Sanki üç tane var gibi anladım ben de.
Bu referans benim için yeterli, ki Gogol’ü de çok severim zaten.
Evet üçmüş. Tekrar bakınca üç öykü dendiğini fark ettim. Sanırım sadece iki öykünün adı geçiyor tanıtım yazısında, orası yanılttı beni.
Gogol’dan korku öyküsü mü? İlk kez duydum desem.
2 Beğeni
Diziden yayınlanan kitaplardan 2-3 kitap dışında hepsini okudum. Bence şu ana kadar diziden yayınlan en iyi kitaplardan birisi Joe Hill Tuhaf Hava kitabı. 1000kitap da kitap üzerine kısaca şöyle yazmıştım, burada da paylaşayım.
Kitap 4 kısa roman veya ortalama 100 sayfalık 4 uzun öyküden oluşuyor.
1- Fotoğraf
2- Şarjör Dolu
3- Bulut
4- Yağmur
Kitapta olan öyküler özellikle 2. ve 4. öykü Joe Hill’in diğer okuduğum Şeytan ve İtfaiyeci romanlarından daha iyi hikayelerdi.
Uzun romanlar yerine kısa romanları daha çok sevdiğini söyleyen Joe Hill’in yazdıkları için bu kitabı okuduktan sonra ben de uzun romanlar yazmak yerine daha çok kısa romanlar yazmalı diye düşünüyorum. Öyküleri 5 üzerinden puanlayacak olsaydım 3. öykü Bulut 4 yıldız diğer 3 öyküsüne 5 yıldız verirdim.
İlk öykü Fotoğraf doğaüstü bir güç /nesne ile ilgili ve öykü bir King öyküsü okuyormuş gibi bir his veriyor.
2 . Öykü Amerika da yaşanılan ve sık sık dünyanın da gündemini meşgul eden bireysel silahlanma, ırkçılık ve savaştan evine sorunlarla dönen askerlerle ilgili.
3. Öykü Bulut yabancı bir tür veya doğaüstü bir güçle ilgili.
4 öykü yağmur ise kısmen Netflix’in The Rain dizisini anımsatan bir öykü.
21 Beğeni
Neredeyse tüm kitapları okumuşsunuz. Üstteki listeye bakarak en beğendiğiniz 10 kitabı seçebilir misiniz? Alım planlarımızı ona göre yapalım.
3 Beğeni
Çok düşünmedim ama genel anlamda bence dizide olan bir kitap dışında kötü kitap yok.
Galiba en çok sevdiklerim şunlar olurdu.
- Tuhaf Hava
- Sarı Duvar Kağıdı
- Cehennemlik Yürek
- Hareket İblisi
- Yürek Burgusu
- Mathilda
- Üç Sahtekar
- Dr. Jekyll ile Bay Hyde,
Joe Hill Şeytan ve İtfaiyeci de kötü kitaplar değil ama Tuhaf Hava kitabında olan uzun öykülerini okuyunca onlar biraz geri planda kaldı.
Diziden tek sevmediğim kitap ise “Yasa Kitabı ve Yalanlar Kitabı” oldu, belki pek bir şey anlamadığım için sevmemiş olabilirim. 
17 Beğeni
Daha önce hiç bu türden kitap okumamış birine bu seri içinden hangi kitapları önerirsiniz?
Hemen üstteki mesaj tam sizin için yazılmış.
1 Beğeni
En sevdiklerini yazmış serideki kitaplar içinden. Yani yazdıkları, türe yabancı birini tatmin eder mi yoksa türe hakim mi olmak gerek emin olamadığım için sorma gereği duydum.
1 Beğeni
Dracula, Dr. Jeklly ile Bay Hyde, Vampir, Carmilla, Mathilda, Yürek Burgusu gibi kült eserlerden başlayarak okuma yapabilirsiniz. Daha sonra H.P. Lovecraft, Joe Hill, Ray Bradbury gibi yazar bazlı (seride bu yazarların çok eseri var) devam edebilirsiniz. Korku hikayesi yazarı olarak bilmediğim yazarların eserleri de güzeldir. (H.G. Wells ve A. Conan Doyle)
Ben seriyi fiyat, kağıt kalitesi, çeviri ve editörlük açısından çok beğeniyorum. Tavsiyem belli başlı kaliteli, kült eserlerden başlamanız. Sonra ilginizi çekenlerden devam etmeniz.
2 Beğeni
Tavsiyeleriniz için teşekkürler
1 Beğeni
Bu seriden şimdiye kadar okuduklarım şunlar:
- Dracula
- Yüce Tanrı Pan
- Cthulhu’nun Çağrısı
- Dr. Jekyll ile Bay Hyde
- Carmilla
- Sarı Duvar Kağıdı
Koyu renkli işaretlediklerim tavsiye edebileceklerim. Zaten en çok bilinenleri okumuşum. Aralarında da en çok Dracula ile Sarı Duvar Kağıdını beğenmiştim.
Bu seriden elimde olan ve okumadığım iki kitap kaldı. Vampir ve Karanlık Yazılar. Genel olarak da beğendiğim bir seridir. Tamamını olmasa da büyük bir çoğunu okumayı planlıyorum.
3 Beğeni
Kutulunun çağrısını neden beğenmedin? Ben de onu okumayı düşünüyordum bu ara.
Beklentimi biraz yüksek tutmuştum, altında kaldı. Bir de genel olarak artık gıcık olma raddesine geldiğim bir durum vardı. Misal korkunç bir şeyi tanımlayacak, aynen şunu diyor. İnsan aklının hayal edemeyeceği korkunçlukta bir şey, anlatmaya gücümün yetmeyeceği bir şey, tanımlamanın imkansız olduğu bir şey… Lan ne ki bu? Ucundan tanımla da bilelim birader.
Kitap hakkında aklımda kalan pek fazla bir şey de yok. Bu benim için bir kıstas. Hafızam çok kötüdür kolay unuturum ama örneğin Dracula’nın kale duvarında nasıl kertenkele gibi süründüğünün anlatıldığı yer ve ilk kısımların atmosferi hala bir şeyler anımsatıyor. Bu kitapta hiç öyle bir şey de olmamıştı.
4 Beğeni
Acayip bir şey. Çok farklı. İnanılmaz böyle çok garip. Anlatılmayacak kadar çirkin. 
3 Beğeni
En sinir olduğum durum. Yüce Tanrı Pan ve Kumadam’ı da bu nedenden dolayı sevmedim. Ne yani hayal edip korkmamız mı gerekiyor? E sen niye yazıyon o zaman? Dehşeti tasvir etme konusunda Barker müthiştir. Cehennemlik Yürek kitabını kesinlikle öneririm.
6 Beğeni
Benim de tam aksine bu tarz anlatılması hoşuma gidiyor nedense. Heyecanımın dorukta kaldığı süre uzuyor ve sonunda büyük bir şey olmamış olsa da yaratılan o beklenti hissiyatı benim için yeterli oluyor. Yani kısaca söylenmeyenin söylendiği kısımdan çok bir türlü söylenmediği kısmı okumayı daha çok seviyorum. En azından normal derecede bir merak duygusu olup sonunda o kadar merak etmeme değecek bir şey çıkmamasından daha iyi olduğunu düşünüyorum. 
Lovecraft ve Arthur Machen’ı bu kadar sevmemin nedeni de bu sanırım. 
8 Beğeni
Lovecraft sevmeme sebebim tam olarak bu. Howard öneririm. Hem arkadaşı olup hem de Ctuhulhu’yu kullanan ama o gerginliği de vererek insanı diken üstünde tutuyor. Sanırım Laputa Kitap’ta Çatıdaki Şey bu konuda bir fikir verebilir.
Cevap:
7 Beğeni
Lovecraft’ın anlatıları Robert W. Chambers’ın Sarı Kral’ın öyküleri ile fazlasıyla benzeşiyor. Kısaca görüldüğünde ya da okunduğunda yani maruz kalındığında insanı çıldırtan imgelerden oluşuyor. Lovecraft’ın karakterleri , “savaş ya da kaç” davranışında her zaman kaçma refleksini sergileyen karakterler, aksi gibi Conan ve Kull’u yaratan arkadaşı Howard’ın neredeyse tüm karakterleri savaşmayı tercih eder. Kaçan karakterin gördüğü yaratığı tanımlamasından çok, dehşeti tasvir etmesi daha doğal geliyor.
Yine de Lovecraft yaratımlarını tasvir etmeyi sever, tek sıkıntı insan zihninin bu tasvirleri kavrayamayacağı yönünde olması
3 Beğeni
