Good Omens’i ben sormuştum ya, ithaki’de telifi de. Sözleşme bekliyorlar basabilmek için. Dizisine de yetiştirmek istiyorlardı ama sözleşme gelmiyormuş bir türlü.
Uzun Dünya’nın akibetini sormayı yine unuttum, yarın gidecek arkadaşlar yetkili bulurlarsa onu öğrensek güzel olurdu.
Muhtemelen salı gideceğim ama ithakiye soru sorunca ortamdan kaçıyorlar… Standı da kapatmasınlar diye ne baktım ne soru sordum onlara 
Uzun Dünya çevirileri hazırmış. Aynı şekil sözleşme bekleyen serilerden.
Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın Hasbro’yu.
Good Omens’i de İngilizceden devam edicez artık yapacak birşey yok. Aynı yazarın Sandman’i için sözleşme geliyor da good omens için nasıl gelmiyor demiyorum artık. Daha sandman 6 çıktı 7 yolda. Ha çıksın tabiki alırım çıkınca da. Sözleşme bana bahane olarak saçma geliyor
Sandman’ın hakları Vertigo’da, Good Omens’in William Morrow(HarperCollins)'de. Amerikan bürokrasisi hızlı da, İngilizler fenadır o konuda. İnce eleyip sık dokuyorlardır. Bir de hardcopy geliyor bu sözleşmeler bildiğim kadarıyla, benim aliexpress’ten aldığım uyduruk kabloyu kaybedebiliyorsa ptt, içinde incecik kağıt olan zarfın sağlam ulaşması mucize. 
E gidip alıp gelsinler en kötü verecekleri telif bedelinin yanında bin lira uçak parası hiçbirşey
Söyleyin ona gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş . Gelsin yüzünü göstersin 
Öyle arkamızdan selam göndermek ile olmuyor bu işler .
Yola çıkmış geliyormuş ama trafiğe takılmış.
Her ne kadar bir saat gecikmiş olsam da iyi ki gelmişim diyorum, dolu dolu üç saat geçirdik.
Alfa’da gerçekten çok yapıcı ve güzel bir sohbet ettik, İthaki ve Epsilon’dan bayağı güzel indirimlerle kitaplar aldık. Sonuçta çok zevkliydi. Londra Nehirleri mevzusu üzdü biraz ama olur o kadar.
Bu arada Salon Yayınları’na da baksa mıydık @Agape, güzel kitapları var. Gerçi ben yokken bakmışsanız bilemem.
Bakmadık… Bir defa gördüm ama o karmaşada yok oldu gitti. Çok acayip yerlere koymuşlar stantlarını. Resmen kör noktalar ve salonlardaydı. Hatta sanırım birisi sahaflar holündeydi. Çok kötü haksızlık edilmiş. Elli bin tane salon var adamları koya koya sahaf holüne mi koymuşlar? Buna biraz içerledim ama ânın telaşesinden ve kalabalığın kafamı bulandırmasından dolayı sinirlenmeyi unutmuşum. 
Maya Kitap sırf bu yüzden fuara katılmayıp bu konuda bir açıklama yaptı. Forumda konusu geçti mi bilmiyorum ama Instagram sayfalarında açıklamaları mevcut. Yetkili olarak konuyu buraya taşıyıp seslerini duyurmalarına yardımcı olmak istersin belki.
Biz o konuyu konuştuk bitti bile. Ohoooo…
Ben biraz geç kalmışım.
İstanbul Tüyap Kitap Fuarı hakkında zorunlu açıklama.
Okurlarımıza karşı duyduğumuz sorumluluk gereği kendimizi bu açıklamayı yapmak zorunda hissettik. Uzun bir süre yer aldığımız İstanbul Kitap Fuarı’na ne yazık ki bu yıl katılamıyoruz.
İlk yıldan bu yana bize önerdikleri stant yerinin, fiziki olarak okurlarımızla buluşmaya, tanışmaya ve sohbet etmeye uygun olmadığını söylememize rağmen, bir sonraki yıl bu durumun düzeleceğini umarak, istemeyerek de olsa önerilen yeri kabul ettik. Fakat bütün ısrar ve isteklerimize rağmen, bu yıl da çok benzer yerler önerilince, kendi aramızda uzun uzun konuşup tartışarak katılmama kararı aldık.
Fuara giden herkesin de fark edebileceği gibi stant yerleri konusunda dengesizlik ve çifte standart mevcut, biz de buna daha fazla sessiz kalmak istemedik.
Bizim gibi pek çok butik yayınevinin bu konudaki talebini görmezden gelen Tüyap’ın, fuarın amacı olan yayınevi çeşitliliğini ve yayıncılarla okurlarını buluşturmanın ortamını sağlamak için, en kısa zamanda gerekli düzenlemeleri yapmasını umuyoruz.
Açıklama bu şekilde. Fuara katılmış arkadaşlar gözlemlerini ve bu açıklamanın doğruluğu/yanlışlığı konusundaki yorumlarını yazarlarsa aydınlanmış oluruz die düşünüyorum.
@Lucifer Poşetimi her uzattığımda sorgusuz sualsiz taşıdığın için teşekkür etmemişim. Ne nankör insanım. Kusuruma bakma. Poşetimi taşıdığın ve centilmenliğin için teşekkürler. Kendi gıybetimi de yaptığıma göre çekiliyorum. 
Bende şu an metrobüsteyim. Kırmızı mont kırmızı ayakkabılı benim. Sizlerden biriyle tanışmak isterim. Kitap sever dostlarım bulun beni buluuuunnn. 
Çoğu büyük yayınevinin iki-üç ayrı yerde standı vardı. Hatta kitap sorduğunuzda bile yok deyip başka salondaki stantlarına gönderdiler çoğu zaman. Büyük yayınevlerine popüler kitapları için depo olarak kullanmak üzere başka başka stantlar tesis edilirken, küçük yayınevlerine yer verilmemesi sıkıntı.
