Bu gerilimin asıl sebebi: İnsanların kendi fikrini başkalarına kabul ettirmeye çalışması. Bu kadar basit bir sebep aslında. O kitaplar kimine göre hasarlı, kimine göre önemsiz. Bana göre hasarlı. Çünkü sadece içeriğe önem veren birisi değilim. Önce içerik sonda tasarım. Sadece tasarım da olmaz yani. İkisi de birbirini tamamlamalı. Eğer içerik iyi ama tasarım hiçbir zaman iyi olmayacak ise mecburen alırım. Fakat imkanım varsa ve koşullar da lehime ise asla geride durmam.
Bundan dolayı herkes başkasının fikrine saygı duysa, değiştirmeye çalışmasa, gülücük mülücük koysa cümle sonlarına her şey daha hoş ve güzel olur. İlknokta siparişim yarın ya da yarından sonra geliyor. Hele bi kitapta hasar olsun yakarım tüm indirimleri
Bunlar niye hep böyleler? Benimki elime beş tane barbie bebek veriyor, “Baba hepsini konuştur ama farklı sesle konuştur. Aynı sesle olmaz,” diyor. Dublaj sanatçısı gibiyim evin içinde
Geçen geldi, “Sana makyaj yapıcam, kapa gözlerini far sürücem,” falan dedi. Eşim kahkaha atıyor. Ben babalar makyaj yapmaz kızım diye açıklamaya uğraşıyorum. Yok tutturdu. Eşim de yılda bir makyaj yapar, sevmez. Bizimki deli oluyor. Kendisi de yapacak, başka herkese de yapacak. Sonum çok fena.
Tabi ki sizin örnek verdiğiniz gibi bir davranışta bulunsa çok daha iyi olurdu. Bu durumda karşıdan istenilen inceliği kişinin karşıya da göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Hemen saygısızlık, anlayışsızlık gibi etiketlere gerek olmadığını düşünerek düşüncemi belirttim.