“Savaşçının yolu deli cesaretiyle ölüme atılmaktır. Yaşamı ciddiye alanlar büyük başarılara ulaşamazlar. En doğrusu çılgınca ve deli cesaretiyle ölüme atılmaktır.”
Üç yüz sene önce samuray Tsunetomo Yamamoto tarafından kaleme alınan Hagakure: Saklı Yapraklar , samuray felsefesini anlatan en önemli metinlerden biri. “Savaş Yolu” anlamına gelen buşido öğretisine dair detaylar içeren kitap, yazıldığı beylik haricinde gizlenen bir metinken gün yüzüne çıktığı 1930’lar ve 1940’ların militarist atmosferinde azımsanmayacak bir ilgiyle karşılandı. O dönemden itibaren yasaklamaların gölgesinde günümüze ulaşan metin, tartışmaları beraberinde getirse de samuraylık üzerine yazılmış temel kaynaklardan biri olma özelliğini koruyor.
Döneminin önde gelen beyleri ve keşişlerinin anekdotlarıyla bezeli metinde, bir savaşçının zorluklarla nasıl baş edeceğinden seppuku nun önemine kadar düşünsel ve pratik talimatlar bir araya geliyor. Günümüz bakışıyla eleştiriye çokça açık olan ancak Yukio Mişima tarafından Japon kültürünün “en güzel” yönlerini yansıttığı söylenen Hagakure , Japonya’nın on sekizinci yüzyıldan beri gösterdiği değişimleri ve gelişmeleri anlamak adına benzersiz bir eser.
Kıyamet Polisi 3. kitap
Kıyamete 14 gün kaldı.
“Bunun bir rüya olduğunu, gözlerimi sıkıca kapatıp açarsam her şeyin eskisi gibi olacağını düşünmeye çalışıyorum.”
Kıyamete on dört gün kaldı. Uzaydaki küçük mavi noktaya, yeryüzüne, dünyamıza, 2011GV1 isimli bir asteroit çarpacak, yaşam sona erecek. Amerika’ya tam bir kaos hâkim. İnsanlar bodrum katlarına, sığınaklara kapatmış kendini, marketler yağmalanmış. Paranın hiçbir anlamı yok artık; içme suyu paha biçilemeyecek kadar değerli.
Fakat Dedektif Hank Palace’ın çözmesi gereken son bir gizem daha var. Kız kardeşi Nico, göktaşını durdurabileceklerini düşünen bir grubun arasındaydı en son. Kıyameti engellemenin mümkün olmadığına inanan Hank ise bu dünyadaki tek yakını olan kardeşiyle beraber karşılamak istiyor her şeyin sonunu. Fakat zaman azalıyor ve kardeşini arayan Hank terk edilmiş hayvanat bahçelerinden, fast food restoranlarından geçiyor, en sonunda ulaştığı ıssız karakoldaysa korkunç bir suç mahalliyle karşılaşıyor.
Kıyamet Polisi üçlemesinin son romanı Bir Dünya Dert her şeyin aniden nasıl bitebileceğiyle yüzleşiyor ve Hank “katil kim” sorusunun ötesinde bir gizemle son defa karşı karşıya kalıyor: Sevdiklerinizi korumak için neleri göze alırsınız? Ve Dünya’daki son günlerinizi nasıl geçirmeyi tercih edersiniz?
“Sürükleyici ve merhametli bir kitap; aceleci değil, gergin ve bunaltıcı değil, dokunaklı.” – Tor.com
“Winters, Cormac McCarthy’den sonra yok oluşun eşiğindeki bir dünyanın en gerçekçi tasvirini sunuyor bize.” – S ci Fi Magazine
“Winters’ın kıyamet polisiyesinde öyle sarsıcı bir bilimkurgu niteliği var ki klasik bir dedektif hikâyesi olmaktan çıkarıyor onu.” – New York Times Book Review