Favori Anime Serileriniz?

Sword art online izlediğimde beğenmemiştim ama dövüş sahneleri çok güzeldi bazı malum animelerdeki gibi karakterler kavganın ortasında konuşmuyor dövüşüyorlardı dövüşün ortasında flashback girmiyordu. Shingeki No Kyojin’de karakterizasyonda ciddi sıkıntı vardı tamam bir Shounen animeden Johann Liebert derinliğinde karakterler beklemiyorum ama yine de zayıftılar. Death note L öldükten sonra saçmalamaya başladı. Oraya kadar fena değildi benim favorilerim ise
Monster
Mahou Shoujo Madoka Magica
Fate/Zero
Hunter X Hunter
Fullmetal Alchemist Brotherhood
Neon Genesis Evangelion

1 Beğeni

Aslında yazacak bin türlü anime var ve kalitesiz anime pek izlemeyen birisi olarak hepsini de yazabilirim, ki birini yazarken aklıma on tane daha geliyor zaten. Ama kısaca ilk beşimi dizip uzaklaşayım.

Favori animem Gj-bu diyorum. Bu animeye anlamsız bir şekilde öyle bir sevgi ve aşk besliyorum ki anlatamam. Baya ortalama bir anime oysa ki. Büyük ihtimalle animeye yeni başladığım zamanlar naruto,bleach, one piece bitirip 3 kere fairy tail başlama çabasına girip sevmeyip bırakıp, sonunda ise bir anime sayfasında bu animeyi görüp başlayarak “aaaaaa aksiyon ve dövüş harici animelerde varmış” dedirtip. Animeyi bırakma raddesinden geri döndüren, karakterleri ve özellikle 7 senedir kullandığım nickim olan, ikinci adım gibi olmuş bundan sonrada kullanacağım kirara karakteri ile beni kendine bağlayan animedir kendisi. Gj-bu+kirara = GkiraraJ. Ne kadar yaratıcıyım değil mi? :grin: Benzer olarak ve aslında komedi olarak daha sağlam olarak; D-frag, Danshi koukousei no nichijou, baka to test, haganai gibi animeler önerebilirim. -Komedi isterseniz yazabilirsiniz, favori türümdür- :zipper_mouth_face:

  1. Olarak Spice and Wolf diyorum. Özgün karakterleri, hikayesi ve olay örgüsü ile izleyenleri “bu nasıl anime” ve “yahu bu nasıl bir başyapıt” olarak ikiye bölmüş animedir. Zira hikaye bir kurt tanrı ile bir tüccarın şehirden şehire gezerek ticaret yaparken başlarından geçeni anlatıyor. İçerik ve karakterlerden anlayamayan insanlar maalesef “ben ne yapayım ticareti, tüccarı” diyor. :pensive: Yine de Dram, Romantizm, Komedi üçlemesini zerre klişe olmadan aktarabilen ve yan karakterlerine kadar tek karakteri klişe olmayan nadir başyapıtlardan kendisi. Benzer tavsiye edemeyeceğim çünkü TEK. Ama romantizm olarak; Oregairu, Kimi ni todoke, Golden time gibi animeleri öneririm hepsi mükemmeldir.

  2. Olarak seni seçtim Ano Hana. Dram denince akla ilk gelen animelerdendir ano hana. Clannad ilk sezonu nasıl boş geçiyor ise ano hana da ilk 6 bölümü boşa yakın 8. Bölüme kadar iki bölüm hafif dram son 4 bölüm ise dramın babasını veren, sırf o kapanış müziğine bile bin kere ağladığım animedir. Dram arayıp hala izlememiş iseniz kesinlikle öneririm. Türden olarak Clannnad, Shigatsu kimi no uso, burun sizlatmak için Tari Tari “sadece after creditsler ve son bölüm” öneririm.

Maaaaada da yoooo! :sob:

  1. Olarak Black Lagoon diyorum. Silahlı, mafyalı, suçlu şeyleri ilgi çekici bulmamama rağmen yine karakterleri dünyası hikayesi ve dövüş-savaş sahneleri ile izlediğim en iyi animelerdendir. Sırf bitmesin diye ikinci sezonunu haftada birer bölüm izlemiştim. Mangası devam edecek haberini duyunca cok mutlu olmuştum ama sonra devam etti mi bilmiyorum. :frowning: Ettiyse umarım animesi devam eder. Benzer olarak ise Gangsta önerimdir.

Yahu hepsini geçin gidin revy için izleyin bu animeyi.

tumblr_p5sy6fMd4B1rcufwuo1_540

  1. İse güncellerden vereceğim karakai jouzu no takagi-san. Hiç beklemediğ bir şekilde -Gj ile aynı kapı- gönlümü fetih eden dünyalar tatlısı bi anime oldu bu. Hele bide ikinci sezonu yok mu? Daha yeni bitti ve tadı damağımda. Çekici karakterler komik ve sürekli gülümseten tatlı olaylar şakalar. Benim kadar sever misiniz sevmez misiniz bilmem. Ama çerezlik gülümseten içi ısıtmalık. mükemmel bir animedir.

Bu arada uzun serilerden favorim katekyo hitman reborn. Çoğu kişi ilk bölümleri çöp olduğu icin bırakıyor. -Ben dahil-ama o 25 bölümü bir atlatırsanız devamı mukemmel ötesi. Bi’ şans verin derim.

Dediğim gibi birini yazarken akla on tane daha geliyor. O kadar güzel seriler var ki. O yüzden en iyisi burada bırakayım yoksa sabaha kadar yazacağım. Umarım içinde hoşunuza gidenler olur. Baya kısa oldu yahu. :zipper_mouth_face:

Popüler Battle Shounenleri saymazsam;

Zankyou no Terror
Code Geass
Boku dake ga inai machi
91 Days
Shigatsu wa kimi no uso
Koe no Katachi
Tenkuu no Shiro: Laputa(Miyazaki’den aynı zamanda)

2 Beğeni

Yeni bir şaheser ile karşılaşalı 1 hafta oldu ve bunca süre nasıl fark edemedim diyerek kafamı duvarlara vurdum defalarca. 150 den fazla anime izlemiş biri olarak forumdaki herkese Katanagatari’yi izlemesini tavsiye ediyorum. Önce izleyin sonra teşekkür edersiniz :wink:

2 Beğeni

Gintama nasıl? Tavsiye edenler genelde Japonya kültürüne ve kült animelere hakim olmamız gerektiğini söylüyor. Bu yüzden defalarca kez vazgeçtim izlemekten.

2 Beğeni

Içinde çok fazla diğer animelere gönderme ve ortak bölüm filan var. En azından one piece, naruto, bleach izlemis dragon ballz toriko gibi animeleri biliyor olmamız gerekebiliyor. Onları bilmeseniz de komik mi? Komik. Ama çok fazla ve hemen hemen her bölüm var bilginize.

@Sapphique katanagatari candır katılıyorum.

3 Beğeni

Kesinlikle en iyi anime sıralaması olmasa da benim sırasıyla en sevdiklerim;

  1. Slam Dunk
  2. One Piece
  3. Hunter X Hunter 2011
  4. Fullmetal Alchemist Brotherhood
  5. Shingeki No Kyojin
  6. Akame ga Kill
  7. Eyeshield21
  8. One Outs
  9. Kimetsu No Yaiba
  10. Monster

Manga olarak seinen düşkünü de olsam anime olarak en çok shounenlerden keyif alıyormuşum demek ki. 10 tane daha saysam en az 7 tanesi shounen olurdu yine.

Neon Genesis Evangelion, Cowboy Bebop gibi klasiklere ya da Steins Gate, Code Geass gibi bayık serilere yer vermemişim. İçlerinde tek farklı duran Monster. Açıkçası Claymore ya da Samurai Champlo daha ağır bassa yerine geçebilirlerdi. Son yıllarda çıkan bir isekai de olabilirdi tabi.

Eğer en iyi anime listesi yapsam şu sıralamadan 3 tane seçmezdim. Ama seviyorum.

2 Beğeni

Claymore izleyen gördükçe mutlu oluyorum. :kalp:

1 Beğeni

Aslında mangası ile ön plana çıkan bir seri ama bence animesi de çok çok güzeldi.

2 Beğeni

Genelde shounen izleyicileri Monster’ı pek sevmez. Bu kadar shounen serinin arasında görünce biraz şaşırdım açıkçası. Shounen izleyicilerinden çok fazla hikaye ağır akıyor veya sonu havada kalıyor yorumu gördüm. Siz neden sevdiniz acaba.

3 Beğeni

Ben shounen izleyici sayılmam aslında. Shoujo seriler dışında her türlü şeyi izlediğim dönemler oldu. Sadece geçmişe dönüp baktığımda en sevdiklerim shounenler olmuş.

Monster çok kaliteli bir seri. Açıkçası sevilmemesini garip buldum. Ama gerçekçi olursam muhtemelen benim bu kadar çok sevme sebebim, hayatımın çok yoğun bir döneminde geceleri 2 bölüm izleyerek bitirmem olabilir. Oturup günde 20 bölüm izlenebilecek bir seri de değil bence.

Gintama’nın kendine özgü bir mizah tarzı var, parodi serisi ancak her seriyi bilmenize gerek yok. Ben ilk izlediğimde 15 yaşımda filandım, gayet keyif alarak izledim. Olayı göndermelerinden çok ana karakterin yaşayış tarzı, felsefesi. Anti depresan seri olarak geçer zaten. İzlemeni öneririm.

Gördüğüm en kaliteli karakterlere sahip seridir. Avatarımdaki ağabey de oradan.

2 Beğeni

Claymore’u izlemek yerine okumak daha mantıklı bir seçim olur. Animesi kötü değil ancak sonu farklı ve daha hikaye çok başlarındayken bitiyor. Mangası güzeldir.

2 Beğeni

Bence sevmeyenler mangasını okursa daha çok sever çünkü manga okurken serinin ağır ilerlemesi sıkıntısı çok daha az yaşanıyor. Mangada bir adam koşuyorsa bunu en fazla beş karede gösterir ve biz de hızlıca geçeriz. Animede bir adam koşuyorsa yaklaşık otuz saniye koşma izliyoruz. Bu yüzden anime biraz daha yavaş akıyor.

1 Beğeni

Monster izlerken beni bayağı bir germişti özellikle geceleri izlerken ciddi ciddi ürperiyordum ve @Lezek Shounen gibi günde 10-15 bölüm izleyerek bitirdim animeyi sonunu bayağı merak etmiştim. Açık uçlu olması da hiç rahatsız etmemişti :smiley:

2 Beğeni

Başı tam bir seyirci elemesi gibidir. “Ne izliyorum yahu ben"den " vay bu da neymiş böyle be” ye ne zaman geçtiğinizi anlayamazsınız. Gintama’ya başlarkenki en büyük sıkıntı çoğunlukla beklenti yükseltmektir. Anime tarzında bir sitcom gibi düşünün. Net bir ana konu yok(tabi hikayenin ilerlediği bölümler olacak ama beklenilen kadar sık değil). Uzun arclar bir anime filminin 20 dakikalık bölmlere bölünmüş hali gibidir ve çok uzun da değildir. Gintama esasında absürt bir komedidir. Tabi dramı da iyidir, aşırı derecede sulandırmadan dokundurur geçer ama iz bırakır. Ama dediğim gibi alışma süreci var biraz. Şahsen ben o kadar ısınmadan biraz öylesine izlerken 25. bölümde Death Note göndermeleriyle ısındım. İzlerken en çok güldüğüm yapımdır.
İllaki her gödermeyi bizzat anlayacaksın diye zorlama yok, yaln mizah olarak da iyidir.

4 Beğeni

Beni de çok germişti. Korku filmleri üzerinden anlatayım. Bir korku filmi izlerken cinli şeytanlı bir filmse gerçek olmadığını bildiğimiz için çok korkmayız. Uzaylı temalı bir filmse gerçek olsa bile bize denk gelme ihtimali imkansıza yakın olduğundan çok korkmayız. Seri katil temalı filmlerde çoğunlukla yine bize denk gelme ihtimali imkansıza yakın olduğundan çok korkmayız. Ama eğer bir seri katil hikayesi yeterince iyi işlenmişse bizi diğer hepsinden fazla korkutabilir. Monster ise izlediğim en sağlam seri katil hikayelerinden biri. Lost(monster daha eski ama olsun), Ejderha Dövmeli Kız(monster bundan da eski diye biliyorum), The Fugitive ve Hannibal Lecter hikayelerinin muhteşem bir karışımı. Çok da spoiler sayılmaz aslında ama Bence en ilginç yanı Johan’ı hikayenin ilk 25 bölümünde toplam 10 dakika civarı görmemize rağmen her sahnede varlığını hissetmek. Son olarak hikayenin sonunu beğenmeyen varsa şu videoyu izlesin. (ingilizce)

2 Beğeni

Bu kısımda dediğinize kesinlikle katılıyorum. Anime o yüzden çok geriyordu zaten. Fazla gerçekçiydi. Her an kendimi ölebilir hissetmiştim. Korku filmlerinden de dediğiniz sebeplerden dolayı korkmam ama Monster beni etkilemişti.

Daha çok yolum varmış desenize. Naruto, one piece ömrümün yarısı eder zaten :joy: @Tilqi_Gin o zaman üstünkörü şu animelerin öykülerine göz atıp öyle başlayayım.

1 Beğeni

Zaten çevirmenler şu animenin şu sahnesine gönderme yapılıyor filan diye üstte not düşüyorlar. Göndermeler de genelde direkt giyim tarzı, replik ya da direkt olan bir olay tarzında oluyor. Mesela en ünlülerinden bleach da ichigonun kılıcı ile yaptığı konuşma sahnesinin tamamen aynısını dalgaya vurulmuş olarak vardır. Çoğunlukta bu şekilde yani. Ama kendi komedisi de üst düzey emin olabilirsiniz. @Tilqi_Gin dediği gibi ama alışma süreci biraz sorun olabiliyor. Ben 4. Başlamamda izlemeye devam ettim öyle söyleyeyim.

2 Beğeni