Son kitap Komadan Notlar, Outspoken Authors serisinden değil galiba.
Serinin yeni eseri;
Cory Doctorow - The Great Big Beautiful Tomorrow yakında geliyor.
Harika haber. :)…
Serinin baskısı güzelmiş. Böyle az kitap olmasaymış ama keşke. Ursula için almıştım başka ne var diye bakınca dadece Kim Stanle’i gördüm tanıdık yazar olarak.
Bu serinin son 2 kitabını 2 defa aldım ve 2 sinde de ayraç çıkmadı. D&r’da da baktım ayraç yine yoktu kitaplarda. Ayraç çıkmıyor mu artık acaba seride bilen var mı?
Şimdi kontrol ettim, son kitapta bende de ayraç çıkmamış, sanırım artık ayraç çıkmıyor 
Bende insan cephesinde de ayraç yok. Ayracı yollasalar keşke bir şekilde.
Bende de son 2 kitapta yok.
https://www.goodreads.com/series/307496-pm-s-outspoken-authors
Serini orijinali buymuş sanırım.
Seriden üç kitabı okuyup bitirdim. An itibariyle 4. kitabı da okuyorum. Bu birkaç gün içinde "Komadan Notlar " hariç bitirme planım var. Zira son kitabı temin edemedim henüz. Kısa bir bilgilendirme yapmak isterim.
Ursula’nın kitabının çevirisi ciddi anlamda kötüydü. Zaman zaman anlamadığımı, anlamak için tekrar tekrar okuduğumu, orijinalini bulmaya çalıştığımı söylemeliyim. Öykü hoşuma gitti fakat keşke daha akıcı ve anlaşılır olsaydı. Yine de mesajlar içerdiğini söylemek isterim.
Aslında dizi neredeyse her kitapta kişisel görüşleri içeriyor ve mesaj yüklü. Kimisi feminizmden, kimisi ırkçılıktan, kimisi savaştan, kimisi ahlaktan vs. bahsediyor. Bu açıdan zaman zaman sıkıcı olabiliyor çünkü öykü neyi anlatıyorsa sonrasındaki söyleşi de aynı şeyi pekiştiriyor. Bu noktada bir baygınlık oluşuyor.
Gece Yarısı Gezegeninden Raporlar ırkçılık temalı bir kitap. Siyahilerin sorunlarından, kitap karakterlerindeki siyahi karakter azlığından vs. dem vuruyor. En beğenmediğim kitap oldu çünkü öykünün yeri geriye kalan kısımda epey geride kalmıştı. Tek öyküyü ele alırsak güzel diyebiliriz.
Yeni Tabular yine bir fikri anlatıyor fakat öykü başlı başına bir harikaydı. İçinde bulunduğumuz veya bulunabileceğimiz hapis hayatını gayet güzel anlatmış. Yazarın anlatım tarzı hoşuma gitti. Başka çevrilmiş kitabı varsa okumayı düşünüyorum ama henüz kontrol etmedim.
Lucky Strike ise atom bombasının hikayesi diyebiliriz. Frank’ın duygu durumları, değişiklikleri güzel aktarılmıştı. Son söyleşi kısmı kaldı. O da bir saate bitmiş olur.
Genel olarak söyleşi kısımlarında tanıdık birçok isme ratlayabilirsiniz. Üstelik belki de hiç dikkatinizi çekmeyen yazarlara ve kitaplara rastlayabilirsiniz. Ben birkaç şey not aldım buralardan. Bu açıdan size yeni ve değişik kapılar açabilir veya aklınızda fakat ertelenmiş olan bir yazarı veya kitabı öne almanızı sağlayabilir.
Genel görüşüm bu şekilde.
Hangi Kitabı Okuyorsunuz konusunda da görmek istiyoruz sizi Cadı Hanım. 
Eskiden yazardım ama bir senedir filan bıraktım. Sakin bir ortama kavuştuğumda yazmayı düşünüyorum. Bazı kitaplar hakkında özellikle söylemek istediklerim var.
Lucky Strike, Yeni Tabular ve Gece Yarısı Gezegeninden Raporlar’ı okumuştum. Kitaplara dair pek ayrıntı hatırlamıyorum ama Lucky Strike’tan daha çok keyif almıştım.
Komadan Notlar’ı almayı erteledim sadece. Kitapların kapakları da güzel bence.
Ne kadar çabalasam da Modem Zamanlar 2.0 kitabını bitiremeyeceğimi anladım. Hiçbir şey anlamadım… Ne anlattığını kavrayamadım. Bir yere bağlanacak mı, ona da emin olamadım. Kendime daha fazla eziyet etmemeye karar verdim.
Modem Zamanlar saçmalıktan başka bir şey değil. Önsözü ve yazarla yapılan söyleşiyi okursanız mantığını anlarsınız ama bu yine de saçmalık olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Tamamen İngiliz kültürüne ait yerler, kavramlar, olaylar dolu tüm hikayelerde. Ne akla hizmet bunu Türkçe’ye çevirip okumamızı bekliyorlar anlamış değilim.
Bence bu dizi genel olarak olmasa da olurdu. Birkaç kitabını okudum. Öyle bayıldığım, aşırı beğendiğim ya da aşırı beğenmediğim bir kitap olmadı. (Modem Zamanlar’ı okumadım.) Zaten kitaplar incecik. O da röportajla vs. doldurulmuş haliyle.
Tüm hikayeler mi var? Ne anlattığı belli değil ki… İngiliz kültürüne iyi kötü aşinayım ama bu bambaşka bir şey. Korkunç bir tutarsızlık söz konusu. Neyse, söyleşiyi bile okuyamayacak kadar bunaldım. Başka zaman artık. Uzun bir süre bu seriye bulaşmam.
Şöyle söyleyeyim her hikaye birbirinden bağımsız. Karakterler arasındaki bağlar da birbirinden bağımsız. Bir hikayede ana karakterin kız kardeşi öbür hikayede sevgilisi oluyor. Buna bir de her hikayenin farklı zaman, mekan ve çağda geçtiğini ekleyin.
Vahşi Kızlar fena değildi. Yeni Tabular gayet güzel bence. Serinin Ayrıntı’nın genel bilimkurgu serisi olacağını düşündüğüm için varlığını olumlu buluyorum ben. İlerde güzel eklemelerle devam edecektir.