Mitoloji ile İlgili Sohbetler

Anladım. Benim de Hint konusunda pek bir fikrim yok. Okuyunca göreceğim artık :sweat_smile:. Teşekkür ederim. :slightly_smiling_face:

1 Beğeni

Rica ederim kolay gelsin :sweat_smile:

1 Beğeni

Japon mitolojisi için Okan Haluk Akbay tarafından çevirilen Kojiki Japon Mitolojisine Bir Yolculuk kitabını, Türk mitolojisi için Jean Paul Roux’nun Eski Türk Mitolojisi ve Pertev Nail Boratav’ın Türk Mitolojisi kitaplarını öneririm. Genel olarak mitoloji için şu kitapları tavsiye ederim:
Mitoloji Üzerine Araştırmalar Metinler ve Tahliller Mitoloji Üzerine Araştırmalar Metinler ve Tahliller
Dinler Mitolojiler Sözlüğü 1
Dinler Mitolojiler Sözlüğü 2

3 Beğeni

Önerilerinizi hemen ekliyorum. Teşekkürler katkınız için. :slightly_smiling_face:

Görselli ve her mitolojiye değinen birde bu kitap var. Her ikisinin de DK kitabı olmasından dolayı sanırım yazarları da Alfa’nın Mitoloji kitabı ile ortak. Sıfır satışı kalmadı ama ikinci el bulabilirsiniz belki.

6 Beğeni

İçerik olarak ikisi aynı olabilir mi acaba? Farklıysa listeye ekleyebilirim.

Hayır aynı değil. Bende iki kitap da var, ikisi farklı kitaplar.

1 Beğeni

Sevdiğim bir youtuberdan Yunan mitolojisine başlangıçla alakalı güzel bir videoyu burada paylaşmak istedim. Faydası olması dileğiyle.

4 Beğeni
6 Beğeni

Bir kitap daha
Minyatürlerle Osmanlı-İslam Mitologyası

Öncelikle elinize sağlık.

Her ne kadar çabanızı taktir etsem de, bence okuduğunuz kitaplarla okumadığınız kitapları ayırarak listeleseniz daha iyi olur. Çünkü herhangi bir sitede mitoloji olarak aratınca ya da tür olarak mitoloji girince zaten bu kitapların çoğuna ulaşmak mümkün. Kitaplar hakkında sizin yorumlarınız daha değerli. Özellikle okuduğunuz kitapların içeriklerini, size kattığı şeyleri paylaşırsanız bence daha çok işimize yarayabilir. (Diğer kitaplar da liste olarak kalsın isterseniz sizin seçminiz ama bence ayrı bir listede kalsın onlar.) Yanlış anlaşılmasın, öneri sadece. Özellikle mitoloji konusunda ismi “Yunan mitolojisi”, “Babil mitolojileri” gibi iddaalı başlıklardan oluşan o kadar boş kitap var ki. Sağlam, size gerçekten katkı sağlayan kitapları bulmak, çoğu zaman ulaşmak bile oldukça zor. Buna en büyük örnek Campbell’in Tanrının Maskeleri isimli serisi. Nadirkitaptan serinin Dost kitabevi baskılarının fiyatlarına bakınca okumaktan vazgeçiyorsunuz mesela. Çok şükür Islık yayınları sahip çıktı da alabildik :slight_smile: Bu sebeple böyle konularda sizlerin önerdiği kitapları, okuduğunuz kitap hakkında iki cümlelik bir öneriyi on tane goodreads değerlendirmesinden daha çok dikkate alıyorum. Bunun sebebi de birebir iletişimde olabilmem, “Şu da var mıydı?” ya da “Şu kısmı nasıl anlatmış, üstünde durmuş mu?” şeklinde sorabilecek olmam.

Bu gece vaktim olursa elimdeki kitapları ve bunlar hakkındaki düşüncelerimi ekleyeceğim.

3 Beğeni

Haklısınız tabii ki. Listeyi oluştururken bayağı bir kaynak araştırması yaptım. İsmi hiç bilinmedik olanları veya yorum bulunmayanları çıkardım. Eklediklerimi kendim okumamış olsam bile oradan buradan yorumlara bakarak ekledim, tabii internet yorumları pek sağlıklı olmuyor ama herkes kendine göre bir kitap bulabilsin istedim. Sonuçta atıyorum bazı kitaplar 150 sayfayken bazıları 600, bazıları çok uçuk fiyatlı, bazıları ucuz. Hiç fikrim olmayanlara hiçbir şey yazmamayı tercih ettim zaten. Okuduklarım ya da fikrim olanlara da liste zaten uzun olacağı için 1-2 cümleyle anlattım iyice karmaşa olmasın diye. Ama dediğinizi göz önüne olarak özellikle çok önemli gördüklerime incelememi ekleyeceğim müsait bir zamanda. Bir de zaten buradan gelen cevaplara göre içlerinde beğenmediğiniz varsa çıkarabilirim diye not düşmüştüm. Şu ana kadar sadece ekleme yapıldı ama sizin çok iyi bulmadığınız varsa hemen çıkarabilirim.

3 Beğeni

Mitoloji Sözlüğü - Pierre Grimal


Kitap yunan mitolojisi konusunda çok iyi bir danışma kitabı. Özellikle mitolojik hikayeler okurken aklınıza takılan “Şu kimdi?” gibi sorulara yanıt bulmanızı sağlıyor. Evet elinizin altında telefon var, ancak mesela ben kitap okumaya başlayınca telefonu bir köşeye atıyorum. Zira elime aldığım andan okumayı yavaş yaval bırakıyorum.

Arthur’un Ölümü - Sir Thomas Malory


Tam olarak bir mitoloji kitabı sayabilir miyiz? Bence, evet. Merlin ve Arthur hakkındaki neredeyse tüm mitleri tek bir kitapta bulmak istiyorsanız bulmanız gereken kitap bu. Şu an çoğu sitede indirimli satılıyor. Kaçırırsanız sonrasında sahaflarda biraz pahalıya mal olabilir.

Mezopotamya Mitolojisi - Jean Bottere & Samuel Noah Kramer



Samuel Kramer daha sonra da bahseceğim gibi mezopotamya mitolojisi konusunda özellikle sümerler konusunda uzman. O bir sümerolog. Sümerolog kendi cümleleriyle; Bilim dünyasının oldukça uzmanlaşmış çevrelerinde en dar alana sahip uzmanlardandır; “en az hakkında en fazlasını bilen” insanın kusursuz örneğidir.
Mezopotamya’da yaşamış uygarlıkların mitlerini inceleyen bir ku kitap sanırım türünün tek örneği. Özellikle türkçe kaynak bulmakta zorlandığımız mitolojiler için çok iyi bir kaynak. Gılgamıştan tufana, Enki’den Tiamat’a çok geniş spectrumlu harika bir kitap. Hem çevirisi hem baskı kalitesi gerçekten harika.

A’dan Z’ye Dünya Mitolojisi (Dünya halklarının Tüm Yaratılış, Tanrı ve Kahraman Mitleri) - David Leeming


Adından anlaşılacağı gibi tüm mitolojilerden örnekler içeriyor. Bunu yaparken mitolojileri derinlemesine incelemekten ziyade o mitolojilere dair genel bilgiler veriyor. Benim mitoloji okuma ve sevme nedenim olan “Yaratılış Öyküleri” konusunda da oldukça başarılı.

Antik Çağ Söylenceleri / Tanrıların Masalları - Michael Köhlmeier



Garsona “Ortaya karışık yunan mitolojisi öyküler yap” dediğinizde getireceği kitap bu. Yazar bulabildiği öyküleri toplamış, kendi yorumlarını da araya serpiştirerek koymuş. Kitabın çevirisini oldukça başarısız bulduğumu söylemeliyim. Orjinaline bakacak zamanım olmadı hiç ancak kitabı okurken anlam konusunda biraz zorladığını itiraf etmeliyim.

İskandinav Mitolojisi - Kevin Crossley-Holland


İskandinav mitolojisine merak duyup girdiğinizde mitolojinin genel olarak “The Prose Edda” (Nesir Edda) ya da “Younger Edda” (Genç Edda) 1220’li yıllara ait derlemeyi oluşturan İzlandalı şair ve tarihçi olan Snorri Sturluson ile tanışırsınız. Bunun yanında “The Poetic (Şiirsel)” ya da “Elder Edda” (Yaşlı Edda), bilinmeyen bir yazar tarafından 1270 yıllarında yazılmış bir kaynak daha mevcut.
Bu iki eser iskandinav mitolojisi konusunda en büyük kaynaklardır. Tamamı demiyorum ancak çoğu iskandinav miti bu nesir ve manzumlardan günümüze kadar gelmiştir.

Bu kitap ise bu iki derlemede bulunan mitolojik öyküleri ve geneli itibariyle iskandinav mitolojisini anlatıyor. Hikayeler genel olarak aynı olduğu için iskandinav mitolojisi konusunda elinize alacağınız kitaplar genel olarak aynı şeyleri anlatırlar. (Bu konuda Neil Gaiman’ın İskandinav Mitolojisi gibi kitapları tenzih ediyorum, yazarlar kendilerine göre hikayeleri yorumladıklarında miltleri farklı yönlenderden anlamamızı sağlayabiliyorlar.)

Kahramanın Sonsuz Yolculuğu - Joseph Campell



Bu kitaptan o kadar çok konuşasım var ki, sırf bu kitap için ayrı bir konu açabilirim. “Bütün mutlu aileler birbirine benzer; mutsuz her ailenin mutsuzluğuysa kendine hastır.”, “Dünya birbirlerine destek olan topluluklarla doludur: toteme, bayrağa ve partiye tapanlar.” gibi harika aforizmalar üreten bir adamdan bahsediyoruz. Çoğu yerde insanlara mitolojiyi sevdiren bir mitolojist olarak geçer. Campbell’in bir teorisi var; diyor ki tarihin başından bu yana oluşturulmuş mitlerde ortak bir yapı var. Kitap boyunca sizi elinizden tutup bir daha hiç bir hikayeye (en azından uzunca bir süre) aynı gözle bakmamanızı sağlayacak bir yolculuğa çıkarıyor. Daha fazla detay veremiyorum okuma zevkinizin tadını kaçırmamak için. Tek bir dileğim var Campbell ile ilgili “Umarım tüm kitapları Türkçe’ye çevrilir”. Hoş Tanrı’nın Maskelerini bile bu kadar bekledikten sonra sanmıyorum ama, umut fakirin ekmeği :slight_smile:

Mitolojik Aşk Hikayeleri


Adındaki gibi mitolojik aşk hikayelerini yazar “Adem Suad” tarafından yazılmış halini içeriyor. Genel olarak MaviÇatı yayınlarının mitolojik kitaplarını beğenmiyorum, hem yüzeysel kitaplar hem de yazarının kitapları oluşturdukları alanlarda ne gibi bir uzmanlıkları olduğunu bilmiyoruz. Bu kitabı yazan yazar “Bilgece yaşamanın 44 Evresi”, “Hz. Muhammed’den hayat dersleri”, “Rüya Tabirleri” gibi kitapları da yazmış bir yazar. Bu konunun yorumunu size bırakıyorum bu sebeple.

Viking Mitolojisi, Tanrılardan Krallara Vikingler - Snorri Sturluson



Yukarıda iskandinav mitolojisi için epey detaylı bir açıklama yazmıştım, burada o kadar detaya girmeyeceğim. Zaten kitapların ikisi de gerçekten güzel kaynaklar. Detaylı bilgi isterseniz https://forum.kayiprihtim.com/t/viking-mitolojisi-kuzeyin-kadim-el-kitabi/1546 burada “Cem Altınışık” ’ ın incelemesi mevcut.
Tanrılardan Krallara Vikingler için ise en sevdiğim olaylarımızdan biri olan çevirmenin Çemberi var.
https://forum.kayiprihtim.com/t/cevirmenin-cemberi-tanrilardan-krallara-vikingler/9606

Sümer Mitolojisi ve Tarihi - Noah Kramer



Sümerliler üzerine bulabileceğiniz en iyi kaynaklar bu kitaplar. İnternette bulunması epey zor ve bir o kadar da külfetli oluyor. Sümer mitolojisi kitabı diğerlerini bulamasanız bile geneli itibariyle mitleri hakkında güzel bilgiler veriyor. Bir gün bu kitaplar hakkında detaylı inceleme de yapacağım. Zira en sevdiğim mitolojiyi bu kadar kısa geçmek içime sinmiyor. Ama yaklaşık 1 saattir bu iletiyi oluşturmaya çalışmaktan yoruldum. Özellikle forumda yazıya stil vermek bu kadar sıkıntıyken. =)

Kuran, İncil Ve Tevrat’ın Sümer’deki Kökeni - Muazzez İlmiye Çığ


O kadar sümer dedik, sümerolog dedik. Tabiki Muazzez hanımdan da bahsedeceğiz.Atatürk’ü görmüş koskoca bir çınar Muazzez Hanım. Kendisi sanırım türkiyenin yetiştirdiği en bilgili kadınlardan birisi. Çok geç tanıdım ancak düşünceleri, özellikle gençlere yönelik önerileriyle çok tatlı bir insan. Neyse, 100 yaşını geçti çınar, keşke 200’ü de görse.

Bu kitap Kur’an, Tevrat ve İncil’deki Tufan gibi hikayelerin Sümer mitolojisinden alınmış olabileceği savıyla yazılmış. Çoğu birbiriyle oldukça benzeyen hikayeri çeşitli yönleriyle inceliyor Muazzez Hanım. Ben okurken oldukça keyif almış bazı benzerliklerde gerçekten şaşırıp kalmıştım. Yayınevinin bu kitapları bu kadar önemsiz görmesi gerçekten sinir bozucu. 47. basıma ulaşmış bir kitabı ciltli basarsın, ne bileyim biraz daha başarılı bir baskıyla basarsın, renkli basarsın. Ama yok dümdüz baskı ve fiyatı da sayfa sayısına göre oldukça yüksek fiyatlı.
Umarım bir gün Muazzez Hanım’ın tüm eserlerini tek ya da iki ciltte birleştiren bir kitap görürüz.

Şimdilik incelemelerim bunlarla sınırlı. Müsait oldukça yeni kitaplar ve okuduğum diğer kitapların incelemeleriyle görüşmek üzere efendim.

Buraya daha yeni şeyler gelir arada. :slight_smile:

16 Beğeni

Psikiyatri ve Mitos-Dr. Kriton Dinçmen kitabını okuyorum. İlginç bulduğum birkaç bilgiyi okudukça buraya yazmak istedim.

Panik Atak-Panic Reaction tabirindeki Pan aslında son derece iyi, sevecen, hayatı seven, gürültü ve yaygara koparan, çobanları koruyan, kamıştan kavalını çalan, çirkinliğe bakmadan nymphaların peşine takılan, ama onlardan pek yüz görmeyen bir ilahtı.

Yarı insan yarı keçi Pan keçi boynuzlu, sakallı, insan yüzlü, keçi ayaklı bu tuhaf ilah bazen öğleleri herkes rahat rahat uyurken muziplik olsun diye öylesine gürültü koparırmış ki, etraftaki bütün canlılar korku içinde kaçışırlar, paniğe kapılırlarmış.

Fransızca panique “büyük ve akıldışı korku” sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük
Eski Yunanca panikós πανικός “orman ve ıssız yerlerde aniden duyulan korku” sözcüğünden alıntıdır.
Bu sözcük Pán πάν “keçi ayaklı orman tanrısı” özel adından +ikos sonekiyle türetilmiştir.
kaynak: etimolojiturkce

Bu başlık çok güzel olmuş elinize sağlık. Kaynak kitaplar için teşekkürler. Aklımızda kalacak ilginç hikayeler paylaşırsak da çok hoş olur. :smiley:

9 Beğeni

Efsaneye göre kırların, çobanların ve sürülerin tanrısı ve koruyucusu olan Pan, Syrinx isimli güzel bir periye aşık olur. Pan’dan kaçmak için Sirinks kendisini su kamışı bitkisine çevirir. Bu güzel perinin onuruna, ve ona olan aşkı için Pan bu kamışlardan biraz keser ve bugün “sirinks” veya "Pan flütü’’ olarak adlandırdığımız müzik aletini yapar. VİKİPEDİ


Gilles-Lambert Godecharle (1804)

ANTİK YUNAN TOPLUMUNDA VE FELSEFESİNDE MÜZİK VE FLÜT ÇALGISI

4 Beğeni

Aşil (Akhilleus) Sendromu

2 Beğeni


Joseph Campbell’in verdiği konferanslardan derlenmiş bu kitap hakkında özellikle buraya yazmak istiyorum.
Mitoloji hakkında ne kadar çok bilginiz olursa olsun bu kitabı okurken mutlaka yeni şeyler öğrenip çoktan bildiklerine farklı bir açıdan bakabiliyorsunuz. Benim mitolojiye olan bakış açımı oldukça değiştirip bu konuda en sevdiğim kitaplardan biri oldu. Hatta içindekileri unutursam çabucak ulaşayım diye bitirdikten sonra üzerinden tekrar geçip birçok sayfaya işaret koyma ihtiyacı hissettim.
Kitaba gelecek olursak genel olarak Tanrıça kavramının, antik çağlardan bu yana tarımla ilgilenen uygarlıklarda baş üstünde tutulurken tanrı odaklı göçebe toplumlarla etkileşime girince başta ayaklar altına alındığını ve daha sonra tekrar yükselmesini ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Bunu yaparken de farklı farklı mitolojilerden bolca örnekler vererek pekiştiriyor.
Bunun yanında başta Odysseia olmak üzere çok iyi bilinen birçok mitin farklı bir yorumunu sunuyor. Odysseia’yı adım adım anlatıp Tanrıça kavramı üzerinden yorumluyor ve bambaşka bir anlam katıyor. Paris’in tanrıçalar arasından birini en güzel olarak seçmesi miti, Pandora ve Hera karakterleri gibi örnekler üzerinden tanrı odaklı kültürün etkisini gözler önüne seriyor. Bu tür yorumları okuduktan sonra bunu nasıl daha önce düşünemediğinizi sorguluyorsunuz.
Kitapta yer alan çeşitli görseller ve görseller üzerinden yapılan açıklamalarla anlatılan soyut şeyler somutlaşıyor. Zaten çeşitli konferanslar üzerinden derlendiği için önemli noktalar sık sık tekrarlanıyor ve böylece konuya çok fazla hakim olmayanlar dahi okuyan herkes anlatılmak isteneni çok iyi kavrayabiliyor.
Olaylar genel olarak Tanrıça kavramının üzerinden gidip eninde sonunda ona bağlansa da bunun dışında pek çok noktaya değiniyor. Dikkatimi en çok çeken birkaç konuyu belirtmek istiyorum:

  1. Benim özellikle merak ettiğim gizem kültleri konusunda çok ayrıntılı ve açıklayıcı bilgiler sunuyor. Bu kültler hakkında isimleri gereği az bilgi olmasına rağmen görsellerle açıklıyor. Özellikle kişilerin bu kültlere kabul ediliş törenleri hakkında çok ilginç bilgiler veriyor.
  2. Kral Arthur mitolojisinin bir parçası olan Tristan ve İsolde hikayesini yorumlayarak anlatıyor.
  3. Sanat hakkında Apollon ve Dionysos üzerinden giderek çok etkileyici yorumlar yapıyor.
  4. Farklı dinler hakkında önemli yorumlar yapıyor. Bir anda kendinizi dinler tarihi hakkında bir eser okuduğunuzu sanarken buluyorsunuz.

Son olarak eserden birkaç alıntı da eklemek istiyorum:

“Yunanlarda daimon hayat enerjinizdir ve hayat enerjiniz aklınızın koyduğu kurallara her zaman itaat etmeyebilir. Bu yüzden, daimon kendi saplantılarına takılı kalan insanlar için bir tehlike -demon- haline gelir, dolayısıyla o insanlar böyle güçlere şeytan der.”

“Minos uygarlığının merkezi Girit gibi Eski Avrupa ve Anadolu da gylany idi. Din, mitoloji ve folklora, Eski Avrupa ve Minos kültürlerinin toplumsal yapısına dair incelemelere baktığımızda, dengeli, ne ataerkil ne de anaerkil olan bir toplumsal sistemin bulunduğunu anlıyoruz.”
gylany: gy "kadın"dan, an ise erkek anlamındaki Andros’tan gelir, l harfi de insanların her iki yarısını bağlamak için kullanılmaktadır -iki cinsin eşit olduğu toplumsal yapı.

“Büyük kozmik düzen, yaşayan bütün canlıların onun içinde var olduğu kuşatıcı rahim olduğundan, dişi güç ile, yanı Tanrıça yahut Anne Evren ile özdeşleştirilmiştir.”

“Eğer dinamik olan, bir forma sahip geğilse, ortaya çıkan sadece haykırıştır, çığlıktır; şayet form dinamiği hesaba katmazsa, bu kez de ortaya çıkan tek kelimeyle taştır, cansız, kuru bir heykeldir.”

“Pandora dünyaya bolluk getiren kadın düşüncesinin bir başka yansımasıdır. Pandora’nın öyküsünün daha sonraki, ukala, erkek tonlu versiyonu -her kadının yanıdnaki bir dert kutusuyla birlikte geldiği anlayışı- bütün yaşamın keder dolu olduğunu söylemenin bir diğer yolundan ibarettir. Elbette, yaşam beraberinde dertler de getirir; zamanda hareket etmeye başladığınız an, üzüntü ve talihsizlikler yaşarsınız. Bolluğun olduğu yerde ıstırap da vardır.”

“Tanrıça ile ilgili önemli olan nokta, kadınların tahtta oturarak anaerkil toplumda yönetici olup olmadıkları değildir; önemli olan Kadın olma niteliğinin, Kadın olmanın, Kadın’ın anlamının anlaşılması, bilinmesi ve buna saygı duyulup duyulmamasıdır.”

11 Beğeni

Türk Mitolojisi hakkında çok sevdiğim Tarihci Ceren Sungur’un şu videosuna göz atmanızı öneririm.
Videonun 31:45’den sonrasında güzel kitap önerileri de mevcut.

Severseniz şöyle devam edebilirsiniz. Burada Türk Mitolojisi ve Şamanizmle ilgili 11 videoluk bir serisi var.

https://www.youtube.com/playlist?list=PL2KI4emH6lqvTt_3J2OVsDgXvbnycstTh

8 Beğeni


Minerva’nın baykuşu ancak karanlık çöktükten sonra uçar. HEGEL

Minerva’nın baykuşu metaforunu Hegel, ‘Hukuk Felsefesi’ adlı kitabının önsözünde olayların önce olduğunu, düşüncelerin ise sonradan elde edildiğini söyler. Çünkü Hegel’e göre var olanı kavramak felsefenin görevidir, var olan akıldır ve herkes kendi zamanın çocuğudur ve her kavram, insanlığın ortak yaşamla, ortak tarihle deneyimlediği bilgi üstüne kurulur. Minerva’nın baykuşu bilginin taşıyıcısıdır. Tarihin maddi pratiği ortaya çıktıktan sonra k anatlarını açar ve uçmaya hazırlanır. Hegel bu metaforu şu şekilde belirtir:

“Dünyanın nasıl olması gerektiğini öğrenmek iddiası üzerine bir söz daha söyleyelim: Felsefe bu konuda daima geç kalır. Dünyanın düşüncesi olarak felsefe, ancak realite oluşum sürecini işleyip bitirmiş olduğu zaman ortaya çıkar. Kavramın öğrettiğini tarih aynı zorunlulukla gösterir. Ancak varlıkların olgunluk çağındadır ki, ideal reelin karşısında boy gösterir ve aynı dünyayı, cevheri içinde kavradıktan sonra, onu bir fikirler âlemi şeklinde yeniden inşa eder. Felsefenin soluk rengi solgun zemine vurduğu zaman, hayatın tezahürü ihtiyarlık günlerini tamamlıyor demektir. Felsefenin soluk rengiyle o gençleştirilemez, sadece bilenebilir. Minerva’nın baykuşu, ancak gün batarken uçmaya başlar.”

MURAT YAYKIN_BİRGÜN

6 Beğeni