Oktay’dan Haberler

Bu gece 2000ler de bir kaç seks gençlik film izledim de artık bunular da yapılmıyor olması üzücü hayır bunu Wokelikle ilgisi de yok. Zendaya ve ya onu türevi birine Film kariyerin henüz başlarında +18 gençlik Filmlerin de oynattırabilirdi. 2000ler gençlik Filmlerin de siyah kadın oyuncular çok yer verildiydi pek ala olabilirdi. ama artık Hollywood çok fazla Yüksek bütçeli Franchiselar yer verip seyircin büyük bir kısmın artık izlediği film ve diziler de çok az seks ile ilgili şey görmek istediğin de artık bu tarz filmler yapılmıyor. Kiernan Shipka in geçenler de MAX gelen Film de bile bu tarz 2 arkadaşın çift olmasın konu alacak seks gençlik Filmlerin de olacak ki Film sonun da arkadaş kalmaya karar veriyorlar.

GAİN SATILDI Bir türlü ne yapacağını bilemeyen, marka olarak akıllarda kalmaya aday bir dijital platform: GAİN. İlk duyuran ben olmuştum 2020 yılında: "Filli Boya’nın eski sahibi Gözde Akpınar’ın sahibi olduğu Gain Medya’nın dijital platformu GAİN, yayına başlıyor. Başında Cem Aydın var. NTV’de uzun yıllar üst düzey yöneticilik yaptı. ‘Çevrim içi içerik platformu’ olarak değerlendiriliyor. Aydın, ‘Televizyonun telefona uygulanması’ olarak da tarif ediyor. 30 Aralık’ta iOS ve Android için geliştirilen uygulama üzerinden tüm mobil aygıtlardan ulaşılabilecek” diye yazmışım. Üç yıl sonra RAMS’a satıldı. Böyle olacağı belli dedi piyasa. Yeni sahibi, inşaat, gıda, turizm vs. alanlarında faaliyet gösteren bir markaydı. Epey para harcadılar. Hani “Kim varsa alın” mantığı. “Esas Oğlan” ile sansasyon da yaptılar. Duyduğum, “Korsan ile başa çıkamadık, bıktık” demişler. Yönetim kurulu aynı kalmış ve bildikleri bir isme satmışlar. Hatta en son Beyaz ile konuşmuşlar. Hiçbir tanıtım yok dijital platformda. Mesela bilgi için ulaşacağınız bir halkla ilişkiler veya bir basın birimi filan yok. PLATFORMLAR TELEVİZYONA MI DÖNÜYOR; NETFLİX AYRINTISI NEDİR? Hani diyorlar ya “Televizyon öldü, artık millet internetten izliyor” diye. Öyle olmadığı anlaşıldı. Televizyona alternatif dijital platformlar kurulmuştu. Ama bir içerik çöplüğüne dönüşmeye başladı. En çarpıcı örnek: Netflix. Watch Jake Paul vs. Mike Tyson maçı. Canlı yayınladılar. Hatta işin altından pek kalkamadılar; donma vs. olmuştu. Netflix bu işe devam edecek gibi görünüyor. Amerikan Futbolu (NFL)’nin yayın haklarını almış. Canlı yayınlayacak. Bu platformların televizyona dönüş sinyali olarak görülüyor. BİZDE NEDEN OLMASIN? Mesela Beyaz, Exxen’de başlayacak şov programını neden canlı yayınlamasın? Aslında Hasan Can Kaya’yı da canlı yayınlayabilirler. Biraz argoyu bırakacak kardeşimiz. Ama tutmaz mı? Netflix ile başlayan bu canlı yayın işi genişleyecek gibi. Exxen’in maç yayınları da bu anlamda önemli. Doğru dürüst yapamadılar, o ayrı. Teknik altyapı uzman işidir. Şimdi mesela TRT’nin dijital platformu 'Tabii’de canlı maç yayını var. Orada da donma haberleri geliyor. Bütün bunlar dijital platformlarda televizyon formatına dönüş sinyalleri. Özel haber programları bile yapılacak, göreceksiniz. BİZDE BİTTİ, İSPANYA’DA YENİ BAŞLIYOR ‘Kirli Sepeti’ bir uyarlama diziydi. İki sezon oynadı. İspanya’nın Mediaset grubunun içinde yer alan Divinity kanalının en baş müşterisi bizim yerli diziler oluyor. Yine bu grubun içinde yer alan ücretli içerik dağıtım hizmeti Mitele Plus’ın da ana kadrosunu Türk dizileri oluşturuyor diyebiliriz. Geçtiğimiz hafta içinde Divinity’de yayınlanmaya başlamış ‘Kirli Sepeti’. Bu, İspanya’nın açık kadın kanalı. Önce paralı Mitele Plus’ta gösterilmeye başladı. İspanyollar bizim dizileri pek bir seviyor. YABANCI OLSUN, KALİTELİ OLSUN; KAÇA OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ? TV100’deki Ersin Düzen’in sunduğu programda konuşuldu. “Yabancı hakem gelsin” olayı. VAR’da olacak. E orta hakem de yabancı olsun. Polonyalı hakem Szymon Marciniak gelsin dediler. Adama Suudi Arabistan tonla para teklif etti, gitmedi. Daily Mail’de çıkmış haberi. Vergisiz 330 bin pound verelim demişler. Bir örnek daha: Michael Oliver’a 2023 Nisan ayında Al-Hilal ile Ronaldo’nun Al-Nassr’ı arasındaki bir maçı yönetmek için 3.000 pound ödendi. Yani işin bir de bu maliyet yönü var. Ben size söyleyeyim, onlara da bir kulp buluruz. Erman Hoca ile Ahmet Çakar boşuna mı ekrana çıkıyor? GOLÜ KAÇIRIYORLARDI Bir Galatasaray – Başakşehir Ziraat Türkiye Kupası maçı yayını vardı, evlere şenlik. Tekrar pozisyon verirken maçın gidişatını kaçırmak bizde bir gelenek haline geldi. Bu yayında öyle bir zaman ayarsızlığı yaşandı ki, Galatasaray’ın ikinci golünü son anda kamera yakaladı! Bir önceki pozisyonun tekrarı ile meşguldü çünkü. Fransız beIN ile Bizim beIN Arasında Yayın Kalite Farkı Bu beIN malum Katarlıların. Geçtiğimiz hafta Fransa’dan bir maça takıldım: Lens - Toulouse. Bir de Galatasaray – Göztepe maçı vardı aynı hafta. Bizde pire gibi futbolcular. Topu takip etmek zor. Fransızların çekiminde her şey net. İddia o ki, bizde yatırım yapılmıyor uzun süredir. Kullanılan mercekler yetersiz. Dedikodu bu ya, Katarlılar bizim ligden hiç memnun değilmiş. Parasal anlamda tabii ki. Hatır gönül ile işi götürüyorlarmış. Bir gavurun maçlarına bak, bir de bizim maçlara. Tribünler dolu, saha halı gibi. Bizim maçlara bakıyorsunuz; seyirci desen üç-beş takımın dışında hikâye. Saha desen çoğu tarla. İKİ ATV DİZİSİ TUTTU Yeni yılın ilk haftası diziler yayınlanmıyor. Bir atv dizilerinin yeni bölümleri devam etti, bir de TRT. Can Borcu ve Zembilli atv’nin iki dizisi. Zembilli bir nevi Gönül Dağı. Can Borcu’nda Ebru Özkan var, her daim beğenirim. Bülent İnal, biz Abdülhamid olarak bellemişiz, o bakışlar ve duruş sanki devam ediyor gibi geldi. Atv’nin “klasik dizileri”nden bir demet diyelim ikisi için de. OPERASYONSUZ OYUNCU YOK Mine Tugay yılların oyuncusu. Can Borcu’nda. Bir operasyondan geçmiş. “Eski hali” ve “yeni hali” listesi var ya, tam orada yerini alacak kıvamda diyelim. Ekranın oyuncusundan sunucusuna “operasyon”suzu yok. Sunucular arasında dikkatimi çeken en uç değişimlere uğrayanlar: Didem Yılmaz ve Balçiçek Pamir. Valla bizim ev ahalisi, Ekol TV’de programa başlayan Balçiçek Hanım’ı tanıyamadı. TANITIM YAPMIYORLAR; MEĞER SABA PROGRAMA BAŞLAMIŞ Şöyle dolaşırken tesadüfen gördüm: CNBC-e’de programa başlamış Saba Tümer. Bu ekranın bildik yüzlerinden Saba. Uzun yıllardır açık kanalda yoktu. CNBC-e hiçbir yüzünü, hiçbir programını, hiçbir filmini tanıtmıyor. Basın birimi yokmuş. Düşünün, Açıkhava reklamları uzmanı bir kuruluş, sahibi. DRAMALARDA 2024; TÜRKİYE İÇİN NE DEDİLER? World Screen dünya televizyon sektörünün önemli bir yayını. 2024’te dünya televizyonlarındaki dizilerle ilgili gelişmeler hakkında yorumu yapmış. Burada Türkiye ile ilgili de bir bölüm yer alıyor: “Türkiye sağlıklı bir senaryolu format iştahını korurken, dağıtımcıları format ayak izlerini genişletti. Bunlar arasında Inter Medya’nın Love Undercover’ın yeniden yapım haklarını Güney Kore’ye lisanslaması; Insider’ın (İçerde) MBC1 ve Shahid’de yayınlanan bir versiyonu; SIC’nin Kanal D International’ın Ruthless City’sinin (Zalim İstanbul) yeniden yapım haklarını satın alması; ve Persona’nın (Şahsiyet) Fransa’ya uyarlanması yer alıyor.” Dizi pazarında hep satışlarla öne çıktık. Bu yıl Türk dizilerinin uyarlamalarının yer alması önemli bir nokta.

1 Beğeni

dost kayaoğlu diversity muhabbetin sonların yaklaştığımız söylüyor 2 taraf da bir kazanacak deyip. muhtemelen bu trump kazanmasıyla bu hollywood şirketlerin başların ona yaklaşmasın dolayı ileri de diversity mevzusun da azalma olacaktır. tabi zendaya, pedro pascal ve jenna ortega gibi isimler bir şey olmayacaktır.

1 Beğeni

Enteresan bir habercilik. Netflix belki geç bile kaldı.

Amazon Prime zaten uzun süredir canlı yayıncılık yapıyor. UEFA Şampiyonlar Ligi, NFL, NBA, Nascar, Amerika Açık vs. bir sürü organizasyonun yayıncısı.

Sosyal medya olarak Facebook bile seneler önce girdi bu işe, brezilya’da, latin amerikada uefa şampiyonlar ligini facebook yayınlıyor.

2 Beğeni

keşke netflix hep animasyon filmler devam etse ve live action tv diziler yerine animasyon tv diziler yapsa.

1 Beğeni
2 Beğeni