Kitap seçerken ve alırken dikkat ettiğim bir iki şey var. Bunları paylaşmak istedim. Sizin de belirgin metotlarınız ve kriterleriniz varsa ekleme yapabilirsiniz. (Baktım ama benzer bi konu başlığı bulamadım bu konu hakkında. Ama yine de varsa, göremediğimden dolayı kusura bakmazsınız umarım )
Kitap okurken önceliğim fantastik, bilim kurgu ve polisiye. Tarihi kitaplar, hayat hikayesi anlatan kitaplar, aşk romanları vb. gibi kitaplar bana çok ilginç gelmiyor. Bu yüzden tarzım olan türler öncelikli olmak üzere bilgisayar başında isem bu sitede önerilere veya yorumlara bakıyorum (kitap okuyan neredeyse hiç arkadaşım olmadığı için çevremdeki kimseden destek alamıyorum). İyi deniyorsa GoodReads.com’dan kitabın puanına bakıyorum. 5 üzerinden 4 ve üstü ise sepete koyuyorum.
Genelde internetten alıyorum indirimlerden dolayı (gerçi indirim de olsa sepet çok kalabalık olunca, ülkedeki kitap fiyatlarından dolayı hepsini alamıyorum).
Dışarıda gezerken bir kitapçıya girince elime telefonu alıp GoodReads uygulamasını açıyorum. Ekran görüntüsü aşağıda olan sayfa çıkıyor. “Search books” yazısının yan tarafında olan kameraya tıkladıktan sonra kitabın kapağını kameraya gösteriyorum. Çok büyük bir çoğunlukla kitabı hemen buluyor ve puanını görüyorum. 4’ün üzerinde ise bilgisayar karşısına geçince sepete ekliyorum. Yani benim en büyük yardımcım bu konuda GoodReads.com
Goodreads puanına bakarım, 1-2 yıldız verenlerin incelemelerini okurum, çok kararsız kaldıysam r/fantasy de okuyanlara sorarım nasıldır diye.
Seri ise goodreads puanları nasıl değişmiş özellikle ona bakarım. İlk kitabın puanının sonrakilerden düşük olması normal durum. Sonrakilerden yüksek olması büyük bir kırmızı alarm. Her kitabın puanı hemen hemen aynı ise yazar her kitabıyla farklı şeyler denemiş olsa gerek diye düşünürüm.
Gençlik kitapları veya her yaşa hitap eden kitaplar için 4.20 üstüne bakarım, diğerleri için 3.90 yeterli
Bazen kendi tarzım olmayan ama okumak istediğim türler olunca, zevkine güvendiğim arkadaşlarımdan tavsiye alıyorum. Tarzım olan türlerde (fantastik, bilimkurgu, polisiye) genelde çıkmasını beklediğim kitapları alıyorum, bir de rıhtımdaki konulardan ve incelemelerden merak ettiklerime bakıyorum.
Ayda bir defa da kitapçıya girip yeni çıkanları, arada kalanları, adını hiç duymadıklarımı inceleyip bir kaç sayfa okuduktan sonra beni içine çekmişse alıyorum.
Kitap fuarlarında sahaflar bölümünde standların altını üstüne getirmek en büyük zevklerimden.
Sanırım dikkat ettiğim kriterler tarzıma uygunluk ve güvendiğim kişilerin yorumlarıymış.
-Mutlaka indirimde veya kampanyada olması
-7 lira olması
-Kargo ücretsiz olması
-Birim fiyatına oranla daha çok sayfa sayısı olması
-Kapağının güzel olması
-Starbucks’a benimle birlikte gelebiliyor olması
Çoğu zaman kitapçıya gidip yeni yazarlar keşfetmeyi severim. Tabii bu kurgu kitaplar için geçerli. Kitabı baştan sona incelerim hatta ilk 5 sayfasını okurum. Edebiyatını seversem alırım. Genelde kitapla ilgili eleştiriler dikkatimi çok çekmez çünkü Türkiye’de eleştirinin gelişmiş olduğunu düşünmüyorum. Yabancı bir kurguysa yabancı eleştirmenleri okurum ama. Edebiyat zevkine çok güvendiğim insanların tavsiyesine de dikkat ederim. Lakin yine de sağlam bir edebiyat olmayan kitapları kim ne derse desin okuyamam. Kurgu olmayan kitaplar içinse belli başlı bilimsel kıstaslar vardır. Onları takip ederim. Yazarın uzmanlık alanı vs. Kendi alanımda kim ne yapmış zaten bilirim. Diğer alanlarda kurgu olmayan bir kitap alıyorsam da bu işin uzmanı ve güvendiğim insanlara sorarım.
Bilimkurgu, fantastik ve polisiye tarzda kitaplar alıyorum. Almadan önce kitabın açıklamasına, alışveriş yaptığım sitenin okuyucu yorumları bölümü varsa oraya ve tabi ki Kayıp Rıhtım forum sayfası yorumlarına bakıp öyle satın alıyorum.
Centilmen Piç serisini ve Kırmızı Üniformalılar kitabını Patrick Rothfuss’a güvenerek almıştım hiç pişman olmadım. Bu yüzden Pat bir kitabı överse düşünmeden alır okurum muhtemelen.
Ben de ilk Goodreads puanına bakarım. Sonra türk okuyucuların yorumuna bakarım başka sitelerde,özellikle çeviriyle ilgili yorumlara. Araştırmadığım kitapları almamaya çalışırım ama bazen olmuyor. Bir ay önce adı ve arka kapağı ilgili çektiği için bir kitap almışdım, maalesef bana hitap etmeyen kitap oldu.
Tam benzer bir başlık açacakken neyse ki önerilerde bu başlığı gördüm
Aslında bir soru sormak istiyordum. Kitabı seçtiniz ancak kapak sizin için ne derece önemli? Basit bir karşılaştırma için Oblomov’un farklı kapaklarını yan yana koydum. Sizin tercihiniz hangisi olurdu?
Mesela Hasan Ali Yücel Klasikleri setindeki gibi benzer kapaklara sahip kitapları seçip 300 kitabı benzer kapakla kütüphaneye koymayı mı (@allikaya yapmıştı) yoksa renkli ve farklı kapakları mı tercih ederdiniz? Ya da yayınevi tercih edip kapağını hiç umursamıyor musunuz?
Son olarak, ciltli kitapların fiyatı normal kapağa göre 2 kata yakın daha fazla. Ciltli kitap sizin için ne derece önemli ya da kitap alırken önemli bir kriter mi?
Öncelikle çevirmene bakarım.
Çevirmenler alanında yetkin kişilerse fiyata bakarım.
Fiyatlar da eşit ya da çok yankınsa yazarın hangisi yayın evinden daha çok kitabı çevrilmiş diye bakarım.
Bu da eşit veya yakınsa son olarak kapağa bakar karar veririm.
Çevirmenlerin hangisi iyi hangisinden kaçınmak gerek maalesef pek fikrim yok. Eskiden yayın evine bakıp alırdım ama 5 senedir basılı kitap almayınca o da çok önem arz etmemeye başladı.
Almaya karar verdikten sonra beni en çok kapakları etkiliyor. Yazım hataları çok dert değil de çeviri kalitesi gerçekten önemli, onu daha önce acı şekilde tecrübe etmiştim. Özellikle HAY serisi çok şık duruyor ama genel olarak kitapseverlerin fikirlerini merak etmiştim. Böyle renk renk mi yoksa asker gibi tek tip mi tercih ediliyor
Ben en çok yayınevine dikkat ediyorum. Özellikle klasikler ve oyunlarda İş Bankası her zaman önceliğim oluyor. İş Bankası’nda yoksa İletişim, YKY Taşkent ya da İthaki’den bakıyorum. Genelde fantastik, gotik, bilim kurgu tarzı kitapları İthaki’den; tarih ve mitolojiyi de Alfa’dan tercih ediyorum. Bu arada her yayınladıklarını da almam tabii ki, konularını okurum ve dikkatimi çekeni alırım. Kapakları güzel olunca daha çok hoşuma gidiyor tabii ama bu konu ön planda değil benim için. Ayrıca ciltsizi varsa fiyatından dolayı ciltli kitap tercih etmiyorum, kitap ne kadar kalın olsa da. Muhafaza konusunda şimdiye kadar başıma bir şey gelmediği için ihtiyaç duymadım. Ancak boyut olarak büyük kitaplar ciltsiz olunca rahatsız ediyor, onları mutlaka ciltli isterim.
O zaman son cümleniz için şöyle de sorabiliriz;
İthaki bilimkurgu klasiklerinden çıkan bir kitabı daha iyi çeviri veya fiyatla başka yerden alır mısınız yoksa seri bozulmasın diye yine ithaki’den mi alırsınız?
Cevabım başladık bir defa seri bozulmasın olur gibi ama kesin konuşamam
Ciltli baskı bir tek çizgi romanlar için tercih ederim onun dışında alternatifi yoksa mecbur ciltli alırım (misal epsilon buz ejderhası kitabı sadece ciltli basıldı)
Ben biraz pragmatistim, o yüzden fiyat ön plana çıkar ama dert etmeyeceğim kadar az fark var ise o zaman görüntüyü seçerim. Daha iyi çeviri cidden önemli olabiliyor, o da araştırmalarım sonucunda yukarıdaki gibi sonuçlanır sanırım.
Benimkisi biraz merak aslında. Çevirilerinin ve fiyatlarının tamamen aynı olduğunu kabul edersek, yukarıdaki Oblomov’lardan hangisini tercih ederdiniz?
İnternetten araştırma yaparım, genelde goodreads puanına bakıyorum. Fantastik ve bilim kurgu okuduğum için pek yerli eleştiri okuyamıyorum. Çünkü ne yazık ki ülkemizde seveni fazla değil. Hal böyle olunca da yorum yapan kişi sayısı da az oluyor, bu yüzden forumda ki değerli arkadaşlarıma danışıyorum. Forumda zevkine güvendiğim insanlar var onlara danışırım. Hatta kitap önermelerini isterim, önerdikleri kitapları da satın alırım. Şimdiye kadar pişman olmadım.
Aldığım kitabın ciltlisi varsa muhakkak ciltli olanını alırım.
