Bir sevenim olduğunu zannetmiyorum bu yüzden aslında bir veda mesajı yazmama bile gerek yok. Gerçek hayatımda da yaptığım gibi sessizce ve iz bırakmadan ortadan kaybolabilirdim. Ama son bir laf sokma fırsatını kaçıramam.
Gidişimin iki sebebi var. Birini uzun zamandır hissediyordum. Rıhtım benim ortamım değil. Cümlelerim bana ait değil, kendim gibi davranamıyorum. Diğer forumlara kıyasla nispeten nezih bir yer olduğundan uyum sağlamak zorunda hissediyorum. Çoğu tartışmadan kaçınıyorum. Gerçekten kendim olsam haklı olduğum tartışmadan banlanarak ayrılırım çünkü.
İkincisi ise son zamanlarda yaşanan kavgalar. Kaosu seven ve ondan beslenen bir insan olarak rahatsız olduğum şey kavgaların kendisi değil sonuçları oldu. Aslında iyi bile oldu. Bu sayede çoğu üyenin sahte nezaket maskelerini düşürdüğünü gördüm. Sanırım beni şaşırtan bu kadar fazla olmalarıydı. Çünkü müthiş bir iyimserlikle Rıhtım’daki üyelerin sokakta gördüğüm ortalama bir insandan daha fazla empati yeteneğine sahip olduklarını düşünmüştüm, değilmiş.
Cinsel yönelim ve cinsel sapkınlığı bile birbirinden ayıramayan insanlar var henüz.
İyi insanlar olduklarını düşündüğüm kişiler de tanıdım tabii. Ama hayatım boyunca tiksinmeye başladığım bir yerde gerekenden fazla kalmadım.
@fox ben de sizin gibi düşünsem de bu insanların hâlâ ve yüzsüzce burada olmalarına daha fazla katlanmak istemiyorum.
Ne yapacağımı ben bile kestiremediğimden hesabımı olduğu gibi bırakacağım. Belki bir ay belki bir yıl sonra dönerim ve belki de hiçbir zaman dönmem. Kısacası paşa gönlüm ne isterse onu yapacağım.
Benim temel sorunum, geyik muhabbetlerinde kısa ve kendimce komik cümleleri anında bulma konusunda sıkıntı çekmiyorum ama ciddi bir mesele üzerine yazmak istediğimde kafamın içerisinde dönüp duran sayısız cümlenin klavye başında uçup gitmesi oluyor. İşte o anlardan birini yaşıyorum ve muhtemelen sizlerde benzer durumlarda kalıyor olabilirsiniz.
Her ayrılık hüzün verir. Bindiğiniz otobüs sizi sevdiklerinizle vuslata erdirse de yanınızda oturduğunuz yol arkadaşınızı sevdiyseniz ondan ayrılmak zor gelecektir. Belki forumda da durum böyledir. Gerçi ben forumu bir otobüs yolculuğundan daha fazlası olarak görüyorum ama tek tek sizleri tanımasam da ayrılmak zor oluyor…
Neden ayrılıyorsunuz demeyeceğim. Birden çok sebebi olabilir. Ayrılmayın da demeyeceğim. Bir zaman önce yakından tanıdığım bir çiftin yirmi beş yıllık evliliğinin bittiğine tanık oldum. O nedenle ayrılmak istersiniz ve gidersiniz bu kadar basit.
Aslında baştan yazmak istediğim bir durum vardı. Bu forumda üyeler kendi istekleriyle bulunuyorlar. Dolayısıyla foruma da farklı anlamlar yüklüyor olabilirler. Kimi boş vakitlerini değerlendirmek için giriyordur foruma kimi okuduğu kitapları paylaşmak için. Yeri gelmişken söyleyeyim okuduğu kitapların hacmini ve okuma hızlarını gördüğüm pek çok arkadaşa imreniyorum. Kayıp Rıhtım’a benim yüklediğim anlam belki iddialı olacak ama şu: Edebiyat tarihimizde değişik akımlar ve dergiler vardı. Mesela -yanlış hatırlıyorsam bağışlayın- Fecr-i Ati, Servet fünun gibi dergiler ve o guruba katılanların oluşturduğu akımlar. Sonra Garip akımı İkinci Yeni, vb. İşte Kayıp Rıhtım da böyle bir ekol veya okul benim gözümde. Eski zamanlarda uzun zaman yazar adayları denemelerim veya öykülerim yayınlansın diye bekliyordu ama şimdi öyle değil. Üye oluyorsunuz ve yayınlanıyor gönderdiğiniz, bu kadar basit. Sonra olumlu ve olumsuz eleştirileri veya beğenilmeyi bekliyorsunuz.
İşte bu anlamda Kayıp Rıhtım özellikle Öykü Seçkisi karaladıklarımı kabul etti ve sayfalarında yayınladı. Pek çok arkadaşımdan olumlu eleştiriler aldım ve yine o arkadaşlar neyin veya nerelerin yanlış olduğunu söyledi. Bu konuda fikrini beyan edenler profesyonel eleştirmenler veya tamam ben oldum diyen yazarlar değildi. Muhtemelen ben gibi amatörlerdi. O zaman gelin bu dergiyi güzelleştirelim ve vitrine –veya galeri de diyebilirsiniz- kendimize ait iyi eserler koyalım. Bu sayede hem kendimizi arkadaşlarımıza ve tanıdıklarımıza göstermiş oluruz hem de galeriyi güzelleştiririz. Bir başka faydası da Kayıp Rıhtımın kendimizi yazmaya ve okumaya teşvik etmesi kendimizin edebiyat yönünden gelişmemizi sağlaması. Bunu sağlayan da genellikle bizleriz.
Bizim milletimizde kavramlar birbirine çokça karıştırılmaktadır. Münakaşa ve münazara. Deyimler eski oldu ama bizde genellikle tartışma kapışma olarak görülmektedir. –fikir anlamda söylediğimi belirtmeye gerek yok sanırım- Ve maalesef yine benim knaatim –eleştiri kültürümüz ve eleştirmenlik kurumumuz yeterince gelişmedi. O zaman biraz klasik söylem olacak ama yapmamız gereken çok basit, saygı ve sevgi. Bu da bizden üstün veya bizden yukarıda bir otorite aramak yerine kendi kendimize kuracağımız oto kontrol sistemi. Eminim bu konularda sayısız kitaplar makaleler okumuşsunuzdur.
Senelerdir bir sürü forumda bulundum ama sanırım tek anlayamadığım olay şu forum vedaları oldu. Bazı olaylara, üyeler vs. kızabilirsiniz ama komple forumu bırakmak bana anlamsız geliyor. Sinir olup bir süre girmem ama neden sevdiğim bir yeri başkaları yüzünden komple bırakayım anlamıyorum🤷🏻♀️
Arkadaşlar, elimde değil, belki de çok uzun bir süre için terk etmek zorundayım forumu. Tekrar ediyorum, zorundayım. Geçen seferkinden daha uzun olabilir, bilemeyeceğim.
Esen kalın, kendinize iyi bakın. Sevgiler ve saygılar.
Ben de terk ediyorum forumu bir ara çok girdim ama okul başlıyor ve başka bir forum gibi bir yerde görevliyim buraya zaman ayıramıyorum herkese iyi eğlenceler hayatınızda başarılar.
Forumdan ayrılanlara ölmüş muamelesi yapmayın gözünüzü seviyim. İnsaların kafası atar ayrılır, morali düzelir geri gelir, canı sıkılır ayrılır, kendini iyi hisseder geri gelir, sınavı vardır ayrılır, sınavı verir geri gelir. Bu kadar dramatize etmeyiniz keza kişinin arkasından ölmüş gibi ağıt yakınca insanların geri dönesi de gelmeyebilir. Sanırım forumun ayakkabı numaralarınız konusundan sonra en gereksiz 2. konusu da kanaatimce budur.
Hala gitmiş değilim fakat bugün itibariyle gitmiş bulunacağım. Sebeb okul ama sadece o değil. Eğer herşey yolunda giderse, bir sınavım var ekim ayında, eğer istediğim sonucu alabilirsem ekim ayında geri döneceğim, olmazsa kasım, ama elimden geleni yapacağım. Bu süre zarfında kitap da okuyamayacağım, o yüzden elimden geleni yapmam şart.
Bir iki ay sonra görüşmek üzere, kendinize iyi bakın.
Bu arada Zafer Bayramı’nız kutlu olsun.
İnsanın boş vakitlerini değerlendirmek için yaptığı aktivite-hobilerin insanı mutlu etmesi gerektiğini düşünürüm. Örnek olarak spor fanatizmini de bu yüzden hiç anlayamadım. İnsanı mutlu etmesi gereken bir şey, mutsuz ediyor, sinirlendiriyor ise bir sıkıntı yok mudur? Forum da benim için aynı şekilde. Forumda ciddi sorunlar olduğunu düşünüyorum. Foruma girip başlıklarda yazılanları okumak, sinir bozucu. O yüzden niye vaktimi burası ile harcayayım?
Sevdiğim, saygı duyduğum üyeler oldu, ama azınlıkta kaldılar. Bu insanların azınlıkta olmasının suçlusu forum yönetimi benim gözümde. Lakin giderken yönetime yaptıkları yanlışları anlatmayacağım. Zaten forumun halini görüp, hala düzeltmediler ise umurlarında değil demektir, düzeltmeyi başaramadılar ise, yetersizler demektir. Aylardır forumda yaşananlar yeterli, benim ekstra bir şey dememe gerek yok.
Uzun süredir yazmıyor, yazılanları da okumuyordum zaten, sadece bana mesaj atan, soru soran bazı üyelerin sorularını cevaplıyordum. Forumdan uzak kaldığım bu süre bana forumu az sayıda üye hariç özlemediğimi, tam tersi sinir bozucu daha az şey gördüğüm için hayat kalitemin düzeldiğini gösterdi. O yüzden bu kendimce deneme süresi olarak gördüğüm forumdan uzak kalma kararının bir sonraki adımını atıyorum ve forumdan tamamen ayrılıyorum.
Son olarak, ortak zevklerimi paylaştığım, bazen tartıştığım, bilgimi paylaştığım, benimle bilgisini paylaşan yazarlara hoşça kalın diyorum. Bir süre öncesine kadar güzel vakit geçirmemi sağladınız için teşekkürler.
İnstagram üzerindeki paylaşımları uzun zamandır görüyordum sonrasında üye olmak istedim ama ortam pek bana göre değilmiş.
Birkaç yeni fantastik seri öğrendim o açıdan oldukça faydalı oldu ve teşekkür ederim.
Gelgelelim küçümsemekle birlike forumun kullanım şekli beklentilerimle uyuşmadığını farkettim. Futbol ve siyaset gibi konularda gördüğümüz toksik ortamlarda mutlu olamıyorum. Gençliğimde her yıl kombine ve 3 tane forma alırken yaklaşık 10 yıl önce futbolla tüm bağımı kopardım. Üstelik tüm ailemle birlikte Fenerbahçe kongre üyesi olmama ve Kürek Takımında spor yapmış olmama rağmen futbolun toksik ve yorucu ortamı içerisinde bulunmak istemedim.
Forumun toksik olduğunu söylemiyorum, bunu söyleyecek kadar uzun süre burada vakit geçirmedim. Şu ana kadar geçirdiğim sürede oldukça yoruldum, sadece bunu söyleyebilirim.
Yankı odalarından kurtulup kendim gibi olmayan, düşünceleri farklı insanlarla iletişim kurup empati yapmayı uzun zamandır istiyorum. Sürekli kendimize benzeyen insanlarla bir arada yaşayınca toplumsal gerçeklikten uzaklaşıp adeta fanus veya akvaryum içerisinde yaşamaya başlıyoruz. Bunun getirdiği bir konfor alanı olmakla birlikte farklılıklarında ne kadar değerli olduğunu biliyorum.
Ne yazıkki iletişim konusunda başarılı olmak için toplum olarak ortak bir dil oluşturmaktan çok uzağız. Ortak dilimiz Türkçe olmasına rağmen, her kelime/deyim/söz öbeği her insan için bambaşka anlamlara gelebiliyor, bambaşka şeyler anlaşılıyor. Bu iletişim ve empatiyi olanaksız kılıyor bence. Sanırım oluşturduğumuz fanusların en temel özelliği aynı dili konuşan insanların bir araya gelmiş olması. Zevklerimiz ve düşünceler aynı olsa dahi aynı dili konuşamayan insanların bir arada kalması pek mümkün değil.
Ne yazıkki bunu aşacak ne enerjim ne de zamanım var. Forumda hesap kapatmak mümkün mü bilmiyorum, aradım ama bulamadım. Yönetim kapatırsa sevinirim. Kalın sağlıcakla…
Daha öncede defalarca yazmama rağmen homofobik söylemleri olan kişilere gösterilmeyen ötekileştirici ve suçlayıcı tavır suçsuz insanlara gösteriliyor. Forumda belli bir yetkisi olan kişilerin kişisel nefretten ve kişisel hırstan dolayı yetkisini de kullanarak insanları hedef göstermesine artık dayanamıyorum.
Yukarıda paylaştığım görüntülerdeki kişilere adminler devreye girene kadar hiçbir şey yapmayan kişiler kendi sevmedikleri insalara karşı düşmanca tavır sergiliyorlar. Adminler artık karar vermeli burası 1-2 kişinin kendi arkadaşlarını koruyup kolladığı bir çiftlik mi olacak yoksa adil bir yönetim mi olacak.
Hesabımı kapatmıyorum ancak artık bu ortam içerisinde de bulunmak istemiyorum. Eğer bir şeyler değişir yetkisini kişisel hırsları ve sevmediği kişilere karşı kullanan kişiler forumdan uzaklaştırılırsa geri dönerim onun dışında benden bu kadar. Farklı şartlarda görüşmek üzere, hoşçakalın.
