3000 adet imzalı kitabın neredeyse yarısı satılmış. Çok okuru varmış ESG’nin.
Ya da alıp iki üç katına satmayı düşünen fırsatçısı. 
Yanlış bilmiyorsam baskı adeti 100 bin. İmzalı da olsa fırsatçının işine yaramaz, imzalı olmasının koleksiyon değeri yok.
Önceki kitapta pahalıya satan görmedim. Takipçisi cidden fazla. Ben de aldım mesela Kitapyurdu’nda 3 siparişim var 2 tanesi ESG imzalı almak için.
Binlerce olan imzalı da öyle pek değerli olmuyor zaten.
Yani imzalı olunca Nadir’de falan çok yüksek rakamlara kitap satıldığını çok gördüm ama bu kitapla ilgili nasıl olur bilemeyeceğim. 
Aynen öyle, bende de İlber Ortaylı’nın bir imzalı kitabı var bayağı çizgi çalışması gibi görünüyor -ki bu konuda yazarlara hak veriyorum günde yüzlerce kitabı tek tek özenli bir şekilde imzalamalarını beklemek haksızlık olur- imzanın ona ait olduğunu kanıtlamak istesen kanıtlayamazsın. Çizgi romanlarda böyle şeyler sertifikasıyla satılıyor keşke bizim ülkeye de bu sistem gelse.
Bende Can Baba’nın imzalı kitabı var. Sunay Akın’a 1997’de kitap imzalatmışlığım bile var.
Çalışmaları, mikro-tarih yaklaşımına önderlik eden, tarihin kıyısında bırakılan insanların peşine düşmesiyle tanınan kültür tarihçisi Carlo Ginzburg, Engizisyon arşivlerine dayanarak kuzey İtalya’daki Friuli bölgesi köylüleri arasında yaygın bir tarım kültünün izini sürüyor.
16 . ve 17. yüzyıllarda cadı oldukları gerekçesiyle Engizisyon’a ihbar edilen Friuli köylülerinin verdikleri ifadeleri ustalıkla çözümleyen Ginzburg, cadılara ve büyücülere karşı hasatlarını korumak için savaşan “Benandanti” adlı gizli bir topluluğu keşfediyor.
Ginzburg, “Zarla doğmuş olmak” nedeniyle yazgılı oldukları kaderi yaşayan Benandanti topluluğunun, Ural-Altay kökenli bir tür Şamanizmin kalıntılarını barındırıyor olabileceğini söylüyor.
PKD ve LEM yalan oldu iyice…
Jules Verne de yalan oldu 2 yıldır doğru dürüst basılmadı.
Gürpınar, Uşaklıgil ve Mehmet Rauf’un külliyatını tamamlamak gerek. Büyük bir kültür hizmeti olacaktır bu iş tamamlanırsa. Keşke bu büyük isimlerin öyküleri de tek ciltte toplansa. Yayınevleri -YKY hariç- neden tek tek öykü kitabı yayınlamanın yanında okurlarına ‘‘tüm öyküleri’’ baskılı bir seçenek sunmuyor?
YKY’nin Delta serisinden ziyade -puntoları ve sayfaların inceliği sebebiyle- siyah kapakla basılan toplu öyküler/toplu oyunlar benzeri baskılardan söz ediyorum şu ekonomik durumda. Delta serisini sevmediğim halde alternatifi olmadığı için almaya çalışıyorum.
Moby Dick 
Gözümüz aydın.
Ayrıca Biz’in kapağına da bayıldım.
İthaki’nin Biz kitabını okumaya elim varmıyordu. Karşılaştırma için harika oldu.
Mehmet Rauf “Define” hikayesinin 1-2 paragrafını internette bir paylaşımda görüp okuyunca hikayeyi merak ettiğim için dün KY’den Kapra baskısını almıştım.
Kapra’ların dizgi, imla sorunları oluyor. İş Kültür’den yeniden alırım herhalde.