Arkadaşlar bir kitap aklınıza düşerse o an alın gerçekten… 2-3 gün önce çevirimde yardımcı olur diye Azra Erhat’ın Mitoloji Sözlüğü’nü alacaktım, zam gelmiş. Zamdan önce etiket fiyatı kaçtı diye merak edip bakındım değiştirmeyen siteler vardır diye. Yanılmıyorsam ya da yakın zamanda birden fazla zam gelmediyse 40’tan 60 olmuş.
6 Beğeni
Bu haberi sanırım daha önce de birisi paylaşmıştı fakat bulamadım.
Tabakçı, kitap fiyatlarına ilişkin eleştirilerin kağıt fiyatlarındaki artıştan önce de olduğunu belirterek, “Şimdi kağıt fiyatları da artınca ya bu eleştirilere göğüs gereceksiniz kitap fiyatlarını artıracaksınız, ya da bizim gibi kitap fiyatlarını arttırmadan, üretimi durduracaksınız. Üretimi durduğumuz için sırada bekleyen çok sayıda kitap var” dedi.
Canım İmge sırf bizim için üretimi durdurmuş ve Yaşam Kullanma Kılavuzu’nun etiket fiyatını 177 TL’ye çıkarmış, yeter ki biz etkilenmeyelim.
Allah’ını seven şu telifleri İmge’nin tekelinden kurtarsın, üzerine yattılar kitapların ne biz alabiliyoruz ne onlar satabiliyor.
9 Beğeni
Foucault’un kitapları 250 oldu. Hahaha bunlar da tam tokatçı. Norman Davies’in Avrupa Tarihi 500 lira. Baskı kalitesi o kadar kötü ki…
2 Beğeni
Tabakçı, şunları kaydetti:
“Fransa ve Almanya’daki kağıdın aynısını kullanıyoruz ama dörtte bir fiyata satıyoruz. Fiyatlar indirilebilecek kadar indirilmiş durumda.”
Refik’in ilkokulda matematik derslerine beden hocası giriyormuş.
23 Beğeni
Dolapta satıcıdan kargoyu bedava yapmasını isteyip ilanı 40’ye çıkartarak trendyol üzerinden 20 TL’ye alın isterseniz. Ben öyle 15’e almıştım ama kuponu 25’ten 20’ye düşürmüşler.
2 Beğeni
Valla hocam ben iki yıl önce büyük bir indirimle 150 ye aldım. Almaz olaydım. İnanılmaz kötü baskı kalitesi, kağıt o kadar ince ki, arka sayfa yazıları gözüküyor, elim falan belli oluyor. Kitabı okuyup sonra aldığım fiyata elden çıkardım.
Edit. fotoğrafa baktığınızda kağıdın ne kadar ince olduğunu görürsünüz. Ayrıca cilt kalitesi de o kadar kötü ki, hemen ortadan yırtılıyor.
5 Beğeni
Sorun tek başına kağıt fiyatlarının artması değil. Yayınevleri dahil tüm şirketler döviz bazında yaptıkları karları aynı şekilde devam ettirmek istiyorlar. Sadece maliyet artışını yansıtıp geçmiyorlar yani. Euro 8 lirayken 5 euro kar yapıyorlarsa 1 kitaptan euro 15 olunca da 5 euro karlarını aynı şekilde sürdürmek istiyorlar. Onun için ürünler maliyet artışından daha fazla artıyor.
Halkın geliri de döviz cinsinden artmadığı tam tersi TL cinsinden artarken döviz cinsinden sürekli azaldığı için alım gücü sürekli azalıyor.
Neyse bunlar 2010’larda dahi konuşuluyordu anlatılıyordu, yalancı cennet yaşıyordu insanlar umursamıyorlardı. Bugünlerin geleceği o zamanlardan belliydi.
Yönetimi destekleyenler destekledikleri için, desteklemeyenler de örgütlenip aktif mücadele etmedikleri için. “Yaşam hakkınız mücadeleniz kadardır.” Hep buna inanırım. Toplum olarak müstahak bu günler bize.
15 Beğeni
O kupon sadece ilk alışverişler için geçerli diye biliyorum. Öyle değil miydi?
2 Beğeni
30 Euro’yu bizim Türk lirasına göre hesaplayınca Avrupa’dan daha ucuza okumuş oluyoruz 
2 Beğeni
Evet öyle ama trendyoldan yeni hesap açarsanız kullanabilirsiniz yine.
2 Beğeni
Öyle yapanları saptayıp hesaplarını kapatıyorlarmış diye duymuştum ama denemeye değer. Teşekkürler. 
3 Beğeni
Ben öyle olduğunu bilmiyordum ama ne olur ne olmaz diye kardeşim ve babamın telefonlarından almıştım.
2 Beğeni
Yine yeniden zam gelecek gibi…
30 TL etiketli bir kitaba artık 50 TL fiyat koymak zorunda kaldıklarını söyleyen Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, “Fiyatları yeniden en az yüzde 30 artırmak zorundayız. Yılbaşında kargocular yüzde 30 zam yaptı ki devamı da gelecektir. Eskiden vadeli olarak aldığımız kağıtları satıcılar vadeli satmıyor. Artık satışından emin olunamayan kitaplar basılmıyor. Yeni kitaplar da çok azaldı bu yüzden” dedi.
Mart ayında yayın sektöründeki iflasların başlamasından korktuklarını da söyleyen Kocatürk, “Üretim azaldı ve sektörde 80 bin istihdam risk altında” dedi. Maliyetlerinin bir yılda yüzde 250 arttığını söyleyen matbaa işletmecisi Erhan Şahin ise “Geçen sene 3 Avro olan boya şu an 3.6 Avro oldu. Bir de dövizdeki artışı hesaplayıp bu rakamları TL’ye çevirin. Kalıbın metrekaresi 3.15 dolardı, şu anda 4.5 dolar oldu. Elektriği söylemiyorum bile. Biz fiyatları o kadar artıramıyoruz çünkü zaten piyasada iş yok, daralma var. İstihdamda düşüş bekleniyor. Biz taşımaya çalışıyoruz ama bu da sürdürülebilir bir durum değil” dedi.
https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/maliyetteki-artislar-yuzde-250yi-buldu-yayincilik-sektoru-iflas-korkusu-yasiyor-1902331
3 Beğeni
Biz okurlarda para basamıyoruz maalesef. Şu an bile alacağım kitaplardan kıstım, en sonunda tamamen klasiklere döneceğim.
Bunların sabit fiyat yasası vardı, ne oldu o? Gündemlerinden kalktı galiba
1 Beğeni
Vallahi işin sonu nereye gidecek diye kara kara düşünüyorum. Hadi fiyatlar beni etkilemiyor hiçbir zaman da umurumda olmadı ama benim gibi forumda toplasanız 3-5 kişi anca çıkar. Millet nasıl alacak nasıl bu işin içinden çıkacak bilemiyorum. Acilen devlet tarafından teşvik ya da ne yapılıyorsa yapılması gerektiğini düşünüyorum. Kağıt fabrikası yapılıyordu geçen onun gibi adımlar sektörün ateşini alır mı acaba? Hammaddeyi yurt dışından alamıyorsak ülke içinde üretimini yapmamız lazım ama bu söylediklerimin yapılmayacağını da biliyorum. Zaten yapılacak olsaydı bu durumlarda olmazdık orası da ayrı.
1 Beğeni
Durum pek içaçıcı değil.
1 Beğeni
Elektrik faturam nasıl olduysa doğalgaz faturamı geçti. Dün bütün gün düşündük ama biz zaten elektrik çok kullanmıyormuşuz. Kısacak yer bulamadık. Artık dalga geçiyoruz. Mum alıp geceleri evde öyle gezelim diyorum mum da pahalı. Artık mumu eritip eritip yeniden kullanırız. 
Bu insanlar çatır çatır elektrik harcıyor. Faturalarını tahmin edemiyorum. Ben bu zamlardan sonra bir zam daha bekliyorum.
Bir kitabın indirimli 200 liraya dayanacağı günlere az kaldı.
5 Beğeni
O zaman Ver Mehteri 
Ben zaten klasiklere hafiften geçiş yapmıştım. Şimdi tamamen klasiklere dönerim. Baktım onlar da ateş alıyor o zaman kapanış yaparım.
2 Beğeni
Çok doğru bir tespit. Tüm sektörlerde de aynı durum söz konusu.
2 Beğeni
Ben klasik çok sevmiyorum. Bir noktadan sonra işkenceye dönüyor benim için. Keyif almak için yaptığım şey eziyete dönüştüğü an ben bırakırım. Bu saatten sonra yapacak bir şey yok.
Adamlar bas bas bağırıyorlar, sesleniyorlar sektör kan ağlıyor diye neyse… En iyisi susayım yoksa anayasanın bilmem kaçıncı maddesine göre ifade özgürlüğüm kısıtlanabilir.
6 Beğeni