Beğendiğiniz Kitap Alıntıları

‘‘Evet, evet, öyle bir yer olmalı ki insan kalabalıkta yaşamalı fakat içine girmeden…’’

[Mehmet Rauf - Eylül]

2 Beğeni

“Herkes ciddi, herkesin yüzünde sert bir ifade var; herkes sadece önemli şeyler hakkında konuşuyor, felsefe yapıyor, fakat bu arada herkesin gözü önünde işçiler iğrenç bir şekilde yiyor, yastıksız uyuyor, bir odada otuz kırk kişi kalıyor, her yerden böcek, rutubet ve ahlaksızlık çıkıyor… Ayrıca tüm sohbetlerimizin sadece kendimizin ve başkalarının dikkatini dağıtmak için olduğu da gayet açık. Haydi, gösterin bana. O kadar çok konuşulan kreşler nerede? Peki ya okuma odaları? Bunları sadece romanlarda yazarlar, gerçekte ise öyle bir şey yoktur. Sadece pislik, sadece kalabalık, sadece barbarlık vardır! Korkuyorum ve bu yüzden ciddi yüzlerden pek hoşlanmıyorum, ciddi konuşmalardan korkuyorum. En iyisi susmak!”

Vişne - Anton Çehov. Trofimov sanırım kitaptaki favori karakterim. Henüz kitabın yarısını okudum ama kitapta yer alan diğer tüm karakterlerden çok daha iyi.

1 Beğeni

Geleceği bilmeyen genç, hayatı destansı bir macera, yabancı denizlerde ve bilinmeyen adalarda kendi güçlerini sınayıp ispatlayacağı ve sonunda ölümsüzlüğünü keşfedeceği bir yolculuk olarak görür. Bir zamanlar hayalini kurduğu o geleceği yaşamış orta yaşlı adam hayatı bir trajedi olarak görür, çünkü gücü ne kadar büyük olursa olsun o gücün, tanrıların ismini taktığı tesadüfün ve doğanın kuvvetine galebe çalamayacağını öğrenmiştir, ölümlü olduğunu öğrenmiştir. Ama ihtiyar, kendisine verilen rolü adamakıllı oynamışsa, hayatı bir komedi olarak görmelidir. Zira onun zaferleri ve yenilgileri birleşir ve gurur ya da utanç vesilesi olmakta birbirlerinden farkları kalmaz, ihtiyar ne kendini o kuvvetlere karşı ispatlamış bir kahramandır ne de o kuvvetlerin yok ettiği bir başrol oyuncusu. Her zavallı, acınası oyuncu gibi o da artık kendi olmadığı pek çok rol oynadığını anlar.

Augustus - John Williams

5 Beğeni

Artık inanmaya başladım ki her insanın hayatında, er ya da geç, dile dökebilsin ya da dökemesin, anlayabildiği diğer her şeyin ötesinde yatan korkutucu gerçeği kavradığı; yani tek başına ve yalnız olduğu ve kendisi olan zavallı varlıktan başka bir şey olamayacağı gerçeğini kavradığı bir an var.

Augustus - John Williams

5 Beğeni

Bir millet, büyük yazarlar, özellikle büyük şairler yaratmaya devam etmezse, o milletin konuştuğu dil de kültür de bozulur ve belki de daha güçlü bir dilin içerisinde eriyip gider

T.S. Eliot Şiirin sosyal görevi…

3 Beğeni

İnsanlar acınası ve zavallı varlıklar. Başarılı ya da başarısız, zeki ya da aptal, kazanan ya da kaybeden fark etmeksizin, canla başla sabahtan akşama kadar etrafta koşuşturup dururken yavaş yavaş yaşlanıyoruz yalnızca. Merak ediyorum, sadece bunları yapmak için mi dünyaya gönderildik?

Yeni Bir Hamlet - Osamu Dazai

5 Beğeni

Son zamanlarda insanların giderek daha fazla acınası hâle geldiğini hissediyorum ve bu duruma dayanamıyorum. Herkes var olmayan bilgeliğin suyunu sıkmaya çalışıyor; buna rağmen daha da kötüye gidiyorlar.

Yeni Bir Hamlet - Osamu Dazai

4 Beğeni

Gerçekte bir sanatçının eserini yaratırkenbüyük çapta yaptığı iş, elindeki malzemeyi ayıklamak, bir araya getirmek, onlardan bir yapı oluştırmak, bazı unsurları atmak, düzeltmek ve sınamak gibi etkinliklerdir. T.S.Eliot; Eleştirinin Görevi…

1 Beğeni

Bu beden senin mi? Yoksa senin tarafından sahiplenilmiş dışsal bir şey mi? Beden. Nedir o? Dürtüleri tepkilere dönüştüren bir makine. Dürtüler ve tepkiler hatırlanır. Deneyimleri oluşturur. Sonra da bu deneyimleri bilince çıkarırsın. Belli bir anda ne düşünüyorsan, sen osundur. Senin benliğin, hem özne hem de nesnedir; hem kendi hakkında önermelerde bulunur hem de hakkında önermelerde bulunulan şeydir. Düşünen kişi, düşünülen; bilen kişi, bilinen; sahip olan kişi, sahip olunan şeydir.
Netice itibariyle senin de gayet iyi bildiğin gibi insan denen varlık, bilinç hallerinin deviniminden, gelip geçen bir düşünce akışından, benliğin başka benlikler hakkındaki her bir fikrinden, binlerce düşünceden, binlerce benlikten, daimi bir olagelişten ama asla olamayıştan, hayaletler ülkesindeki hayaletlerin uçuşması serabından ibarettir. Ama insan, kendi hakkındaki bu gerçeği kabul etmeyecektir. Kendi faniliğine razı olmayı reddedecektir. Göçüp gitmeyecektir. Bunun için ölmek zorunda kalsa bile yeniden yaşayacaktır.

John Barleycorn-Jack London

2 Beğeni

Gelecek kuşak, kendi manevi değerlerini kendisi yaratacaktır; bir dahi, bir sürü disiplinsiz ve eğitimemiş züppeye hesap vermek zorunda değildir. Onun sorumluluğu kendisi gibi yaratıcı dehaya sahip olanlara karşıdır.

T.S. Eliot … Ulysses, Düzen ve Mit

4 Beğeni

“2036’da ABD, Andrew Handel adında ölçüsüz, yaptığı hiçbir şeyden pişmanlık duymayan köktendinci bir başkan seçti. Görev süresi boyunca Hıristiyan olmayanların herhangi bir kamu görevine seçilmesini yasaklamaya ve kilise ile devlet arasındaki anayasal ayrılığı ortadan kaldırmaya çalıştı. Siyasi veya mali uzmanlığından ziyade dini görüşleri temel alınarak aday gösterildi, desteklendi ve seçildi. Ve elbette, bazı durumlarda yasaları ve prosedürleri açıkça görmezden gelerek, elinin uzandığı her makama benzer inançları paylaşan kişileri atadı. O ve yardakçıları, neticelerini düşünmeden halka aşırı sağ politikalarını dayattılar. Sonuçlara itiraz edilen zamanlardaysa Tanrı’nın, onların haklı davalarının başarısız olmasına izin vermeyeceğini beyan etti. Sonunda, 2008 krizini parktaki bir piknik gibi gösteren bir ekonomik çöküşle ABD’ye diz çöktürdü.”

We Are Legion (We Are Bob) - Dennis E. Taylor

Bana aşırı tanıdık geldi.

9 Beğeni

“Ah, neler hissediyorum da çözümleyemiyorum. Bir şey yazmak, o duyguların içinden bir şey çıkartmak istiyorum ama bir kere ne yazmak istediğimi tayin edebilsem. Şurada -beynini gösteriyordu- bir şey var, bir şey duyuyorum ama rüyalarda tutulamayan şekiller gibi parmaklarımın arasından kaçıyor. Bilir misin, nasıl bir şey? Bak şu semaya, ne görüyorsun? Mai… Daima mai… Değil mi? Sonra, bak ayağımızın altındaki toprağa, ne buluyorsun? Donmuş, simsiyah bir renk… Of! O siyah tabakaları parçalayarak içeriye bak; in, in, in, ne kadar inebilmek mümkünse o kadar in; ne buluyorsun? O siyahlıklar içinde ne buluyorsun? Siyah… Daima siyah değil mi? İşte öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mai ve daima mai; aşağı bakılsa siyah, daima siyah… Bir şey ki mai ve siyah olsun. Hasta mıyım, bilemiyorum; fakat ah! O ne yazmak istediğimi bilsem; onu şöyle karşımda resmi çıkarılmış, tasvir edilmiş görmek mümkün olsa; işte o vakit, zannediyorum ki artık ölebilirim; hayatta kendisine düşeni tamamıyla almış bir adam hükmünde gözlerimi kapayabilirim."

Mai ve Siyah - Halid Ziya Uşaklıgil

5 Beğeni

Deli dediğiniz kişi, alt tarafı, bir insanın sıradan düşüncelerinden ibarettir, ama bunların bir kafanın içine sıkı sıkı hapsedilmiş hali. Dünya asla o kafanın içine girip çıkamaz, bu da ona yeter. Su sızdırmayan bir kafa, nehirsiz bir göle döner, iltihaplanır.

Gecenin Sonuna Yolculuk / Louis - Ferdinand Celine

2 Beğeni

Bence yazar bize telif ödemeli. :slight_smile:

1 Beğeni

“Gündüz herkesindir. Beni neden hep geceye mahkûm ediyorlar?”

Notre Dame’ın Kamburu - Victor Hugo

6 Beğeni

Özerkin Hisarı - Gene Wolfe

5 Beğeni

Medyum, Stephen King

2 Beğeni


2 Beğeni

“Şairlerin çoğu, ya gençliğin tecrübelerine asılı kalırlar ve yazıları ilk eserlerindeki tecrübelerin samimiyetten yoksun bir ifadesi olmaktan ileri gidemez, ya da coşkularını geride bırakıp eserlerinde sadece düşüncelerini ifade etmeye başlarlar. Bu da boş ve israf edilmişbir sanat sevgisinden başka bir şey değildir. Sanatçının yapabileceği daha kötü bir yol ise, onun saygıdeğer bir şahsiyet olup çıkıvermesi,askılarını armağanlarla doldurup toplumun kendisinden beklediği şekilde düşünmeye, konuşmaya ve davranmaya başlamasıdır.”

T.S. Eliot, Edebiyat Üzerine Düşünceler… Sayfa:124

2 Beğeni

“İmparatorluk işleri konusunda çok şey bilmekle ünlüsün,” dedi Ataerk. “Bu notu açıklayabilir misin?”

“İmparatorluk işlerini anlamak, belli olayları gözlemlemekten ziyade belli bir zihin yapısını incelemekle ilgilidir,” dedi yaşlı diplomat.

  • Büyünün Rengi, Terry Pratchett
3 Beğeni