İlk olarak açılıştan başlamak istiyorum. O kadar fazla referans var ki…
0:00 - Dante’s The Divine Comedy 0:02 - Reservoir Dogs 0:10 - The Texas Chainsaw Massacre 0:11 - Pulp Fiction 0:12 - Sadako vs. Kayako and No Country for Old Men 0:13 - Once Upon a Time in Hollywood 0:14 - Attack of the Killer Tomatoes 0:15 - Don’t Look Up (1996) 0:17 - Jacob’s Ladder 0:18 - Constantine 0:28 - The Big Lebowski 0:34 - Thor: Love and Thunder (Since Fujimoto loves Taika Waititi films) 0:41 - Venus fly trap (These are plants that catch small insects in it’s “trap” with small bristles that interlock when to ensure the prey can’t squirm out and then slowly dissolves the prey with fluids) 0:43 - This could be a reference from Black Panther’s Ancestral Plane (not sure) 0:50 - Leucochloridium parasite (It is a parasite that infests slugs eyestalks and “mind controls” them) 1:00 - Denji crashes 3 times after getting knocked into the air. The holes his body creates look like the letters “C” “S” “M” 1:02 - Neon Genesis Evangelion (When Eva 01 awakens inside of Ieliel) 1:06 - Fight Club 0:47 and 1:16 - Goodbye, Eri (Fujimoto’s One-shot, totally worth the read) 1:18 - Perspective (Aki with the snow, if you know. You know) 1:21 - Mickey Mouse’s Clubhouse (Yes, this is real. Denji and Power dancing similar to Mickey Mouse’s and others dancing)
Tüm bunları müzikle hoş bir biçimde harmanlamışlardı. Cidden açılışı çok fazla izledim daha ilk bölüm olmasına rağmen. Gereğinden fazlada eğlendim.
Bu sefer Mappa CGI konusunda berbat değil, göze bazen batıyor mu? Evet, ama tahammül edilebilir mi? Evet. Bu yüzden izleme zevkinizi testerelemeyen hoş bir seyir zevki yaşayabilirsiniz. Pek çok iyi insan ile çalışmışlar. Yūsuke TAKEDA, Kiyotaka Oshiyama gibi insanlar bunun yapımında rol oynamış. Mangaya bağlıydı, bunu neden böyle yapmışlar dediğim tek şey Makima’nın seslendirmenin daha otoriter bir ses olmasını isterdim fakat bu beni rahatsız etmedi. Renk kullanımları muhteşemdi, çok fazla ss aldım. 20dk su gibi aktı ileride bozmayacaklarını umuyorum. Ve her şeyin ilk bölüm kadar iyi olmasını temenni ediyorum.
Valla herkes tek bir telden konusunca zerre izleme istegim kalmiyor, hele Anime uyarlamasi duyuruldugu gun erocosplayleri baslayan bir serisoz konusu ise. Bunu da Attack on Titan, Tokyo Ghoul, Boku no Hero Academia ve digerlerinin yanina yerlestirdim
Manga yayınlanmaya başladığından beri bu içerikler var. Özellikle Makima karakterini objeleştirilmenin (figür satış oranı ve ero olmayan cosdplaylerinin beğenilerini düşünürsek bile yapılan memeler hariç) manganın okuma oranları ve popülerliği anime beklentisini doğurdu. Kitlesi daha çok jujutsuculara benziyor. Diğer tüm anime fandomlarında bu tür içerikler görmediğinizi varsaysam bile (hepsinde var) çok önyargılı bir yaklaşım. Fakat Türkiye için net bir şey diyemesem bile
bu cidden yapının kendisine hakarettir. Özellikle böyle özenli yapılmış bir iş için. Çok derin değil derinliğe türü gereği ihtiyaç duyan bir şey değil. Türün tipikliklerini taşırken özgünlüğünü koruyabiliyor. Ve Mappa bile bunun kumaşından iyi bir şey çıkarıyor. Bu sene içinde en azından ilk bölüm için Cyberpunk: Edgerunners kadar övgüyü hak edecek işlerden biri. Bunun sebebi ise kesinlikle kitlesine değil kalitesine bağlanmalı.
Çok şükür kimseye “şunu izlemeyin” “izlerseniz zevksizsiniz” vs türü çıkış yapmadığım, sadece güncelden izlememe tercihini seçtiğim halde yapıta hakaret ettiğim sonucu çıkartıp iki cümle arasında karşındakini zevksizlikle itham etme noktasına gelmişiz. Sorarsan speech of freedom filan. Anlayabileceğin şekilde açık yazayım:
1- Tozu dumana karışan ortamda birşey izleyemiyorum, izlersem de herkes kadar zevk almıyorum. (Game of Thrones’i bile daha geçen ay izlemeye başlamış birisiyim ben!) MyAnimeList’deki newsfeed’im seriyi on-hold’a aldığım dün akşamdan beri baştan aşağı Chainsaw Man oldu, başka birşey mi kalmadı konuşacak noktasında bir rahatsızlık yaşıyorum.
2- Serinin konusu, arattığımda gördüğüm görseller, karakterler vs ilgimi çekmedi, çekmesi gerekiyor muydu, sanmıyorum. Ayrıca hayır, “köpeğim olmak ister misin, öyleyse havla” türü replikler inan bana cool gelmiyorlar. Bu saydıklarımın velev ki bana cool gelmesi, benim Anime anlayışımı, beğenimi vs senin gözünde saygı duyulabilir yapacaksa, kusura bakma da ben almayayım o saygıyı bu saatten sonra. Çünkü olay zaten en başta başka bir insana yönelik önyargı/nefret noktasında başlayıp karşı tarafı bunlarla itham etme noktasına gelince konuşacak birşey de kalmıyor.
Kaldı ki MAPPA imzası bana çok şey ifade etmiyor, etmeli miydi ondan da emin değilim. Hani nefret etmiyorum ama hani bu stüdyoyu sevdiğimi hissetmedim hala. Garo: Honoo no Kokuin’in yarısına kadar dayanabilmiştim, Jujutsu Kaisen 0 filmi animasyon ve dövüşler açısından ne kadar iyiyse diyaloglar ve orijinalite olarak bir o kadar faciaydı, şu an bile TV serisine başlayıp başlamamakta kararsızım. Kakegurui manga adaptasyonu olarak çok iyi olsa da daha ilk sezonu bitiremeden edgy’lik olma ayağına gördüğüm birkaç gereksiz sahneden sonra izleme isteğimi kaybetmiştim. Sanırım Shoukoku no Altair dışında izleyip de gerçekten de sevdiğimi söyleyebileceğim bir MAPPA serisi yok. (İzleme listesine aldığım ama şimdiye kadar zaman bulamadığım Zankyou no Terror var, yakın zamanda izlemeye çalışacağım, o da stüdyodan dolayı değil de sadece konusundan ötürü)
Şu an son istediğim şey bu konuşmanın bir son sözü söyleyen olma minvalinde bir laf dalaşına dönüşmesi. Hani merak ettiysen de özet geçerek yazayım, tartışmanın galibi de sensin, kültürlü olan da sensin, haklı da sensin kardeşim. Ama illa bu tartışmayı daha da sürdürmek istersen konuyu moderasyona taşımak zorunda kalacağım, eylem de gelmezse ad hominem’e karşı laf anlatmaya çalışmaktansa buradan da kalkıp gitmek düşecek bana. Saygılar.
Biliç’i çıktığı gün izledikten sonra şu yorumu yapmıştım;
Özet
Evet… Ben de bölümü bitirdim sonunda.
Öncelikle beğendiğimi söylemekle beraber eksikler de gözüme çarpmadı değil. Öncelikle kullanılan renk paletini beğenmedim, eskisi daha iyiydi. Çok karanlık bir tonu var ve Biliç atmosferine uymamış. Ancak hoş bir tarafı da yok değil.
Animasyonlar tatmin edici, ancak aman aman da bulmadım.
Bir tek bana mı tuhaf geldi bilmiyorum ancak İçigo’nun seslendirmeninde sanki bir tık performans düşüşü var, yer yer eğreti geldi bana. Ama çok da göze çarpmadı yani benle ilgili bir durum olabilir.
Öncelikle Ryonosuke bölümlerine neden bu kadar süre harcandı anlayabiliyorum ancak karakterlere havalı bir giriş yaptırmak için bu kadarına gerek yoktu bence.
İçigo’nun fodderın tekine bile bankai açıp dövüşmesini ise kurgu da olsa yediremiyorum, yahu sen kaptanları çitlemişsin, Aizen’i bile gömmüşsün bu adama bankai falan açmaman lazım, Şikai ile harcaman lazım böylelerini. Bunlar tabii mangayı da kapsayan eleştiriler ama her bölüm altına bunları da yazacağım. Bir manga değerlendirmesi de olmuş olur.
Genel olarak beğendiğim, nostaljik duygularımı kabartan bir bölüm oldu. Yhwach’a tekrar hypelandım.
10 sene beklemiş olmanın heyecanı ile izlerken hiç takılmadım. Alıştığımız tarzda olmaması garip hissettirdi sadece. Yoğunluktan daha detaylı izleme imkanım olmadı ama bu akşam tekrar izlemeyi düşünüyorum. Benim tek beklentim bu sefer Kubo’nun aslında nasıl düşündüyse o şekilde bir son yapabilmesi ve bir de tek sayılık yeni hikayeye devam etmelerini sağlayacak etkiyi bırakması olur. O konuyu da çok merak ediyorum. İlerde LN hikayelerini de aktarırlar mı acaba diye de düşünmüyor değilim.
Beni de öyle çok rahatsız etmedi canım, zaten mangadan biliyordum. Heyecanlıyım diğer bölümler için özellikle Yamaji’nin malum savaşını nasil yapacaklar merak ediyorum.
Chainsawman i 2020 yılında redditte cok konuşulması ile takibe alıp mangasını okumuştum. Derinlik olarak bir şey sunmasa da page turner olarak ben beğenerek okumuştum fakat animesini pek beğenemedim. Evet çizimler çok güzel ve adaptasyonu da başarılı fakat cgi hiç sevemiyorum neden yapiyorlar anlamıyorumda… Berserk rezaletinden sonra bu fikrin hem maddi olarak zarar hemde estetik olarak iyi olmadığını stüdyolar anlamıyor sanırım. Ayrica mappa günümüz koşullarına göre standart bir içerik çıkarmış. Yüksek bütçeli yapımda 12 bölüm. Her 12 bölümde araya 1.5-2 sene koy normal artık…
Bleach’te olmasını hep istediğim bir karanlık ton benim bu. Farklı mı, aynen. Bankai durumunda da bence haklısınız ben pek takılmamıştım mangadan da okurken. Yamaji, Byakuya-Rukia, Kenpachi fightları için deliriyorum ama onu söyleyebilirim. Tek derdim her hafta nasıl bekleyeceğim oldu ilk bölüm sonrası. Yahu, şu müzikler başka animede yok yemin ediyorum. Nasıl yükseldim, nasıl anlatamam.
Yorumda bahsettiğim şeyler zaten beni rahatsız etmeyen şeyler, ben TYBWA’ı mangada pek sevmemiş biri olarak animesinde heyecanla bekliyorum. Ancak MyAnimelist kitlesinin ya da community nin abarttığı gibi masterpiece bir iş olduğuna da inanmıyorum. Göreceğiz, bekleyelim görelim diyorum.
Ben Yamaji dövüşü için çok heyecanlıyım ve Yhwach’a büyük hype yaptım tekrardan. Umarım mangadaki asaletini animede de korurlar. Ki koruyacaklar gibi duruyor çünkü seslendirmeni cuk oturmuş. Seiyuu mevzusu önem verdiğim bir husustur her zaman.
Müzikler ise güzeldi, aynen. Ben hala manga okurken Biliç aksiyon müziklerini dinleyen birisiyim. Çoğu mangamda dinlemişimdir. Ancak Yoko Kanno, Yutaka Yamada gibi ustaların besteciliğini yaptığı animeler de mevcut. Başka animede yok da demezdim sanırım.
Vardır tabii canım, benimki hypetan kaynaklanan hissiyat. Aynen TYBW benim başlarda şok geçire geçire izlediğim sonralarında çok uzayıp hiç keyif almadığım yerlere evrilen bir arc. Animesinde bunu dengelerlerse keyiften dört köşe izlerim.
Ah yine kalbimden vuruldum. Gerçekten müthiş. İlk Bleach’e başladığımda ilk 13-14 bölümü birkaç günde sonra 40 bölüm kadar aralıksız uyumadan izlemiştim.
40 iyiymiş. O sayıya hiç ulaşamadım, ama 18-20 gördüm. 15-16 yaşlarımda hızlıydım epey. Naruto’nun Kage Baskını arkını da günde 20 takip ediyordum sanırım.
Şu da çalar umarım. Hatta çalmasına uygun bir iki sahne aklımda canlandı ark içinde. .D
bleach 10 sene önce animez tv de izlediğim ergen animesine benziyor hala serinin fanları büyüdü koca adamlar oldu neden böyle bir giriş yapmayı tercih ettiklerini anlamadım.