Kralkatili Güncesi

Ben sizi galiba yanlış anladım. Sizin Kvothe ile olan derdiniz yeteri kadar acı çekmemesi miydi yoksa May Sue olması mıydı? Bence ikisi arasında bir bağlantı yok. Sizin gibi karakterin Mary Sue olduğunu düşünen pek çok insan var ve bence bunun en büyük sebebi Kvothe’nin her şeyden öte şımarık bir ergen olması ki böyle olunca da okurlar karakteri çok desteklemek istemiyorlar haliyle.
Biraz spoiler’a gireyim:

Ademler’in sonunda düello tipi bir sınav vardı hatırlıyorsunuzdur eminim. Burada Kvote daha ilk rakibini bile yenemiyor, hatta bir kere dokunabiliyor değil mi? Profil fotoğrafınızdan Fırtınaışığı’nı okuduğunuzu düşünüyorum. Oathbringer’da da Szeth’in buna benzer bir sınavı var: Herkes birbirini boyayacak, sonunda en az boyanan kazanacak. Szeth burada rahatlıkla galip geliyor mesela. Ben Szeth Mary Sue, Kvothe değil demiyorum. Sadece Kvothe alıştığımız fantezi ana karakterlerine göre çok daha toy ve Szeth’in yaptığı katliamlara dair duyduğu ıstırap gibi Kvothe’nin şımarıklıklarını meşru görüp acılarını içselleştiremediğimiz için kazanmasını bir ölçüde hazmedemiyoruz.

Benim de okumamın üzerinden uzun zaman geçti ama ikinci kitaptan aklımda kaldığı ölçüde birkaç örnek vereyim isterseniz ‘‘burnunun sürtündüğü yerlere’’:

Devi’den (kızıl saçlı tefeci) borcunu geri almak için gittiğinde ağzının payını alması ve dükkandan girdiği gibi kaçması.

İkinci kitapta neredeyse yüz sayfa boyunca on yaşında kızdan defalarca dayak yemesi

Kote olarak iki çapulcu parçasının hışmından bildiği tüm hokkabazlıklara rağmen kurtulamaması

Ben, Kvothe’nin plot armor’dan yoksun olduğunu iddia etmiyorum, serinin de fanı değilim, ama serinin en zayıf olduğu konu ana karakterin Mary Sue olması değil bence. Tabi ki Kvothe bahsettiğniz karakterler kadar diplere inmiyor çünkü kaderi dünyayı kötülükten kurtarmak olan seçilmiş kişi değil. Ama bu bir elinin yağda bir elinin balda olduğu anlamına gelmiyor. İlk kitabın kayda değer bir kısmında sokak hayatı yaşıyor, başını koyacak bir yer bulduğunda ise para sıkıntısı, talihsizlik ve benzeri dertler peşini hiç bırakmıyor.
Fark ettiyseniz sadece okuduklarımızdan bahsettim. İsterseniz ‘‘Unreliable Narrator’’ konusundaki görüşlerimi de belirteyim konudan alakasız olarak. Bence Kvothe kesinlikle Unreliable Narrator. Mesela Kvothe’ye göre Denna kusursuz bir güzellikti ancak Bast bunun aksini iddia ediyordu. Tabi ki güzellik görecelidir ama bu örnek aklımda kaldığına göre yazar bu detayı boşuna eklememiştir diye düşünüyorum. Skarpi’nin hikayesindeki ve Denna’nın şarkısındaki Chandrian’lar arasında da farklılıklar vardı mesela. Unreliable Narrator her zaman yalan söylemek ve gerçekleri çarpıtmak zorunda değildir, biz sadece olayları tek bir perspektiften görüyoruz ve yazar da bunun bilincinde olmamız için hikayeye pek çok örnek serpiştirmiş, yani Kote’nin Tarihçi’ye hikayesini anlatmasının altında farklı nedenler olabilir.

9 Beğeni