Çok korkunç gerçekten
Artık bu kadının yüzünü görünce dahi psikolojim bozuluyor, bir de kapağa kocaman fotoğrafını koymuşlar.
Tür: Kişisel Gelişim.
Kağıt bulunamıyor diye nice eserin bekletildiği bir dönemde 100.000 baskı yapmış kitap. Selüloz israfı…
Dualardan mı rahatsız oldunuz yoksa, eğer öyleyse bu millet bizi duali kitaplara israf diyenlere bırakmaz bunu bilin😋
Valla kitapta hiçbir şey birbirini tutmuyor. Doblo camı gibi mübarek. Kapağı, ne olduğu belli olmayan dua vurgusu, kişisel gelişim kitabı olduğu iddiası, nereden tutsan elinde kalıyor. İsteyen istediği duayı edebilir, hiiç rahatsız olmam. Hatta Erbakan’ın dediği gibi isterse patates dinine bile inanabilir isteyen, bana zararı yok ama kitaplaştırmak zorunda da değiller. Her telde oynayıp nasıl olsa satar kafasına da girmesinler.
Bana aşağıdaki öyküyü hatırlatan kıymetli yazar.
Halk arasında tebdil-i kıyafet gezmeye çıkan ıı.mahmut, yanında iki mabeyincisiyle yola çıkar ve beylerbeyine gitmek üzere sirkeciden bir kayığa biner. onları götürecek olan kayıkçı, gelenlerin kim olduğunu anlar ve yolculuk başlar.
padişah yol boyunca kayıkçıya bazı sorular sorar ancak padişahın yanındaki iki mabeyincisi bu sorulardan hiç birşey anlamaz… sorulardan biri şöyledir:
<padişah: baba der, 32 ile aran nasıl?
kayıkçı: 32’yi 30’a vuruyorum, 15 çıkıyor.>
buna benzer bir kaç soru daha sorar ve beylerbeyine geldiklerinde iki mabeyncisinin hiç bir şey anlamadığını farkeden padişah kayıkçıya en son şunu söyler: “babalık, sana iki besili kaz göndersem, yolabilir misin?”
kayıkçı: “hay hay efendi, ruhları duymaz, cascavlak ederim.’ der ve padişah beylerbeyinde iner.”
padişah ile kayıkçı arasındaki diyalogdan hiç birşey anlamayan mabeyinciler neler konuşulduğunu merak ederler ve ertesi gün kayıkçıya giderler bu işin aslını öğrenmek için. her bir cevap için bir kese altın ister kayıkçı ve en son padişahın yolunacak kaz deyişinin de kastettiği kişilerin kendileri olduğunu söyler.
Hâlâ bağdaştıramayanlar için her tılsım için bir kitap parası diye bitebilir sonu.
En kötü kapağa sahip kitabım;
İçerikle alakası var mı? Yok.
Estetik mi? Degil.
Sahafta oldukça iyi durumda bir Kosinski kitabı bulunca hemen almıştım. Etkileyici, karanlık ve depresif bir kapağı hakkediyordu bence:/
Şeytan bacağı diye okudum. İstemsiz.
Hahaha bende öyle okudum şimdi, subliminal demek ki
Bu kapakla normal öyle okumak
E yayınlarının 70lerde 80lerde çıkardığı kitapların çoğu böyle.
Mario Simmel kapakları daha beter. Kapaklarda konuyla alakası çözülemeyen çıplak kadınlar mevcut.
Hahah Gerçekten öyle, kitabı okuyup bitirdiğimde bile o kapakla alakasını hiç bulamamıştim içeriğin. neyse ki sonradan bastıkları Kosinski kitaplarının kapakları dısarıda okurken farklı tür kitap olarak algılanmaya müsait değil. “Biz napıyoruz, nasıl bir kitap kapaği yaptık böyle.” diyen ilk kişiyi tebrik ediyorum e yayınlarinda
Uzun zamandır yeni kitap çıkarmıyorlar. Trevanian gibi çok sağlam yazarları dilimize kazandırmış bu yayınevi inşallah kapanmamıştır.
Biraz önce bakındım nette ama siteleri bakımda imiş, dişe dokunur bir bilgi bulamadım.umarım kapanmamıştır:/
3-4 yıldır öyle yazıyor o sitede Eleştirmek için söylemiyorum.
Aksine Frederic Forsyth, Mario Simmel, Trevanian gibi yazarlarla bana okumayı sevdiren yayınevidir kendileri.
Benim depoda bu tarz kapağa sahip yüzlerce kitap var. Çoğu pembe roman adıyla anılıyormuş. Bol fışfışlı Eskilerin çok satan kitapları.
@Artorias kitap kapağı restorasyonunu becerebilseydik güzel olurdu o kitaplar için de:d malesef bu halleriyle kabul edeceğiz gibi onları:)
@Srbs beni de boyalı kuşla tanıştıran yayınevi. Son yıllarda aktif olmadıklarını bilmiyordum yayınevinin, sizin vesilenizle öğrendim. Üzdü bu durum:/
Orijinal kapağına benzer bir iş çıkarmaya çalışmışlar. Pek fazla beğendiğimi söyleyemem.