Her Yeni Güne Bir Yeni Kelime

Külhan

isim, eskimiş, Farsça kulḫan*

Hamamları ısıtan, hamamın altında bulunan kapalı ve geniş ocak, cehennemlik:

"Evin bir ucunda bir fırın, öbür ucunda bir külhan vardı." - Yakup Kadri Karaosmanoğl

7 Beğeni

Çile

Farsça çille

  1. Kırklık, kırk günlük süre,
  2. Tarikat erbabının kırk günlük halvet ve perhiz süresi, Hıristiyanlarda Paskalyadan önceki kırk günlük oruç” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Farsça çil چل veya çihil چهل “kırk” sözcüğünden +a ekiyle türetilmiştir.
4 Beğeni

Tekerrür

isim, Arapça tekerrur

Tekrarlanma:
"Tarihin bir tekerrürden ibaret olduğunu, şimdi bir kere daha öğreniyoruz." - Esat Mahmut Karakurt

2 Beğeni

Terennüm

Mırıldanma diye özetlemişler fakat “Hey aman, leleley, rim rara riri ram, dıley dıley…” gibi anlam ifade etmeyen nameli ifadeleri için kullanılıyormuş.

4 Beğeni

keslan / keslân

Uyuşuk, tembel, gevşek. Yorgun.

2 Beğeni

Emrivaki: Hiç bir hakka hukuka aldırış etmeden yapılan bir iş bir eylem. “Oldu bitti”, “Ben yaptım oldu”

Çopur: Çiçek hastalığından izler taşıyan, çiçek bozuğu olan.

4 Beğeni

Asfalya: Sigorta, şartel. Rumca kökenli bir kelimedir, genelde Ege’nin kıyı kesimlerinde kullanılır.

Gözü kör olasınca asfalya yine attı. Yenileri çıkmış sana kaç defa değiştirelim şunları dedim.

Aynı zamanda zamanda sinir bozulması gibi durumları anlatmak için bazı deyimlerde kullanılır.

Bizim Memmedin deli oğlan saba saba asfalyalarımı attırdı.

2 Beğeni

Mesuliyet

isim, (mesu:liyet), Arapça mesʾūliyyet**

Sorumluluk

1 Beğeni

Su: Yazılışını tam olarak bulamadım Sü’de olabilir; Sû’da ama bildiğim H2O anlamından daha farklı bir su. Anladığım kadarıyla bize ait çok eski bir sözcük.
Su. Asker, ordu. (Büyük larousse’ye göre) Kelimeye böyle bakınca aklımda kalan bir atasözü açıklaması netleşti. “Su uyur düşman uyumaz” (asker uyur ama düşman uyumaz) Bir başka kelime de Subaşı. Biliyorsunuzdur Subaşı kelimeside ordunun başı komutan anlamına geliyor. TDK’ya göre:
subaşı, (su’başı)

  1. isim, tarih Şehirlerin güvenlik işlerine bakan görevlilerin başı.

  2. isim Acemi ocaklarında küçük aşamalı subay.

  3. isim Osmanlılarda kapıkulu süvarileri arasından, savaş zamanı güvenlik işlerine bakmak, barış zamanı da vergi toplamak işleri için ayrılan kimse.

  4. isim Rumeli’de çiftlik kâhyası.

2 Beğeni

Su düşman demekse atasözü saçma olmuyor mu? “Düşman uyur, düşman uyumaz” anlamına gelmiyor mu?

1 Beğeni

büyük hata, Asker yerine düşman demişim. Teşekkür ederim uyarı için (yoksa “bu işi kasıtlı yaptım arkadaşları denemek için” mi demeliydim.

2 Beğeni

Birebir ve bire bir sözcüklerinin anlamı farklıymış.

Birebir:

1. sıfat Etkisi kesin olan:
"Fikrince, güya bu koku göğüs darlığına birebirmiş." - Sermet Muhtar Alus

2. sıfat, mecaz İstenildiği gibi, uygun.

Bire bir:

1. sıfat Aynı, tıpkı.

2. zarf Ölçü, miktar vb. özellikleri eşit olarak.

3. sıfat Yüz yüze, karşılıklı olarak:
Bu çalışmaları seçmenle bire bir görüşerek yaptı.

4 Beğeni

Söneyazmış buranın ateşi, harlayalım.
Mazın (Roman Dilinde): Güzel.

2 Beğeni