Eski tecrübeleri unutup hafızaya yenilerini kazımak, ama bir yandan da geçmişi hatırlamaya çalışmak teması kitapta önemli bir yer tutuyor, güzel bir seçim olmuş.
Hamilton reyiz hafife alınacak bir yazar değil, camianın en saygın isimlerinden biri. Alastair Reynolds’la aynı kalibreden uzay operaları yazmasıyla meşhur. Türkçeye hiçbir eseri çevrilmediği için pek tanınmıyor. Forumda gördüğüm kadarıyla sadece Leingrad önemli bir eserini okumuş (en azından yarılamış).
Bununla birlikte Light Chaser özelinde Gareth L. Powell’ı görmezden gelmeyelim. Hamilton kadar tanınmasa da çok başarılı bir yazar.
İki kişinin birlikte yazdığı kitaplarda hangi yazar hangi kısımları yazmış, görevler nasıl paylaştırılmış hep merak ederim. Mesela The Mote In God’s Eye’da bu konuyu biraz araştırınca Jerry Pournelle’i oldukça görmezden geldiğimizi fark ettim; izlenimlerim Larry Niven’in astronomi/teknoloji konularını üstlendiği ve karakter yaratımını Pournelle’e bırakmış olduğu şeklinde.
Mesela gözüme şunlar çarpmıştı:
- Hüseyin → Yabancı düşmanlığı (Müslüman tek karakter var o da hain, çıkarcı, sinsi ve sahte dinci)
- Sally → Klasik bir kadınlar kocalarına iyi bir eş olmaktan ve çocuk yetiştirmekten başka işe yaramazlar, çok duygusallar ve mantıklı düşünmekten yoksunlar örneği. Kısacası misojini.
- Motielerdeki kast sistemi, beyazların efendi kahverengilerin köle olması.
- İkinci İmparatorluk’un bir stratokrasi olması, emperyalist yayılmacılığın baş tacı edilmesi, isyancılara soykırım uygulanmasının normal bulunması.
Jerry Pournelle askeri kökenli bir politik bilimler uzmanı, aynı zamanda bir mucit. Zamanında Boeing’de high-tech silahlar tasarlamış bir kişilik. Üstelik ABD’de politik bağlantıları da bulunan republican/sağ meyilli biri. Böyle bir zihinden üstteki karakterlerin ve emperyalistik bir dünya yaratımının çıkması pek şaşırtıcı değil.
Ben kitapta 5. bölüme geldim, hikayeye bir katman daha derinleşti ve hayal gücünü tetikleyen leziz bir hal almaya başladı.