Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Jack McDevitt - The Engines Of God’ı okuyorum.

Hem bilimkurguya hem de arkeolojiye çok fazla merakım olduğundan (çocukken büyüyünce hep arkeolog olmak isterdim :slight_smile: ) bu ikisinin karışımı olan The Engines Of God’ın ayıla bayıla okuyacağım bir kitap olması kaçınılmazdı nitekim öyle de oldu. :slight_smile: Kitabın henüz yarısında olduğumdan bu yazıyı hikaye nedir? Neden bahseder diye kısa bir bilgi olsun diye yazıyorum. Yorum yapmayacağım.

(Hikayeye giriş mahiyetinde sadece yaklaşık 40 sayfalık bir kısımdan bahsedicem. Süprizbozan’lık bir durum söz konusu olmamakla birlikte “Ben hikayenin başına ait detayları bilmek istemiyorum.” diyorsanız okumayınız.)

22’inci yüzyılda insanlık teknoloji açısından oldukça gelişmiş ve güneş sistemindeki gezegenlere seyehat etmeye başlamıştır. Bir keşif görevi sırasında Saturn’ün uydusu olan Iapetus’da üzerinde anlaşılmaz yazılar bulunan bir kaidenin üzerinde duran, kollarını Saturn’e doğru uzatmış, buzdan yapılmış grotesk bir anıt bulurlar. Karşılaştırma yapacak başka bir metin olmadığı için kaidede yazan yazı deşifre edilemez. Bu insanlığın dolaylı yoldan uzaylı bir ırk ile kurduğu ilk temastır. (Daha sonra farklı gezegenlerde, farklı cisimleri tasvir eden 13 anıt daha bulurlar. Bu anıtların üstündeki hiçbir yazı stili birbiriyle uyuşmamaktadır.) Bu sırada Dünya yavaş yavaş ölmekte, toplumlar bölünmekte, canlılık ve çeşitlilik azalmaktadır. Daha sonraki yıllarda Işık Hızından Hızlı seyehatin mümkün hale gelmesi ile insanlar çok çok daha uzak mesafeleri kısa zamanda katederek başka galaksilerdeki yaşanabilir dünyaları aramaya koyulurlar. Bu bilim ve keşif görevinden Academy isimli organizasyon sorumludur. Fakat uzay araştırma görevleri olağanüstü maliyetli projelerdir ve dünya benzeri yaşanabilir bir gezegen bulma şansı da oldukça düşüktür. Bu yüzden bir yandan dünyadaki kaos ortamı içinde yaşayan toplumlar, bu araştırmaların bütçelerinin kesilmesini ve kendilerine harcanmasını talep etmektedir. Herşeye rağmen keşif görevleri sırasında 3 adet dünya benzeri gezegen bulunur. Nok gezegeninde zeki canlı medeniyeti ile karşılaşılır, ilk uzaylı teması sağlanır ama gizli tutulur. Pinnacle gezegeninde yaşam 3 milyon yıl önce sona ermiştir. Bu gezegen hem çok uzaktadır hem de yerçekimi insan yaşamı için çok elverişli değildir. Son gezegen olan Quraqua ise insan yaşamına en elverişli gezgendir fakat bir o kadar da büyük sırları barındırmaktadır.

Quraqua’da yaşamış olan olan ırklar hakkında bilgi edinebilmek için 30 yıl boyunca arkeoloji çalışmaları yürütülür. Bu gezegende yaşayan ırklar oldukça yüksek felsefi sistemler geliştirmiş fakat teknoloji açısından bizim ortaçağımıza benzer şekilde oldukça geri kalmış durumdadırlar ve nedeni bilinmeyen bir şekilde iki kere aniden yok olmuşlardır. Bu çalışmalar sırasında bilim insanları Quraqua’nın uydusunda (ayında) bir şehir keşfederler. Bu şehir bir kısmı yakılıp yıkılmış çok büyük surlarla çevrili oldukça geniş bir şehir yerleşkesi olmasına karşın kayalara oyulmuş, yaşamaya uygun olmayan, tamamen görüntüden ibaret sahte bir şehirdir ve Quraqua’da yaşayan medeniyet bu şehiri gözlemleyecek teknolojileri olmadığı halde bu şehirin varlığından bir şekilde haberdardır.

Öte yandan bu gezegenin dünyaya benzer büyük okyanusları olmadığı için Terraforming (Dünyalaştırma) prosedürü uygulanması gerekmektedir. Gezegenin kutupları patlatılarak ve yörüngedeki buz kütleleri 50 yıl boyunca yağmur olarak yağdırılarak okyanusların oluşması amaçlanmaktadır. Terraforming işleminin yapılmasından ve gezegendeki tüm bilim insanlarının tahliye edilmesinden çok kısa bir süre önce sular altında kaldığı için gözden kaçmış bir tapınak bulunur. Bu tapınağın alt katlarında Iapetus’da bulunana benzer, canlı bir varlığı tasvir eden ölüm ile ilişkilendirilen 2. Anıt keşfedilir. Gizemi çözmek için bilim insanlarının üzerinde çalışılması gerekmektedir fakat Terraforming prosedürünün ertelenmesine hiçbir yetkili izin vermemektedir.

Bu anıtları yapan kimlerdir? Anıtların kaidelerinde ne yazmaktadır? Ne amaçla yapılmıştır? Neyi temsil etmektedir? Quaqua’daki medeniyetler neden bir anda yok olmuştur? Aydaki yerleşke ne amaçla kim tarafından yapılmıştır? Gezegen üstünde yaşayan medeniyet hiçbir teknolojisi olmadığı halde nasıl bu şehirden haberdar olmuştur? Terraforming prosedürü nasıl ertelenebilir? gibi birçok soru cevap aramaktadır.

Genel olarak durum bu :slight_smile: The Engines Of God, Academy serisinin ilk kitabı fakat baktığım kadarı ile kitaplar tek başına, standalone olarak okunabiliyor.

22 Beğeni