Hangi Dizileri İzliyorsunuz?

bobbsburger

Futurama gibi bir efsaneyi izledim ve bitirdim. Disenchantment ve The Simpsons dizilerinde de güncele yetiştim. Büyük bir boşluğa düşünce önüme Bob’s Burgers çıktı. Daha önce görmüştüm ama ilgimi çekmemişti. Bir bakayım nasılmış diye izlemeye başladım ve kendimi durduramıyorum artık. Seslendirmeler, karakterler, espriler, konular ve konuların çok güzel şekilde yönetilmesiyle ortaya çok başarılı bir iş çıkmış. Fakat bu dizi yeterince ilgi görmüyor gibi geldi bana. Dünya geneli nasıldır bilemem ama Türkiye’de neredeyse kimsenin bu diziyi izlediğini görmedim. Hatta bir bölümün altındaki yorumda ‘‘Sadece ben izliyorum sanırım.’’ yazmış birisi. Bob’s Burgers benim için gerçekten altın madeni gibi oldu şu sıralar. Her gün iki bölümle sınırlandırıyorum kendimi. :sweat_smile:

2 Beğeni

Diziyi çıktığı gün çıktığı saat izlemeye başlamış birisi olarak Squid Game hakkında uzuncana yazmak istediğim şeyler var ama her seferinde ürküp vazgeçiyorum. Özetle, yarışmacılara seçim hakkı verilmese, hatta ortada bir para ödülü filan da olmasa, tüm olay onlara işkence edip öldürmek olsa yada tüm oyun tanrısal, doğaüstü bir takım varlıklara bağlanıyor olsa (Alice on Borderland, As Like Gods Will, GANTZ örneklerinde olduğu üzere), hatta Platform örneğinde olduğu üzere dizi işlediği dünyaya ilişkin neredeyse tek bir tutarlı şey bile anlatmayıp izleyicinin önüne suspense of disbelief açısından acınası bir senaryo sürüp metaforlarını bu şekilde sunmuş olsa şu an diziyi gömen çoğu insan bu diziyi yerlere göklere sığdırmayacak mıydı, merak ediyorum. Diziyi eleştirenler tüm bu Ölüm Oyunu konseptini bireysel borçlanma sarmalından kendini erdemli gören her bireyin bir noktada (Oyuncu 456 için bu Bilye Oyunu idi) kendi kişiliğini askıya alacağı bir eşik noktası ile karşılaşabileceğine dek sayısız ibret noktası üzerinden yeniden inşa edildiğini nasıl görmezler, nasıl yanlış anlarlar, hayret etmemek içten değil. Westworld finalinde Maeve’nin tren istasyonundan kasabaya geri dönmesine kimse gözünü bile kırpmazken Oyuncu 456 uçaktan geri döndüğünde öfkeden kendilerini kaybedenler görmek şahsen beni her seferinde acı acı gülümsetti diyebilirim en basitinden. Benzer şekilde VIP’lerin açıkça Westworld metalitesinin ironik bir temsili olduğunu düşünüyorum. Dizinin en eleştirilen sahnelerinden olan, ışıklar sönüp oyuncuların kendi kaderine bırakıldığı anda bile bunun Thomas Hobbes’in Leviathan’ında olduğu üzere, o noktaya dek kendi tekilliklerine takılı kalmış insanların kaotik bir etki ile karşılaşıp gruplaşma ve adına devlet dediğimiz yapıyı oluşturmak zorunda kalışlarına ince bir gönderme olarak görmüş, camcı ustasının ölmesi dahil birçok noktayı dizinin aynı zamanda meritokrasi konseptinin bir eleştirisi olarak algılamıştım. Dizinin kanımca en büyük üç eksisi var, birincisi dizinin ada dışı sahnelerin tamamına yakınını Oyuncu 456 üzerine yığarak Lost benzeri olası bir çoklu bir bakış yaratma imkanından çoğu karakter için vazgeçmiş olması, bayan karakterlerin öne çıkış anlarının nispeten az ve etki olarak olması gerekenin altında olması, son olarak da organ mafyası ile ilgili kısımların izleyicinin dikkatini bir süreliğine dağıtmak için eklendiği belli ama son tahlilde diziye çok da birşey katmayan bir screentime kaplaması. Bunları es geçersem oyunculukların çoğu zaman iyi olduğu, renk kullanımı ve propların ders konusu olarak okutulabilecek denli iyi olduğu, yaşadığımız dünyayı kaçış edebiyatının beylik tabancası olmuş tema ve klişelerini pek başvurmadan afişe eden gerçek bir sosyal derinlikli kurgu örneği.

10/10

Arcane.

+16 hikayesi ve çok iyi işlenmiş karakterleri ile, değme animasyon stüdyosunu yerin dibine sokacak kalitede bir animasyon ile, seslendirmeleriyle 2021 yılının en iyi yapımı. Elim WoT’a gitmiyor şunu izledikten sonra. Baştan aşağı başyapıt. Forumda kimse izlemiyor mu, cidden konuşanı yok.

6 Beğeni

Ben şimdilik ilk bölümünü izledim. Cowboy Bebop’tan sonra buna başlayacağım. Ama ilk bölümden benim izlenimlerim de iyi yönünde.

1 Beğeni

Verdiğiniz 2 örneği bilmiyorum ama buna rağmen 2 bölüm sonunda baygınlık geldi. Orijinal, özgün bir şeyler bekliyordum. Bayık bir dizi bence, bitirebilirsem umarım buna değer :smile:

Sadece çizimler güzel olur diye izlemeye başlamıştım ama hikaye örgüsü, karakterler ve animasyon kalitesinde beklentimi bayağı aştı. İlk 6 bölümü keyifle izledim son 3 bölüm için acele etmek istemiyorum tadını çıkara çıkara zamana yayıp izleyeceğim.

1 Beğeni

Bugün Arcane’i izlemeyi planlıyorum. Sonrasında da Zaman Çarkı için watch party yapacağız. :smirk:

2 Beğeni

Son üç bölüm kaldı izlemedigim nasıllar, üçüncü bölüm gibi vurucu bir bölüm var mı ?

1 Beğeni

İzle ve gör :wink: . Son bölümün son 15 dakikası bence efsaneydi. Gerçi 7. Bölüm sonu da öyleydi.

1 Beğeni

Ted lasso bu yıl izlediğim en iyi diziydi.
bu hafta ilk sezonu bir daha izledim.

3 Beğeni

Küçükken RPM, Samurai ve Megaforce’u TV den izlemiştim yayınladıkları zaman ama hiç kökenine inmemiştim, bu çılgınlığın, bu külliyatın başlangıcı ne diye, Netflix’e de gelince indirdim okula giderken falan izlerim diye ve hayatımda izlediğim en sürreal ve en garip işle karşılaştım. Baştan iki astronotun Rita Repulsa’nın kapsülünü bulup bulmaz hiç Nasa’ya falan haber vermeyip ya da aslarında kim varsa biri diğerine sen şu uçtan ben bu açtan tutayım diye kapağı kaldırıp ablanın matruşka bebek gibi fırlaması ile dedim ki muhteşem bir şey izleyeceğim kesin. İki normal adamın kuvvetiyle açılan kapağı Rita büyücü olmasına rağmen bilmem kaç bin yüzyıldır açamamış içinde bayağı ayıkken hem de. Sorgulamadım devam ettim ve devam ettikçe dedim ki hayatım cidden çok sıkıcıymış yav bunu izleyene kadar. O kadar her şey saçma ki bir süre sonra salıyorsun, saçmalıklarla eğlenmeye bakıyorum artık. Zaman kavramı, hikaye devamlılığı… kim sallar demişler yazarlar ve cidden bir salise sallanmıyor, muhteşem. :joy_cat::joy_cat:Yarın tramvayda kaldığım yerden devam edeceğim bu arada.

2 Beğeni

Bence bu bitince Fantastik Türk Sineması filmlerine de bulaşabilirsiniz. Çoğunda o saçmalıklara takılmayı bırakıp zevk alarak izleme hissi var. Hepsi “O kadar kötü ki çok komik” seviyesinde kötü. En meşhuru Dünyayı Kurtaran Adam ama benim en zevkle izlediğim Süpermen Dönüyor olmuştu. Evet ilk film olmasına rağmen adı Süpermen Dönüyor. :joy: Tarkan filmleri ve Yarasa Adam Bedmen gibi Hollywood filmi çakmaları da harikaydı. Hollywood o dönem ne yapsa çakmasını yapmışız.

İşin komiği bu sezondan 7 yıl sonra Carter Grayson diye bir karakter geliyor seriye ve hayatı sorgulatıyor.Carter sürekli mükemmel olmalıyım falan diye kendini yırtıyor, hatta izin gününde diğer rangerlar plajda eğlenirken, bu Türk Beden Eğitimi hocası eşofman takımıyla dağda bayırda kendini parçalıyor.En son patronu gelip insansın sen, mükemmel olamazsın git tatil yap falan diye iteklemek zorunda kalıyor, sonradan da spoilerlı olaylar olsa da en son Hawaii gömleğini giyip plaja iniyor. Bayağı özünde Rangerlar da insan bölümü var sezonda Carter’ın üstünden. 7 yılda böyle bir karakter nasıl yaratabildiniz aşırı merak ediyorum ki ondan sonraki sezonda da Wes ve Jen mevzusu var yani.

1 Beğeni

Türü Kamen Rider külliyatından takip etmenizi öneririm. Özellikle 1987 sonrası 2008 öncesi Kamen Rider serileri gerçekten çocuk serisi olarak geçmelerine karşın grotesk denebilecek yaratık dizaynları olsun checkhov’s gun’lı senaryolar olsun yada drama dozu olarak Power Rangers ile kıyaslanamayacak örnekler. Power Rangers serilerinin dayandırıldığı ve bir tık düşük yaş grubuna hitap eden Super Sentai serileri ise arada bir birilerinin ölebilmesi, bir dönem Marvel ile omuz temasına girmesi, Anime sektörünün o dönem en bilinen simalarına canavar/mentor seslendirtmeleri hatta kadrosunda Japon yetişkin videosu sektöründen oyuncu kullanmaları açısından Power Rangers’e göre daha iyi bir seçim olurdu.

1 Beğeni

Apayrı bir bakış açısıyla izlenmesi gereken, apayrı bir kafa yapısı bir seri bu da.

Hadi hepsini geçtim, kaç dizide Türk dönercisinde kuyruğa girmiş kahramanlar yada bir kötü organizasyon patronu görebilirsiniz ki?

2 Beğeni

Ahahaha daha dün gece işteyken televizyonda 8x8 programında karşıma çıktı bahsettiğiniz filmler. İnanılmaz bir hayalgücümüz varmış o zamanlar. Özellikle Örümcrk Adam’ın anti kahraman olup düşmanına farelerle eziyet etmesine bayıldım. :robot:

Power Rangers’ta Forever Red’de aydaki uzaylı üssünde bayağı Ikea yemek masası gördüğümden beri herşeye inanırım, o dediklerinizi de görmek isterim :joy_cat::joy_cat:

1 Beğeni

Son bir kaç haftadır Kulüp ve Arcane animasyonu hariç hep polisiye ve gerçek suç belgeselleri izledim.

Kulüp
Netflix’de yayınlanan en kaliteli Türk dizisi olmuş bence. Sonlara doğru Raşel sayesinde baymaya başlasa da oyunculuklar ve atmosfer çok çok iyiydi.

10/7

The Chesnut Man

Danimarka yapımı bir polisiye. Öldürdüğü kişilerin yanına kestanelerden yapılma minik adamlar bırakan bir katilimiz ve onu yakalamaya çalışan (tabi ki özel hayatlarında bir sürü sorunları olan) iki dedektifimiz var. Diğer İskandinav polisiyeleri kadar ağır değil ama ara ara mantık hataları da yok değil.

10/7

Catching Killers
Gerçek suç belgesellerini çok severim. Netflix’in en sevdiğim tarafı gerçekten kaliteli suç belgeselleri çekmesi oluyor. Bu belgeselde de ünlü seri katilleri yakalayan dedektiflerin yaşadıklarını ve katilleri nasıl yakaladıklarını onların anlatımıyla izliyoruz. Sadece üç bölüm çıkmış ama eminim devamı gelecektir.

House of Secrets: The Burari Deaths
Uzun zamandır beni bu kadar etkileyen bir olay izlememiştim.

Where is Marta?
2009 yılında İspanya’nın Sevilla şehrinde kaybolan 17 yaşındaki bir kızın kaybolduğu geceden itibaren ailesinin ve arkadaşlarının yaşadıkları, Marta’yı arama ve zanlıların yakalanma ve dava süreçlerini izliyoruz. Suç belgesellerini hem seviyorum hem de izlerken çok üzülüyorum. Marta olayına ve ailesinin yaşadıklarına da çok üzüldüm. Ayrıca ülkeler, kültürler ve dinler değişse dahi “onun orada o saatte ne işi varmış?” “O da öyle giyinmeseymiş” zihniyetinin her yerde olduğunu görmek beni epey sinirlendirdi :frowning:

Arcane
League of Legends oynamıyorum sadece arada Teamfight Tactics oynarım. Karakterlerin bir kısmını orada daha önceden görmüştüm ama arka planını hatta bir arka planı olduğunu bile bilmiyordum halbuki varmış. Şehirler, karakterler vs çok geniş bir evren. Animasyonu çıkmadan önce açıkçası dandik birşey diye düşünmüştüm ama izlemeye başladıktan sonra BAYILDIM! Oyun hakkında fikri olmayan insanların bile izleyebileceği çok kaliteli, başı sonu harika ilerleyen bir animasyon. Bence mutlaka bakılmalı. İkinci sezonu da geliyormuş :heart_eyes:
10/10

6 Beğeni

https://www.megabayt.com/wp-content/uploads/2021/10/hellbound-v2.jpeg

Hellbound (2021)

Az önce bitirdim, 3 bölümlük efsane bir miniseri yapmak yerine 6 bölümlük, plothole’larla dolu ve alenen cliffhanger biten bir webtoon fragmanı yapmışlar. Kötü demeye dilim varmıyor daha çok harcanmış bir potansiyel. Çünkü 1-2-3 olarak gerçekten sevdim bu hikayeyi. 4-5-6’yı direkt atlayabilirsiniz zaten 1-2-3 ile tek ortak karakter avukat olan kadın ve deli tiktokçu adam. Ayrıca polisin hikayesinin bir yere bağlanmamış olduğu için son tahlilde pek bir anlamı da olmadı. Tıpkı belgeselci adamın 4. bölümde hikayeye girip son bölüme kadar fake başrol olarak kullanılmasının manasızlığı gibi. webtoon’u okursam eminim daha geniş anlatılıyordur ama şu haliyle yarısında tepe yapıp sonrasında inişe geçen bir başka Netflix işi olmuş.

Muhtemelen son bölümde olan malum şeye kadar herşeyin bir tür divine test olduğunu düşünmemizi istediler ve öyle bitirdiler. Böyle bir hikayeyi daha ilginç şekilde de bitirebilirlerdi. Fantastik gibi görünen bir hikayeyi pseudo sci fi de olsa bilimkurguya bağlayabilirlerdi mesela. Büyük bir fırsat kaçmış. Yine de 3. bölümdeki Watchmen kalitesindeki plot twist’den dolayı ayrı bir yerde anacağım bir yapım olacak.

1 Beğeni

Arcane

Hayatımda bir kere bile oyunu oynamadım. Kart versiyonunu bir süre oynadım. Ve çizim yaptığım için ara sıra buradaki şampiyonları çizmemi isteyen arkadaşlarım olmuştu. Karakterleri bu sayede biraz tanıyorum. Şansıma bildiklerim içinden, en sevdiğim Jinx ana karakter olmuş. Kendisi LoL’ün Harley Quinn’i sanırım. Bildiğim karakterler icinde Jinx için çok güzel bir köken hikayesi yazılırdı zaten, deliliğinin arkası boş kalmamış güzel güzel işlemişler; sonra da aksiyona geçiyorlar.

Aslında çoğu şampiyon için bu tarz diziler gelecektir. Seyir zevki verecek bir çok hikaye var yarattıkları dünyada. Arcane için shounen desem yanlış ifade etmiş olmam herhalde, teknik bağlamı göz ardı edersek. Vermek istedikleri duyguları alıyor insan. Kötüleri yumruklamak, çaresizlere duygulanmak. Üç bölümünü izledim daha dizinin ama gayet beğendim şimdiden. İkinci sezonu da yoldaymış. Onu da izlerim.

Sizden görüp başladım. Haberim bile yoktu. Teşekkür ediyorum vesile için :)) benden size gelsin xd

2 Beğeni