Birkaç yerde karşıma çıkması üzerine arkadaşımla eski çizgi diziler üzerine bir sohbete giriştik. Şimdi konuyu buraya taşıyacağım.
“Kendimi bildim bileli” derler ya, işte o an benim için garip bir netlikte. O gün yataktan kalkışımı bile hatırlarım. Birinci sınıfa gittiğim döneme ait bir anı bu. Kendimi bildim bileli dememin sebebi o günden öncesine dair hiçbir anımın olmaması. Öncesinde kendim miydim bilmiyorum. Bazen düşünürüm, “Ruhum bedenime o gün mü girdi acaba?” diye. Neyse işte, kendim ilk kez bildiğim o günlerde bile televizyon karşısında yere oturmuş çizgifilm izlerdim.
En çok izlediğim kanallar Fox Kids, Jojo ve Jetix’ti. Birbirinden ilginç çizgi filmler vardı ve onlardan çok şey öğreniyordum. Merhameti, sadakati, dostluğu, sevgiyi… Öyle ki yaşadığımız evden taşınana kadar yani bu üç kanalla vedalaşana kadar da hiç evden çıkmamıştım. Bu güzel iki sene içerisinde günün her vakti izlenecek bir şey bulabiliyordum.
Seneler geçti. Zaman zaman izlediklerimi hatırladım sonra adlarını aradım durdum. Bulduğum oldu, bulamadığım oldu Sanırım bu gün ismini bulmadığım kalmadı, kaldıysa da artık neyin kaldığını unuttum. Tekrar başlarına oturup izlemek istediğimde bazılarının ne dublajlılarına, ne de orjinal dilindekilerine ulaşabildim. Sanırsın tarihten silinmişler.
Az önce arkadaşımla konuşurken bir sürü soru sorduk. O zamanda böyle çizgifilmleri nereden bulmuşlar, nasıl haberleri olmuş bunlardan? Kimmiş bu seçimlerde danışmanlık yapanlar ve şimdi neredeler? Çizgi dizilerin dublajlarını kimler yapmış? Şimdi nerede onca çizgi dizinin dublajlı paha biçilmez kayıtları? Silindiler mi yoksa?
Sonra şimdiki çocukların elinde kayda değer ne var onu tartıştık. Kendiniz de düşünün. Ne var ellerinde? Benim zamanımda hemen hemen her kanal sabah vakitlerini çocuklara ayırırdı. Hem sabah değerliydi hem de verdiği yayın. Artık ne çocuklar için içerik üreten var ne de onları düşünen. Üretenler de sanki onları aptallaştırmaya çalışırmışcasına hayal gücünden uzak içerikler üretiyor.
Keşke izlediğim dublajlı kayıtlar bir yerden çıkıverse de bayram etsek. Ah neredeler kim bilir?
Bulduklarımın birazını paylaşmak ve sizin de bulamadıklarınız bulmanıza yardım etmek istiyorum. Eğer bir gün aradığınızı bulmak ya da hatırladıklarınızı yad etmek isterseniz yine bu başlıkta buluşalım.
Ben Galaxy Team diye bir çizgifilm izlediğimi hatırlıyorum jetixte. Adındaki Team’den eminim çünkü takım demek olduğunu öyle öğrenmiştim.
Kanal d çocuk gibi bir kanal vardı. Transformers’ı ilk oradan izlemiştim, winx de çıkardı ikisi arka arkaya. Jetix ve jojo nun yanı sıra bu kanalda da çok güzel çzgifilmler vardı. Senin resmini koyduğun da o transformers.
Code lyoko
Jojonun son dönemlerinde Tai chi avcıları diye bir çizgifilmi çok seviyordum. Dublajlısını çok aradım sonradan ama bulamadım
Casus Kızlar’ı da hatırladım şimdi. Kızların adını bile hatırladım ya, Sam, Clover ve Alex nasıl bir hafıza bu ödev yapmam gerekiyor ya zihnimin beni geçmişe götüreceği tutar.
Janggeum’s dream ve onun diziye benzeyen halini bayadır arıyordum, öncelikle onun için teşekkürler. Yazılanların çoğuna özellikle digimon, yugioh, beyblade ve pokemon olmak üzere katılıyorum. Sabahın altısında kalkar kanal d açar digimon izlerdim, arkasına sırayla beyblade -star- yugioh -star- pokemon -kanal 7- olmak üzere gezer sonra saat 9 da tekrarlarını bir daha izlerdim. Sabah 6 da kalkan tek çocukta benim, sanırsın okulda digimon bilen tek adam benim o yaşta. İçlerinde de digimon o zaman da şimdi de favorimdi zaten. Anime izlemeye de lisede tekrardan digimon savers izledikten sonra başladım denebilir. Bunların dışında; kesinlikle code lyoko, power ranger, ninja kaplumbağalar, sonic underground, sonic hedgehog, sonic x, cedric, Louie Anderson, transformers, zaman yolcuları, kim possible, jackie chan, ejderha çocuk ve binlercesini sayabilirim gerçekten. Şimdi öyle bir özlüyorum ki o zamanları… Elimin altında internet sağ olsun istediğim her şey olmasına rağmen onların tadını hiçbir şeyden alamıyorum. Elbette onların yeri doldurulamaz olduğu gibi şimdi ki sevdiğim şeylerin yeri de doldurulamaz hepsi ayrı ama tv de olsa açar izlerdim, keşke de olsaydı hala.
Trtçocukta bir aralar yayınlanan bir anime vardı. Bir adam zamanda griye gidip bir kızı kurtarıyordu, yaptığı değişiklik yüzünden dünya siliniyordu. Yukarda yazdığın Zaman Yolcuları ile aynı şey mi
Evet o ama ismini hatırlayamadığım için öyle yazmıştım bende. Aslında ismini öyle diye hatırlıyorum lakin türkçeye öyle çevirmiş olabilirler. Bir türlü bulamadım kendisini. Türkçe şarkısı çok çok güzeldi onun. Bak aklıma şimdi element avcıları ile pokemon çakması anime vardi o geldi. Özelllikle element avcıları mükemmeldi.
Gakuen alice geldi aklıma şimdi de kanal 7’den. Işe bak su gibi geliyor tek tek ya.
Ne kadar modern kalmış şuradakiler benim çocuklukta en beğendiğim çizgidizi M.A.S.K.'tı(the mask değil)… özellikle araçların dönüşümleri çok hoş gelirdi… Sonra sonra TMNT ve transformers gelmişti, deli gibi oyuncaklarını alırdık…
Aslında Beyblade, Yugioh bile modern geliyor bana. Çok daha eskilerde güzel animeler/çizgi filmler vardı.
İsimlerini bulamadığım birkaç tanesini yazayım. Bilen varsa yanıt verirse sevinirim. Çizimleri ve karakterleri Şeker Kız Candy tarzında bir anime vardı. Köy gibi bir ortamda yaşayan, iki ağabeyi olan yaramaz bir kız vardı. Konuyu hatırlamıyorum, babaları uzaktaydı sanırım.
Trt’ de çıkan bir anime daha vardı. Yanlış hatırlamıyorsam 10 yaşından sonra büyümeyen bir kız vardı. 19 olmasına rağmen küçük görünüyordu. Bir okula gidiyordu. Galiba kendisi gibi insanlar vardı orada.
Voltran - Transformers (TRT1 de yayınlanan) TMNT - Care Bears ( Karın bölgesinde farklı farklı işaretleri olan, rengarenk ayıların olduğu çizgi dizi) G.I Joe (Hatta bir kanalda uzun metraj filmi de yayınlanmıştı.) Hatırladıklarım bunlar. Özellikle Care Bears izlediğim dönem eski antenler (uydu çanak filan yok) alman RTL kanalını çekerdi
Ben de detaylarını hatırlayamadığım bir çizgifilmi sorayım. İnsanlar bir çeşit yaratıklara dönüşüp birbirleriyle savaşıyorlardı. Ana karakterin değişik bir ismi vardı ama hatırlayamıyorum. Pek popüler değildi. Anime de değildi muhtemelen. Anime olsa bilirdim gibi geliyor nedense. Çizimleri de iticiydi sanki biraz. O efsane batman çizgifilmi gibi ciddiydi de.
İçlerinde de digimon o zaman da şimdi de favorimdi zaten. Anime izlemeye de lisede tekrardan digimon savers izledikten sonra başladım denebilir. Bunların dışında; kesinlikle code lyoko, power ranger, ninja kaplumbağalar, sonic underground, sonic hedgehog, sonic x, cedric, Louie Anderson, transformers, zaman yolcuları, kim possible, jackie chan, ejderha çocuk ve binlercesini sayabilirim gerçekten. Şimdi öyle bir özlüyorum ki o zamanları… Elimin altında internet sağ olsun istediğim her şey olmasına rağmen onların tadını hiçbir şeyden alamıyorum. Elbette onların yeri doldurulamaz olduğu gibi şimdi ki sevdiğim şeylerin yeri de doldurulamaz hepsi ayrı ama tv de olsa açar izlerdim, keşke de olsaydı hala.
benim çocuklukta en beğendiğim çizgidizi M.A.S.K.'tı(the mask değil)… özellikle araçların dönüşümleri çok hoş gelirdi… Sonra sonra TMNT ve transformers gelmişti, deli gibi oyuncaklarını alırdık…
darkwing duck özellikle candır… yeni Duck Talesdeki darkwing bölümleri müthişti ayrıca, araştırın derim…
