İşin saçma yanı, bizim çıkarlarımızı bunca aptal insanın korumasına izin verecek kadar çaresiz olmamızdır.
Jack London - Demir Ökçe
5 Beğeni
Guld rose. “You’ve left a piece of bread,” he observed.
“For the gods.”
“What if they’re not hungry?”
“They’re always hungry, Sergeant.”
Üstünkörü çevirisi:
Guld ayağa kalktı. “Bir parça ekmek bıraktın” dedi.
“Tanrılar için”
“Ya Tanrılar aç değilse?”
“Onlar her zaman açtır, Çavuş”.
Blood Follows - Steven Erikson
3 Beğeni
"Sevme Sanatı" kitabının yazarı filozof Erich Fromm’dan alıntılar:
“Birisini sevmek, yalnızca güçlü bir duyguya kapılmak değildir; bir karardır, bir yargıdır, bir söz vermedir. Sevgi yalnızca duygudan oluşsaydı, birbirine ölünceye dek sevmek için söz vermek gerekmezdi. Duygular gelip geçicidir. Eyleme yargı ve karar karışmamışsa, o duygunun ölünceye dek süreceğini nasıl bilebiliriz?”
“Sevgi yalnızca belli bir insana bağlılık değildir; bir tutumdur, kişinin yalnızca bir sevgi nesnesine değil, bütünüyle dünyaya bağlılığını gösteren bir kişilik yapısıdır. Kişi yalnızca bir tek insanı seviyor, başka her şeye ilgisiz kalıyorsa, sevgisi sevgi değil, birlikte yaşamaya bağlılık ya da yaygınlaştırılmış bir bencilliktir.”
“Eğer bir kimse, sevdiği insana sahip olarak hayatına bir çözüm getireceğini ya da güven duygusu kazanacağını sanıyorsa, o, sevgiyi bir put haline getirmiş demektir. Putlaştırma eğiliminden uzak olan bir sevgi ise sessiz, sakin ve derin olur, her an yeniden doğar. Ama bu sevgi hiçbir zaman bir sarhoşluk, uyuşukluk, kendinden geçme ve sorunlardan kurtulma duygusu yaratmaz. Gerçek sevgi, benlik ve egodan sıyrılmıştır; kısıtlayıcı olmak yerine, genişletici ve kucaklayıcı bir özellik kazanmıştır.”
“Başka birisine, kendime yetemediğim için bağlanıyorsam, karşımdaki kadın ya da erkek benim için bir cankurtaran olabilir belki ama, aramızdaki bağ, sevgi bağı olamaz. Çelişik gibi görünse de, yalnız kalabilme yeteneği, sevebilme yeteneğinin tek koşuludur.”
“Sevgi bir etkinliktir, edilgen bir olay değildir. Bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etkin özelliği en genel biçimde şöyle tanımlanabilir: Sevgi, vermektir; almak değildir.”
“Sevgi, sevdiğimiz şeyin yaşaması, gelişmesi için duyduğumuz etkin ilgidir.”
“Seni seviyorum diyebiliyorsam, bu, sende bütün insanlığı, bir anlamda canlı olan her şeyi ve yine sende kendimi seviyorum demektir.”
“Kendine karşı sevgi, başkalarını sevebilme yetisine sahip olanlarda görülür.”
"Yeniyetme aşk, “Seni seviyorum, çünkü sana ihtiyacım var” der. Olgun aşk ise, “Sana ihtiyacım var, çünkü seni seviyorum”
3 Beğeni
“Gecikse de eninde sonunda gelecek kötü haberleri beklemekten daha korkunç bir şey var mıdır? Bazen gözyaşları içindeyken ya da daha kötüsü, çaresizlikten soluğumuz kesilmiş çırpınırken kuruntulara kapılarak ilahi kaderi etkilediğimiz için kendimizi suçlarız; derken acı çeken kişinin titreyen dudaklarına bir tebessüm yerleşmeye kalkarsa ıstırabın bir darbesiyle yerinden edilir. Heyhat! Gençliğin siyah lüleleri ağarmıyor mu, güzellikle dolu yanaklar geçen saatlerin etkisiyle böyle keder çizgileriyle dolmuyor mu? Bedbahtlık en karanlık hâline bürünüp geldiğinde ve bizi ebedi karanlığıyla sarıp sarmaladığında iyi karşılanan bir konuktur çünkü yürek artık hayal kırıklığıyla hastalanmayacaktır.”
Ölüler, Diriler ve Deliler (Mary Shelley - Kem Göz)
5 Beğeni
Bir gardiyanın yakın ilgisi giyotin sehpasını hissettirir
Victor Hugo - Bir İdam Mahkumunun Son Günü
2 Beğeni
Biz aynı mezara daha önce gömülenlerdik.
İstanbul İstanbul - Burhan Sönmez
Strange how those least fit to hold or wield power lust after it the most.
Dancer’s Lament - Ian C. Esslemont
2 Beğeni
Bazı insanlar yalnızlıktan kaçarken, bazıları yalnızlığa kaçardı.
İstanbul İstanbul - Burhan Sönmez
6 Beğeni
“Go then, there are other worlds than these”
The Dark Tower: The Gunslinger
1 Beğeni
@Kehribar’a ithafen.
Bizim işimiz sevgi dilenmek değil, sevgiyi yaratmak.
İstanbul İstanbul - Burhan Sönmez
2 Beğeni
Dostların arasında denenmiş olanları çelik halkalar ile bağla yüreğine
Shakespeare - Hamlet
3 Beğeni
Ruhum onların ruhuna benzesin diye bedenimi parçalıyorlardı.
İstanbul İstanbul - Burhan Sönmez
6 Beğeni
“Okuma sanatı birçok açıdan yazma sanatının tam karşısındadır. Okumak, yazar tarafından düşünülmüş metni zenginleştirir, derinleştirir ve daha karmaşık hale getirir, onu okurun kişisel deneyimini yansıtacak şekilde yoğunlaştırır, evrenin en ücra köşelerine ve ötesine ulaşacak şekilde genişletir.
Yazmak ise teslim olma sanatıdır. Yazar nihai metnin, zihinde tasarlanmış olanın bulanık bir yansımasından ibaret olacağı gerçeğini kabul etmelidir. Bir yazarın muhayyilesi mutlak güce sahiptir ve en olağanüstü yaratıları, gönüllerde yatan olanca mükemmeliyetiyle düşleyebilir. Ancak sonra dile iniş başlar ve düşünceden ifadeye geçerken çok şey kaybolur, çok fazla şey. Bu kuralın hemen hemen hiç istisnası yoktur. Bir kitap yazmak başarısızlığı kabullenmektir, o başarısızlık ne kadar şerefli olursa olsun.”
Merak, Alberto Manguel
2 Beğeni
Vücudumuz sadece bacaklar, kollar gibi uzuvlardan oluşsaydı, hayata tahammül etmek kolay olurdu. Ne yazık ki, içimizde kalp adını verdiğimiz o küçük organı da barındırırız.
Mahpus - Marcel Proust
8 Beğeni
İyilik bile, bir sıtma ateşi gibi yükselip kendi aşırılığıyla öldürür kendini.
Shakespeare - Hamlet
4 Beğeni
Bir insan öldükten sonra, eğer sanatçıysa ve eserine kendinden bir şeyler katmışsa, o insanın bir parçasının yaşamaya devam edebileceği söylenir bazen.
Albertine Kayıp - Marcel Proust
Gerçekten de yaşamaya devam ediyor Proust…
8 Beğeni
Neredeyse romanla özdeşleşmiş bir sözü buraya yazmadan geçemeyeceğim.
“İstediğin kadar saksağanı vur vurabilirsen ama unutma, bülbülü öldürmek günahtır.”
Harper lee; Bülbülü Öldürmek
6 Beğeni
" Çocukluğumuza hükmeden çoğu kural gibi, oğlan çocukları için neyin, kız çocukları için neyin uygun olduğu ayrımı da cinsiyetler arasına görünmez ama sarsılmaz setler çekiliyor; renkler, nesneler, oyuncaklar, sporlar, size ne olmadığınıza göre kim olduğunuzu söyleyen bu sorgulanmaz apartheid’a göre belirleniyordu. Uçurumun öbür tarafında, cinsiyetle tanımlanmış bir alan uzanıyordu ve bu alanın yerlileri başka şeyler yapıyor, başka bir dil kullanıyor, başka hakların keyfini sürüyor ve o tarafa özgü yasaklara maruz kalıyordu. Bir tarafın diğer tarafı anlayamadığı şeklinde bir aksiyom vardı. ‘O bir kız’ ya da 'O bir erkek demek, belli bir davranışı açıklamak için yeterliydi. "
Merak, Alberto Manguel
7 Beğeni
“Erkekler kadınlar onlara gülecek diye korkar.
Kadınlarsa erkekler onları öldürecek diye.”
Margaret Atwood
7 Beğeni