Üstteki yorumumda artılarını epey sıraladım, şimdi spoiler özgürlüğü dahilinde biraz eksilerini bu başlıkta yazayım .
Brown’ın Darrow bakış açısından yazım tekniğinin üstte yazdığım gibi çok artısı var kitapta. Ama bir yandan da bol twist bırakayım, heyecan yaratayım falan diye düşünmüş. Ancak biz de okur olarak Darrow un gözünden bakınca, biraz da dikkatli okursanız bu twistlerin hiçbiri ters köşe yapamıyor Kızıllar yeraltında kazarken yer üstünde çoktan dünyanın oluştuğunu anında anlıyoruz mesela, Defne’yi kazanamayacaklarını da, Eo’nun başına gelecekleri de. Ya da Enstitü savaşları başladığında ileride Cassius’un kardeşini nasıl kaybettiğini öğreneceklerini ve aralarının bozulacağı kabak gibi duruyor elimizde
Darrow gözetmenini hapsedip devamında kürklü botlardan falan bahsederken anında gözetmenin botunu giyip sakladığını anlıyoruz, Kısrak ve Çakal ilişkisini ilk sahnelerinde tahmin edebiliyoruz ( ben nişanlı çıkarlar dedim, ikiz kardeş çıktılar
) Bence tek gözden anlatırken bubu bu kadar denemesine gerek yoktu ancak sanırım yazarın da ilk kitabıydı, belki sonraki kitaplarda çok daha iyi twist ler gelir.
Bir diğer sıkıntım Altınların Enstitü ve savaşlar başladığında düştüğü durum. Kültürel kurgunun buna oturduğunu, bir çeşit eski dünya ve gerçek hayat simulasyonunun zorluklarının oluşturulduğunu anlıyorum ama Altın sınıfı diğer sınıflara öyle üstün ki kendi aralarında bir anda seviyenin dip yapmasını mantığa oturtamıyorum.
Kendi aralarındaki güç dengesi olması, iç sınıf ve soylu farkı olması okey. Ama bedensel zevkler için Pembe diye bir sınıf bile yaratılan bir evrende tecavüze falan girişmeleri oturmuyor. Bu çocuklar bebekliklerinden beri diğer renklere göre baskın yetişmiş olmalı, hep hüküm vermeye hep istediklerini elde etmeye alışmış olmalı. Böyle bir durumu akıllarından bile geçiremeyecek bir üst seviyeye çıkmış olmalılar. Hadi diyelim Titus gibi biri çıktı, birkaç kişi de bu gazı aldı. Sonra kalanların bunu o kadar kabul edememiş olması lazım ki infial olup toplu katliama girişmeleri lazım Ya da tecavüze uğrayanın bunu o kadar kabul edememiş olması lazım ki intihar falan etmesi lazım mesela. Bu düzen bir süre böyle devam ediyor bir süre.
Bu durum organ kesmelerde de var mesela, Enstitünün başında kulağı kesilen bir daha hiç önemli bir yere gelemeyecek gibi bir cümle varken sonlarda Çakal kendi elini kesiyor çat diye Abi sen nasıl bir yerlere gelecek o zaman, baba torpili o kadar mı büyük
Bu tarz birkaç mantığıma oturmayan yeri var ama çok da büyük dert değiller .