Anlam Veremediğiniz İnsan Davranışları

Bazen o kamelya masalarında ateş yakıyorlar bazen de yiyip içip oraya bırakıp gidiyorlar bir de vandallık oluyor, o tahtalar çok çekiyor çok

2 Beğeni

Sorgulamak. Neden bazı insanlar hep birilerini sorgulama ihtiyacı duyar ki?

3 Beğeni

Birine kırıldığımda ve ya kızdığımda ona bunun nedenini anlatırken karşımdaki kişi çoğu zaman üste çıkıp sanki ben suçluymuşum gibi davranıyor ya. Gerçekten onları buradan alkışlıyorum :clap::clap::grinning_face_with_smiling_eyes:

5 Beğeni

İş yerimden bir örnek vererek fikrimi belirtmek istiyorum. Pandemi döneminde evden çalışırken, birimimin kapatılacağını ve işten çıkarılacağımı öğrendim. Haliyle etrafa yayıldı ve bunu herkes biliyor şu an.
Ofislere döndüğümüzde herkesin benle işi bitmiş gibi bir tavrı vardı. Başlarda kurduğumu düşünüyordum kendi kendime ama asla böyle değil. Örneğin yazıcıda sorun mu oldu? Hemen ben çağrılırdım ama bu aralar Youtube’den bakıp kendileri yapmaya çalışıyorlar ve olmayınca ben dahil ediliyorum ancak.
Sanki ölmüşüm, bunca yıllık ahbaplığımız bitmiş gibi davranıyorlar. Benle işiniz olmayacak diye nedir bu tavırlar? Bunca yıllık geçmişimiz var, yeri geldi ailemden daha çok gördüm hepinizi, kaç yaşında insanlarsınız hoş mu? Diye bağırmak istiyorum, çok zoruma gidiyor. Yani insandan yararlanamayacağını anladığın anda onu öldürmek midir çözüm?

5 Beğeni

Bu biraz insanın karakteriyle / doğasıyla ilintili sanırım.

Mesela proje bazlı elemanlar yüksek verim verir ancak proje süresinin sonuna doğru verim düşer çünkü yeni iş bulma kaygısı başlar. Halbuki, sözleşme imzalarken “sözleşme sonuna doğru performansım düşebilir” maddesi yoktur sözleşmede.

Ya da mesela sözleşmeli personeldir, canla başla çalışır. Kadroya geçince “ohh, artık rahatladım” diyerek salar.

Örnekler arttırılabilir. Herkes kendi sorumluluğunu bilip uygulasa problemler en aza iner ama dediğim gibi biraz coğrafi etkenlerin biraz da karakterin buna sebep olduğunu düşünüyorum.

Performansımın düşük olduğu bir durum yok. Mühendisim ama yeri geldi muhasebe işi de yaptım burada, hala devam ediyorum. İşlerim belli, rapor tarihlerim belli, hiçbir zaman gecikme, aksama olmadı ve hatta ilk hazır olan her zaman ve hala ben olmuşumdur. İşten çıkarılıyorum diye savsaklama gibi bir durum yok, olamaz da işimi severek yapıyorum. Karakterimle alakası nedir çözemedim tam olarak, açıklarsanız sevinirim.

1 Beğeni

Onları örnek olarak verdim, sizle alakası tabi ki yok. Sizin performansınızı nereden bilebilirim?

İş arkadaşlarınızın davranışları hoş değil, bunu da insan karakteri üzerinden vurgulamak istedim ama örnekler onlarla uyuşmayınca yanlış anlaşıldım.

Sizin işten çıkarılacağınızı öğrenince “acaba ucu bana da mı dokunur” diyerek saçma bir tutum sergiliyor olabilir iş arkadaşlarınız. Halbuki siz işten çıkartılana kadar görevinizi yapıyor olacaksınız. İş hayatınız profesyonel seviyede devam edecek. Böyle bir tutuma ne gerek var demek istedim.

Anladım. Evet gerçekten tutum işten çıkarılıyor olmamdan daha kötü bir hale sokuyor beni.

Kendi davranışlarımın çoğuna anlam veremiyorum. Çevreye uyum sağlamak yerine bulunduğum çevrenin zıttına işler yapıyorum istemsiz olarak, kendime zarar verecek ne varsa yapıyorum. “Sağlıksız beslenme, damran, komran, fak badi çak badi kalk badi.” :sweat_smile:

Şaka bir tarafa gerçekten en çok kendime anlam veremiyorum. Bir kaç kişi hariç insanlarla geçinemiyorum bu sebeple.


Şunu bırakıyorum ve gidiyorum.

1 Beğeni

‘‘Ben dobrayım.’’ adı altında patavatsızlık yapanlardan nefret ediyorum.

11 Beğeni

Çoğu insana anlam veremiyorum ama bunu maksimum bir seviyeye çıkartırsam; herhangi bir canlıya bilerek, isteyerek ve zevk alırcasına zarar veren davranışı anlamak dahi istemiyorum.

7 Beğeni

Aşırı doğru bir tespit. Hatta küfrü, hakareti dobralık olarak görenler de var ki iğreniyorum.

4 Beğeni

Para karşılığı hizmet gören insanların onlara hizmet eden insanlara ‘efendi’ gibi tavır takınması. Gerçekten anlayamıyorum. İğrenç bir kişilik göstergesi.

8 Beğeni

Bir işi doğru düzgün yapamayan ama laflarıyla o işten kendisi kurtaran, kendini zeki zanneden tipler var. Bunlar benim gözümde dikkat etmem gereken “tehlikeli” tipler. Çok konuşan bu elemanların hata yapma olasılıkları ve en nihayetinde duvara toslamaları kaçınılmaz. Bu gibi insanlardan hiç haz etmem.

3 Beğeni

Ekşi, tivitır gibi saçma sapan platformlarda bir insanın dış görünüşüyle, giyim kuşamıyla alay etmek bile dobralık sayılıyor. :’ (

Kibarlığı, ağır başlılığı eziklik olarak gören bir toplumuz çok anlam yüklememek lazım.

3 Beğeni

Bilmiyorum yazıldı mı ama yere tükürülmesine ve ulu orta sümkürülüp ağaca, duvara sürmek suretiyle parmakların temizlenmesi beni hep hayrete düşürür.

1 Beğeni

Şehir ismi vermeyim, yaşadığım üç sene boyunca yere bakarak yürümek zorunda kaldım. Yazdığın şeyler günde 4-5 sefer hemen önünde gerçekleşmese şanslı sayılıyorsun.

1 Beğeni

Nasıl bir insan bu davranışta bir sorun görmez ve sürekli devam eder? Nasıl bir bakış açısı bunu normal görebilir? Sadece bu da değil çöp atmak, sakız fırlatmak, ihtiyacını görmek de buna dahil.

Düşündükçe sinirleniyorum. Bu piniğe filan gidip çöpünü bırakanlara da uyuz oluyorum. Yahu kardeşim sen haftaya yine geleceksin. Haftaya da çöp olan yere oturmazsın. Temiz yere oturup orayı kirletirsin. E, haftaya yine geleceksin. 2 ay sonra çöplük orası diye gitmeyeceksin…

1 Beğeni

Biraz kapalı toplumlarda 7’den 70’e herkes yapınca normalleşiyor sanırım, sadece benim gibi dışardan gelenler farkında oluyor. Yaz kış havası da aşırı kirliydi, bu yüzden çare herkesin bu davranışı kanıksaması oluyor herhalde.

Çöp konusuna bahane bulamıyorum o ayrı bir vaka. Bir nesli bu konuda özel olarak eğitmek lazım, çocuklarına da aktarsınlar.

Toplum olarak dışsal güdülenmeyi aşamadık. Yakalanmazsa, ceza görmeyecekse hiçbir şeyi sorun etmiyoruz.