Bu daha doğru bir anlatım olmuş aslında. 
Aslında hiç etik olmayan bir püf noktası daha var ama çemkirmek bir nebze çirkin olsa da etik en azından. 
2 Beğeni
Diskdünya kitaplarının sırt renkleri sürekli değişiyor mu? Bendeki Büyünün Rengi’nin sırtı morken diğer forum üyelerininkinin lacivert gibi olduğunu gördüm.
1 Beğeni
Bende ilk kitaptan iki adet var ve renkleri aynı (lacivert ya da koyu mavi diyelim). Bu durumda iki olasılık var:
- Fotoğraflardan kaynaklanan durum. Her sensör rengi doğru kaydetmez (cep telefonları da çekimi bir sensör aracılığıyla gerçekleştirir, fotoğraf makineleri de).
- Elinizdeki kitabın baskısına bakın. İkinci baskı ise değişik bir sırt rengi ile basılmış olabilir (bir süre önce yayınevi ikinci baskıların yapıldığını söylemişti).
Not: Her kitabın sırt rengi öbürlerinden farklı.
3 Beğeni
Yeni baskıda ilk kitabın kapak sırtı değişti diye anımsıyorum.
2 Beğeni
@Faust @Agape Şimdi baktım elimdeki ikinci baskıymış Haziran 2018’de basılmış, anlaşıldı ondan farklı sanırsam.
4 Beğeni
Yeni kitabın (19 numara Kilden Ayaklar) Kasım ayı içinde çıkacağı belirtilmişti kataloglarda. Şu ana kadar herhangi bir bilgi (gözümden kaçmadıysa) paylaşılmadı sanırım. Yayınevinden bilgi alan var mı?
2 Beğeni
Dün ben de Büyünün Rengi’ne başlayarak aranıza dahil oldum!
Bu arada yeni kitap Ocak ayında geliyormuş diyerek müjdeyi de vermiş olayım. 
9 Beğeni
Henüz yeni başlamışken düşüncelerinizi alalım hocam. Bu başlıktaki herkes hayranı olduğu için objektif yorum yaptıklarını düşünmüyorum Nasıl seri okunur mu başlayalım mı?
3 Beğeni
İlk üç kitap çok fazla iyi denilemez. Bunu ünlü yazarlar bile söylüyor. Yazar üçüncü kitaptan sonra hem anlatım, hem espri dozu olarak sıçrama yaşıyor. Tarzı oturuyor bana kalırsa. İlk kitabın ilk yarısı da bir hayli okuyucu için alışma süreci. Umarım beğenir ve bizimle birlikte kavgalara, kaçışlara, cadılara, tiyatrolara karışırsın.
4 Beğeni
Yaa ilk kitap için öyle deniyordu, çıta ne zaman 3 kitaba yükseldi. Bak aldım daha başlayamadım bile. Hevesim kaçıyor gittigide ilk 8 kitap vasat ama sonra açılıyor denilecek diye.
2 Beğeni
İlk kitabı atlatınca yazarın tarzına alışıyorsun. Çita yavaş yavaş artıyor fakat üçüncü kitaptan sonra bence sıçrama var.
3 Beğeni
İlk kitabın en başı okur eleyicidir. O sayfalardan sonra dil de aynı kitap içinde değişir.
Pratchett’ın bilinçli bir hareketi bu. Bahsettiğim okur eleme sayfaları da benim değil, pek çok eleştirmenin yorumudur.
Yoksa ilk kitabın kendisi ziyadesiyle güzel. Kaç fantastik romanda turist görüyoruz?
Ben seriyi en başından gelinen noktaya dek severek okudum. Bence asıl sıçrama Tiffany Sızı, ama o kendi içinde bambaşka bir seri olduğu için böyle.
Büyünün Rengi ve ikinci kitap olan Fantastik Işık’ın tadı bende çok ayrı mesela. Ağaçlardaki palamutlara bakışımı bir hayli değiştirdiler sağolsunlar.
10 Beğeni
Yeni yılın ilk günlerinde giriyorum umarım. Beklentim ve merakım çok yükseldi. Umarım ilk kitaptaki eleyici mülakatı geçebilirim.
4 Beğeni
Bir yandan da Shakespeare - Fırtına okuyarak kendini tazele. Muhtemelen mulakatı geçersin ve Ucube Kocakarılar kitabına gelince lazım olacak bir eser. 
3 Beğeni
yeni sipariş demek bu.
2 Beğeni
Aslında bir tane daha vardı ama unuttum.
Boşver hatırlama. D&R bugün 22. güne girdi ve ürünler hala faturası kesildi olarak duruyor. İnternet alışverişinden soğudum. Uzun bir süre kitap almayabilirim.
2 Beğeni
Her sene yaşanıyor bu. Yayınevi teminleri bile kargo engeline takılıyordur.
@agape daha önce de ilk kitap için okur eleme kitabı dendiğini duymuştum. Lakin henüz 56 sayfa okumuş olmama ve bunun da evrenin kurulma evresini anlatıyor olmasına rağmen ben şimdiden çok eğlenerek okuyorum. Zaten espri yeteneği bile kendisinin ne kadar zeki birisi olduğunu gösteriyor. Sanırım ilk kitap bittikten sonra ben de tarafsız yorum yapamayacak kadar hayranı olmuş olacağım…
2 Beğeni
İlk kitaplarda yaşadığım tek sorun olay geçişlerinin paragraflar arasındaki belirsizliğiydi. Sonraki kitaplarda böyle bir sorun yaşamadım.
Rincewind, turist ve sandık benim favori karakterlerimden ama favori olmayan karakterim mi var dersen cevap veremem. 
Özellikle ilk iki kitaptan sonra Rincewind’i çok aradım. Esme’yle tanışınca onu aramaya başladım. Mort’la tanışınca onu aramaya başladım. Sonra Sandık ve Barbarla tanıştım. Şimdi hepsini arıyorum. Yine de okuduğum kitaplar arasında Ucube Kocakarılar hem göndermeler hem espriler olsun gerçekten şaheser gibiydi. Shakespeare öyle güzel işlenmiş ki…
Neyse, canım çekiyor. Okumamam lazım bu ay. 
3 Beğeni