Başlık altına, okuduğunuz, hâla okumakta olduğunuz, sevdiğiniz, zaman zaman düşündüğünüz panelleri bizlerle paylaşabilirsiniz.
X-Men 2 filmine de kaynaklık etmiş, efsanevi X-Men grafik romanı Tanrı Sever İnsan Öldürür’ün şok edici açılışı:
Genelde marvel deyince akla kahramanlarla kötülerin bol patlamalı kapışmaları gelse de arada Punisher Max gibi çok daha sert eserler de var.
Mucizeler’den (Marvels) beni en çok etkileyen bölümleri. Hikâyenin kendisi doğrudan etkilediği için olayın doruk noktası kısımları ve arada geçen olayların özeti biçiminde, atlaya atlaya sunacağım:
Süper kahramanların ortaya çıkışı hayretler içerisinde takip edilmektedir. Üstün güçlü kurtarıcıların ve düşmanlarının mücadelesi yeni bir çağın başlangıcıdır. Kahramanlar sevilir. Yani büyük bir kısmını. Çünkü mutantlar, çoğunluk tarafından tehdit olarak algılanır.
İşte kahramanımız bu olaya takılı kalarak, günlük yaşamına devam eder.
Sonradan süper güçlere sahip insanlar kamuoyu önünde hayranlıkla karşılanırken, mutantlardan hep şüphe duyulur. Kahramanımız da benzer şüpheleri içinde taşıyarak, bunlara şahitlik ederken, bir gece…
…sonrasında, mutant ile insanlar arasındaki gerginliğin, belli bir tarafta yer alarak içinden öyle kolay sıyrılabilinecek bir süreç olmadığını anlar. Daha sonradan X-Men takımıyla tekrar karşılaşır.
Umutsuzluğu, ne yapacağını bilemeden kendini geri çekmesine sebep olur.
Bir akşam, şehir geneline yayılan taşkınlık sonrasında, doğruca eve koşturur.
Ve şimdi ve geleceğe dair kuşku ve sorular eşliğinde bölüm biter.
Çok klasik olacak ama bu başlığı okuduğumda aklıma ilk Sandman’in “Ben umudum,” sahnesi geldi. Sandman cehennemde laf ebesi bir iblisle laf atışmasına girişiyor. Sözleriyle birbirlerini alt etmeleri gerekiyor. Ama kahramanımız ne yaparsa yapsın rakibi onu her seferinde daha güçlü, daha büyük bir şeyle alt ediyor. Sonunda “Ben umudum,” diyor Sandman. Cehennem’de umut… Bir gün kurtulabileceklerini, affedilebileceklerini umut etmek… Sandman bu sözle kazanıyor elbette.
Bölümün sonunda “Cennete gitme hayali olmasaydı, cehennemin var olacağını mı sanıyorsun?” babında ettiği cümle de efsaneydi gerçekten.
Cenaze Evi Şenlik Evi - Alison Bechdel
Coğrafyadan yola çıkan alelade tespitler, güzelliğini hatalara borçlu manzaraya ve oradan da yaratıcılık, bireysellik ve kendi yarattığımız kabuklarda -sınırlarımızda- yaşamaya doğru evriliyor:
Epileptik - David B.
Alıntı 1
Bu kısım, kitabın basit ve etkili anlatım tarzına iyi bir örnek.
Alıntı 2
Alıntı 3
Alıntı 4
Tepe - Fırat Yaşa
Bırak Üzülsünler - Özge Samancı
En sevdiğimiz çizgi roman panellerini, sayfalarını, kapaklarını burada paylaşalım.
Birkaç tane ile başlayayım. İleride devam ederim.
1- Batman Neden Öldürmez?
Resimdeki çocuk da tıpkı Batman gibi ailesini kaybetmiştir ve bir arayış içindedir.
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/batman-war-on-crime1.jpg
“Don’t become what killed our families.”
2- Batman’in En Büyük Hayali Nedir?
Resimdeki yaratık yapıştığı kişiyi ele geçirir ve en büyük hayalini, en çok istediği şeyi yaşadığı bir transa sokar.
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/batman-for-the-man-who-has-everything-1.jpg
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/batman-for-the-man-who-has-everything-2.jpg
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/batman-for-the-man-who-has-everything-3.jpg
Batman’in en büyük arzusu, sadece geçmişte yaşadığı bir olay sırasında farklı bir şekilde duymak istediği bir cümle: “and he fires… and he misses…”
3- Wally West, Yarım Milyon İnsanı Nükleer Patlamadan Kurtarıyor
Yerel saatler 13:57 ‘yi gösterdiğinde bir nükleer savaş başlığı Kuzey Kore’nin Chongjin adlı şehrini vuruyor. Bu şehirde an itibariyle 532 bin insan yaşıyor.
Saatler yine 13:57’yi gösterdikten 0.00001 mikro saniye sonra ise patlamanın olduğu alandan 35 mil (56 km) ileride bulunan bir bölgede yarım milyon insan aniden somutlaşıyor.
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/Wally-West-speed-feat-1.jpg
http://ucanspagetti.com/wp-content/uploads/2018/10/Wally-West-speed-feat-2.jpg
Bu insanları taşıyarak patlamadan kurtaran kişi ise; sadece ve sadece Wally West. Yarım milyon insanı 56 km’lik bir uzaklığa bazen bir bazen de iki kişi olmak üzere sadece 0.00001 mikro saniyede taşıyor.
Şimdilik bu kadar. Kafama estikçe blogumda Efsane Paneller adı altında yazmakta olduğum bir yazı dizisi var. Daha fazlası için bana ulaşabilirsiniz.
O sahneyi görmek için bize bir God Emperor Doom lazım.
Ama Cyclops reyisin boynunu kırmaz umarım tekrar.
Doomsday Clock’un son sayı kapağı… Rozet’ten bile daha öteye taşımışlar meseleyi… İnsana “acaba?” dedirtiyor…
Şunları da eklemezsem olmaz:
White Knight serisinde Jack Napier ve karar anı:
White Knight serisindeki alternatif kapaklardan biri:
Ve DC Black Label’dan çıkacak olan Harleen serisinin kapağı:
1982 tarihli Marvel Two-in-One Annual #7 sayısından. Grandmaster ve Collector gibi Elders of the Universe’ten biri olan Champion, Dünya’ya gelip buranın kahramanlarına gezegenlerinin kaderini ortaya koyarak meydan okur. Tüm ağır toplar ya çeşitli sebeplerden diskalifiye olurlar ya da ringe çıkıp kaybederler. Sona kalan Thing bir araba dayak yese de bir türlü pes etmez ve bu azmi sayesinde Champion, Dünya’yı bağışlamaya karar verir. Klişelerden beslenen ama/ve güçlü bir hikaye.