NBA Forum

Aslında spor ile ilgili başlık açmak hiç içimden gelmiyordu, eksikliğini görünce bir süre birisi açar diye bekledim ama kimse yeltenmeyince dayanamadım.
Daha ilkokul zamanlarından beridir gece NBA maçlarına kalkan, sohbetlerinden oldukça zevk alan, kimi dönemler fırsat bulamayıp takip edemediğim dönemler olsa bile içimde ateşi hiç sönmeyen bir turnuvadır.
Forum içerisinde bu düşüncelerini paylaşacak kişiler için ortak bir nokta yaratmak, fikir paylaşmak elbet güzel bir etkinlik alanı oluşturmak tek niyetimdir. G.O.A.T. tartışmalarından (en sevdiğim konudur. Bkn; Logo), MVP adaylarına, Play-off görüşlerinden, çaylak adaylarına, gecenin performansından, sezon hayal kırıklıklarına kadar aklımda yazılabilecek bir çok konu var.
Umarım konuda hemfikir olup, güzel bir şekilde muhabbette bulunabiliriz.

2 Beğeni

İyi yaptınız. Geçen hafta da Premier League başlığı açıldı :slight_smile:. Forum sizin itiş kakış olmadığı sürece serbestsiniz :slight_smile:

1 Beğeni

Memur olmadan önce her oyuncunun soy ağacını bilirdim de şimdi 4 yıldır paslandım iyice ama arada iyi muhabbet döndürürüz.Rengimizi de belirteyim yeşil siyah şampiyon Celtics. Batı’da da ağır Memphis sempatisi duyarım o ayrı.

Neden bilmem ben de Portland Trail Blazers taraftarıyım. Mümkünse maçını izlerim yoksa mutlaka sonuçlarını takip ederim.

Geceleri evi ayağa kaldırmam ve iş güç yoğunluğundan son üç-dört senedir ilgilenemediğim doğrudur. Bir dönem iyice vampirleşmeme sebep olmuştu. Çok severim. :heart_eyes:

2 Beğeni

Ooooo NBA başlığı da açılmış :drooling_face: Stephen Curry manyağı olarak hemen yerimi alıyorum.

1 Beğeni

İlk kıvılcımı atarak sezona başlamak istiyorum.
Bilindiği gibi bu sezon başında Lebron James tartışma yaratan bir kararla (ben daha oturmuş bir takım beklerken gençlerle dolu bir takım tercih etti.) L.A Lakers yolunu seçti. Benim görüşüm SF pozisyonu eksik (daha sonra Jimmy Butler ile doldurdular) Philadelphia yönünde karar vererek final serisine devam ettireceği yönündeydi. Daha o zaman büyük bir risk aldığı batının doğu kadar kolay olmadığı ve balonun patlayabileceği yönünde ağır tartışma konuları yarattı. Benim görüşüm en az 10-15 fazla galibiyet ile 45-50 galibiyet oranına rahat ulaşıp ilk sezon herkesi susturmak, ikinci sezonda takviyeler ile (ki Golden State Salary Cap yüzünden dağılma riski tasıyor.) en kötü konferans finali yapıp sonra final takımı olabileceği yönündeydi.
Ama ne yazıkki Lebron egosu diyeceğim takıma abilik değil liderlik yapma huyu, her şeyi yönetme isteği, takas tartışmaları, sakatlığı, yönetimin Anthony Davis konusundaki takas görüşmelerini batırması ile hem motivasyonu hemde takım içi karışıklıklar Los Angles takımını hiç bekmedikleri bir yere götürdü.
Burada süper yıldızların yeni kurulan takımlardaki bir kaç örnekli analizini yapacağım.
İlk önce efsane Michael Jordan’dan örnekle başlayacağım. Bilindiği gibi Jordan 29 yaşında Chicago ile 3 şampiyonluk kazandıktan sonra babasının ölümü üzerine yasadığı bunalımlardan sebep basketbolu bırakıp MLB liginde beysbol oynamaya karar vermişti. Ne yazık ki kariyeri basketbol kariyerinin çok uzağında kalmıştı. Bıraktığı sezon; 57-25’lik bir galibiyet oranı ve 15-4’lik bir playoff serisi ile harika bir sezonu geride bırakmıştı. Takımda Pippen, Horace Grant, B.J. Armstrong gibi kaliteli yıldızları vardı.
Jordan yokluğunda sonra 55-27 ile yine güzel sezon geçiren boğalar, playofflarda New York’a toslayıp handenlığını yitiriyordu.
1994-95 sezonu Jordan’ın neden efsane olduğu konusunda bizi aydınlatacak.
Jordan gelene kadar takımda Pippen, Kukoc, Armstrong, Steve Kerr, Ron Harper gibi dönem için çok kaliteli bir isimlere sahip olunsa da ne yazık lider karaktere sahip bir oyuncu yoktu. Bir kaç örnekle anlatacağım. Jordon o sezon 82 maçlık maratonun sadece 17’sinde sahaya çıktı.
Jordan gelmeden önce Bulls 33-32 ile playoff potasında olsa da ligi bırakıp drafta iyi bir yer almayı düşünen bir yönetim vardı. Jordon dönmeye karar verdiğinde asla kaybetmeye oynamayacağını söyleyerek yönetimle ters düşer ve kazanma hırsı ile son 17 maça çıkar.
Burda ne kadar büyük bir oyuncu olduğunu anlıyoruz. Jordon geldikten sonra sihirli bir değnek deymiş gibi Bulls 13-4’lük bir seri yakalayarak sezon sonu beklentileri karşılıyordu. Sezonu konferans beşincisi tamamlayıp ilk turda Alonzo Mourning’li Hornets’i eleyip ne yazıkki Sonraki turda Shaquille O’neal, Anferne Hardaway, Nick Anderson, Dennis Scott, Horece Grant, Brian Shaw gibi genç ve tecrübeli oyunculardan kurulu Orlando’ya takılıyorlardı.
Ama elenmek sadece yeni bir 3 şampiyonluğun başlangıcıydı. Jordan kariyeri boyunca asla maçı bırıkmayan, asla pes etmeyen, kendine hedef koyan ve bu hedefe her zaman ulaşan bir lider olarak efsane sıfatına layık görülmüştür. Günümüz oyuncuları gibi şişirilmiş istatistiklerle ölçülemez onun büyüklüğü, bugün Lebron Lames gibi pes etmez, Anthony Davis gibi takas olacağım diye benche çekilmez, ne olursa olsun kazanmayı düşünür.

Evet araya çok fazla iş girdiği için yazmakta zorlandım. Kopuk olabilir ama amacım bir tartışma konusu açmaktı. Bir sonraki konum Kobe’nin Lamor Odom’la 2004-05 sezonunda başlattığı şampiyonluk yürüyüşü olacak. Bir adamın tek basına nasıl bir takımı sırtlayacağının hikayesi.

2 Beğeni

The Truthhh… Doğuştan İstanbul çocuğu Kansas üni mezunu Ppppaaaaauuulllllll Piiieeeerrccceeee 34
En sevdiğim oyunculardandı, keşke hiç gitmeseydi Brooklyne bıraksaydı Celticsde.

2008 finallerinde gercekten müthiş bir özveri göstermis ve yüregiyle oynamisti her macı. Detroit, San Antonio ile Boston savunmaci yönüyle benim için özel bir takim olmustur.
Rondo, Ray Allen, Paul Pierce, Kevin Garnett, Kendrick Perkins gibi üst düzey bir savunma besi varken, James Possey, Sam Cassel, P.j Brown gibi veteran görev adamlari, Glen Davis, Tony Allen, Eddie House gibi çoğu NBA takiminda ilk 5 baslayacak kaliteli yedeklere sahiptiler. O zaman bile takimin bu kadar kaliteli oldugunu bilmiyordum.

1 Beğeni

Ben artık liderlik yapabilen pek oyuncu göremiyorum maalesef. Genelde bitmez tükenmez egoları nedeniyle maçın seyir zevkini de kaçırıyorlar bence. Tabi bu benim görüşüm. Sahada sürekli top elinde koşan Harden yerine muhteşem uyumlarıyla George- Westbrook izlemek çok daha keyifli.

Not: Söylemeden geçmeyeyim bir Boston taraftarı olarak en sevdiğim oyuncu Kyrie’dir. Ama Kyrie bizi beğenmiyıırr :cry::cry:

2 Beğeni

Bende Celticsli olarak bu sene doğuda 76ers şampiyonluğu istiyorum.Kadrosuny çok beğeniyorum.Joel Embiid tarzı uzunlar artık az kaldı.Pis, görüntüsü ile korkutan, her bölgeden tehdit yaratan 2 elde 10 marifet uzun ve muazzam güçlü izlemesi harika oluyor.
Ayrıca Kyrienin yanına bir süper yıldız bulamadılar.AD Lakers tarafından aklı çelindi babasının saçma açıklamaları ile muhteşem takas gerçekleşmedi.Gerçi Rose kuralları gereği imkansızdı takas unutmuşum. :slight_smile:

Evet play-offlar başladı ve dün gece play-off tarihinin en büyük geri dönüşü yaşandı. Golden state 3. çeyrekte 31 sayı öne geçtiği maçta Clippersa boyun eğdi. Bence çok güzel başladı play-offlar. Majestelerinin olmadığı bir play-off çokça zaman olmuştu.

Golden State Warriors’un rahat bir şekilde playoffları alacağı düşünülürken ilginç bir maç olmuş. Tabii ki izleyemedim…

Buraya hangi maçlar kesin izlenmeli bi liste çıkartılsa çok tatlı olmaz mı? Vakit yok zaten hepsini izlemeye, bir iki tane izlesem bari playofflar bitmeden :frowning:

1 Beğeni

Mesela bu sabah 4te Spurs vs Nuggets maçı var. İlk maçı sürpiz şekilde Spurs kazandı. 2. maçın havası bambaşka olacaktır. Denver muhteşem bir sezon geçirdi. Özellikle Jokic ezber bozan bir sezon ile geldi play-offlara.

Ben normal sezonun son günü tahminler ve eşleşmeler ile ilgili bir yazi yazmayi düşündüm (başladim) ama ne yazik başka bir işle ilgilenmem gerekince sonra yazarim dedim ve o sonra hiç gelmedi.
Bu sezon takimlar oldukça kaliteli. Tahminde bulunursam;
Golden State - L.A. Clippers 4-1
Houston - Utah 4-2 (Utah süpriz yapabilecek bir takim)
Portland - Oklahoma 4-1 (Son takaslardan sonra Portland gizli favorim)
Denver - San Antonio 3-4 (Denver oldukça garip bir takim izlerken resmen uyutuyor ama sonuç almaya gelince bir şekilde maçı aliyorlar. Ama Popovich faktörü ile bence konferansin en çekismeli eslesmesini görecegiz)

Milwaukee - Detroit 4-0 (Milwaukee yılın en iyi takimi. Süper bir yildiza sahipler. Antetokounmpo bu sezon final ve MVP başarisi yasayacaktir.)
Boston - Indiana 2-4 (Indiana baska bir gizli favori. Boston bu sezon takim kimyasi tutturamadi. Zor belki ama supriz yapabirler)
Philadelpia - Brooklyn 4-1 (Philadelpia NBA’in en potansiyelli takimi. İlk 5ini en beğendigim takim turlayacaklardir. Ama önemli olan genç oyuncularin tecrube kazanmasi)
Toronto-Orlando 4-2 (Orlando NBA’deki en sevdiğim takim ama Toronto savunmasi ile onlara sans tanimayacaktir)

Boston’u hafife alma. Zira ki onlar gösterdiler büyük takım nasıl savunma yapar. :slight_smile: (bkz. ilk maç 3. periyod) Geçen sene ki Cavs maçı aklima geldi. Lebron tek başına almıştı seriyi. 4-3

1 Beğeni

Geçen sene Irving (çok severim) ve sezonu kapatan Hayvard olmadan müthiş bir bütünleşme ile inanilmaz maçlar çikartmislardi. Bu sezon sahada kimyasi uyusmayan o takimi aratan bir topluluk var. O ruhu kaybetmisler. Yoksa kağit üstünde NBA’in en iyi takimlarindan. Playoffların iki altin kurali; 1-takim oyunu, 2- savunma. Bu iki kural olmadan sonuç almak zor.

1 Beğeni

NBA ile ilgilenen insanlarla tanışmak çok heyecan verici. Bu forumu bir kat daha da fazla sevdim. Sanırım bir de F1 kanalı açmak harika olacak, zira orada da sezon yeni başladı!

Clippers’ın müthiş görü dönüşünü seyretme şansım olmadı ama NBA’nin Darth Vader’ı Golden State Warriors’a bayağı güzel bir tokat attılar. Korkum şu ki bunu yaparak içlerindeki canavarı da uyandırmış olabilirler. Clippers’ın zaten hiç şansı yoktu ama böyle bir galibiyet almaları bile zaten kimsenin beklemediği ölçüde iyi geçirdikleri bir sezonu taçlandırmalarını sağladı galiba. Warriors - Rockets serisini merakla bekliyoruz.

Portland’ın Oklahoma’yı paramparça etmesi çok acayip. Paul George’un omuz sakatlığı gerçekten onu etkiliyormuş. Oklahoma’daki maçlar durumu değiştirir sanırım!

Toronto dolu dizgin gidiyor ki bu seneki favori takımım. 76ers ile kıyasıya kapışma olacak galiba =)

Toronto artık kara bahtını yensin. Nbain Başakşehiri gibi takım. Normal sezonda fırtına gibi olan takım kaç senedir play-offlarda nal topluyor. Ayrıca nurkicin sakatlığına rağmen portland harika savunma yapiyor. Okcnin istatistiklerine bakılırsa o kadar çok zorlama şuta gidilmiş ki, buda portlandin seriye ne kadar iyi hazırlandığını gösteriyor.

Deplasman performansları da önemli bence. Westbrook’un gözlerinden şimşek fırlayacaktır kendi sahalarındaki maçlarda.

Toronto konusunda haklısın ama DeRozan gitti ve Kawhi Leonard dönemi başladı diye avutuyorum kendimi hala. İlk maçı kaza olarak görüyorum valla biraz =) Geçen senelerdeki hezimeti bir daha kolay kolay yaşamazlar.

1 Beğeni