Sizce Fantastik Kurgu Dalında En İyi Roman (Objektif Olarak)

Açıkçası Zaman Çarkı serisini veya Brandon Sanderson kitaplarını okumadım, o yüzden okuduğum seriler üzerinden (LotR, Kingkiller, Gentlemen Bastard, Asoiaf) değerlendirmem doğru olur. Benim cevabım Asoiaf olurdu. Kendimce neden diğerlerini yeterli görmediğimi de söylemek istiyorum:

LotR: Muazzam bir evren, ama geri kalanı bence çok basit. Hikayenin işlenişi olsun, karakterlerin siyah beyazdan oluşup yavan olması, bitmek bilmeyen betimlemeler… (yazdığı yıla göre değil, genel anlamda değerlendirme yapacağım) bence sahiden Tolkien her yaşa hitap eden bir masal yazmış.

Kingkiller: Fantastik kurgunun en iyi üslubuna sahip olabilir, lakin karakterlerini sevdirmeyi çok iyi başarmış olmuşsa da Auri dışında pek orijinal karakter göremedim. Kvothe aslında gayet orijinal bir karakter, çünkü o ergen, her ergen gibi öyle davranmak zorunda, ama yine de görmeye alıştığımız tarzda bir karakteri var ve çok fazla yeteneğe sahip. Elemanın kusuru yok. Elodin gibi eksantrik ustalar gördüm, ama serinin kendimce en orijinal karakteri Auri’dir. Yazarın ayrıca kelimelerle yaptığı dans mükemmeldir; gizlediği, teori olacak unsurları kelimelere saklaması gerçekten çok hoş.

Gentlemen Bastard: Klişe, aksiyon-komedi Hollywood filmlerinin Fantastik evrene uyarlanmış hali. Guy Ritchie filmlerinden farkı yok.

Asoiaf: Ne diyebilirim ki… açıkçası bir kitap yazmak istesem muhtemelen buna yakın bir kitap yazmaya çalışırdım. Her şeyin kılıç kalkan olmadığını, entrikaların daha çok zevkli olduğunu ve kurgulamasının daha zor olduğunu, bu kadar iyi kurgulamanın ise dahi işi olduğunu anlatan bir kitap.

3 Beğeni

Edebi dil, evren yaratımı, uzunluk özelliklerini dikkate alırsam Zaman Çarkı.

Okuyucuyu içine çekme (duyguları aktarabilme), akıcılık, hikayeyi evrene dahil etme özelliklerini dikkate alırsam Kralkatili Güncesi.

Şu an ikisi arasında seçim yapamam, Kralkatili Güncesi bitseydi ve son kitap da ilk iki kitap kadar güzel olsaydı Kralkatili Güncesi’ni seçerdim.

1 Beğeni

Ben de oyumu Buz ve Ateşin Şarkısı’na veriyorum galiba. G.R.R. Martin inanılmaz bir kurgucu. Böylesine büyük ve derin bir evreni yaratmak, her baba yiğidin harcı değil malumunuz. Karakterler o kadar “gri” ki, tüm kalbinizle nefret ettiğiniz bir karaktere birkaç kitap sonra empati besleyebiliyor, çok sevdiğiniz bir karakterdense nefret edebiliyorsunuz. Fantastik kurgunun minnak tarafına bir tekme savurmuş, şiddet, açlık, fakirlik, hastalık ve tecavüz dolu, insanın yapabileceği her türlü pisliği içeren, aşırı gerçekçi ve -tabiri caizse- “in your face” bir fantastik seri yazmış abimiz.

Kitap serisi, diziyi fena tokatlar bu arada. Bunu da not düşmeden geçemeyeceğim. :grin:

Benzer bir konu daha önce açıldığı için konu kapatılmıştır. Dileyen diğer konudan devam edebilir.

1 Beğeni