How i met your mother
Çok fazla belaltı diyalog olduğu için “başlayıp 2 bölüm sonra bıraktığım bir dizi daha” olacak diye düşünüyordum ama 4.sezonu bitirmek üzereyim 
4.sezon ilk 3 sezondan daha güzeldi bence. “Awesome” gidiyor 
Favori karakterim tabii ki Barney.
Bitirince ne yapacağım diye şimdiden düşünmeye başladım. Kolay kolay bir diziye bağlanamıyorum, genelde 2 bölüm izleyip bırakıyorum dizileri. Friends’e biraz bakayım dedim, pek hitap etmedi. Fazla eski duruyor.
Afişe bayıldım, disney plus gelse de izlesek.
Aslında How I met Your Mother , ingiliz dizisi Coupling’ten uyarlamadır. Coupling 4 sezon çok eğlendirici bir dizidir. Yıllar önce Coupling’i bayılarak izleyen ben, How I Met Your Mother’ı beğenerek 4-5 sezon izlemiştim.
İngiliz mizahına aşinaysanız ve seviyorsanız kesinlikle Coupling’e şans verin.
Not: How I met Your Mother’a bel altı diyorsanız, Coupling daha fenadır.
Ben uzun soluklu komedi dizisi arayanlara her zaman The Office tavsiye ederim. İlk 3-5 bölümde sabredebilirseniz devamı çok güzel gelir.
Bitirince bakayım madem, office’i de merak ediyordum. Community’yi izlediniz mi?
Hiç izlemedim. Tavsiye ediyorsanız birkaç bölüm izlerim.
Yok ben oyungezerde görmüştüm oradaki yazar çok beğeniyordu 
Netflixte de vardı belki izlemişsinizdir diye sordum. HiMYM yi bitirince birkaç bölüm birkaç bölüm dizi turlaması yapacağım hangisine ısınırsam artık
Community efsanedir. Hele 3. Sezon. İlk sezon başları biraz sönük gelebilir.
Aslında merak ettiğim birkaç dizi daha var community ile birlikte de başlamıyorum. Aynı anda 2 3 dizi izleyemiyorum
Farklı türde komediler ama hem Office hem Community ye bende bir tavsiye bırakayım o zaman 
.
Coupling de hasıraltı efsanelerden yıllar yıllar önce ilk sezonunu izleyebilmiştir bölük pörçük. Şimdiki internet imkanları ile bir boşlukta girişmek lazım aslında .
Herkesin beğenisi farklı ama How I Met Your Mother hoş bir dizi. Coupling ise hakikaten komik bir dizi.
Coupling’i ben de çok beğenirdim. Ne yazık ki hem HIMYM’in hem de Coupling’in arka planında gülme efekti var. 20 yıl önce gözüme batmazdı, ama artık komedi dizileri için ilk kıstasım. Şaka maka izleyiciyi salak yerine koyuyorlardı.
Neyse ki artık kalmadı galiba o saçmalık.
The Office’e katılıyorum, benim de komedide ilk 3’ümde. Diğer uzun soluklu favorilerim Curb Your Enthusiasm ve Parks and Recreations.
Bunların yanına daha yenilerden After Life, Fleabag, The Kominsky Method, Loudermilk, Mythic Quest ve What We Do In The Shadows koyulabilir.
Hocam aşağıdaki dizileri de izlemenizi tavsiye ederim.
Üstat beğenilerimiz birbirine çok yakın. Coupling, The Office, ve hepsinden çok Fleabag. Fleabag televizyonda son 2-3 yılda izlediğim en güzel şeylerden biridir.
O sebeple diğer önerilerinizi kesinlikle izleyeceğim.
Mot: After Life’i izlemiştim şimdi hatırladım. Kaminski Method’u ise eşim izlerken, ben kitap okurken yarım yarım gördüm.
Teşekkürler hocam not ettim.
La Casa De Papel 1. Sezon
Bittiğine ve malum spoiler’leri yediğime göre başlayabilirim dedim. Bugün başladım, şu an 7. bölümdeyim, fikir aslında güzel ama üç ciddi sorun var benim için:
1- Karakterler arası cinsel agresyon çok fazla. Tokyo ile Nairobi’nin Profesör’ü saat 4’de threesome’a davet etmesi mi dersin, pazarlıkçı olarak atanan kadının takımındaki anti terör uzmanlarından şişman olanının kadının eski fuckbuddy’si çıkması mı dersin, e yuh artık dedim.
2- Berlin gerçek bir toksik alpha. Nefret ettim her sahnesinden. Profesör’ü “beni cezalandıracaksın” diye tehdit ettiği sahnede artık karakterin zerre gerçekçiliği kalmadı gibi. Şimdiden Kore versiyonunda Player 218 reis’in yorumunu merak ediyorum öte yandan.
3- Sezon finaline yaklaştıkça zaman aralığının kısalması. Hani olay dünyayı kurtarmak filan olsa anlarım da birkaç saatlik olay birkaç bölüme çıkınca olaydaki konsantrasyonumu büyük ölçüde yitiriyorum. Sanırım burada ona bağlayacaklar.
Stockholm sendromununa apayrı bir seviye kazandıran Mercedes, seviliyorsun. <3
Dediğim gibi fikir güzel, bitiririm ben bu diziyi.
Bu diziyi ilk çıktığında da merak etmiştim ama Valiant kendi sitesinde ücretli üyelik ile yayımladı. Bu sene kazanacağını kazandığını düşünüp herhalde diziyi film versiyonunu ortaya saldı hadi sizde izleyin diye. Zaten topu topu 1 saat 15 dk ediyor. Dizinin bir olay örgüsü ya da karakter anlatmaya bile tenezzülü yok. Bayağı Ninjak giriyor ilk sahnede,birkaç bir şey söylüyor, kötü abla ve yaverleri geliyor, sevgilisini öldürüyor (spoiler değil bunlar, bayağı kendi açıklamasında yazıyor dizinin), kankinin eski karısı ile kızını kaçırdık, şöyle büyülü lanetli bir kitap var onu getirmezsen sonu sevgilin gibi olur diyor. Sonra da Ninjak abiye takip cihazı yerleştirip gidiyor. Sonrası ise resmen pata küte ilerliyor. Mesela arkadaş grubu ki sürekli buna sen böyle bir adam değilsin, neden kitabı çalıp, kaçıyorsun diyor sürekli de eee bu adam nasıl adam o zaman abilerim ablalarım? Ya şu lafı kullanmaktan vazgeçin ya da şu adamı bir anlatın bize. Ya da bunun kankisinin eski karısını 100 kere arayıp kızı okuldan alamayacağım, işim çıktı… diye sesli mesaj bırakana kadar bir gariplik olduğunu fark etmemesi yuh dedirtti. Kadının cep telefonundan aradın yok, ev telefonundan aradın yok, iki yere de sesli mesaj bıraktın yok işte yok kadın. Biraz şüphelen yani değil mi?Yok, o ille kankim bana neden kazık attı diye kendini yiyecek deri koltuğunda. Ve belki bunların yanında en masumu ama en can sıkıcı şey Ninjak’ın maske olayı. Abiciğim tamam oyuncu belli ki biraz yüzüm gözüksün acep demiş ama dövüş esnasında diğer eleman tarafından boynundan yukarı doğru fırlatıldığı için maske düştü ona tamamım da bu abi neden maskesiz kaçtı diğer adamı peşine bir süre düşemeyecek halde bıraktığı halde ki bu maske kurşun geçirmez falan yani hayatını koruyor.Tamam herhalde bu maskesiz devam edecek diyorsunuz hayır o da değil, kafasına göre takıp çıkarıyor…Anlatılacak o kadar çok şey var ki aslında kötü olarak ama garip bir şekilde eğlendiğimi fark ettim dizi bittikten sonra. Kostümler mini bir dizi için çok yukarıda bir seviyede, özellikle Ninjak’ın cidden Ninja olsam ben bunu giyerim derecesinde iyi. Oyunculara pek oyunculuk gösterebilecekleri sahne verilmemiş ama emekli Deadshot abi bence cidden fena oyuncu değil aslında. Tipi de tam şey böyle anti-kahraman tipi. Arada kullanın abiyi bence. Hala emekli olamamış (Evet, en son 2019 daki sezonda da çıktı Power Rangers’ta, breh breh breh) Yeşil Ranger abimiz J.D.F ise hala sadece dövüş kariyerinden dolayı sektörde olduğunu kanıtlar nitelikte. Düz yani adam düz. 93’te neyse şimdi de o. Diğer oyuncular da eline gelen ne varsa oynamış, sorun göremedim küçük kız hariç. Yani bir sahnesi var, yaptığı mimikleri insanlar yapmıyor, öyle bir yüz ifadesi cidden bu zamana kadar görmedim. Ama şunu söyleyeyim toptan Vin Diesel’in Bloodshot filmini izleyeceğinize cidden bunu izleyin daha iyi.
Geçtiğimiz aylarda kitabı okuyup pek içine girememiştim. 5 bölüm izledim çok hoşuma gitti, izlemeye devam.
Dizisi kitabından daha güzel.
