Üslubumuzun Gelişimine Katkı Sağlayan Kitaplar/Yazarlar

Yorumlarda betimleme görünce aklıma Orhan Pamuk geldi, üslup olarak anlaşamayabilirsiniz tabii. Yazım hayatının ilk yarısında çıkarmış olduğu eserleri öneririm.

Hasan Ali Toptaş’ın dili kullanım şekli çok hoşuma gidiyor lakin altı kitabını okumuş olmalıyım, bir noktada gelişmeden çok oturmuş ve tekrar eden bir üslup söz konusu. Ama sonuçta kahve de aynı kahve, içmeyi bırakmıyoruz :slight_smile: Gölgesizler’i öneririm şiddetle.

Robert Silverberg - Cam Kule. Hikayenin sonu ile ilgili hoşnutsuzluklarım var ama konu üslup ise okunmalı.

Patrick Ness - Kaos Yürüyüşü. Bu eserde daha önce görmediğim hiç bir şey yok lakin sayfalara basılmış bildiğimiz harfler, yazılar resmen dile gelmiş gibi. Bir noktada karakter kızdıysa biz bunu yazı karakterinin değişimi ile anlıyoruz. Kısa kelime ve cümleler geldiğinde biliyoruz ki düşünmeye gücümüz yok, yorgunuz. Biz diyorum çünkü bu adamın hangi eserini okusam hiç dışarıda kalmadım. Kahramanla bir şekilde özdeşleştim. <3 Ness

Üslup söz konusu ise şiir olmadan olmaz. Dilin en sade halini, müziğe en yakın şeklini şiirde görürsünüz. Mesela ilk yazmaya başladığımda tüm betimlemelerim birer Attila İlhan çakmasıydı. Su Kasidesi bana çok şey öğretmiştir ki tek başına gerçek anlamda müthiş zamanımı -iyi ki- yemiştir. Ayrıca Fuzuli’nin gazelleri de bir o kadar güzeldir. Lale Müldür’ün Anemon’u çok uzun süre başucu kitabım olmuştur. Yazarken sıkıştığım zamanlar, umutsuzluğa kapıldığımda açıp okurdum. Dilimi bu kadar seviyorsam sebebi manzum eserlerimiz.

Çeviri edebiyatta kendime üstat bildiğim isimler Frank Herbert, Terry Pratchett, China Mieville. Özellikle Mieville kendi yazım hayatım için milat olmuştur bana. Bu biraz da kişiye özel, az çok herkesin yazım hayatında kilometre taşı sayabileceği yazarlar/eserler vardır. Bu sizin ne istediğinizle ilgili kanımca.

6 Beğeni