En iyi Korku-Gerilim yazarı (Anket)

  • Edgar Allan Poe
  • H.P Lovecraft
  • Stephen King
  • Bram Stoker
  • Tess Gerritsen

0 oylayanlar

Size göre en iyi korku-gerilim yazarı kimdir?

Not: Eklenmeyen yazarlar mutlaka vardır ancak ben en göz önünde olanları yazdım.

İki tane seçemiyor muyuz :roll_eyes:

1 Beğeni

Gönlümüzde illa ki birisi en iyisi olarak yer etmiştir diye düşünüyorum :smiley:

Poe’nun tüm yazıları güzel, ama yalnızca korku-gerilim yazmadığından kötü yazacak fırsatı olmamış olabilir. King’in Poe’yu geçen başarılı eserleri var, ama çok kötü yazıları da var ve nötrlüyor. O yüzden kararsızım :thinking:

Tess Gerritsen’in tüm kitaplarını okudum. Polisiye-gerilim kategorisine girer kitapları. Korkuyla alakası yok bence. Ankette olması da mantıklı olmamış.

2 Beğeni

Bir yandan haklısınız ancak kitapları kategorize eden veya kategorize edip satan yayın evleri veya satış firmaları hep Tess Gerritsen’den korku-polisiye-gerilim yazarı olarak bahsederler.

Kemik Bahçesi adlı romanında zaten bol bol korku öğeleri bulunuyor. Salt polisiye olarak bakmamak lazım. Öyle bakarsak Stephen King’de salt korku yazmıyor.

D&R’da veya diğer satış mağazalarının internet adreslerine girdiğiniz zaman Jean Christophe Grange bile korku-gerilim yazarı olarak çıkıyor. Ancak yazarın 13 adet kitabının hepsi de polisiye kategorisinde.

Kitap okurken korkabilen var mı aranızda? :thinking: Gerilmek tamam ama korku faktörü bana nedense okurken hiç işlemiyor. Gerçi ben izlerken de korku tepkisi veremiyorum pek. Kardeşim bu duruma epey takmış durumda. Bu bağlamda bakarsam en iyi korku yazarı bana göre yok ama gerilim olarak bakarsak biraz düşünmem gerekir. :thinking:

8 Beğeni

Bir Hayvan Mezarlığı oku da gel bakalım.

1 Beğeni

Haklısınız. Ama Grange’nin de tüm kitaplarını okudum polisiyle beraber çok sağlam gerilim de var bence. Şeytan Yemini’nde bir sorgu sahnesi vardı mesela. Ama çok uzatmamak lazım dediğiniz gibi hepsi birbirini harmanlıyor. :slightly_smiling_face:

2 Beğeni

Kendi korku-gerilim düşüncelerimi yazmak istiyorum. Korku-gerilim okuyucuları o kitabı korkmak için okumaz kanaatindeyim. Şahsen ben öyle hissediyorum. Bu tür aslında bir tutku.

Şahsen benim gerek kitapta olsun gerek filmde tek zevk aldığım tür korku-gerilim.

Bu türün de alt kategorileri var. Kimi katil hikayelerinden, kimi hayaletlerden, kimi zombilerden, kimi King’in yazdığı gibi nereden ne çıkacağı belli olmayan şeylerden hoşlanır.

Bundan yaklaşık 13 yıl önce Hayvan Mezarlığı’nı okuduğumda korkudan çıldıracak gibi olmuştum. Kedi görmeye dayanamıyordum. Yukarıda da @Tilqi_Gin’in yazdığı gibi tavsiyelik, sizi gerçekten korkutacak, gerecek bir kitap.

Edit: Bir de Türk korku gerilimimiz var. Eğer cin hikayelerinden hoşlanan (veya korkan) arkadaşlarımız varsa.

Korku filmi izlerken bile refleks tepkisi vermiyorum ben. Kardeşim ansızın en beklenmedik köşelerden sabah, akşam, gece demeden çıkar, yine tepki vermem. Durup izlerim. Hatta bir defasında mutfağın köşesine sinip üstüme bir şey attı ama ben bir adım geri çekildim. Eşim geceleri gözleri açık konuşur. Uyandırmaya çabalasan da uyanmaz ve garip bakar. Uyandı sanarsınız ama uyanmaz. “Oradan geliyorlar, buradalar, tam arkanda görmüyor musun?” gibi cümleler kurar ve odada panjur bile kapalı, elinizle burnunuzu bulamazsınız. Ailemdeki herkes korku farktörü olan bir şey izlese gece evin tüm ışıklarını açarak ilerler ve uyur. Ben ise zifiri karanlık olsun diye panjuru bile kapatırım.

@Montana Ben de gerilim severim ama korktuğum hiç olmadı. Tekinsiz hikayeler hoşuma gider. Evin derinliklerinden tıkırtı gelse kalkıp tek başıma bakan insanım ben.

Hayvan Mezarlığı’nı deneyeceğim. Geceleri kitap okumayı da ekstra severim.

Misal Siyah Kan kitabında gerilim çok üst düzeydeydi. Korku dersek ki zaten korkutuyor.

Grange’ın 13 kitabını okuyan birisi olarak diyebilirim ki Grange kitaplarında sadece katiller var ve aslında korku öğeleri de çok bol. Vahşet zaten istemediğiniz kadar. Sapkınlık zaten Grange kitaplarında olmazsa olmaz. Adam resmen vahşetin sınırlarını zorluyor. Ancak polisiye-gerilim veya macera-gerilim yazar kitaplarının sol üst köşesinde.

Aslında neden kaynaklanıyor bu karışıklık biliyor musun; gerilim ve korkunun ayrımı yapılamadığından dolayı. Korku nedir, gerilim nedir, duygu durumları aynı mıdır aslında onun tartışılması gerekiyor.

Bana kalırsa korku ve gerilim aynı durumu yansıtıyor. Korktuğumuzda geriliyoruz, gerildiğimizde korkuyoruz gibi mi düşünmek lazım bilemiyorum. Psikolog var mı acaba Rıhtım’da :smiley:

1 Beğeni

Psikolog değilim ama insan ve hayvan psikolojisinden biraz anlarım. Korkuyu gerilimin hazırlayıcısı olarak düşünebiliriz. Korktuğumuz an gerilmeye başlarız. Artık gerilim hakim olur bize. Vücutta hissedilen gerilim, dışa vurulan korku da diyebiliriz. :slightly_smiling_face: Artık varsa psikolog daha iyi açıklar belki.

Bu arada 1 yıldır forumdayım Grange seven hiç görmemiştim. Mutlu oldum. En sevdiğim yazardır.

Grange kitapları hakkında söyledikleriniz de son derece doğru. :+1:t2:

1 Beğeni

Her gerildiğimizde korkuyor muyuz? :thinking: Bence ikisinin arasında bir ayrım var.

Bence de ayrım olmalı ancak korkmak ve gerilmek arasında çok ince bir çizgi var ve biz o çizgiyi ayırt edemiyoruz. İkisi de birbirinin içine geçmiş durumda.

Ağlamak bile her zaman aynı sebepten olmuyor. Sinirden ağlıyoruz, korkudan ağlayabiliyoruz, ümitsizlikten ağlayabiliyoruz vs. diye gider.

Ancak her korktuğumuzda geriliyoruz bu da yadsınamaz bir gerçek bence.

Gerilim korkunun beklentisi gibi bir şey bence. Korkma ya da korku beklentisinde olmak. Korktuğumuz şeye karşı harekete geçmek için gerilmiş yay gibi fırlamaya hazır olmak.

1 Beğeni

Sinirlenince geriliriz, stresten geriliriz, korkunca geriliriz… Bence bir ayrım var bu açıdan. Gerginsen daha çabuk sinirlenebilirsin, gerginsen stres seni daha çabuk ele geçirir. Mutlak bir çizgi var. Korku gerilim olarak bakınca mesela ben şöyle ayırabilirim. Kalbim pat pat atıyorsa korkmuşumdur ama atmıyorsa gerilmişimdir. Korkutucu bir ortamda bu şekilde ayrım yapabilirim.

Bu da göreceli, kalbin pat pat atması sadece korkuyla olmuyor :smiley: Spor yapmış olabilirsiniz, heyecanlanmış olabilirsiniz, kalp ritim problemleriniz vardır gibi bu da uzar gider :smiley:

Aslında bu ikisinin ayrımı nasıl yapılır kesin olarak bilmiyorum fakat kitaplarda veya filmlerde bu iki öğe iç içe geçmiştir. Korku-gerilim, macera-aksiyon, bilim kurgu-fantastik derler fazla derinlere inmeden.

Ben de aynı sizin gibi bu iki kavramın bir noktada ayrıldığına inansam da ifade güçlüğü çekiyoruz.

Orphan (Evdeki Düşman) filmi ne kadar gerilim de olsa benim kalbimi attırdı mesela. Kaçış sahneleri olsun, sürprizli olması olsun acayip gerdi.

Şimdi burada ifade edemesek de ikisi arasında mutlak bir ayrım var. Bu konuda da korku-gerilimi derinlemesine irdelediğimiz yazılar yazılması beni bahtiyar eyledi açıkçası. Çünkü insanlar korku-gerilim kitaplarını veya filmlerini zaman geçirmek için aktivite olarak görüyor. Aslında öyle değil bir derinliği var.

Bunu o yüzden eklemiştim aslında. Korku faktörü olan bir durumda kalbim kulaklarımda atıyorsa korku vardır yoksa gerilmişimdir. :joy:

1 Beğeni

Bu sorun bir tek bende var sanıyordum. Sürüyle korku kitabı okumuşumdur şu zamana kadar bir kez korktuğumu hatırlamıyorum, en fazla gerilirim. En küçük yüksek seste kendimi kaybettiğimden pek korku filmi izlemem ama :sweat_smile:

1 Beğeni