Öykü Seçkisi'nde okumak için: https://oykuseckisi.com/kafdaginda-demir-boru/
Siktiğimin sigarasının bittiğinin farkına, yanan filtrenin dudaklarımdaki acısıyla uyandım. Küçükken ateşle oynama dediklerinde inanmalıydım. Biraz da ondan yandım. Herkesin yuva kurduğu dönemlerde zamanımı fahişelerle düzüşüp, alkol almakla öldürmesem şimdi on yıllık ev kredisinin büyük kısmı ödenmiş olurdu. Kondomların bittiği bir gecede zamanlama hatasından içine boşalınca çocuğumuz da olurdu belki. Dış kapıdan gelen tıkırtıları duyunca sigarayı… (DEVAMI…)
Argo ve küfürlü konuşmalara karşı olmama rağmen öyküyü çok beğendim, karakteri çok gerçekçi buldum hatta onun penceresinden olaylara bakabildim.
Tebrik ederim, başarılarınızın devamını dilerim.
.Görüşünüz için teşekkür ederim. Üzerinde çalıştığım bir düşüncenin ilk mahsulü bu karakter oldu. İlerleyen dönemde umuyorum daha iyilerini çıkaracağım
Küfür konusuna bir açıklık getirmek isterim. Yazdığınız öyküdeki karakteri gerçekçi bulmam, küfürü onayladığım anlamına gelmiyor fakat edebiyat, müzik ya da sinemada varlığı beni rahatsız etmiyor. Günlük yaşamda ise bana küfür edilmesini asla kabullenmem ve çok şükür böyle bir durumla karşılaşmıyorum fakat sosyal medyada ne yazık ki niklerin arkasına saklanıp, ağzına geleni yazan birileri var ve bu bana ciddi anlamda rahatsızlık veriyor.
Nedense küfür etmek, en kolay iletişim dili kabul ediliyor bazı kişilerce ve gereksiz yere ortam geriliyor, ki çoğu cinayet ya da kavganın temelinde tarafların birbirine küfür ettiği iddiası yer almaktadır.
Rock ya da rap müzikte de karşılaştığımız ve doğal karşıladığımız küfürlü anlatımı, nedense kendi yaşamımızda hiç kabullenemiyoruz. Merak ettiğim sizin açınızdan durum nedir? Küfür hayatın bir parçası mıdır yoksa öykünüzdeki şekli ile sadece sınırlı bir alanda mı kalmalıdır?
Elinize sağlık. Okuması keyifli bir öykü olmuş.
Bir eleştirim olacak ama. Peş peşe yazdığınız cümlelerde aynı zaman kipini kullanmanız akıcılığı arttıracaktır diye düşünüyorum. Özellikle öykünün sonlarına doğru bu kip geçişleri beni rahatsız etti.
Örnek cümleler
Küfür kullanımını iki yönde ele almak gerektiğini düşünüyorum. Birincisi kişisel görüş ve ikincisi sanatta küfrün kullanımıdır.
Çok ekstrem bir ya da iki durum dışında karşımdaki kimseye küfür ettiğimi hatırlamıyorum ve size kesinlikle katılıyorum. Küfür etmek kendini ifade edemeyişin basit bir dışa vurumudur bence. Hayatın parçası olması maalesef istenmeyen bir gerçek. İnsanlar sokakta küfür ediyor. Rahatsız edici bir durum ama varlığını değiştiremiyoruz.
Sanattaki varlığını ise gerçek yaşamda olduğundan dolayı kabul görüyorum. Yaratılmak istenen karakter eğer küfür edince tam yerine oturacaksa o zaman küfür etmelidir bence. Örneğin bu öyküdeki karakterde vermek istediğim düşünceyi oturtmak için küfür etmesi gerekiyordu. Özellikle rap gibi sokakta doğan sanatlarda küfür kullanımı çok yoğun. Gerçekten harika rap sözleri oluyor ancak salt küfür ederek bir eser ortaya koymaya çalışan söz yazarları da yok değil. O zaman itici bir hal alıyor eserler. Odak noktası önemlidir bence. Küfür ederek basit bir dışavurum mu yapacağız yoksa küfürü sanata mı dahil edeceğiz?
Küfür hayatın içinde var ancak onu kabul etmemek ve uzak durmak toplum kalitemizi artıracaktır. Sanatta ise gerekli olduğu durumda kullanılmalıdır benim için.
Sosyal medyada bilinmez olmanın verdiği muazzam bir güç var. Sokakta güzel bir üslupla bile görüşünü sunamayan insanların dediğiniz gibi çeşitli sahte isimler arkasına sığınıp insanları linç ettiğine şahit oluyoruz. Bu kesinlikle değişmesi gereken bir durum. İftira atmak, çok ağır küfürler savurmak ve yanında toplanan kitle ile birlikte karşı tarafı yok etmeye çalışmak acımasızlıktır.
Eleştiriniz için teşekkür ederim.
Alıntıladığınız ilk cümlede bilerek zamanı değiştirdim. Sinemada seyir akışına kapılan seyirciyi uyandırmak ve o noktaya dikkat etmesini sağlamak için oyuncular doğrudan kameraya bakarlar. “Bakın burada gerçek bir durumdan bahsediyorum.” deme çabasıdır bu. Aynısını yazıda nasıl yaparım diye düşünüyorum. Aklıma zamanı birden değiştirmek geldi. Dediğiniz gibi biraz rahatsız edici duruyor ancak dikkatin orada toplanmasında işe yaradığını gözlemledim. Üzerinde biraz daha çalışıp okuyucunun dikkatini daha farklı nasıl toplarım diye daha fazla düşünmem gerekiyor sanırım.
Diğer iki alıntıda ise haklısınız. Bilinçsizce akıcılığı bozmuşum. İlerleyen öykülerimde buna özellikle dikkat edeceğim. Uyarınız için çok teşekkür ediyorum.
Cevabınız için çok teşekkür ederim ve size katılıyorum.
Selam,
Ağzı bozuk, biraz ırkçı, ayran gönüllü ama merhametli bu anlatıcıyı baya tuttum ben. Kaleminize sağlık. Seçki çok mülayim, çok efendi, çok iyi aile çocuğu. O yüzden yazılan öykülerin %90’ını okuyamıyorum, böyle renkler görmek güzel. Yalnız kızla eve sarhoş geldiği yerde affetmemesi gerekirdi diye düşünüyorum, bilmiyorum. Görüşmek üzere.
Bu öykü yanlış hatırlamıyorsam burada paylaştığım ilk öyküydü. Çocukluk ve lise çağımın önemli bir bölümü Dünya klasiklerini okuyarak geçti. Soylu insanların soylu davranışları vardı hep. Lisede Oğuz Atay ve Yusuf Atılgan ile başlayan farklı edebiyatlar hayata daha yakın oldukları için çekmişti beni. Zamanla gerçek insanların da klasiklerdeki gibi olmadığını görünce öfke oluştu içimde. Aldatılmış gibi hissettim biraz. Bu öykü de öyle bir düşünceden çıktı. Gerçeğe daha yakın tutmak istedim anlatıcıyı.
Bu öyküyü yazarken kesin kaldırılır diyordum içimden. Seçkiye teşekkür etmem gerekir.
Karakter öyle kafası karışık ki bir başka gün kızla eve gelip renkli bir gece yaşayacaktır belki.
Yorumun için çok teşekkür ederim. Öyküyü bir daha okuyup eksik bazı noktaları görmüş oldum sayende.
Görüşmek üzere
Selamlar @gurkansadece,
Seçkide okuduğum en şeffaf ve direkt öykülerden biri diye düşünüyorum. Evirip çevirmeden, dolandırmadan hepimizin günlük hayatta yaşadıklarımızı, okurken okuyucuyu rahatsız eder miyim diye irdelemeden yazmanıza hayran kaldım.
Uzun zamandır okuduğum en keyifli yazıydı diyebilirim. Bunun için size teşekkür etmek istiyorum.
Diğer öykülerinizi okuma fırsatım olmadı ama ilk iş olarak okuyacağım. Hayata dair tespitlerinizin çoğuna da şahsen katılıyorum. Bu karakterin başka hikayelerini yazdınız mı bilemiyorum. @ulu.kasvet’e cevabınızda görünce merak ettim. Eğer varsa onları da okumak isterim yoksa yazmanızı tavsiye edebilirim.
Kafası karışık, hazlarla mutluluğu birbirine karıştırırken, hayatında koca bir boşluk yaratan ve bu boşlukları doldurmak için de bağımlılıklara tutunan, hepimizin zaman zaman sağında, solunda, zaman zaman da aynaya bakarken karşılaştığı çok bizden ve doğal bir karakter. Küfürlü kısımları da karakterin yaşantısına uydurdum. Günlük hayatta ben de küfür etmesini ve bana küfür edilmesini sevmeyen biri olarak, hayatta bazı insanları da küfürsüz olarak düşünemiyorumç Bu arada karakterinizin ismini de merak ediyorum devamı varsa, öyle ilerliyordur umarım.
Özetle kaleminize sağlık,
Sevgiler
Merhaba @Senaa
Yorumun için çok teşekkür ederim. Olumlu ya da olumsuz her görüş yazdıklarımı yeniden görmemi, doğru ve yanlış kısımları farketmemi sağlıyor. Sözlerin beni çok mutlu etti.
Okuyucu ne düşünür diye gözetmemeye çalışıyorum. Lütfen bunu kendini beğenmişlik olarak görme. Yalnızca başkalarının tepkilerini yazım aşamasında göz önüne alırsam oto sansür uygulyorum kendime ve öykü istediğim noktaya ulaşamıyor. Bazı öykülerimde bu ister istemez oldu ve içime sinmediler bu nedenle. Elimden geldiğince kendime has bir nokta yakalamaya çalışıyorum.
Bu karakter kadar agresif tutumlu başka karakter yazmadım ancak bu kadar öfke dolu olmasa da benzer birkaç karakterim var. Bu karakteri devam ettirmedim. Seçki’ye yazdığım öykülerde bir evren oluşturmaya çalışıyordum. Bazen fantastik olayların olduğu bazen de sıradan durumlardan oluşan bir evren. Bu nedenle her öyküde farklı bir karakter sürdürüyordum. Yine de ilerde bu karakterin macerası devam edebilir. İsim bulmak zorlandığım noktalardan birisi. İsimsiz düşünmüştüm bu karakteri. İsimsiz de devam edecektir muhtemelen. Gizemli havasına katkıda bulunuyor.
Dediğiniz gibi kafasındaki kargaşayı davranış ve sözlerine yansıtmaya çalıştım. Bu kadar küfür etmesi, birbirine tezat davranışları, söylenmeleri bununla alakalı hep.
Görüşmek üzere