Hocam grimdark sözcüğüne neden bu kadar takıldığınızı bilmiyorum. Bana sürekli grimdark’ın ne olduğunu bilseydiniz Kadim Kanun’larda zayıflık olarak gördüğünüz kısımların aslında anlamlı ve türe cuk oturan ögeler olduğunu anlardınız mesajını vermeye çalıştığınızı düşünüyorum. Açıkçası artık biraz yukarıdan bakar bir tavır gibi gelmeye başladı. 
Aslında KK’nin grimdark, high-fantasy, dark fantasy veya space opera olması umrumda değil.
Bir kitabı okurken o kitabı bir kalıbın içine sokup beklentilerimi ona göre ayarlamıyorum. Mesela Karamazov Kardeşler’i okurken onu varoluşçu teolojik bir suç romanı kategorisine sokmuyorum. Öyle olup olmaması romandan aldığım zevki etkilemiyor. Aldığım zevk, bir romanı okurken bana neler hissetirdiğine, belli başlı mantıksal kaideleri çiğneyip çiğnemedige ve yazarın edebi yeteneğine göre şekilleniyor.
Bazı karakterlerin dönüşümünü zorlama buldum, bazı tüyoları kaçırmış olabilirim. Tek söyleyebileceğim serinin sonunun ağzımda acı bir tat bırakmış olması.