Rıhtım Kamarası

Fena ifşa ama. Dikkatli yazmak lazım. :thinking: :smiley:

5 Beğeni

Çok acayip bir durum yaşadım az önce. Kitap satışı konumu açtıktan sonra eskiden bir kere kitap sattığım İnstagram’da ikarussahaf nicki ile paylaşım yapan kişi ile görüştüm. Toplu bir şekilde kitapları satabilirim diye. Kitap görsellerini ve fiyat bilgisini gönderdim. Satış konumdaki 19 kitap ve 1 hediye kitap ile toplam piyasa değeri 750 TL civarı olan kitaplara 600 TL istedim kargoyu karşı tarafın ödemesi karşılığında. Aldığım cevap ile şok oldum.

Sahaf sahibi bana bu eserleri dağıtıcı firmadan bilmem kaç iskonto ile zaten 300 TL’ye aldığını söyledi. Yani aralarında koskoca Zaman Çarkı’nın biner sayfalık 5 eseri dahil olmak üzere birçok fantastik eseri toplu olarak kitap başına ortalama 15 TL’ye aldığını söyledi. Ben de bunun üzerine siz 15 TL’ye alıyorsanız niye 45 TL’ye satıyorsunuz dedim cevap vermedi. Kurumsal bir sahaf olduğunu da söyledi bu sahaf sahibi. İnstagram’da 6 bin kişiyi takip edip nasıl kurumsal bir sahaf olunuyor acaba? Biblo falan satarak kurumsal oluyor sanırım. Forum üyeleri olarak toplaşıp biz de kurumsal bir sahaf kuralım bari. Yayın evlerinden bilmem kaç iskonto ile bir sürü kitap alırız en azından. Okumadıklarımızı da satarız.

12 Beğeni

O hesap yanlış bilmiyorsam burayı takip ediyor. Ankarada Batıkent’te bir yeri var. Uçuk fiyatlar yazıp 15 dk sonra satılmıştır yazması ile meşhur. :slight_smile:

“Kurumsal firma kurumsallığını, ben kurumsalım diyerek ispat edemez”. (Tam olmadı artık idare ediverin :slight_smile:)

7 Beğeni

Hahahaha abi çok güldüm. Aynen öyle. Ama çoğunu da o fiyatlara satıyor abi adam.

Burayı takip edip etmemesi pek problem değil. Konuşmalarımız harici bir bilgi paylaşmadım. Geçen sene Nadirkitap sitesindeki fiyatlara göre Edgar Allan Poe’nun ciltli İthaki baskısını piyasa fiyatlarına göre satmıştım. Bir sıkıntı olmamıştı ama bugün davranışı garibime gitti. Yanlış hatırlamıyorsam Dede Korkut kitabının Ötüken’den çıkan ciltli eserini Amazon’da uygun fiyatlı satılmasından sonra toplu bir satın alım yapıp uzun bir süre sonra fahiş fiyatlardan sattığını da hatırlıyorum. Garibime giden kurumsal bir sahaf olduğunu iddia etmesi oldu. Herhangi bir kurumsallığını göremedim maalesef. Bundan sonra da iletişime geçmem. O kitapları 300 TL’ye satacağıma anneannemin evindeki sobada yakarım daha iyi.

@epiryanu Ben o fiyatlardan alan olduğunu düşünmüyorum. Kendi hesapları veya tanıdıkları vasıtasıyla piyasa yükseltiyor.

İki imza atıp 15 dakika içinde bi şahıs şirketi kurup “Müşterilerimiz, alım yapmaktayız, özel çözümler üretmekteyiz” diye yalak yalak kurumsal ağız yapan tipler kadar uyuz olduğum bir şey daha yok. 3’e aldığını 300’e okutmak için enayi avına çıkıyosun işin özü, istersen gayrimenkul yatırım ortaklığı kur ne farkeder.

3 Beğeni

Pek de yalan söylememiş. Eğer dağıtımcı tanıdığı varsa veya kendisi dağıtımcıysa (bölge bilmem nesi de olur) aşağı yukarı 350 liraya alıyordur zaten.

Serbest piyasa? Herkes istediği fiyatı koyabilir. Alan alır, almayan almaz.

% 50 oranından veya daha fazlasından ucuza alması imkansız. Benim ablamın arkadaşı da kitapçı. Prefix üzerinden çalışıyorlar. Sistemlerini gördüm. Normalde ondan bir kere alışveriş yaptım tanıdık olunca. Piyasada 120 TL olan 5 kitabı 95 ya da 97 TL’ye getirtmişti bana.

Yayın evlerinin uyguladığı fiyat politikasına da aynı cümleleri kullanıyor musunuz? Çünkü onlar da istediği fiyatı koyar. Alan alır, almayan almaz değil mi? Yeni çıkan bir kitabın etiket fiyatını isterlerse 500 TL yapabilirler yani.

Sitemim size değil ama bu düşünce yapısı yanlış bence. Yarın bir gün markete gittiğinizde ben şu fiyattan satıyorum alıyorsan al diye bir durumda kalabilirsiniz.

Ben birçok siteden inceleyip en uyguna fiyat koyuyorsam çıkıp da biri o fiyattan da % 50 ucuza alıyorum ve onları % 200 kar ile satıyorum derse laf söylerim kusura bakmayın.

%50’den daha uyguna alamıyorlarsa nasıl %50’ye satıyor kitap satış siteleri. Çoğu kargoyu da ödüyor. Kupon mupon da var bazılarında üstelik.

Bahsettiğim tanıdık kişi, yerel bir kitapçı küçük ilçede. Büyük şirketlerin politikasını bilemem. Belki onlar için değişik işlemler vardır ama buradaki küçük esnaf için aynısını söyleyemem. Durumunu bildiğim için yorum yapıyorum. İstisnalar olabilir.

Serbest piyasa dediğimiz şey kuralsız değil aslında ama bizim ülkede kim kime dum duma. NadirKitap’ın da karaborsa yasağı var aslında ama denetim yok. Kartelleşme yasağı, yani piyasanın başat aktörlerinin fiyat belirleyerek piyasayı domine etme yasağı olmazsa zaten büyük bir ütopya olan arz ve talebin sihirli bir el değmişçesine optimize olduğu “serbest piyasa” görünür olmaktan da uzaklaşır. Bu konular “aşırı” kapitalist ülkelerde uuzn yıllar tartışılmış, bir düzene oturmuş, bizde çok zor. Bizim toplum olarak düşünce yapımız, hangisi daha kolay, hangisi daha zevkli, anlık da olsa hangisi daha karlı. Sistem sorgulamamız yok, kervan yolda düzülür mantığı idarenin temel ilkesi, vatandaş bundan neden uzak kalsın? Sabit fiyat olsun mu olmasın mı’dan öte, nasıl olursa okurun ve yayınevinin ortak çıkarını sağlar, yayınevleri ayakta kalır, yeni yayınevleri doğar, gelişir, kitap daha yaygın hale gelir, herkes kitaba ulaşabilir, bunu tartışmamız gerekirken bu konuda bile ütopik de olsa toplumsal bir fikrimiz yok maalesef. Yayınevlerinin ama keyfen ama piyasa mecburiyetinden belirlediği ve reel fiyattan uzak etiketleri %50-60’ına kitap aldık diye seviniyoruz. Ben de yapıyorum, hepimiz yapıyoruz dur, kitap elime gelince ayılıyorum ama iş işten geçiyor tabii. Kültür toplumsal ve politik bir konu. Dikkat ettiyseniz İskandinav edebiyat kitaplarının hemen hepsi devletlerinin fonları ile yurtdışında basılıyor. Yurt içinde de binlerce kütüphaneye, okula alım yapıyor devlet (kamu) ve yayınevleri istikrar içinde. Buna rağmen sistemi suistimal eden yok. Bizde olsa milyon tane yayınevi türer, naylon fatura misali bin tane skandal yürür, diyebilirsiniz. Haklısınız ama bu bizim insan kalitemizi gösteriyor aslında. Bu değişmeyecek mi? Biz buna mecbur muyuz? Bu yılgın kabullenişe mahkum muyuz? Fikir yürütmeye hep bu olumsuz ön kabul ile başladığımız için ütopik bir düşüncemiz olmuyor, kendimizi ne kadar koruyabilirizden öteye geçemiyoruz. Fikren de olsa olması gerekeni savunmalı ve olabildiği kadar eylemli olarak yaşama geçirmeliyiz.

1 Beğeni

Aynı noktada değiliz. Bugün istesem bazı yayınevlerinden arkadaş aracılığıyla yüzde 50 iskontoyla kitap alabilirim. Ben kurum bile değilim, bireyim.

Kuruyorum çünkü gerçek bu.

Kalabiliriz. Bu sistemin bir parçası bu da. Düşünce yapısı bir tek bu konuda yanlış değil. Çoğu şeyde yanlış bir düşünce yapısı var.

Ben kendi düşüncelerimi belirtmedim. Sahaf cevap vermedi diye belirtmişsiniz, bana göre belirtmesi gerekmiyordu; sebebini yazdım. Nasıl ki siz 600 liraya satabiliyorsanız karşınızdaki de o kitapları 900 liraya satma hakkına sahip. Aynı şekilde yayınevi de 800 liraya satma hakkına sahip. Okuyucunun aldığı fiyatla dağıtıcının aldığı fiyat da aynı şekilde farklı.

Mesela dün bulaşık makinesi deterjanı aldım. Bir market 22 adetliyi 70 liraya satıyordu fakat öteki 50 adeti 70 liraya satıyordu. Bir diğeri de 50 adetlisini 104 liraya satıyor. Olan bu. Hep bu vardı. Bugün türetilen bir şey değil. Çocukken de annemle on market gezerdik en ucuz hangisi satıyorsa oradan alırdık. Buna niçin şaşırdınız ben onu anlamadım.

Kanun nizam olsaydı başka şeyler konuşabilirdik. Serbest piyasaya gelene kadar konuşacak elli bin tane mantık dışı sorun var.

3 Beğeni

Ahmet Arslan’ın İlk Çağ felsefe tarih yeniden basılacak mı?

Arkadaşlar merhaba, sizlerle söyle bir link şov paylaşmak isterim:

1- Harvard Üniversitesi’nden sertifika alabileceğiniz 55 alanda ücretsiz online kurslar;

2- Türkiye’de yayınlanan ve yayınlanmış olan gazetelerin geçmişten günümüze tüm sayılarına ulaşabileceğiniz bir platform;

https://t.co/Doz0MiMR3g

3- Tübitak’ın tüm yayın ve dergilerinin arşivi;

https://t.co/Ts07vP30xd

4- Milli kütüphane arşivindeki tüm taş plaklara ses dosyası olarak ulaşabileceğiniz bir platform;

https://t.co/6d9xR1MEcX

5- NASA’nın uzay ile ilgili keşiflerini ve fotoğraflarını bulabileceğiniz online arşivi;

6- ABD Meclis Kütüphanesi, 1800-2020 yılları arasında dünya üzerinde çekilmiş milyonlarca fotoğrafa ulaşabilirsiniz;

https://t.co/TAnRGqCJNP

7- Yüz binlerce resim, çizim, karikatür ve görseli konularına göre arayabileceğiniz büyük bir arşiv;

8- 1920-23 arası TBMM 1. Dönem gizli celse kayıtları;

https://t.co/ibbq2sLiOz

9- Servet-i Fünun dergisinin yayınlanmış tüm sayıları;

https://t.co/g3oobfwnpY

10- İBB’ye ait Taksim kütüphanesindeki binlerce esere ücretsiz olarak ulaşıp, okuyabilirsiniz;

11- Sultan 2. Abdülhamid’in fotoğraf arşivi;

https://t.co/ErRooRF69B

12- Geçmişten bugüne çizilmiş tüm haritalara ulaşabileceğiniz bir arşiv;

13- Birleşmiş Milletler bünyesinde yayınlanan tüm eserlere ulaşabileceğiniz bir arşiv;

14- Balkanlar’daki Osmanlı eserlerinin olduğu fotoğraf arşivi;

https://t.co/mFrHHkEAyL

15- Türkiye’deki tüm yer isimlerinin tarihi, eski adları ve değişimlerini inceleyebileceğiniz bir platform;

16- Çekilmiş tüm filmlerin çarpıcı sahnelerinin olduğu bir arşiv;

17- New York Metropolitan Operası, her gün eski bir performansı ücretsiz olarak erişime açıyor;

18- Berlin Filarmoni Orkestrasının tüm konser kayıtları;

19- Telifsiz film, kitap, makale, fotoğraf arşivi;

20- Antik Yunan, Mısır, Çin ve Asya üzerine yazılmış binlerce esere ulaşabileceğiniz bir platform;

21- Marmara Üniversitesi’ndeki nadide eserlere online olarak ulaşabileceğiniz platform;

https://t.co/2IXnhyxhBI

22- Dünyanın her yerinden yüzlerce üniversitenin ortak çevrimiçi kütüphanesi;

https://t.co/aEBpyME6mC

23- Cambridge Üniversitesi’ne ait bine yakın ders kitabınına ulaşabileceğiniz bir platform;

24- Her dilden birçok konuda makalelere, eserlere ulaşabileceğiniz dünyanın en büyük online kütüphanelerinden biri;

https://t.co/eqwnmM8bLC

25- Telif süresi dolmuş tüm eserlere e- kitap olarak ulaşabileceğiniz bir site;

26- Türkiye’de 1950 öncesi çıkan sinema dergileri arşivi;

27- Ücretsiz sesli kitap arşivi;

https://t.co/93t8HhHgHT

28- ABD ulusal kütüphanesi;

27 Beğeni
4 Beğeni

Sizin paylaştıklarınızdan daha dar kapsamlı olsa da ben de Metis’in dergilerini paylaşmak istiyorum. Siteye kayıt yapıp hepsine erişebiliyorsunuz. Özellikle çeviri dergisindeki çevrilmemiş yapılara önsözler kısmında çok ilginç yazılar oluyor. Şimdi o kitapların önemli bir kısmı Türkçeye çevrildiği için okuması çok ilginç oluyor. Yüzüklerin Hükümdarı, Dune ve Ulysses yazıları aklımda kalmış. Öykü ve şiir çevirileri de var. Bilimkurgu temalı olan 14. sayı forum üyelerinin çoğunun ilgisini çekecektir. Defter dergisi ise bir edebiyat dergisi. Arada çok önemli yazarların da yazıları veya öyküleri var. Ben Orhan Pamuk’un birkaç yazısını hatırlıyorum mesela. Biraz baksanız muhtemelen orada da ilginizi çeken yazılar bulursunuz.

https://www.metiskitap.com/catalog/archive/

11 Beğeni


İlginç bir konusu varmış :slight_smile:

1 Beğeni

Kitabı aldım fakat henüz okumadım.

İlk basımında da siz yazmıştınız foruma o zaman eklemiştim listeye. Biraz önce sepet oluştururken şaşırdım konuyu okuyunca, hangi kitapla karıştı kimbilir.

Sizin yorumunuza kadar bekleyeyim almak için.

1 Beğeni

@isos81 haber vereyim dedim gözüme çarpmışken.

3 Beğeni