Zao Saga (Yerli Manga Çalışması)

https://sadscans.com/assets/series/62a87c30ed7b7/0.jpg

Ülkeyi yöneten 12 aileden olan Zao ailesinin güçsüz tek çocuğu Taichiro, diğer ailelerin atalarının idam ettiği en güçlü atası Gaki’nin gücüne sahip olur. Geri dönen gücün korkusunu iliklerinde hisseden aileler Zao ailesini 12 Aile Birliği’nden atar ve ortadan kaldırılmaları için peşlerine özel suikastçı ekibi yollarlar.

Korsanfan forumunda bir forumdaş (Ryu Genkei mahlaslı) shounen jumpın sitesinin rookie bölümünde manga çıkarmaya başladı. En son 3. bölüm yayınlandı.

Okunma sayılarını artırmak için bölümlere tıklayıp sayfaları geçerek okunma sayısını artırarak destek olabilirsiniz.

Türkçesi için
https://sadscans.com/series/zao-saga

Korsanfandaki konu için

6 Beğeni

Türklerden böyle şeyler görmek güzel.Çizimleri gayet iyi.Potansiyel var umarım iyi yerlere gelir.

1 Beğeni

Çizimlerin bu kadar iyi olmasını beklemiyordum ben de.

1 Beğeni

Tarz ve güç sistemi konusunda HxH’dan epey etkilenilmiş. Zaten mangaka da ilham aldığını söylemiş. Belki bu özenme biraz az olsaydı daha iyi olabilirdi. Neferpitou’nun aura sahnesinin direkt uyarlanması özellikle göze batıyor, aile de zaten direkt Zoldyckler. Öte yandan anlatımı mükemmel olmasa da iyi bir hikâyesi var ve çizimleri harika duruyor. Okurken “Ah şöyle bir yeteneğim olsaydı” demedim değil. Mangakanın ellerine sağlık, takip edeceğim.

1 Beğeni

Hayatımda okuduğum ikinci manga bu. İlki Suikast Sınıfı’ydı, onun da sadece ilk kitabını okudum. Bu iki eserle manga sanatını değerlendirmek ne kadar doğru bilmiyorum ama hikaye anlatma sanatı açısından ikisi de çok yetersiz.

Yazarın elinde görsel bir güç var ama o sürekli bir şeyleri “anlatıyor”. En temel yöntem olan "anlatma, göster!"e ne oldu?

Bazı gereksiz sahneler uzatılmışken bazı mühim sahneler o kadar hızlı geçiyor ki.

Önce hikaye yazılıp sonra çiziliyor sanırım. Neden önce karakter gelişimi yerine güç sistemine değer veriliyor? Ortada takip edilesi bir hikaye yok ama güç sistemi kurulmuş bile. Diyaloglar çiğ, mizansenler çocuksu.

Mangalar genelde böyle mi oluyor? Bilmediğim için soruyorum. Bir nevi ortaokul seviyesi çizgi film gibi mi tüketmek gerekir bir mangayı? Okuyup bir kenarda unuttuğumuz karikatür dergileri gibi mi tüketilir mangalar? Aksi takdirde katlanılacak gibi değil.

Not: Çizimler güzel. Elinize sağlık.

3 Beğeni

Shounen türü mangalar tam olarak dediğin şekilde. Seinen olanları sevme ihtimalin daha fazla olabilir.

Vagabond, berserk, shamo, battleroyal, rainbow, sun ken rock (bu biraz ecchi yani bol bol çıplaklık var ama boichi isimli mangakası çok iyi bir çizer) liar games, monster, musushi, homunculus, lone wolf (bu son beşi okumadım ama çok övüyorlardı) şimdilik aklıma bunlar geldi. Ben de yıllardır manga okumuyorum, diğer arkadaşlar daha fazla ve güncel örnek verebilir.

Bunun dışında Full Metal Alchemist de çok güzel bir manga seinen olmasa da. HxH dünyası da çok güzel ama yeri geliyor koca paragraflarla doluyor konuşma balonları, çizimleri de iyi değil ama dünyası hoş.

3 Beğeni

Teşekkür ederim bilgilendirme için. Biraz daha temkinli yaklaşmam gerek, demek ki. Tamamını yok saymaktansa bana göre olanları okumalıyım.

@Howl Bir okur olarak bir edebi eserin film uyarlamasının esere tercih edilmesine kızıyorum.
Peki sizce mangada bu geçerli olabilir mi? Yani manga okumakla onun animesini izlemek aynı şey değil mi? (cahil cahil konuşabilirim, affedin) Hatta manga çizeri/yazarı adı gibi biliyordur çizdiği/yazdığı hlikayenin illa ki anime olarak çekileceğini.

1 Beğeni

Ben filmi varsa ilk önce film diyenlerdenim, film veya dizi hoşuma giderse eseri de okurum perdeye taşınamayan kısımlar için. İnsanların algı süresi zamanla kısalıyor, konuşma dilinde de çember giderek daralıyor, kullanılan kelimeler azalıyor bu yüzden edebiyat dili yani kitaplar çağrışıma giderek kapanıyor, algıyı yormayacak sadeliğe doğru gidiyor güncelde bana kalırsa.

Sinemada benzer şeylerden nasibini alıyor ama bir sahne aynı anda birçok sayfayı ifade etme gücüne sahip olduğu için daha avantajlı bir şeyleri kısa sürede anlatma konusunda. Ve insanlar kelimeleri kullanmayı azaltsa da sinema kelimeleri kullanmadan bir şeyler anlatmayı başarabildiği için çagrışım gücü daha yüksek bu yüzden. Sinema teknolojik olarak gelişmemişken insanlar okuduğunu hayal etmek için daha çok beyin hücresini bu işe ayırıyordu ama evrim daha az efor daha fazla verim ilkesinde ilerlediği için okumak izlemenin gerisinde kaldı. Belki de benim görsel zekam yüksek diye böyle yanlı düşünüyorum kendi düşüncelerim bunlar xd

Her manga illa anime olamıyor maalesef. Shounenler de populer olan, mangada yüz sayıyı deviren anime şansı yakalıyor ama seinenlerde durum öyle değil. Saydıklarımdan galiba üçü falan anime oldu ancak.

İzlemenin de okumanın da kendilerine göre avantajları ve handıkapları var. Bazı mangalar animesi olmasa unutulup gidecekti, bazılarının animesi mangasını aratıyor. Burada iş, animeyi hazırlayan stüdyoda mangayı çizen ve yazan kişide biraz.

Mangaların aylık ve haftalık çıkması da fark ettiriyor. Shounenler genelde haftalık çıkar bu yüzden çok derinlemesine işlenmeyebilir konular, yeri gelir geçiştirilir de.

2 Beğeni

Sadece shounen türü içinde değil, mangaların %90’ı böyle evet. Shounen yazar ve çizerlerinin 12-13 yaşında çocuklara yapmadığını herkes biliyor, ciddi bir hikaye yazabilme kabiliyetine sahip olmadıkları için böyle şeyler ortaya çıkıyor.

1 Beğeni

Açıkçası mangayı hiç beğenmesem de ana siteden tek tek tüm sayfaları makul okuma sürelerinde inceleyip, elimden geldiğince destek olmaya çalıştım. Umarım daha üst seviyelere çıkabilir ve başarı yakalar. Türkiye’deki diğer anime ve manga severlere de ilham olabilir böylece, şimdiden bir çok kişinin çalışmaya ve manga yaratmaya denemeye motive olmaya başladığını düşünüyorum hatta.

1 Beğeni

Mangakanın iyi haberleri var :grinning: .

1 Beğeni

Ilk bolumleri yeniden tasarliyacagini da soyledi… hayirlisi

1 Beğeni

Serileştirme hakkı kazanmış. Listede 1. olmuş. :melting_face: Yılgın bir şekilde başarılar diliyorum.

4 Beğeni