Kitaplardaki Çeviri Sorunları

Umuyorum bu düşünceniz Aslı Hanımla olan arkadaşlığınızın etkisiyle söylenmiş bir cümle değildir.
Ben şahsen Malazan serisinin çevirisini Cihan Karamancı’nın aldığı öğrenildiğinde forumdaki herkesin; “En azından çeviri konusunda sıkıntı çekmeyeceğiz.” diye sevindiğini çok net hatırlıyorum. Altından sorunsuzca kalktığı dünya kadar çeviri varken hakkındaki bu olumsuz ya da taraflı tutum hoşuma gitmedi sadece.
Sandersonları verelim, Eriksonları verelim, Rothfussları, Jordanları verelim, Asimovları, Clarkeları, Heinleinları verelim. Hepsini verelim siz mutlu olun o zaman? Komik.

1 Beğeni

Bunun arkadaşlıkla ne alakası var yahu? Kitaplığımın yarısı İthaki. Özensiz iş özensiz iştir. Yanlış değilsem Kadim Kanunlar Cihan Bey çevirisiydi ve çok güzeldi fakat Malazan konusunda ben mükemmel bir iş çıkartmış diyemiyorum. Bunları okuma etkinliğinde tartıştık ve irdeledik zaten. Ben Aslı’nın çeviri şeklini bildiğim ve Sanderson’un tarzını ve araya koyduğu ufak detayları bildiğim için uygun çevirmen olduğunu düşünüyorum. Çiğdem Erkal nasıl Yüzüklerin Efendisi, Niran Elçi Diskdünya neyse ben Sanderson’un da Aslı’ya uyacağını düşünüyorum. Sanderson titizlik isteyen bir yazar ve yeterince perişan oldu. Maalesef Cihan Bey için titiz diyemem. Arkadaşlıklarımda da dürüstlükten yana bir insanım. Olmayan şeye de “Bu ne be cacık gibi olmuş.” derim suratına insanın yani. Ben sizi yanlı buldum asıl. Eğriye eğri, doğruya da doğru demek gerekir. Yine sizin fikrinizdir, seviyorsunuzdur. Bir şey diyemem. Ben sevgi olarak bakmıyorum. Duygusal bakarak bir yere varamayız. Bu bir iş ve ticaret. Özensiz Sanderson çevirisi okumaktan kör olduk artık.

9 Beğeni

Cihan Bey de Aslı Hanım da çok değerli çevirmenlerimiz. Ben ikisini de severek okuyorum. Allah hiçbirini başımızdan eksik etmesin :blush:

4 Beğeni

Ben Anıl Alacalıoğlu’nu da seviyorum. İthaki’de daha fazla çevirisini görmek isterdim. Sanderson için ikinci adayım da Anıl Bey.

Not: Kendisiyle hiçbir muhabbetim bulunmamaktadır.

3 Beğeni

Kesinlikle katılıyorum. Hepsini şu veya bu çevirsin demenin bir anlamı yok.

Aynı şekilde hiçbir çevirmenle hiçbir bağlantım yoktur. Sadece karşıt düşünce belirttim hepsi bu.

2 Beğeni

Ben de net hatırlıyorum. Daha sonra serinin niteliğini ne oranda olumsuz etkilediği de epey tartışıldı burada. Cihan Karamancı Malazan’da baştan savma bir iş çıkartmış, üzgünüm. Bu demek değil ki işinin ehli bir insan değil tabii ama çok da şeyapmamak lazım. @Agape 'nin söylediklerine katılıyorum orası ayrı.

4 Beğeni

Çeviri tabii ki önemli bir konu. Hepimiz olabildiğinde metnin değiştirilmeden olduğu gibi çevrilmesi, cümlelerin yorucu olmaması, anlam bütünlüğünün kaybolmaması gibi şeyler bekliyor ve istiyoruz. Bunu da ortalamanın üstünde iyi iş çıkararak yapan az sayıda çevirmenimiz var ve Karamancı da bence bunlardan biri. Üstteki mesajı yazma sebebim buydu.
Ayrıca yine çeviri konusunda ( @Agape sizden bahsetmiyorum ) ortalığı karıştırmak için sürekli başka hiçbir şey konuşmadan, her konu başlığının altında, her yerde çeviriyle ilgili onlarca yorumu bulunan “ve nasılsa ki hepsi olumsuz” bazı kişiler var. Ben örneğin engelleyerek bu arkadaştan kurtuldum. Fakat bu gibi her şeyi beğenmeyerek, her şeye olumsuz yorum yapanlar yüzünden forumda soru soracak bir tane yayınevi yetkilisi kalmadı. Twitter’da paylaşılan fotoğraflardan bulmaca çözmeye çalışıyoruz. Acaba Bilimkurgu Klasiklerine mi girecek? 5 kitap 1 arada mı olacak diye. @irbis niye gitti mesela? Bir insana her gün yayınevinin çevirilerini, baskılarını, kitap seçimlerini, son okumalarını eleştirirseniz neden dursun ki? Neden kendisinin çalıştığı yayınevini sevmeyen insanların burada sorularını yanıtlasın? Forumun gün geçtikçe kitap konuşmaktan, fikir alışverişi yapmaktan çok “kim daha olumsuz konuşacak, kim çeviride bir şey bulup kitabı kötüleyecek” gibi şeyler peşinde koştuğunu ve günbegün kalitesi düşen şeyin kitaplardan çok forumun kendisi olduğunu düşünüyorum.
Konuyu çok dağıttım. Şahsi düşüncem %95’i dolu olan bir şeye “bunun nasıl %5’i boş olur” diyerek bakmak foruma hiçbir şey kazandırmayacaktır.
Benim kimseyi ya da hiçbir kurumu savunmak ya da korumak gibi bir derdim yok. Demek istediğim şey yayıncılık dünyasında eleştirilecek onlarca şey varken doğru giden bir kaç şeyden birini eleştirmenin yanlış olduğu.

3 Beğeni

Malazanları düzenli olarak alıyorum fakat henüz başlamadım okumaya. (Artık tamamlanmayan hiçbir seriyi okumaya başlamıyorum.) Daha önceki okuduğum çevirilerini baz alarak konuştum. Malazan’da kötü bir çeviri, devrik ve akıcı olmayan cümleler varsa ben de eleştiririm.

3 Beğeni

Tabii, demek istediğim, seriyi Cihan Karamancı aldığında sevinenlerdendim ama Türkçe çeviriyi görünce İngilizceden devam ettim, hayal kırıklığı oldu. Bence biraz özensiz yapıyor genel olarak işleri. Tabii belki de benim özensiz bulduğum tarafların bir editörün sorumluluğunda düzeltilmesi gerekiyordur. O konuda da top ilgili yayınevinde olacak sanırım. Cihan Bey özelinde de ben çalışma koşullarına ve kişisel tarzına bağlıyorum bu gibi durumları kabiliyetten ziyade.

Biraz da forumun bir kaçış noktası olduğunu göz önüne almak lazım gibi ama hocam. Forum bence hala görece diğer platformlardan iletişim kanalı daha açık bir yer ama maalesef birçoğumuz günlük yaşamın stresini atmak için geliyor gibi buraya. Dolayısıyla olumsuz yorumlar, ifadeler daha çok olabiliyor. Ben kendi adıma da bu amaç için kullanıyorum burayı zaman zaman. Bir de ben açıkçası olayların da tek taraflı olduğunu düşünmüyorum, sizin de öyle düşünmediğinizi tahmin ediyorum, serzenişte bulunduğunuz noktayı kavradığımı düşünsem de. Buradan giden bazı yayınevi çalışanları ortamın ritmine veya atmoferine çok ayak uyduramadıkları için altından kalkamayacakları tepkiler alabiliyorlar zaman zaman. İthaki eleştirilerinde keza ''Bırakın bu da böyle olsun ne olacak. :slight_smile: :slight_smile: ‘’ gibi sevimli takılmak samimi bulunmuyor hararet içerisindeyken özellikle. Ben özellikle son zamanlarda biraz umursamamaya ve hoşgörüyle yaklaşmaya çalışıyorum yazılanları kim olduğundan bağımsız. Yoksa zamanında çalışan avına ben de katılmışımdır.

2 Beğeni

Buna diyeceğim bir şey yok fakat karşıt düşünce de belirtirken bence önce Malazan okumaya başlamak lazım. Kadim Kanunlar çevirisi harikaydı ve okumayanı sopayla kovalamak gerekir.

Düşüncenize karşı saygım sonsuz ama ben bu davranışı da doğru bulmuyorum. Beni eleştirdiniz, fakat Malazan özelinde konuşacaksak en azından ilk kitabı okumanızı beklerdim. Malazan okuma etkinliğinde de birkaç örnek verip konuyu kapatmıştım. Orada cümle örneklerini bulabilirsiniz.

Genel olarak da konu bu noktaya niçin geldi anlamış değilim. Şurada iki dakika totem yapıyorum ve insan hemen kendisini bir münazara içide buluyor. Bu yüzden de kimse buraya iki kelime yazmak istemiyor.

İnşallah Dost Körpe’ye verirler Sanderson’u. Tertemiz delirmişim zaten kendi adıma güçlük yaşamam.

6 Beğeni

Kadim Kanunlar çevirisine ekşide hiç hoş olmayan yorumlar vardı. Sizin yorumunuzu görünce şaşırdım doğrusu. Seriyi okurken bende zaman zaman zorlanmıştım. Belki de bizde sorun vardır bilemedim :sweat_smile:. Çevirmenin adını dahi hatirlamam ama Dune çevirisine neler söylendiyse bir o kadarda Kadim Kanunlara söyleniliyordu.

4 Beğeni

Kim yine Abdülhamid’i savundu? :stuck_out_tongue:

Konudan ayrı, bu çok doğru. Herkes çok gergin.

7 Beğeni

İngilizcesini okuyan biri için; kesinlikle çeviri çok vasat ama en iyiler dışında kimse bu seriyi iyi çeviremezdi. Kesinlikle anadilinde okunmalı.

@Agape karşıt görüş severiz, kaliteyi artırır :innocent:

Edit: neticede İthaki’nin de kalitesi ortada, müthiş bir şey beklemek = hayalkırıklığı

5 Beğeni

Tartışmayla ilgili denk geldiği için yazıyorum; şu sıralar Robot Serisini okuyorum, ya Asimov bomboş bir yazar ya çeviride bir tutukluk var. Edebiyat çevirmenlerinin az da olsa yazma sanatına hakim olmasını beklerim. Karamancı’nın estetik olarak cümle kurulumlarının sorunlu olduğunu düşünüyorum. Bu gibi problemlere editör mü bakıyor o durumu bilmiyorum belki de sorun yayıneviyle ilgilidir, hakkını yemeyeyim.

2 Beğeni

Robot Serisi biraz hafif bir seri. Asimov’un sanatçılığı daha çok Vakıf Serisinde ortaya çıkıyor.

3 Beğeni

Boştan kastınız yeterince edebi değil mi demek istiyorsunuz yoksa? Asimov -bunu kendisi de her zaman belirtir- okurun anlayabileceği en sade şekilde yazar romanlarını ve öykülerini. Çok fazla dolambaçlı anlatıma başvurmaz. ‘Masanın üstündeki sarı kapaklı defteri’ Masanın üstündeki sarı kapaklı defter diyerek anlatır okuruna. Eğer söylemek istediğiniz başka bir şey ise yardımcı olmak isterim.

4 Beğeni

Konu çeviri ile ilgili olduğundan mesajlar buraya taşınmıştır.

2 Beğeni

Evet bence de o şekilde yazıyor. Vakıf-1 ve Sonsuzluğun Sonu kitapları epey dümdüz hiç yormadan sürüklemişti beni.

2 Beğeni

Asimov ve PKD’nin bu tarzlarını çok severim. Bu yüzden de bu iki yazar benim piramidimde en üsttedirler. Sade ve basit anlatımı çılgın ve şaşırtıcı fikirleriyle telafi ediyorlar her zaman. Edebi ve daha derin bir bilimkurgu istediğim zaman da hiç hayıflanmadan diğer yazarların kapısını çalıyorum. :slight_smile:

4 Beğeni

Kadim Kanunlar Barbaros Bostan çevirisiymiş. Yanlış biliyormuşum. :sweat_smile:

3 Beğeni