Okuma Etkinliği - Dune Mesihi

Merhabalar.
Dune’un okumasını yakın zamanda bitirmiş ya da bitirecekler için ikinci kitap Dune Mesihi etkinliğimiz şubat ayında başlayacak. Daha önce okumuş olanların da kitap hakkında yorumlarını bekliyoruz.

Süremiz 1 Şubat - 28 Şubat arasıdır.

3 Beğeni

O kadar övgü sonrası katılmadan edemedim. Yine güzel bir etkinlik olacak. :slight_smile:

2 Beğeni

Şubata kadar Anna’yı bitireyim de Dune’ye başlayayım elimde 10 kadar Dune kitabı var. Bir yerden başlamalıyım.

1 Beğeni

Varım diyor :slight_smile:

1 Beğeni

Ben başlıyorum birazdan. :slight_smile:

1 Beğeni

Ben biraz hızlı başladım bitirdim bile :slight_smile: Yorum girmek için bekleyeceğim. Pek başarılı olmasamda bu işlerde bu sefer deneyeceğim :slight_smile:

1 Beğeni

Benim elimdeki kitap bitince hemen geliyorum arkanızdan :slight_smile:

3 Beğeni

Benim de bitti :stuck_out_tongue:
Geçen ay sonu okumuştum. Başladıktan sonra etkinliği gördüm. Yorumlar ile katkı vermeye çalışırım bir süre sonra.

2 Beğeni

Dostlar, ben de bitirdim. İlerleyen günlerde tartışma için yazarım.

1 Beğeni

Kitabın 3’te 1’lik kısmı bitti. İlk kitaba göre daha yavaş gidiyor şu anda, çoğunlukla kraliyet/imparatorluk entrikalarını okuyoruz. Çok fazla not alacağım bir şey olmadı, tek tük şunlar var:

  • Bir komplo düzenleniyor Paul için ve bu komplonun farklı üyelerinin farklı motivasyonları var
  • Irulan’ın psikolojisi çok net aktarılmış, şu ana kadarki favori karakterim
  • Bene Gesseritçiler hiç değişmedi, anladığım kadarıyla da değişmeyecek. Özellikle kardeş çiftleşmesi ve gen havuzu konusunda kendilerini bile aştılar bana kalırsa (“Keder geleneksel engelleri eritir”).
  • Duncan Idaho konusu ilginç geldi bana, her ikisinin de diğerinden emin olamayışı ama güvenmek isteyişi yine güzel işlenmiş konulardandı.

Büyük bir heyecanla olmasa da sıkılmadan okuyorum.

1 Beğeni

ve bitirdim şahsen ilk kitap kadar beğenemedim ama oldukça güzeldi 3. kitaba geçtim

1 Beğeni

2./3 bitti. Hala aynı tekdüzelikte devam ediyor. Aslında bu tür entrikaları sevenler için harika bir kitap ama ben maalesef ısınamıyorum. Goblin Kral’da da aynısı olmuştu ama o kitap o kadar çok entrika doluydu ve saray dili o kadar rahatsız ediciydi ki yarıda bırakmıştım. Neyse, kitaba dönecek olursak:

  • Duncan Idaho hala favorim. Diyalogları çok başarılı
  • Bene Gesserit cadıları hala aynı (bunu her Dune yorumumda yazacağım sanırım)
  • Scytale’in Paul’ün yapabilse Cihad’ı bitireceğini söylemesi ilginç bir anekdot idi
  • Chani’nin bebeği nasıl olacak acaba, bir ara ilk kitapta spoiler bir foto paylaşmıştım, o olabilir (ya da o, Irulan’ın bebesi olacak bilemedim)
  • Bizim Dünyamıza yapılan referanslar gülümsetti
  • Bu arada Sarmal baskıda baharata bahar demişler, çok rahatsız edici

Okumaya devam. Bu akşam biter sanırım.

4 Beğeni

Kitap bitti. İlk kitaptan sonra çok durgun geldi. Çok sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Toplamda notum 7/10.

  • Idaho benliğine döndü. Nasrettin Hoca Mode on: Hayata döndüğüne inanıyorsun da benliğine kavuştuğuna mı inanmıyorsun
  • Paul gerçekten de ikizi olduğunu bilmiyormuş. Bu ne anlama geliyor anlamadım.
  • Bu kitapta Dune denince akla ilk gelen şey olan solucanların neredeyse hiç olmaması büyük eksiklik idi
  • Irulan üçüncü kısımda kayboldu. Sanırım spermi alıp sürgüne gitti
  • Chani sanırım altın vuruş ile gitti. Neden yaptı onu acaba, çocuklar bir ana önce doğsun diye mi?
  • Alia herkesi her şeyi gördü bir tek çocuğunun babasını göremedi
  • Komplucuların amacı Paul’ü devirmek değil, öleceğini bildikleri Chani’yi hayata tekrar döndürerek kontrolleri altına almak imiş sanırım (yine tanıdık bir yöntem)
  • Fremen komplocuların motivasyonları neydi acaba?

Bir sürü alt metin vardı ama ben hiçbirini anlayamadım, buna da şaşırmadım zira bu konuda çok yeteneksizim. Birkaç inceleme okuyacağım, belki ondan sonra notum değişir ama şimdilik 7’de sabitim. :slight_smile:

1 Beğeni

Kitabın tam ortasındayım. Genel olarak baktığımda 7,5/10 puan veririm. Tabi ilk kitaba göre sakin bir kitap olmuş. Ben kitabın hikaye kısmı hakkında görüşlerimi bildireceğim. Birinci kitaptan 15 sene sonrasını anlatması hoşuma gitmedi açıkçası. O 15 senede neler oldu kim bilir. Kitabın içinde Paul’un psikolojik buhranlarına yer vermesi hoşuma gitti. Bulunduğu ruh halini anlamak açısından. Paul’un böyle bir katliama neden olması(60 milyar insan ve 90 gezegen)psikolojik olarak baskı yapıyor. Bir yanı bütün her şeyi bırakıp gitmek isterken diğer yanı kalması gerektiğini söylüyor. Ve kararsızlık büyük bir baskı oluşturuyor üstünde. Henüz kararını veremediği anlaşılıyor. Yaşadığımız gerçekliğin çok ileri ki yıllarında yaşanan bir hikaye olması da hoşuma gitti Cengiz Han’dan ve Hitlerden bahsetmesi güzel olmuş. Tabi bu varis olayı kitabın ana konularından ve çoğu şey gelip bu konuda birleşiyor. Taht için en uygun varis Paul ve Alia’nın birleşmesinden doğan safkan bir Atreides olması gerektiğini düşünüyorum.
Genel olarak taht oyunları havasında bir kitap olmuş diğer yarısını okuyup karar vereceğim artık.

1 Beğeni

Dostlar,

Kitabı bitirdim. Diğer kitaplara göre daha kısa ve ilk kitaba göre de aksiyonsuz bir kitaptı. Genel olarak yine akıcılığını kaybetmemiş. Rahatça okunup bitirilen bir eser.

Paul imparator olmuş üzerinden 12 yılı aşkın bir süre geçmiş ve cihadı yaymış. İrulan ile evlenmiş ve dediği gibi hiç sevgi göstermiyor. Ondan çocuk dahi yapmıyor ki sonraki imparator onun soyundan olmasın.

Önceki kitapta Idaho için üzülmeyin demişlerdi. Burada gula olarak döndü; Paul’ün düşmanlarının bir kuklası olarak. Kitabın sonlarına doğru kendi benliğini bulmuş olması sevindirdi. Lakin ben Paul’ün nasıl suikastı engellediğini pek anlamadım.

Bene Gesserit yetmezmiş gibi bir de Bene Theilax çıktı karşımıza. Bunlar az komplocu değiller gerçekten. Irulan’ında bunlarla çalışması beklenen bir şeydi. Sonuçta adam imparatorluğu zapt etti.

Chani… Elveda güzel kadın. Ölümün beni üzmüş olsa da geride bıraktıkların her daim hatırlanacaktır. Bir umut Idaho gibi geri dönmeni umuyorum ama o da mümkün değil gibi.

Paul’ün gözlerinin kör olması ve o haldeyken bile görebilmesi düşmanlarını iyice korkuttu. Adama boşuna tanrı imparator demiyorlar. Kör olmasını beklemiyordum.

@isos81 Solucanların görünmemesi bana da tuhaf geldi. Bu kitapta daha çok imparatorluk hayatı ve komplolar ele alınmış. Favorim hala Alia. Başrahibelerin başrahibesi mübarek.

İlla bir puan vereceksem 7.5 / 10 diyorum. Başka etkinliklerde görüşmek üzere.

3 Beğeni

Eğer yanlış anlamadıysam, komplocuların derdi suikast değil, Paul’ü Chani’nin gulam’ı ile boyunduruk altına almaktı. Eğer suikast olsaydı şehit olacağından ve cihad daha da güçleneceğinden böyle bir şeyin olmasını istemiyorlardı. Onların tek derdi baharat ticaretini tekrar ele geçirmek (zaten bu yüzden bir tane solucan çaldılar).

3 Beğeni

Irulana bu teklif sunuldu ama bu şekilde kaldı daha fazla ilerlemedi diye hatırlıyorum…

İkiz olayını hiç hatırlayamadım kaçırmışım sanırım.

Suikast olayını ben de aynı şekilde anladım. Amaç öldürmek değil kontrol etmek.

Dün gece kitap bitti. Bence güzel bir devam kitabıydı. İzlenimlerim şöyle:

  • İlk kitaptaki aksiyon sahneleri yerine daha çok entrikalar, planlar, pazarlıklar vardı. Daha önce saray entrikaları ile ilgili kitap okumamıştım. Sürekli dialoglar yorucu olabiliyor. Ama Frank Herbert’in betimlemeleri, coğrafi terimleri yine iyiydi.

  • Dune gezegenini gelecek zamanda farklı evrende bir yer olarak düşünmüştüm hep. Dünya tarihinden örnekler verilmesi (Cengizhan, Hitler) beni şaşırttı diyebilirim.

  • Kitabın odak noktası Idoha Duncan’dı. Bu karakteri ilk kitapta da çok beğenmiştim. İkinci kitapta kafası karışık olsa da karşımıza çıkması çok hoştu. Yeniden hayata dönmesi bir okur olarak beni o kadar şaşırttı ki Paul’u düşünemiyorum açıkçası. Gerçi o her şeyin farkındaydı. Zaten bu farkındalık onun sonunu getirdi. Paul’un anne tarafından Harkonnen soyundan olduğunu unutmuştum. Duncan’a ve ailesine ne olmuştu ki diye hafızamı zorlamak zorunda kaldım. Hatırlatan olursa sevinirim. Paul ile Duncan arasında heyecanlı bir düello fena olmazdı. Kendi haline dönmesi ise çok aniden oldu. Ne olup bittiğini yakalayamadım.

  • Yeni bahsedilen türlerden Dümenci-balık-Edric’i kafamda hiç canlandıramadım açıkçası. Elleri, ayakları olan suda yüzen, tankından bahar dumanları çıkan, garip bir yaratık. Kitaba tekrar bakıp betimlemesini bulursam yazarım.

  • Scytale, Gula, Dümenci, cüce(içine ses kaydedilen şeyler) de yeni türlerdi. Bene Tleilax teknolojileri baş ağrıtacak türden.

  • Alia ise biraz şımarık bir karakter gibi geldi bana. Bir sonraki kitapta sorumlulukları artacak, bakalım baş edebilecek mi?

  • Irulan’a ne oldu? Ne oldu da taraf değiştirdi? Paul eski baş rahibenin öldürülmemesini neden istedi? İhanet edenlerin hepsi öldürüldü mü? Anayasa yapılacak mı? Çalınan solucan nereye gitti? Hepsi diğer kitaba kaldı sanırım.

Son olarak altını çizdiğim bir iki sözü eklemeliyim:

“Fremenler uygar, eğitimli ve cahildir,” dedi Scytale. “Çılgın değildir. İnansınlar diye eğitilirler, bilsinler diye değil. İnanç yönlendirilebilir. Yalnızca bilgi tehlikelidir.”

“Korkmamalıyım. Korku akıl katilidir. Korku toptan yok oluşu getiren küçük ölümdür."

Olanca gücünü kullanmak, seni daha büyük güçlere karşı tamamen savunmasız bırakır.

“Fikirler, eyleme dönüştüğünde, en çok korkulacak şey haline gelirler.”

“Fazla analiz doğrunun düşmanıdır. ” -Antik Fremen Vecizesi

“İnsanlar servetle aydınlanmayı birbirinden ayıramazlar.”

Büyümek melunlaşmaktır.

“Bu evrende yanıtı olmayan problemler vardır.”

Devamını merak ediyorum. Ama hemen okumayacağım. Bu evrene biraz ara vermem gerek. Bu kitap devam kitaplarına şans vermem gerektiğini hatırlattı bana. Sanırım şimdi de Yerdeniz’in İkinci kitabını okuyacağım.

2 Beğeni

Edric.

image

image

2 Beğeni

Kitabı dün akşam bitirdim. Yazacaktım ama foruma giremedim yine hata verdi. Paulun hikayesinin böyle bitmesi bana mantıklı gelmedi. Devam kitaplarında bir yerden çıkacak bence. 3. kitaba ne zaman başlıyoruz?