalde herkes çok kolaymış gibi onun da bir ton getirisi/götürüsü var.
Ben devlet memuruyum, arkadaşın bahsettiği sorunlar devlet sektöründe bile mevcut.Allah sabır versin arkadaşa bende bir ara kendimi baya kötü hissetmiştim.
Kamu…
İyi bir idare ile herşey çözülür…
Burada iyi idare iyi eğitim + adalet, gücü yetene Vader gibi grip çakmak değil 
Bir dönem devlet dairesinde görevliydim, bir tane memurun tek bir görevi vardı sadece gelen evrağa mühür vurmak. Tüm gün kulaklık takıp Yalan Dünya izliyordu. Yan masamdaki memursa tam tersi aldığı maaşın hakkını sonuna kadar hakediyordu.
Biraz sorunlu gibi davranıp her şeye itiraz edenler en rahatları.
Efendim sorun sizde!Hiç kusura bakmayın… Azıcık sorunlu biri olsaydınız yapardınız bir iş otururdunuz. (İnsanlar böyle yaparak sistemin açığını bulmuşlar…)
Bende tapu memuruyum, bizde de öyle sıkıntılar çok.Dert etme en kötü herkes ile muhabbeti kes.İş harici kendini mutlu et ve kesinlikle dışarıda iş konuşma.
İyi bir idareden ziyade iyi bir eğitimle her şey düzeliri savunuyordum ben ama Avusturya’da bile AVM’de(konuştuklarım avm’de çalışıyordu) çalışanlar sizin/benim bahsettiğimiz sorunları birebir yaşıyorlarmış onu öğrendim Kasım ayında ve şaşırdım açıkcası onlar da bile böyle basitlikler, basit insanlar var.
Peki bende söyleyeyim sıkıntımı.
Yeni evliyim ama başkasına aşığım. Eşime aşık değilim. Evlenme süreci çok hızlı oldu (görücü usulü değil) ben kontrol edemedim. Boşluktaydım ve karşıda ki insana kıyamadım o sıralar. Severim dedim sonradan napalım. İyi biri dedim, çalışkan, metanetli biri. Ama her gün boğuluyorum, mutsuzum.
Aşık olduğum insan iş yerimde üst katta çalışıyor. Biliyor da çünkü o da benim kadar değil ama seviyor. Uygunsuz bir durum yaşamadım. Daha başka durumlar da mevcut ama şimdilik bu kadar yeterli.
Evliyken başkasından hoşlanman normal, imza atınca taş olmuyoruz ama asıl sorun birlikte olduğun kişiden pişmansan olur.
Evet onu da eklemem gerekirdi. Boğuluyorum her gün.
Duygularından değil ama eylemlerinden sen sorumlusun.
Empati kurun. Aynısı size yapılmış olsaydı ve eşiniz size numara yapıyor olsaydı ne hissederdiniz? Kendinize böyle yapılsın istemezdiniz sanırım ve bu durumda yapılması gerekeni de biliyorsunuz. Eşiniz belki önce çok üzülecek, size kızacak, öfkelenecek, bir sürü tepki verebilir, ağlayabilir… Ama ona her şeyi anlatmak ve ayrılmak istemek onun için şu an kötü görünse bile en iyisi. Onun da ileride mutlu olma hakkını gasp etmiş oluyorsunuz şu an. Bu çok kötü… Günler geçtikçe bu boğulmuşluğunuz kırıcı ve incitici bir şekilde dalga dalga geri dönecek ve eşinize daha büyük bir kötülük yapmış olacaksınız. Her gün kavga ve mutsuzluğa dönüşecek. Kendinize olan kızgınlığınız ve zamanında bunu yapmamış olmanın verdiği o pişmanlık sizi asabileştirecek. Aşık olmak, sevmek bunlar utanılacak şeyler değil. Bu olabilir insanız. Severek evlenmiş de olabilirsiniz ama anlaşamıyorsunuzdur. Bazen yolları ayırmak gerekir. Her iki taraf için de en doğrusu bu. Uzun vadede birisi için daha iyi olduğuna inandığım bir eylem varsa benden nefret edecek olsa bile yapmayı tercih ederim. Biraz cesaret… Eşiniz de gelecekte mutlu olacağı birisini tanıyabilir ve çok güzel bir evlilik yaşayabilir yeniden ve siz de mutlu olabilirsiniz. Bugünler zor olacak ama her iki kişinin de selameti için bu yapılmalı.
Yapamıyorum, kıyamıyorum çok hevesli, çok mutlu çünkü aile ve yaşadığı ortamdan kurtuldu, orada çok mutsuzdu ve beni çok seviyor. Mutluluğu elinden çalmak, vicdanım kaldıramaz bunu.