Dök İçini Rahatla

Darısı benim de başıma. İyi gelmeyeceğini bildiğim halde Yds çalışıyorum ve 4.kez Kpss’ ye gireceğim. Kaç yıldır öğrenci modundan çıkamadım. :sleepy:

4 Beğeni

Tebrikler. (20 karakter)

2 Beğeni

Hayırlı olsun, tebrik ederim. :slight_smile:

2 Beğeni

@Tobizume teşekkürler.

@guzgezgini teşekkür ederim, senin de gönlüne göre olur inşallah. :slight_smile:

2 Beğeni

Rüştü Hocayı şiddetle tavsiye ederim bu arada.

Tavsiye için teşekkürler :slight_smile: Üniversite sınavına çalışırken hangi yayının hangi kitapları dersleri iyi bilirdim ancak ALES için tam emin değilim. Her türlü öneri dinlenilir.

1 Beğeni

Paragraf taktikleri isimli videosunu şiddetle tavsiye ederim.

Birinci katta oturuyorum. Evin alt tarafı garaj. Özellikle şu üç aylık yaz tatili boyunca öğlenin onundan akşam ezanlarına kadar garajın içinde çocuk gürültüleriyle sıtkımız fena halde sıyrıldı. Kimisi penceremin önüne gelir anneeee, babaaaaa diye beşinci kata bağırır, kimisi elinde taşla duvarlara vurur, kimisi sert tekerlekli bisikletiyle takır tukur gezinir, kimileri avazı çıktığı kadar bağırır vb. O kadar sıcak havalarda akşama kadar pencere açamadık gürültüden. Neyse okullar başladı diye sevinirken şimdi de okuldan çıkan apartmanın çocukları yatsıya kadar garajın içinde carcarcar bağıra bağıra oynamaya başladılar. Yav çocuklar sessiz oynayın diyosun yok, gidin diyorsun yok. Ne çektiğimizi bir Allah bir de biz biliriz.
Neyse kadın kapıya gelmez mi? Siz çocuklardan ne istiyorsunuz diye. Onlar çocukmuş, bırakacakmışız oynayacaklarmış, apartmanın etrafı, her yeri doğal olarak oyun alanıymış vs. karışamazmışız.

Velhasılı kelam…

Bu konuyla ilgili yasal mevzuat nedir bilen var mı? Orada yani evimin üç metre altındaki garajda olan bu gürültüyü çekmek zorunda mıyım? Gerçekten de apartman ve çevresi doğal oyun alanı mı?

NOT: Çocukların oynayabileceği herhangi bir yer olmasa sesim çıkmazdı ancak diğer iki tanesini bir kenara bırakırsak sokağın hemen sonunda -100 m bile değil - devasa bir park var. Parkın içi oyun parklarıyla, bisiklet gezmeleriyle dolu. İstenirse orada çocuklar oynayabilir. Parkın içi de adım başı güvenlik görevlisiyle dolu.

2 Beğeni

İnsanlar empati kurmayı bilmiyor. Aynı duruma kendisi düşse de öyle diyebilecek mi acaba? İstediğimi yaparım ben, mantığını bir kenara bırakmalıyız. Çocukları anne babası düzgünce uyarmazsa onlar bu şekilde devam edecek, yarın öbür gün de apartman kapısını çarpıp çıkan, evde bağıra bağıra konuşan, yüksek sesle müzik dinleyen birine dönüşecekler belki de. Daha küçük yaşta çocuklara başkalarının hakkına saygı duyulması gerektiği öğretilmeli.

2 Beğeni

Bu işin tek çözümü ebeveynleri uyarmak. İşi, belediyeye şikayet edeceğim vs gibi bir şeylere getirebilirseniz belki caydırıcı olur. Çocuklara ne derseniz deyin kesinlikle etki etmez.

Ha belediyeye şikayet etseniz bile nasıl bir sonuç çıkar bilmiyorum. Bir ara bizim evin üst katındaki klima geceleri inanılmaz bir ses çıkarıyordu. Kaç gece onun yüzünden uyuyamamıştım. Çareyi belediyeye şikayette bulmaya çalıştım ama onlar da fayda etmedi. Sonunda ne olduysa o sese alışmıştım. Klima sesinden de kurtulmuştum. :smiley: :smiley:

1 Beğeni

Uyarmaktan anlayacak tipte bir kadına / adama benzemediklerini ‘’ benim çocuğuma orada müdahele etmeyeceksiniz, oynayacak, bağıracak vb. ‘’ diye çemkirmesinden anladım. İlk elden apartman yöneticisi aracılığıyla uyaracağız anlaşılan, daha sonra o garaj hakkında apartman yönetimi olarak kurallar koydurmaya çalışacağız, o da olmazsa biraz araştırdım ve Kat Mülkiyeti Kanunu 18. maddeyi buldum.

O değil de kadın ‘‘buralarda bu semtte böyle, her yerden ses geliyor. Sessizlik istiyorsanız gidip sessiz bir yere taşınacaksınız’’ demez mi? :smiley: Yani onlara göre rahatsız eden değil rahatsız olan gidiyor. :smiley: :smiley:

2 Beğeni

Gerçekten de çok ilginç insanlarla karşılaşıyoruz bazı zamanlar. Anlayış 0 empati 0. Bunlar olmayınca da karşı tarafa bir şeyler söylemek ve karşıdan da bunları anlamasını beklemek tamamen hayal oluyor. Umarım hayatımızın geri kalanında böyle insanlarla karşılaşmayız.

1 Beğeni

Hemen hemen aynı durumdan bizde muzdaribiz. Üst kattaki komşum geçen sene evini sattı ve yeni bir aile geldi. Başlarda duyduğumuz çocuk seslerinden (saat fark etmeksizin) çocuğun engelli olabileceğini düşündük. Öyle sesler çıkarıyor ki gerçekten zihinsel engelli olabileceğini düşünüp ses etmedik. Daha sonra eşim asansörde karşılaşmış ve çocuğun (5 yaşındaymış) sağlıklı olduğunu, konuştuklarını söyledi. İlerleyen zamanlarda bu seslere (Öyle sesler ki şöyle anlatayım, korku filmlerinde şeytan çıkarma ayinlerinde, acı çeken şeytanın çıkardığına benziyor.) koşma, zıplama ve ağlama daha doğrusu yırtınma eklendi. Bunun yanında anne ve babasının kavga seslerini saymıyorum bile. Bu yüzden beş yada altı ay uykusuz işe gitmek zorunda kaldım. Mart ayında, ben işteyken eşim artık dayanamayıp yukarı biraz sessiz olmalarını söylemek için çıkmış ve kadın sizin dediğiniz gibi haklı çıkmaya çalışmış. Akşam kocası kapımıza gelip (aklı sıra aradan kadınları çıkaralım senle erkek erkeğe çözelim demek ister gibi bir tavırla) saçma sapan konuşmaya başladı. Benden beklenmedik bir tepki ile karşılaşınca özür dileyip evine döndü ve sesler bir nebze olsun azaldı. Ta ki düne kadar biraz daha tolerans tanıyacağım ama yine çözülmezse bu sefer ne yapacağımı bilmiyorum. Çocukta zaten sağlıklı bir ortamda büyümediği için bu şekilde davranıyor. Sürekli kavga eden ebeveynlerin yanında ne olacaktı ki?

1 Beğeni

Arkadaşlar bilmiyorum farkında mısınız ama toplumumuzda ciddi oranda narsist kişiler var. Bakın mecaz falan değil bu, tam tabiriyle söylüyorum ki narsist insanlar her yerde. Mindhunter’da Wendy Carr’ın bu konuyla ilgili çok da güzel bir sözü vardı: “Sosyopatlar ve narsistler asla doktora gitmez.” Çünkü özellikle narsistler kendi dünyalarında mükemmeldir.

Mesela @Lik 'in örneği. Sıradan bir sıkıntılı/egolu komşu profili mevcut değil. Ya da @onurcee 'nin örneği (gerçi onlar tam bu tanıma girmiyor). Narsistlerin en bilinen özelliği üzerlerine gidildiğinde geri basmalarıdır.

Ben gerçek bir narsistle ilk kez ofis ortamında karşılaştım ve 2 senedir aynı ortamda çalışıyorum. İnsanın aklı almıyor. Adam düzenli aralıklarla birine takıyor ve onu toplum içinde yok sayıyor örneğin. Ya da herkesi her şey için, mikroskobik şeyler için eleştiriyor sesli sesli. Kendi içinde bir hayatı var. Herkese akıl veriyor ama kimseyi ona akıl verecek seviyede görmüyor ve bunu da açıkça belli ediyor.

Karşınızdaki kişinin hasta olduğunu bilip ona göre davranmanız en iyisi olur.

Şunu unutmayın: Bu insanlara karşı sinirlenmeyin. En iyi oldukları konu haklı olduğunuz konuları evirip çevirip sakince sizi haksız çıkarmalarıdır. Kafaları bu konuda felaket çalışıyor. Ellerine koz vermeyin.

7 Beğeni

Böğrüme öküz oturuyor evet tam tabiriyle,ruhum daralıyor sıkıntılardayım bir kaç gündür ve gidişat uzunca bir süre geçmeyeceğini söylüyor.Hayırlısı.

1 Beğeni

Açıkçası, yapabileceğiniz hiçbir şey yok. Malesef kabullenmenizi öneririm. Birisi benim çocuğuma müdahale ya da öneride bulunsa, o kişiyi ilk sefer olduğu için çok ağır bir dille uyarırdım. Bana şikayet etse de, çocuk işte der geçerdim. Kanunen çocuklar bağırıyor dediğinizde bunun ciddiye alınıp, bu konuyla ilgili yaptırım yapılacağına da inanmıyorum.

Bu arada siz sonuna kadar haklısınız. Çocuk sahiplerinin ve benim konuya bakışım kesinlikle hatalı. Yalnız malesef gerçekler bunlar ve yapılabilecek bir şey yok.

Bazı çocuklar gerçekten çok fena ya. Sebebi fazla rahat yetiştirilmeleri galiba.
Bir keresinde bir akrabamız gelmişti bize yatıya. İki küçük çocuğu vardı, iki gün zor sabrettim. Eline mermer taşı alıp odanın kapısına çat çat vurmak nedir? Anneleri de bir şey demiyor. Sonra gezmek istediler diye çarşıya götürdüm. Anneleri önden gidip çocuklara bile bakmadan dükkan dükkan dolaşıp durdu. Ben çocukları toplamaya çalıştım. Sonra o çocuklar kaybolsa ne olacak? Herkes başkasının çocuğunu eleştiriyor ama kimse kendisini görmüyor.
Ayrıca başka bir akrabamın çocukları da evimize gelir gelmez buzdolabımızı açıp karıştırıyorlar. Hayatta sevmediğim şey. Bakıyorum annesi, babaannesi uyarır mı diye yok nerede çocuklarla birlikte gelip kendileri de bakıyor dolaba. Bir gün ben kızdım uyardım artık çocuğu, başkasının buzdolabı karıştırılmaz diye.

6 Beğeni

Yaklaşık 9 yıldır bir sirkette çalışıyorum, bu ay sonunda askerlik icin ayrılıyorum. Simdi geriye dönüp bakınca birseyler biriktirme şans verecek kadar para kazanamadığım için yaşıma göre cok geride kalmışım gibi hissediyordum. Öyle evlenip aile kurma hayallerim yok ama askerlikten döndüğümde yine aynı yerde başlayıp ömrümü burada çürütmek istemiyorum ama başka bir değişiklik yapacak cesaretim de yok. Umarım önümdeki 6 ay askerlikte kafamı toparlayabilirim. Yaş olmuş 30 kendimi 50 yaşında hicbirseye enerjisi kalmamış gibi hissediyorum.

1 Beğeni

Neslican’ı kaybettik. Gel de üzülme, gel de gözyaşlarını tut. Güzel insanlar bir bir göçüp gidiyor. Çok üzgünüm.

11 Beğeni