25 gündür evdeyim. Hayatım iyice monotonlaştı. Sosyal medyayı takip ediyorum, bilgisayarda oyun oynuyorum, foruma bakınıyorum ve kitap okuyarak zaman geçiriyorum.
Sabah erken kalkmak, bir şeyler atıştırmak, derse başlamak, kahvaltı yapmak, çay molası, ders çalışmak, akşam yemeği, yarım saat yemekleri hazmetmek, ders çalışmak, çay molası, ders çalışmak, uyumak.
(özel ihtiyaçlar, ibadetler vb. bunların arasında ya da içinde)
Sabah 7.30 gibi çocuk uyandırıyor. Kahvaltı falan derken akşam bebe yatana yani 20.30’a kadar çoğunlukla kızımla oyun oynayarak geçiyor. Aralarda kendi başına oynarken kitap okuyorum ya da bir şeyler izliyorum.
Akşam eşimle film ya da dizi, sonra gece ikiye kadar oyun oynuyorum pcde. Genelde böyle. Gün içinde bazen spor yapıyorum bazen uyuyakalıyorum koltukta.
Çocukla çok zaman geçirmek yorucu gelse de gelecekte geriye dönüp baktığımda bugünlerin paha biçilmez olduğunu düşünüyorum.
Zaten ev kuşuydum. O sebeple az çok dört duvara alışkınım.
Karantina özelindeyse, evet, zamanı nasıl değerlendireceğim sorusu, daha da öne çıktı. Çünkü eve kapandıkça “hiçbir şey yapmama” itkisi baskın çıkmaya başlıyor. Teoride hoş, pratikteyse depresyona sürükleyebilecek kadar nahoş bir şey. Bu yüzden, kendime zorlaya zorlaya küçük projeler yaratmaya çalışıyorum. Henüz hepsini gerçekleştiremedim. Bazısı sürmekte, bazısıysa sırasını bekliyor. Şu anki listem:
-Planlama aşamasının ötesine geçememiş inceleme ya da dosya yazılarına odaklanmaya bak. [Biri biter, diğeri başlar. O yüzden kolay kolay arkası kesilmez, kafayı hel meşgul eder.]
-Clive Barker yazını hakkında ayrıntılı bir şeyler yazmak vardı. Bunun için ilk önce okumadığım Türkçe kitaplarını okumam gerekiyordu. Eh, onları tamamlayacağım. Kısmet olursa.
-Oyun programcılığı için matematik öğrenmek. 2D bile olsa, programcılık için matematik bilmek gerek. Güzelce açıklayan kaynaklar vardı, onlara azardan azardan çalışacağım. Keyfine matematik işte.
-Oyun geliştirme mekaniklerini anlamak için Unity derslerini inceleyeceğim. Zaten bir sürü kaynak var. Buna ek olarak Haziran ayına kadar ücretli derslere bile bedava erişilebiliniyor. Eh, bahane çok.
Dersler(evde de çalışılmıyor ya…), kitaplar, telefon… Zaten çok dışarı çıkan biri olmadığımdan zorlanmıyorum(tabi şu an okulda olmayı yeğlerdim). Uzaktan eğitim gibi bir sistemle pek uyuşmadığımın da farkına vardım. Bir de bilgisayar arızalandı, oyun da oynayamıyorum😖
Çalışmaya devam, bir tek bu haftasonu evdeydim sokağa çıkma yasağı için. Gerçi haftasonları zaten evde oluyorum. Bir farkı olmadı bana. Korona yokmuş gibi devam ediyor benim hayat düzenim. Bir tek yollar boşaldı o iyi oldu.
Yirmilik dişim ağrımaya başlayana kadar canım sıkıldıkça yiyiyordum. Aldığım iki kiloyu böyle verecek gibi görünüyorum. Bunun dışında çılgınlar gibi dizi film izliyorum. Çok güzel şeyler keşfettim.
Sıkıcı bir kitaba denk geldiğimden okuma kısmında takılıp kaldım. Onu da üstümden atabilsem iyi olacak.
Tatil olmasına rağmen 8 gibi uyanıyorum. Alışkanlıklar kolay kolay değişmiyor. Geç kahvaltı, kitap, dizi (Mr Robot.), telefondan oyun, Southern Bastards okuma, akşam da haberler, yorumlar derken vakit geçiyor işte.
Bu süreçte öğün sayısını ikiye düşürdüm,yağlanmaya gerek yok
Yedi yıldır haftanın dört günü spor yaparken evde hareketsiz kalmak zor geliyor.
Gerçi sokağa çıkma yasağı gelmeden önce günde bir saat tempolu yürüyüş yapıyordum, yarından itibaren yine devam ederim. Kaldırımda karşımdan birisi gelirse yolumu değiştiriyorum. Sıfır temas yani
Oyun, oyun ve daha çok oyun. Gençliğim çok yaşa, diyorum. Beni oyunlarımın arasına gömmeliler. Bu vasiyetimi yerine getiremeyecekseniz cenazeme katılmayacağım .
Zaten karantinada gibi yaşıyordum, değişen bir şey olmadı hayatımda.
Beslenmeye dikkat ederseniz almazsınız. Hazır evdeyken if diyetini öneririm. Uygulaması basit ve oldukça etkili. İnternette bolca kaynak var.
Bol su içmek de işe yarar 2-2,5 litre en azından.
Vücut ağırlığı ile yapılan hareketler var ama evde benim de pek canım istemiyor.
Ekmeği bayağı azalttım ve akşamları birşeyler atıştırmayı bırakınca 3 ayda 15 kilo vermiştim ama en azından dışarıda 30 dk falanda olsa yürüyordum. Yine yememe dikkat ediyorum ama pek yürüyüş yapamıyorum anca evin içinde 10 dk o kadar.
Ben herkesin aksine az yemeye başladım. Normalde bir öğünde yediğim şeyleri artık bir günde zar zor yiyebiliyorum.
Ne zaman kendi işimi kurmya yeltensem bir toplumsal felaket çıkıyor. İlk kuracağım zaman gezi olayları oldu, kaldı… Tam tekrar yeltendim belgelerimi falan hazırlıyordum darbe oldu, kaldı… Bu sefer tam sonuna geldim dedim, sağa sola tanıdık bir muhasebeci için haber saldım, virüs salgını patlak verdi. Dünyaya meteor çarptırana kadar denemelerin sürecek.