Gon Freecss, avcı (Hunter) olmak isteyen küçük bir çocuktur. Babası da avcı olmak için ailesini terk etmiş ve efsanevi bir avcı olmuştur. Gon da hem babası için bu kadar önemli olan avcılığı tanımak hem de dünyanın en iyi avcısı olmak istemektedir.
Gon 12 yaşına geldiğinde annesi istememesine rağmen avcılık sınavına girmek için evinden ayrılır. Bu sınavı geçmek için hem en zor koşulların üstesinden gelerek hayatta kalmak, hem de bu arada kendisi gibi avcı olmak isteyenlere karşı kendini korumak zorundadır.
1999 yılı yapımı Hunter x Hunter serisinin yeniden yapımıdır.
Buraya kadar türkanimeden alıntıladım. Şimdi kendi düşüncelerimi yazacağım biraz karışık bir yazı olabilir. Tanıtımı da kendi cümlelerimle yapmak isterdim ama baktım konu dağılıyor ben de bu şekilde uygun gördüm.
Üç hafta falan oluyor izlemeye başlayalı ve o günden beri HxH ile yatıp kalkıyorum sevgili ahali. Kız sen elindeki güzel kitapları oku ara sıra ama yok olmuyor okuldan ve dersten boş kaldığım anda ben HxH’nin başında buluyorum kendimi. Animenin bittiği yerden de mangaya devam ettim. Anime konu olarak tamamlanmadan bitiyor o konuda da bir uyarayım. Final gibi bir finali var arc yarım falan kalmıyor ama manga henüz bitmediği için önemli karakterlerin hikayeleri falan yarım nasıl yenilecek bu kötü takımı(izleyenler bilir o konuda ağzımı açıp yeni izleyeceklerin zevkini baltalayamam) . Mangakası da bir enteresan adam uzun aralarıyla meşhurmuş. Bunu bilseydim başlamazdım açıkçası
İzleyenleri ve mangadan takip edenlerle övgü ve teori kasabiliriz bu başlık altında. Umarım düzgün bir konu açılışı olmuştur
Aklımda hep ‘‘kısa şort giyen oltacı çocuğun animesi’’ olarak kalacak seri.
Bu serinin en çok karakterlerini seviyorum çünkü hepsi birbirinden özel ve havalı. Chrollo, Hisoka(kendisi serideki en ilginç karakter, çözemedim neden sevdiğimi), Meruem, Kurapika, Kite, Gin, Silva, Zeno, Killua, Netero Baba gibi bir sürü ilginç karakter var ve bunların her birini daha fazla görmek için can atıyorsunuz. Ama sürükleyicilikte sıkıntısı var bence. Favori karakterim Illumi’dir. Hisoka’ya attığı bakış insanın içine işler.
En sevdiğim arcı Yorknew arcı(isim bile gönderme ). Chimera arc ise verdiği mesajlar, gördüğümüz ölümler ve malum olan o dehşet son dövüşler yüzünden bir başyapıt ama yine bence gereksiz uzundur. Animesini izleyip mangaya başlayanlar (mesela ben) şaşırabilir. Manganın çizimleri kötüdür. Diyaloglar epey çoğunluktadır.
Anime finalinde serinin devamı ve evrenin büyümesi için çok çok çok büyük bir kapı açıldı açılmasına ama açıkçası ben rahatsız oldum. Yani güç seviyesi, dünyasının büyüklüğü bana fazla geldi. Toriko’da da aynısı olmuştu. Manga tam şu sıralar (hayret edici bir şekilde) devam ediyor. En fazla 10 bölüm sonra yine araya girer bence (nazar değmesin şaka bir yana) One Piece’le yakın tarihlerde başlamalarına rağmen aralarında yaklaşık 500 bölümlük bir fark vardır. Yazar sağlık sorunlarından dolayı seriyi sürekli aksatıyormuş. Ama oyun bağımlısı olup vakit bulamadığını söyleyen de var. Ben sağlık sorununa inanıyorum ama şu fotoğrafı atmazsam içim rahat etmez. Siz de görün istedim hunterxhunter’ın yaratıcısını. Gören varsa da bir daha görüp bir gülümsesin. Resmen hayalimdeki hayattır bu
Tek bir şey dışında kelimesi kelimesine katılıyorum. Kötüler grubunun etik anlayışı topluma uymadığı için kötü gösterildiği konusu. Evet salt kötü değiller ama şöyle ki;
Hayalet takımı insanları öldürürken hiç rahatsızlık duymaz. Sinek öldürür gibi rahatlıkla öldürebilirler. Ama öldürüyorsan öldürülmeye de hazırlıklı olmalı. Yorknew arcta Gon çok doğru bir yere değinmişti sahneyi tam hatırlamıyorum ama madem üzülüyorsunuz niye insanları öldürüyorsunuz gibi bişeyler demişti. O yüzden Nobunaga’yı sevmem pek toparlayamadım sanırım. Hayalet takımı severim de Kurapikayı daha çok severim.
Bir de Chimera arcta az daha animeyi bırakıyordum mide bulantısından ama beş bölüm izledikten sonra alıştım o chimeralara(başka bir sözcük daha çok yakışırdı ama spoilere girer)
Animesini güncel zamanda bitirmiş ve mangakasının bel ağrısının geçmesini ümit ederek yeni bölümleri hala bekliyorum. Büyük ihtimal siz bunu okuduğunuzda hala bekliyor olucam. Beli ağrıyor diye çok sağlam animeyi bırakmakta bir japona yakışmıyor.
Bahsetmek istediğim anime hunter x hunter, sanırım izlediğim en iyi anime olabilir. Hem hikayenin gidişatı hem çizimlerin farklılığı hem de karakterlere olan sevgi bu animenin aklımda bir şaheser olarak kalmasını sağlıyor.
Anime gibi animedir. Mangası düzenli çıkmadığı için onu da takip etmiyorum. Zaten ansiklopedi gibi manga. Roman yazacakken neyse şu paragrafı panel içine alayım da manga olsun demiş.
Mangası da yeniden başlamıştı zaten değil mi? Deli olaylar oluyordu ama molaya girsin öyle okuyacağım. HxH hiçbir şeyin öğretemediği kadar sabrı öğretti bana Mangaka manga dünyasının Rothfuss’u gibi.
Berserk var bir de. Okuduğum ardıl 2 sayı arasına 4 bahar falan girer :Dd
HxH da en son dünya meğer daha büyükmüş oraları keşfedecek bir ekip toplanıyordu. Gon babası vardı bir sayıda. Bunları hatırlıyorum. Kim bilir kaçıncı sayıdayım acaba ://
Berserk’i daha okumadım. Üç yıl önce falan başlamıştım beşinci bölümde mi ne kaldım, Guts yolculuk yapıp birilerini kesiyordu ve tam konuya girmemişti falan. Çok başlardaydım yani ama devam edesim gelmedi ondan sonra ne zaman okurum bilmem. Muhtemelen daha erken okumadığıma pişman olacağım bir seri çıkacak. Ama ben güzeller güzeli Roroini Kenshin’de bile yarıda kalabilmiş bir insanım kafam dağıldığında devam etmem zor oluyor. Sahi onun da konusunu açayım bir ara.
Vay anasını hala mola vermemiş
Sabrım taşıyor ama mangada güncele gelmek için yıllık molayı bekliyorum Ocak’a kadar mola vermezse haber edin dicem de umutlu değilim o kadar devam etmesine
En az bir cilt çıkaracak kadar bölüm veriyor artık, iyice klasikleşti. Bir ciltte 10 bölüm var genelde. Son aradan beri 8 bölüm verdi son çıkan da dahil. 2 bölüm sonra 2-3 ay daha verir ara, vermezse şaşırırım cidden.
Tüm gün kaldığım yerin biraz gerisinden okuyup güncele geldim. Şu manga roman olsa ne muhteşem olur ne satardı ya bölümler uzun aralıklarla geliyor ama en ince detayına kadar düşünüyor mangaka. Bu seride en sevdiğim şey tek karaktere çok bağlı kalmaması ve en önemlisi hiçbir karakterin yoktan yere aşırı güç kazanmaması ve kurgunun oturaklılığı.
Yine övdüğümüze göre en önemli soruya gelelim
Özet
Kara Kıtaya ne zaman varıcaz?? HİSOKA NEREDE???
Gemide olanları baştan okuyunca fark ettim ilk başta prenslerin hepsinin ölüp sadece birini kalacağını düşünüyordum şimdi birden fazlasının kara kıtaya varabileceğini düşünüyorum. Kara Kıtada daha güçlü canavarlar olacak kalanların büyük kısmı orada ölür gibi**
Aslında manga arada bir devam ediyor, önceki mesajlarda görmüşsündür Ben devam ettiği zaman okumamıştım, bugün okudum. En son bölüm beş ay önce gelmiş şanslıysak bir aydan sonra yeni bölüm gelecek Gel bekleyenler kervanımıza katıl