Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Blood Music - Greg Bear
Bu novelette’i (nasıl çevirmek lazım acaba) Hugo ödülüyle ilişkili novelettle’ler arasında buldum, 1984’ün kazananı. Greg Bear ismi kulağıma sıkça çalınan bir yazardı zaten ve okumak istiyordum. Türkçede sanırım sadece bir kitabı (ya da serisi) var İthaki’den çıkan. Daha fazla uzatmadan hikayenin bütün akışı:

Hikayenin anlatıcısı tıp fakültesinden eski arkadaşı, uzun zamandır görmediği Vergil Ulam’la karşılaşır günlerden bir gün. Okulda şişman, eşek şakaları düşkünü ve sivri bir karakter olan Ulam incelmiş ve zarifleşmiştir. Çok geçmeden sırrını hikayenin anlatıcısına açar. Bir genetik araştırma laboratuvarında çalışmış ve kendi kanı üzerinde deneyler yaptığı fark edildiği için de buradan kovulmuştur. Ne var ki deneyleri başarılıdır ve ak yuvarlarını genetik olarak değiştirerek kendine tekrar enjekte ettiği kanı onu dönüştürmekte ve evrimde başka bir noktaya doğru taşımaktadır.

Fakat bu tam olarak Ulasm’ın evrimi değildir. Zira kendine enjekte ettiği kan bilinçlenmiş ve Ulam’ın içindeki evreni keşfetmeye başlamıştır. Ulam artık bir galaksidir ve bu galaksinin içindeki medeniyetlerin galaksinin bilinçli bir canlı olduğunu keşfetmesi çok uzun sürmeyecektir. Bu aşamada içindeki medeniyetlerin çokluğu karşısında Ulam zavallı ve tek bir bireydir.

İşler çığrından çıkmaya ve medeniyetler Ulam’ın dışına bir çeşit köpük biçimde sondalar (Ulam’ın deyimiyle astronotlar) yollamaya başlayınca Anlatıcı Ulam’ı ve bütün medeniyetleri öldürür.

Ne var ki artık içinde olduğu medyumu tanımış olan bu canlılar Anlatıcı’ya da bulaşmıştır. Sonra da Anlatıcının sevgilisine. Her ikisi de çok geçemeden dönüşüme girer ve kanlarındaki medeniyetler için sorun çıkarmayacak derecede hareketsiz organik yığınlara bir nevi ağaca dönüşürler. Ki oturdukları dairenin su tesisatı aracılığıyla bu salgın her yere yayılır.

Hikayenin minimal olmasına rağmen çok etkileyici olduğunu söylemeliyim. Bu minimallik hissi kurgudaki bri eksiklikten mi kaynaklanıyor emin değilim fakat. Greg Bear’ın aynı isimde bri de romanı var. Sanırım bu hikayeyi genişleterek bir romana dönüştürmüş ki bu çok mantıklı. Hikayede daha geniş bir anlatımı hak eden ya da böyle bir beklenti oluşturan bazı yerler var. Romanı da okuyup hikayenin nereye doğru genişletildiğine bakmak iyi bir oyun olabilir. Mesela hikayenin salgın kısmı çok hızlı, adeta bir iki cümleyle oluyor. Romanın da bu noktadan genişlemiş olmasını bekliyorum.

Kapatmadan önce küçük bir not. Vergil Ulam’ın isminin Manhattan Project matematikçilerinden ve evrimsel biyolojinin matematiği üzerinde de çalışmış olan Stanislaw Ulam’dan geldiğini tahmin ediyorum. Muhtemelen daha isabetli bir seçim dijital ortamda evrim üzerine çalışmış Nils Aals Baricelli olurdu.

13 Beğeni