Frank Herbert Bibliyografisi

Liman Kütüphanesi Okuma Rehberi
1

Frank Herbert (1920-1986)

Franklin Patrick Herbert Jr., 8 Ekim 1920 yılında Washington, Tacoma’da dünyaya geldi. 18 yaşına gelince Oregon’da yaşayan amcasının çiftliğine taşındı. 1939 yılında liseden mezun olduktan sonra bir gazetede muhabir olarak çalışmaya başladı. 1940 yılında eyalet meclisi tarafından muhabir ve fotoğrafçı olarak işe alındı. İkinci dünya savaşı çıkana kadar bu işini sürdürdü. Savaşta cephede görevliydi ve yaralanarak, Deniz Kuvvetlerinde fotoğrafçı olarak görev yaptı. 1940’ta Flora Parkinson ile evlendi ancak 1945 yılında boşandılar.

e045a8132362cac4ba741688995126fc
e045a8132362cac4ba741688995126fc640×773 299 KB

Savaşın ardından Washington Üniversitesine girdi ve burada ikinci eşi Beverly Ann Stuart ile tanışarak evlendi.

Frank Herbert için 1947 yılı dönüm noktası oldu. “Looking for Something” isimli ilk öyküsünü sattı ve yazarlık kariyerine başlamış oldu.

Freud, Jung, Jaspers ve Heidegger gibi düşünürlerden ilham aldı ve Zen Budizm ile ilgilendi. Herbert, bilimkurgu türünde yazmaya başlamadan “yaklaşık on yıl önce” bilim kurgu okuduğunu ve en sevdiği yazarları H.G Wells, Robert A. Heinlein, Poul Anderson ve Jack Vance olarak belirtmiştir.

Aynı zamanda farklı gazetelerde editörlük görevini yapmaya devam etti. “The Dragon in the Sea” isimli kitabı, yazarın ilk romanı oldu. 1959 yılında, Dune serisi için çalışmalara başladı. Bu araştırma altı yılını, yayınlanması ise bir kaç yılını aldı.

Eğitim, ekoloji ve disiplinler arası çalışmalarla ilgili turları sırasında eğitimler de verdi. 1972 yılında, Vietnam ve Pakistan’ın yaşadığı sosyal ve ekolojik krizlerde danışman olarak çalıştı. Pankreas kanseri olan Herbert, tedavisi sırasında kaptığı bir virüs sonucu 1986’da Madison, Wisconsin’de 66 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Dune Destanı [1]

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi [2] |Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
|Dune|Dune[3]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki|Var|1965|
|Dune Messiah|Dune Mesihi[4]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki|Var|1969|
|Children of Dune|Dune Çocukları[5]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki|Var|1976|
|God Emperor of Dune|Dune Tanrı İmparatoru[6]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki|Var|1981|
|Heretics of Dune|Dune Sapkınları[7]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki|Var|1984|
|Chapterhouse Dune|Dune Rahibeler Meclisi[8]|Sarmal, Mavi Ada, Kabalcı, İthaki |Var|1985|

Pandora Dizisi

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi|Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
| Destination: Void| Görevimiz: Uzay Boşluğu|Sarmal Yayınları|Yok|1966|
| The Jesus Incident (Bill Ransom ile birlikte)|-|-|-|1979|
| The Lazarus Effect (Bill Ransom ile birlikte)|-|-|-|1983|
|The Ascension Affect (Bill Ransom ile birlikte)|-|-|-|1988|

ConSentiency Serisi

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi|Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
| Whipping Star| -|-|-|1970|
| The Dosadi Experiment|-|-|-|1977|

Bağımsız Romanları

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi|Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
| The Dragon in the Sea|- |-|-|1956|
| The Green Brain|-|-|-|1966|
| The Eyes of Heisenberg|-|-|-|1966|
| The Santaroga Barrier|-|-|-|1968|
| The Heaven Makers|-|-|-|1968|
| Soul Catcher|Ruh Avcısı|Sarmal Yayınları|Yok|1972|
| The Godmakers|-|-|-|1972|
| The Hellstorm Hive|-|-|-|1973|
|Direct Descent|-|-|-|1980|
| The White Plague|- |-|-|1982|
| Man of Two Worlds (Brian Herbert ile birlikte) |-|-|-|1986|
| High-Opp|-|-|-|2012|
| Angels’ Fall|-|-|-|2013|
| A Game of Authors|-|-|-|2013|
| A Thorn in the Bush|-|-|-|2014|

Kısa Hikayeleri

Özet

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi|Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
|Survival of the Cunning| -|-|-|1945|
|Yellow Fire| -|-|-|1947|
|The Gone Dogs| -|-|-|1954|
|Packrat Planet| -|-|-|1954|
|Operation Syndrome| -|-|-|1955|
|Rat Race| -|-|-|1955|
|Occupation Force| -|-|-|1955|
|Cease Fire| -|-|-|1956|
|Old Rambling House| -|-|-|1958|
|You Take the High Road| -|-|-|1958|
|A Matter of Traces| -|-|-|1958|
| Missing Link|-|-|-|1959|
| Operation Haystack|-|-|-|1959|
|Egg and Ashes| -|-|-|1960|
| Try to Remember|-|-|-|1961|
|Mating Call| -|-|-|1961|
|Mindfield| -|-|-|1962|
|The Mary Celeste Move| -|-|-|1964|
|The Tactful Saboteur| -|-|-|1956|
|Greenslaves| -|-|-|1965|
|Committee of the Whole| -|-|-|1965|
|Do I Wake or Dream?| -|-|-|1965|
|The GM Effect|-|-|-|1965|
|The Primitives|-|-|-|1966|
|Escape Felicity|-|-|-|1966|
|By the Book|-|-|-|1966|
|The Featherbedders|-|-|-|1967|
|The Mind Bomb|-|-|-|1969|
|Seed Stock|-|-|-|1970|
|Murder Will In|-|-|-|1970|
|Project 40|-|-|-|1970|
|Encounter in a Lonely Place|-|-|-|1973|
|Gambling Device|-|-|-|1973|
|Passage for Piano|-|-|-|1973|
|The Death of a City|-|-|-|1973|
|Come to the Party (F. M. Busby ile birlikte)|-|-|-|1978|
|Songs of a Sentient Flute|-|-|-|1979|
|Frogs and Scientists|-|-|-|1979|
|Feathered Pigs|-|-|-|1979|
|The Road to Dune|-|-|-|1985|

Hikaye Derlemeleri

|Orijinal Adı|Türkçe Adı|Yayınevi|Baskı|Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
| The Worlds of Frank Herbert|- |-|-|1970|
| The Book of Herbert|-|-|-|1973|
| The Best of Frank Herbert|-|-|-|1975|
| The Priests of Psi|-|-|-|1980|
| Eye|- |-|-|1985|
| The Collected Stories of Frank Herbert|-|-|-|2014|
| Frank Herbert: Unpublished Stories|-|-|-|2016|

Kurgudışı kitapları

Orijinal Adı Türkçe Adı Yayınevi Baskı Yıl
New World Or No World - - - 1970
Threshold: The Blue Angels Experience - - - 1973
Without Me You’re Nothing: The Essential Guide to Home Computers - - - 1980
The Dune Encyclopedia (Willis E. McNelly) - - - 1984
Maker of Dune ( Tim O’Reilly) - - - 1985
The Notebooks of Frank Herbert’s Dune - - - 1988

indir (3)
indir (3)985×568 126 KB

Biyografi Kitapları

|Adı|Yazar |Yıl|
|-|-|-|-|-|-|
| Dreamer of Dune: The Biography of Frank Herbert|Brian Herbert|2003|
|Road To Dune|Brian Herbert|2005|

Şiir Kitabı

  • Songs of Muad’Dib: The Poetry of Frank Herbert, Brian Herbert, 1992.

Kazandığı Ödüller

Verdiği Röportajlar

Yazarın iki adet röportajı, Bilimkurgu Kulübü kanalı tarafından Türkçeye çevrilmiş.

1965 yılında verdiği bir diğer röportaj (ing).

Ses Kayıtları

  • Sandworms of Dune* , New York: Caedmon Records, 1978.
  • Dune: The Banquet Scene, New York: Caedmon Records, 1979.
  • The Battles of Dune* , New York: Caedmon Records, 1979.

  • The Truths of Dune “Fear is the Mindkiller” , New York: Caedmon Records, 1979.

  1. Frank Herbert ölmeden önce Dune serisinin 7. kitabı üzerinde çalışmaktaydı ancak vefatı sebebiyle bu kitap tamamlanamadı. Frank Herbert’in oğlu Brian Herbert ve yazar Kevin J. Anderson, Frank Herbert’in kendi Dune 7 taslağına dayanan orijinal seriyi tamamlayan iki Dune romanı (Hunters of Dune ve Sandworms of Dune) yazdılar. Son yıllarda, Brian Herbert ve Anderson, Frank Herbert tarafından geride bırakılan ve ölümünden on yıl sonra keşfedilen notları kullanarak Dune serisine eklemeler yapmaya devam etmektedirler. ↩︎

  2. Kitaplar, Türkçe olarak 1997 yılından itibaren Sarmal Yayıncılık tarafından yayınlanmaya başlandı. Beşinci kitabın yayınlanmasının ardından serinin yayın hakları Mavi Ada’ya geçti ve altıncı kitap, üzerindeki yayıncı logosu dışında farklılık göstermeyen kapak ve tasarımı ile 2000 yılı sonunda Türkçe’ye kazandırıldı ve böylece seri de tamamlanmış oldu. Kitaplar 2008 yılında, Kabalcı Yayınevi tarafından Dost Körpe çevirileri ile yeniden basılmaya başlandı. 2015 yılında ise Dost Körpe çevirileri, İthaki Yayınları tarafından gözden geçirilmiş olarak yeniden basılmaktadır. ↩︎

  3. (1997). Çöl Gezegeni Dune, (çev. Deniz Vural ve Arzu Taşçıoğlu), İstanbul: Sarmal.
    (2008). Dune, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2015). Dune, (çev. Dost Körpe), İstanbul: İthaki. ↩︎

  4. (1997). Dune Mesihi, (çev. Vural ve Taşçıoğlu), İstanbul: Sarmal.
    (2008). Dune Mesihi, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2016). Dune Mesihi, (çev. Dost Körpe), İstanbul: İthaki. ↩︎

  5. (1998). Dune’un Çocukları, (çev. Vural ve Taşçıoğlu), İstanbul: Sarmal.
    (2008). Dune Çocukları, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2017). Dune Çocukları, (çev. Dost Körpe), İstanbul: İthaki. ↩︎

  6. (1999). Dune’un İmparator Tanrısı, (çev. Süha Sertabiboğlu), İstanbul: Sarmal.
    (2009). Dune Tanrı İmparatoru, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2017). Dune Tanrı İmparatoru, (çev. Dost Körpe), İstanbul: İthaki. ↩︎

  7. (1999). Dune’un Kâfirleri, (çev. Süha Sertabiboğlu), İstanbul: Sarmal.
    (2011). Dune Sapkınları, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2020). Dune Sapkınları, (çev. Dost Körpe), İstanbul: İthaki. ↩︎

  8. (2000). Dune Rahibeler Meclisi, (çev. Aziz Serhat Kural), İstanbul: Mavi Ada.
    (2012). Dune Rahibeler Meclisi, (çev. Dost Körpe), İstanbul: Kabalcı.
    (2020). Dune Rahibeler Meclisi, (çev. Dost Körpe), İstanbul : İthaki. ↩︎

20 Beğeni
2

İlk elden teşekkür edeyim.

Ellerine ve emeğine sağlık. Böylelikle harika bir yazarın daha bibliyografisine kavuştuk :+1:t2:

2 Beğeni
3

Yazarın çok az eseri Türkçeye çevrilmiş. Keşke diğer eserleri de (en azından bir kısmı) çevrilse.

3 Beğeni
4

Çok güzel bir derleme olmuş. Ben de Dune serisine yeni başladım ve bu adam başka kitap yazmış mı diyordum ve hepsi karşımda. Onun dışında dipnot’a katılmıyorum. Bence durum bundan ibaret:

image
image864×650 184 KB

1 Beğeni
5

Teşekkürler. Olay katılıp katılmamak değil aslında, ortadaki gerçeği yazara olan saygımdan dolayı yorumsuz bir dille ortaya koydum. Brian Herbert & KJA ikilisinin yazdığı kitapları da ekleyelim mi diye tartıştık, sonuç olarak buraya eklememe kararı aldık. Yoksa seriyi okumuş biri olarak yorumum sizin belirttiğiniz gibi. Hatta Dune Kitaplığı başlığında bu meme’i ben de atmıştım :eye: :eye:.

1 Beğeni
6

Dune’un ilk kitabını kaç yıl olduğunu hatırlamayacak kadar uzun zaman önce okumuştum. Çeviride malum kişi sorunsalım sebebiyle Sarmal baskıları aradım. Bulabilene aşk olsun. Ben de naptım ettim PDF buldum. Bu ay sonu en bastan başlayıp pdf üzerinden okumaya devam edeceğim. Yine de kitapları çıktı alıp öyle okuyacağım, telefon veya tablet ekranından okumaktan hic keyif almıyorum çünkü. :rofl:

1 Beğeni
7

@Ozgur Farkında olmadan da olsa özel bir günde bu kararı almışsın. Zira bugün, üstadın 100. yaş günü (8 Ekim 1920-2020).

Edebiyatın en büyük beyinlerden birinin 100. doğum gününü onurlandırmak adına , OMNI dergisinin 1980 yılında çıkan sayısında yer verdiği Frank Herbert -bence çok enteresan- söyleşisini naçizane çevirmeye çalıştım. Yazı boyunca Herbert’in pek bilinmeyen fotoğraflarını da göreceksiniz.

Dune’un Doğuşu

Dune, yaklaşık 6 yıllık araştırma ve 1 buçuk yıl yazımı süren, çoğunlukla soyut görüntülerden oluşan bir konsept olarak şekillendi. Kelimeleri kağıda dökmeden önce, hikaye tümüyle kafamın içindeydi.

Peki, hikaye nasıl gelişti? Bütün üçlemeyi tek bir kitap olarak, belirli aralıklarla karşımıza çıkan mesih ayaklanmalarıyla ilgili uzun bir roman gibi tasarladım. Demagoglar, fanatikler, düzenbazlar, masum ve o kadar da masum olmayan seyircilerin hepsi bu dramada rol alacaktı. Hikaye, süper-kahramanların insanlık için bir felaket olduğunu savunan teorimden doğdu. Gerçek bir kahraman bulsak bile, eninde sonunda hataya düşecek olan ölümlüler, her zaman böyle bir liderin etrafında oluşan güç yapısını devralırlar.

Kişisel gözlemler beni şuna ikna etti; politika ve ekonominin güç arenasında ve bunların kaçınılmaz neticesi olan savaşta, insanların tüm karar verme yetkisini, kendisini toplumun efsane kılıfına sarabilen herhangi bir lidere verme eğilimindedir. Hitler bunu yaptı. Churchill yaptı. Franklin Roosevelt yaptı. Stalin yaptı. Mussolini yaptı.

1590085286460_416802074
1590085286460_4168020741422×1422 287 KB

Dune’da kullandığım temalardan biri buydu: Bu insanlar ne kadar takdire şayan görünürse görünsün, tüm eleştirel melekelerinizi iktidardaki insanların eline vermeyin. O kahramanın dış görünüşünün ardında, insanca hatalar yapan bir insan bulacaksınız. Bu insanca hatalar, süperkahramanlara uygun büyüklükteki bir ölçekte yapıldığı zaman muazzam sorunlar ortaya çıkabilir. Veya bazen başka bir problemle karşılaşırsınız.

Güç yapılarının, iktidarı sadece bir güç gösterişi olarak isteyen insanları çekme eğiliminde olduğu ve bu tür insanların önemli bir kısmının dengesiz, kısacası deli oldukları kanıtlanabilir.

“Dune serisini yazdım çünkü karizmatik liderlerin, “Sağlığınız için tehlikeli olabilir!” uyarı etiketiyle gelmeleri gerektiği düşüncesi vardı.”

1600880009043_260662535
1600880009043_260662535800×534 66.1 KB

Başlangıç noktası buydu. Kahramanlar acı verir, süper kahramanlar ise felakettir. Süper kahramanların yaptığı hatalar pek çoğumuzu faciaya sürükler.

Tehlikeli olarak gördüğüm, sistemlerin ta kendisidir. “Sistematik”, ölümcül bir kelimedir. Sistemler, “insan yaratıcıları” ve onları işe alan kimselerden meydana gelir. Sistemler yönetimi devralır, ezer ve ezer. Yoluna çıkan her şeyi içine alan bir sel dalgası gibidir. Peki nasıl meydana geliyorlar?

Bütün bu anlattıklarım yüksek drama ve eğlenceyi içeriyor- ve ben işin öncelikle eğlence kısmındayım. Hikayenin içine küçük bir parça mesaj eklemekte bir sorun yoktur ancak geniş bir okuyucu kitlesini çekmenin ana etkeni bu değildir. Evet, Dune’da bugün yaşanan olayların analogları var - yüksek makamlardaki yolsuzluk ve rüşvet, organize suça karşı teslim olan polis güçleri, yönetmeleri gereken kişiler tarafından devralınan yönetici kurumlar bunlardan bazıları. Dune’un kıt suyu, petrol kıtlığının tam bir paralelidir. CHOAM, OPEC’tir.

4052885186_18e7cec40f_o
4052885186_18e7cec40f_o469×676 156 KB

Ama bu sadece başlangıçtı.

Bu konsept hala aklımda taze iken, ABD Tarım Bakanlığı’nın bir projesi hakkında dergi makalesi yazmak için Florence, Oregon’a gittim. Orada, kıyı kumullarını kontrol etmenin bir yolunu arıyorlardı.

Ekolojik konular hakkında zaten birkaç parça yazı yazmıştım, ancak süper kahraman konseptim beni ekolojinin; demagoglar ve sözde kahramanlar için yeni bir tutunma dalı, güç arayanlar ve diğerleri için yüksek adrenalin vadeden yeni bir kutlu sefer peşinde olacakları endişesini uyandırdı.

default
default700×512 49 KB

Frank Herbert gazetecilik mesleğini icra ederken.

Sonuçta bizim toplumumuz suç ile yönetiliyor, çoğunlukla gerçek işleyişini ört-bas etmeye ve bariz çözümleri engellemeye hizmet ediyor. Yüksek bir adrenalinin verdiği zevk, diğer herhangi bir uyuşturucu kadar bağımlılık yapabilir.

Bununla birlikte, ekoloji artık gerçek bir endişe uyandırıyor. Florence projesi beni, gezgenimizi nasıl yıkıma uğrattığımız konusunda aydınlattı. Küresel bir sorunun şekillendiğini görmeye başlamıştım, ancak bunun hiçbir parçası sosyal ekolojiden, politik ekolojiden, ekonomik ekolojiden ayrı değildi. Açık uçlu bir listeydi bu.

Tüm bu araştırma ve yazılarımdan sonra bile dinlerde, psikanalitik teorilerde, dilbilimde, ekonomide, felsefede, bitki araştırmalarında, toprak kimyasında ve feromonların meta-dillerinde yeni nüanslar buluyorum. Buradan, bir cadı kazanından yükselen ruh gibi yeni bir çalışma alanı doğar: Gezegenler arası toplumlarının psikolojisi.

images (83)
images (83)513×597 30.5 KB

Tüm bunlar, orijinal konseptlerimi yeniden derinlemesine değerlendirmeme neden oldu. Başlangıçta ben de herkesin attığı adımı atmaya, suçluları aramaya ve günahkarları cezalandırmaya, hatta bir lider olmaya hazırdım. Ancak o an hiçbir şeyin bana sarı gazetecilik atını kutlu sefere sürmekten, eski yanlışları düzeltecek olan kitabı yazmaktan daha fazla mutluluk vermeyeceğini hissettim.

Tekrar değerlendirme, aklımdan çıkmayan sorular doğurdu. Şimdi inanıyorum ki, evrim ya da geri evrim, ölümden asla vazgeçmez, şimdiye kadar hiçbir toplum mutlak bir zirveye ulaşamamıştır, hiçbir insan eşit yaratılmamıştır. Aslında, soyut bir eşitlik yaratma girişimlerinin, eşitlik isteyenlere geri dönen bir adaletsizlik batağı yarattığına inanıyorum. Bizim aramamız gereken idealler, eşit adalet ve fırsat eşitliğidir, ancak idealleri insanların yönettiğini ve insanların eşit yeteneklere sahip olmadığını kabul etmeliyiz.

Ama nasıl bu hale geldik? Güçlü yaratılırken, güçsüz olan hangi rolü oynar? Bir lider hataları kabul edemezse, bu hatalar gizlenir. Liderlerimizin mükemmel olması gerektiğini kim söylüyor? Bunu nereden öğrenecekler?

Ej0d84fXYAIHB_I
Ej0d84fXYAIHB_I1231×774 209 KB

Füge bakın. Müzikte füg, tek bir temanın birden farklı şekilde oynamasına dayanır. Bazen karşılıklı etkileşim esnasında dans eden özgür sesler vardır. Uyum, ritim ve melodide ikincil temalar ve zıtlıklar olabilir. Ancak tek bir sesin ana temayı takdim ettiği andan itibaren, bütün parça tek bir yapıya bürünür.

Peki bu ekolojik fügde, benim enstrümanlarım nelerdi? İmgeler, çatışmalar, kendi içine dönen ve bambaşka bir şeye dönüşen şeyler, mitolojik figürler ve ortak mirasımızın derinliklerinden gelen garip yaratıklar, teknolojik evrimimizin ürünleri, insani arzu ve korkularımız…

Dünyanın en önde gelen yaban hayatı sanatçılarından ve illüstratörlerinden biri olan John Schoenherr’in aynı görüntülerle kafamda yaşadığını öğrenince şaşırdığımı tahmin edebilirsiniz. İnsanlar, Dune resimlerini resmetmeden önce John ve benim daha önce hiç görüşmediğimize inanmakta zorlanıyorlar. Sizi temin ederim ki bu tablolar benim için harika bir sürprizdi.

default
default700×551 73.7 KB

Frank Herbert ve eşi Beverly, evlerinin oturma odasında oturuyor. Duvarda asılı Dune tabloları, Schoenherr’in eserleri.

Herbert'in "Dune'un daha mükemmel bir görsel temsilini hayal edemezdim." dediği John Schoenherr'in Dune çizimleri için tıklayın.

18x7idhgxouiujpg
18x7idhgxouiujpg1000×729 94.3 KB
18x7if4nwinspjpg
18x7if4nwinspjpg1000×740 171 KB
18x7ify98ctg9jpg
18x7ify98ctg9jpg1000×718 94.3 KB
dune-John-Schoenherr-16
dune-John-Schoenherr-16950×693 65.2 KB
dune-John-Schoenherr-17
dune-John-Schoenherr-17950×696 90.6 KB
dune-John-Schoenherr-26
dune-John-Schoenherr-26950×696 63.3 KB
dune-John-Schoenherr-27
dune-John-Schoenherr-27950×696 51 KB
dune-John-Schoenherr-38
dune-John-Schoenherr-38950×695 86.4 KB
dune-John-Schoenherr-39
dune-John-Schoenherr-39950×689 55.8 KB

Ski-Ffy: THE ILLUSTRATED DUNE

Sardaukar’lar, Arrakis’in yıpranmış taşları gibi görünür. Baron’un göbeği bir dünyayı yutabilir. Ornitopterler, karada avlanan böceklerdir. Kum solucanları, dünyamızda canavarca yetiştirilen Gemi Kurtları’dır. Stilgar, bize bir büyücünün tehdidiyle bakar.

Beni özellikle memnun eden şey, Dune’u yaratırken kafamda şekillenen görüntüler ile bu tabloların iç içe geçen temalarını, füg benzeri ilişkilerini görmek.

images (84)
images (84)515×595 19.5 KB

Frank Herbert ve Dune filminde Paul’u canlandıran Kyle MacLachlan.

Bir Escher litografisinde olduğu gibi, kendimi paradoksa dönüşen temalara sardım. Paradoksun temeli, insanın zaman görüşüyle ​​ilgiliydi. Ya Paul’un geleceği görme armağanı, kader ağına sarmalanmış değil midir? Yine de geleceği görmek, sürprizleri ortadan kaldırır ve aslında sınırların her zaman tutarsız olduğu, hiçbir zaman kanıtlanamaz olanla karşılaşılan matematiksel olarak kapalı bir evren kurar. Bu bir koan, Zen zihin-kırıcısı gibidir. Giritli Epimenides’in “Bütün Giritliler yalancıdır.” dediği gibi.

Attığınız her sınırlayıcı adım, vizyonunuzu daha büyük bir evren sonsuzluğunda ve daha küçük evrenlerde sonsuza dek barınan daha büyük bir evrene doğru yönlendirir. Zaman ve mekanı ne kadar ince bölümlere parçalarsanız parçalayın, her küçük bölüm sonsuzluğu içerir.

Fakat bunun anlamı doğrusal zamanı kesip, olgunlaşmış bir meyve gibi açabileceğiniz ve sonuçta ortaya çıkan bağlantıları görebileceğiniz anlamına gelebilir. Önceden bilebilir ve doğru tahmin edebilirsiniz. Bir kez daha kader ve paradoks demektir bu.

Kusur; tanımlama yöntemlerimizde, dillerde, sosyal iletişim ağlarında, ahlaki yapılarda, felsefelerde ve dinlerde yatmalıdır - bunların hepsi de sınırların olmadığı bir dünyada üstü kapalı sınırlar taşır. Ne de olsa Paul Muad’Dib, Dune’da defalarca söyler bunu.

1600879960381_220937072
1600879960381_2209370721128×1128 153 KB

“Kesin bir tahmin mi istiyorsun? O zaman sen yarını reddedip sadece bugünü istiyorsun. Esas muhafazakar sensin, sonsuz değişken bir evrende hareketi engellemeye çalışıyorsun. ‘Olmak’ fiili hepimizi aptal yapar.”

Elbette Dune’da ve üçlemenin tamamında başka temalar ve fügal etkileşimler de var. Dune Mesihi, temayı klasik bir şekilde tersine çevirir. Dune Çocukları, birbiriyle etkileşim içinde olan temaların sayısını artırır. Bununla birlikte, bu komplike karışıma daha fazla yanıt vermeyi reddediyorum. Çünkü bu fügün modeline uyuyor. Kendi çözümlerinizi kendiniz bulun, sakın bana lideriniz olarak bakmayın!

Ve birisi sana yeni bir tarikata girip girmediğini sorarsa, benim yaptığımı yapın: Arkanıza bakmadan kaçın.

1590085575415_250956459
Frank Herbert, 1980.

Kaynak:

17 Beğeni
8

20201008_170752
20201008_1707522268×4032 2.83 MB
20201008_170759
20201008_1707592268×4032 2.66 MB

Bana bunu yaptıranlar utansınlar efendim…

6 Beğeni