Bunların hiçbiri Fitz’in çok da önemsediği şeyler değil ki. Çocuk ilk kitabın başından beri hep başkalarının isteklerini yerine getirmek için canını dişine takıyor; en sonda da az buçuk kendi isteğiyle -aslında çoğunlukla Verity’nin isteğiyle ama olsun- Elderling’leri geri getirmek istiyor ve isteğini de yerine getirebiliyor.
Molly ile birlikte olmayı nasıl istemiyor? Üçüncü kitabın başında onun yanına gitmek istiyor ama Verity’nin çağrısına karşı koyamıyor. Verity ve Shrewd’in ölmesini de umursamıyor mu sence? Parayı şakasına kattım zaten.
Adamın wish fulfilment deme sebebi her kadın yan karakterin Fitz’le ilişkiye girmek istemesiydi diye hatırlıyorum. Onu da yazar erkek olsa wish fulfilment derdim ama yazar kadın o yüzden demiyorum şeklinde söylüyordu. Yani sonuçta wish fulfilment değil diyor. Kitabı okuyan kimse finale wish fulfilment diyemez bence.
Tam hatırlamıyorum hocam. Belki zihnim Burrich ve Molly ilişkisinin vurucu etkisine karşı bir önlem almış olabilir ama bu durum aklımda Fitz’in görevlerini her zaman Molly’den daha fazla önemsediği şeklinde kalmış.
Başta daha fazla önemsediği doğru. Özellikle de 2. kitapta tartışıyorlar, Molly başkentten ayrılıp birlikte yaşayalım diyor ama Fitz benim Kral Shrewd’e karşı vazifem var diyip kalıyor. Üçüncü kitapta ise Molly’den çocuğu olduğunu öğrendiğinde her şeyi bırakıp ona dönmek istiyor ama Verity’nin “beni bul” çağrısına karşı koyamıyor. Zaten finalde Molly&Burrich olayını öğrendiğinde yıkılıyor.
Bu durum aklımda Verity’nin irfan çağrısından ziyade Fitz’in Verity’e karşı olan “sevilen krala bağlılık duygusu” şeklinde canlanmıştı. Farklı bir deyişle Fitz’in ülkesine ve kralına karşı olan sorumluluklarını Molly’e karşı olan sorumluluklarından daha fazla önemsediği şeklinde anlamıştım. Fitz’in çocukluğundan beri bir araç gibi yetiştirilmesi de bu görüşümü pekiştirdi.
Ya doktorum civanım nerelerdesin sen? Dün ya da önceki gün bizim doktor kayıplarda, iyidir inşallah, bir halini hatırını sorayım dedim. İyisindir de bu sessizliğin yoğunluktandır umarım.
Bebek tamam, bebeklerin içlerinde ritim var, teneke sesine oynuyorlar ama köpek çok iyi, piyano çalıp eşlik ediyor.
Benden iyi müzik kulağı var köpeğin.
Benim de gerçekten böyle bir ortama ihtiyacım var. Muhteşem.
Çok teşekkür ederim abi, genel olarak iyiyim ama özel hayatımda biraz tatlı bir yoğunluk var, iş olarak da yoğun zamanlar geçiriyorum. Bir de İzmir’i tanımaya devam ediyorum. Okuma oranım beşte birine falan düştü. Bunlardan dolayı biraz uzak kalıyorum buradan ama her gün de girip bakıyorum neler oluyor diye. Önümüzdeki dönemlerde daha fazla zaman ayırabileceğim diye düşünüyorum.
Bir süre tekrar baskı dışında basmasalar iyi olacak gibi geliyor.
Arkadaşlar sizlere teessüf ediyorum. Neden bana söylemiyorsunuz. Ben de iş güç çoluk çocuk sebebiyle çok okuyamıyorum zannediyordum. Meğerse sebep başkaymış.
Türkiye de satılan bir ürün ise bence dostluk gösterisi ile cüzdanı “çarpıyor.”